Şükrü Erbaş

(d. 7 Eylül 1953 / ö. -)
Şair, Yazar, Memur
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Yozgat'ta dünyaya geldi. Doğum tarihi nüfus kaydında 1 Ocak 1954'tür. Annesi Lalezar Hanım babası çiftçi Doğan Erbaş'tır. İlk ve ortaöğenimini doğduğu yerde tamamladı. Gazi Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilgiler Bölümünden mezun oldu (1978). 1972 yılında girdiği TMO Genel Müdürlüğünden 1998 yılında emekliye ayrıldı. 1985-1999 yılları arasında Yarın dergisinin yazı kurulunda yer aldı. Edebiyatçılar Derneğinde; 1993-1995 yılları arasında genel sekreterlik, 1998-1999 yılları arasında başkanlık yaptı. Şair kendini; arabasını yıldıza bağlamış bir dinozor, öfkesini bir saniye bile ertelemeyen bir aceleci, bir mitingde hâlâ gözleri dolan bir solcu, yenilgisini ayrıcalık sayan bir inanmış, bir yerde biraz fazla kalınca sıkılan bir kararsız, dünyadan aldığını hece hece bu dünyaya geri veren, ömrüne sahip çıkmaya çalışan bir insan olarak tanımladı (Baki 1999). Adına düzenlenen sempozyum bildirileri Bağbozumu Şarkıları Odağında Şükrü Erbaş Şiiri (2014) adıyla kitaplaştırıldı. Burak Abatay ise Erbaş’ın 40. yılı için yazılanları Bir Dünya Şarkısı Şükrü Erbaş (2019) kitabında topladı. PEN Yazarlar Derneği üyesidir. Evli ve iki çocuk babası olan Şükrü Erbaş, hâlen Antalya'da yaşamakta ve yazı çalışmalarını burada südürmektedir.

Ödülleri:

  • 1987 Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü (Yolculuk ile)
  • 1996 Orhon Murat Arıburnu Ödülü (Dicle Üstü Ay Bulanık ile)
  • 2002 Ahmed Arif Ödülü (Üç Nokta Beş Harf ile)
  • 2004 Homeros Emek Ödülü
  • 2005 Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü (Gölge Masalı ile)
  • 2013 17. Altın Portakal Şiir Ödülleri (Bağbozumu Şarkıları ile)
  • 2015 Dağlarca Şiir Ödülü (Pervane ile, ödülü Ömer Erdem ile paylaştı.)
  • 2018 Behçet Necatigil Şiir Ödülü (Kuş Uçar Kanat Ağlar ile)

1980 kuşağının toplumcu şairlerinden Şükrü Erbaş'ın ilk şiiri Varlık dergisinde çıkmıştır (1978). Bu tarihten itibaren şiir ve yazılarını; Yarın, Yaba, Dönemeç, Sesimiz, Düşlem, Edebiyat ve Eleştiri, Türkiye Yazıları, Oluşum, Gösteri, Varlık, Cumhuriyet Kitap ve Evrensel Kültür gibi dergilerde yayımlamayı sürdürmüştür. Ona göre şiir çok geniş anlamalar ifade etmektedir. Ataol Behramoğlu, onun şiir anlayışını şöyle değerlendirmiştir: "Yer yer anlatı özellikleri taşıyan, lirik, aydınlık şiiri, lirizmin yoğumlaştığı kısa örneklerde daha başarılı görünüyordu. Son dönemlerdeki ürünleriyle, ironiden de yoksun olmayan toplumucu bir bakışın başarılı özgün örneklerini veriyor." (Behramoğlu 2001). Şair sanat hayatındaki kırılma noktası olan şairleri şöyle sırlamaktadır: Ahmet Muhip Dıranas, Ziya Osman Saba, Ahmed Arif, Metin Altıok, İlhan Berk, Edip Cansever, Turgut Uyar, Ece Ayhan, Nâzım Hikmet, Behçet Necatigil, Melih Cevdet Anday, Cahit Külebi. Onları rakip olarak görmekle birlikte onlar gibi şiir yazamadığını belirten Erbaş, şiire başlangıcında İkinci Yeni etkisinde kalmış ve daha sonra toplumcu şiire yönelmiştir. Fakat o hiçbir zaman belirli bir akıma ve ekole bağlı kalmamış zamanla kendi sesini bulmuştur. Necatigil'in Şükrü Erbaş'ta özel bir yerinin olduğu da görülmektedir.

