Madde Detay
AHKAR, Abdullah Hâşim Bey
(d. 1278/1861 - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Abdullah Hâşim Bey'dir. Ahkar, şiirlerinde kullandığı mahlasıdır. 1278/1861 senesinde Tâ'if'te doğdu. Medîne-i Münevvere'de Hazîne-i Nebeviyye veznedarı olan Ali Rızâ Efendi'nin oğludur. Medine'de tahsilini tamamladı. 1297/1880 senesinde Hudeyde Muhasebe Kalemi mukayyidliğine ve daha sonra A'şâr kâtipliğine tayin olundu. Erzincanlı Hacı İzzet Paşa'nın ikinci defa Hicaz valiliği görevinde bulunduğu sırada dokuz ay kadar onun divan kâtipliğinde ve sonra da 1300/1883 senesinde Cidde Rüsumat Nezareti Sened-i Makbuz kitabetinde bulundu. Babasının beşinci ordu vezne müdiriyyetine tayininde onunla birlikte Şam'a giderek Ordu Tahrirat Kalemine devam etmekte iken babasının vefat etmesi üzerine İstanbul'a geldi. Burada Mülkiye Tekâ'üd Sandığı Tahrirat ve Muhasebe kalemlerinde çalıştı. 1302/1885 yılında Sadaret Şifre Kalemine ve birkaç ay sonra da Sadrazam Sa'îd Paşa'nın emriyle ve 200 kuruş maaş ile Sadaret Mektûbî Kalemine memur edildi. 1320/1902 yılında tedricen ûlâ sınıf-ı sanisi rütbesini kazandı. 1324/1906 yılında Müdür Muavini unvanı verildi. Şaban 1326/1908'de 4.000 kuruş maaşla Mektûbî Kalemi Müdür Muavin-i Evvelliğine atandı. Bir sene sonraki memuriyet düzenlemelerinde memuriyetinin unvanı Tahrirat Kalemi Birinci Şube baş kâtipliğine çevrildi ve maaşı da 2.000 kuruşa indirildi. 1330/1912'de görev yaptığı memuriyeti ortadan kaldırılınca emekliliğini istedi. Bir süre ücretle Düyûn-ı Umûmiyye'de görev verildi. Sonra buradaki bazı çalışanlarla birlikte onun da görevine son verildi. Son zamanlarında emekli maaşıyla geçinemeyerek zarurete düştü. Yere Batan semtindeki evini evvelce sattığından Bayezid Medresesi'nin bir odasında barındı. Sonra Ankara'ya kızının yanına gittiği ve orada vefat ettiği bildiriliyorsa da vefat tarihi bilinmemektedir.
İbnü'l-Emin'e göre şiirlerinde Ahkar mahlasını kullanan Abdullah Hâşim Bey'in güzel şiirleri vardır fakat bu şiirleri derleyip düzenleyememiştir. Türk, Arap ve Fars lisanlarında nazm ve nesre muktedir ayrıca hatt-ı ta'lîkte mahir iyi bir hattattı. Talik yazılarının altına "Ahkaru'l-Halk Hâşimü'l-Mekkî" şeklinde imza koyardı. Bazı garip hal ve hareketleri olan hüner erbabındandı (İnal 1988: 566). İki gazelini İbnü'l-Emin yayınladı.
Kaynakça
İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay.
İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1970). Son Hattatlar. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. MEHMET ARSLANYayın Tarihi: 28.08.2014Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
Degil takdîre elyak secde-i takdîse şâyânsın
Kıyâm-ı kâmetinle şûr-ı âşûr-ı kıyâmetsin
Hırâm-ı nâz ile sâmân-güdâz-ı akl ü îmânsın
Yayılmış hüsn-i sîtin sît-i hüsnün hüsn-i savtınla
Bütün âfâkı istîlâ iden bir şems-i tâbânsın
Tenin gül-bergdir nâzük miyânın târ-ı berg-i gül
Bu gülşende bahâr-endâm bir serv-i hırâmânsın
Sana mecmû'a-i şi'r-i mehâsin dense ahrâdır
Tefekkür-bahş-ı ezhân u kulûb-ı ehl-i irfânsın
Buyun mu reng-i rûyun mu melek-hûyun mudur bâ'is
Nedir bu kudret-i teshîr sende sen ne fettânsın
Dilersen güldürürsün öldürürsün nâza başlarsan
İder ihyâ imâte sanki bir Îsâ-yı devrânsın
Kemânın sînesi mecrûhdur oklarla reşkinden
O billûrî sesinle andelîb-i gülşen-i cânsın
Bu abd-i Ahkar'ın ümmîd-vârı bâb-ı lutfundur
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 566.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 28.08.2014Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
Degil takdîre elyak secde-i takdîse şâyânsın
Kıyâm-ı kâmetinle şûr-ı âşûr-ı kıyâmetsin
Hırâm-ı nâz ile sâmân-güdâz-ı akl ü îmânsın
Yayılmış hüsn-i sîtin sît-i hüsnün hüsn-i savtınla
Bütün âfâkı istîlâ iden bir şems-i tâbânsın
Tenin gül-bergdir nâzük miyânın târ-ı berg-i gül
Bu gülşende bahâr-endâm bir serv-i hırâmânsın
Sana mecmû'a-i şi'r-i mehâsin dense ahrâdır
Tefekkür-bahş-ı ezhân u kulûb-ı ehl-i irfânsın
Buyun mu reng-i rûyun mu melek-hûyun mudur bâ'is
Nedir bu kudret-i teshîr sende sen ne fettânsın
Dilersen güldürürsün öldürürsün nâza başlarsan
İder ihyâ imâte sanki bir Îsâ-yı devrânsın
Kemânın sînesi mecrûhdur oklarla reşkinden
O billûrî sesinle andelîb-i gülşen-i cânsın
Bu abd-i Ahkar'ın ümmîd-vârı bâb-ı lutfundur
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 566.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
Degil takdîre elyak secde-i takdîse şâyânsın
Kıyâm-ı kâmetinle şûr-ı âşûr-ı kıyâmetsin
Hırâm-ı nâz ile sâmân-güdâz-ı akl ü îmânsın
Yayılmış hüsn-i sîtin sît-i hüsnün hüsn-i savtınla
Bütün âfâkı istîlâ iden bir şems-i tâbânsın
Tenin gül-bergdir nâzük miyânın târ-ı berg-i gül
Bu gülşende bahâr-endâm bir serv-i hırâmânsın
Sana mecmû'a-i şi'r-i mehâsin dense ahrâdır
Tefekkür-bahş-ı ezhân u kulûb-ı ehl-i irfânsın
Buyun mu reng-i rûyun mu melek-hûyun mudur bâ'is
Nedir bu kudret-i teshîr sende sen ne fettânsın
Dilersen güldürürsün öldürürsün nâza başlarsan
İder ihyâ imâte sanki bir Îsâ-yı devrânsın
Kemânın sînesi mecrûhdur oklarla reşkinden
O billûrî sesinle andelîb-i gülşen-i cânsın
Bu abd-i Ahkar'ın ümmîd-vârı bâb-ı lutfundur
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 566.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
Degil takdîre elyak secde-i takdîse şâyânsın
Kıyâm-ı kâmetinle şûr-ı âşûr-ı kıyâmetsin
Hırâm-ı nâz ile sâmân-güdâz-ı akl ü îmânsın
Yayılmış hüsn-i sîtin sît-i hüsnün hüsn-i savtınla
Bütün âfâkı istîlâ iden bir şems-i tâbânsın
Tenin gül-bergdir nâzük miyânın târ-ı berg-i gül
Bu gülşende bahâr-endâm bir serv-i hırâmânsın
Sana mecmû'a-i şi'r-i mehâsin dense ahrâdır
Tefekkür-bahş-ı ezhân u kulûb-ı ehl-i irfânsın
Buyun mu reng-i rûyun mu melek-hûyun mudur bâ'is
Nedir bu kudret-i teshîr sende sen ne fettânsın
Dilersen güldürürsün öldürürsün nâza başlarsan
İder ihyâ imâte sanki bir Îsâ-yı devrânsın
Kemânın sînesi mecrûhdur oklarla reşkinden
O billûrî sesinle andelîb-i gülşen-i cânsın
Bu abd-i Ahkar'ın ümmîd-vârı bâb-ı lutfundur
Civânsın nükte-dânsın mihribânsın kân-ı ihsânsın
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 566.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Örikağasızade Hasan Sırrı | d. 9 Ocak 1861 - ö. 1933 | Doğum Yılı | Görüntüle |
2 | SAÎD/KÂMÎ, Mehmet Sait Efendi | d. 1860-1861 - ö. 30.12.1940 | Doğum Yılı | Görüntüle |
3 | ZÜHDÎ, Hasan | d. 1860-1861 - ö. 25.09.1938 | Doğum Yılı | Görüntüle |
4 | Örikağasızade Hasan Sırrı | d. 9 Ocak 1861 - ö. 1933 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
5 | SAÎD/KÂMÎ, Mehmet Sait Efendi | d. 1860-1861 - ö. 30.12.1940 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
6 | ZÜHDÎ, Hasan | d. 1860-1861 - ö. 25.09.1938 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
7 | Örikağasızade Hasan Sırrı | d. 9 Ocak 1861 - ö. 1933 | Meslek | Görüntüle |
8 | SAÎD/KÂMÎ, Mehmet Sait Efendi | d. 1860-1861 - ö. 30.12.1940 | Meslek | Görüntüle |
9 | ZÜHDÎ, Hasan | d. 1860-1861 - ö. 25.09.1938 | Meslek | Görüntüle |
10 | Örikağasızade Hasan Sırrı | d. 9 Ocak 1861 - ö. 1933 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | SAÎD/KÂMÎ, Mehmet Sait Efendi | d. 1860-1861 - ö. 30.12.1940 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | ZÜHDÎ, Hasan | d. 1860-1861 - ö. 25.09.1938 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | Örikağasızade Hasan Sırrı | d. 9 Ocak 1861 - ö. 1933 | Madde Adı | Görüntüle |
14 | SAÎD/KÂMÎ, Mehmet Sait Efendi | d. 1860-1861 - ö. 30.12.1940 | Madde Adı | Görüntüle |
15 | ZÜHDÎ, Hasan | d. 1860-1861 - ö. 25.09.1938 | Madde Adı | Görüntüle |