Şiire başladığı dönemlerde toplumcu çizgisi belirgin olsa da Erbaş'ta yer yer bireysel eğilimler de sezilmektedir. Bireyselden toplumsala uzanan şair, toplum içinde insanın konumlandırılışından hareketle sosyal meselelere birey penceresinden bakmayı denemiştir. Doğan Hızlan'a göre Erbaş'ın ilk şiirleri bireysellikten toplumsala, hatta toplumculuğa yol alır: "Onun şairliğini / şiirini inclemek isteyenlerin, uzun bölümlü şiirlerini okumalarını salık veririm. Çünkü o şiirler bir anlık şiirselliğin tezahürü değildir. Aynı yoğunluğu aynı tempoyu uzun biçimde sürdürebiliyor. İçinden belleğinizde dizeler kalmayabilir -ki kalanları da var- siz şiirin bütüncül estetiğine dikkatinizi yoğunlaştırın. Şiirlerinin içinde birçok şairden ve edebiyatçıdan alıntılar vardır, seçtikleri o kişileri iyi okuduğunu, özümsediğini gösterdiği gibi, şairlik yolunda birlikte yürümeye karar verdiklerini bize iletir." (Hızlan 2013). Şükrü Erbaş'ın şiirinin en belirgin özelliği halk şiiri ve folklordan beslenmesidir. Şair lirik diyebileceğimiz şiirlerinde kimi zaman kendi varoluşsal sorgulamalarını yapar kimi zamanda toplumun meselelerini kendine dert edinir. Burada Şükrü Erbaş'ın halk şiiri ve folklordan söyleyiş bakımından etkilendiği notunu eklemek gerekir. Zira onun şiiri her zaman modern şiire yakın durmakta ve modernizmin imgelerini belirgin bir biçimde yansıtmaktadır.

Şükrü Erbaş'ın Küçük Acılar adlı ilk şiir kitabı 1984 yılında yayımlanmıştır. Ertesi yıl yayımlanan Aykırı Yaşamak (Küçük Acılar ile birlikte, 1985)'ta hatıralar, hayaller, hüzünlerden oluşan şiirler yer almaktadır. Yenilmişlik duygusu şüphesiz ki dönemin siyasi atmosferiyle ilintili olarak Erbaş'ın şiirine de yansımıştır. Şaire göre buradaki yenilmişlik ve acılar içerisinden yepyeni bir hayat çıkarılmalıdır. Dolayısıyla Erbaş için acılar, hüzünler ve yenilmişlikler yartatıcı birer nefhadır. İronik dili ve anlatımıyla öne çıkan Kimliksiz Değişim (1992)'deki "Kimliksiz Değişim" adlı şiirlerde bireyin değişik durumlarına ilişkin anlatılar yer almaktadır. "Köylüleri Niçin Öldürmeliyiz?" adlı şiir kitabın fenomen şiirlerinde biri olmakla birlikte; şairin köydeki insanın kentten nasıl algılandığını alaycı, iğnelemeli ve ironik bir dille anlatttığı şiir olarak da karşımıza çıkmaktadır. Bütün Mevsimler Güz (1994), kentin sıkıntılı ve zor hayatından taşraya yöneliş söz konusudur. Duygusal bir sesle konuşan şairin, mevsimsel izlekleri bu kitapta belirgin biçimde hissedilmektedir. "Güz" Şükrü Erbaş için sadece mevsimsel bir olgu değil; aşk, yalnızlık ve hayatın son dönemlerinde rastlanan bir izlektir. Üç bölümden oluşan Dicle Üstiü Ay Bulanık (1995) şairin toplumcu çizgisini belirgin bir biçimde yansıtmaktadır. Doğu duyarlılığı, kardeşlik ve umut kitabın temel izlekleridir.

Aşk temasının belirginleştiği Kül Uzun Sürer (1996), bireyselliğiyle dikkat çeker ve Erbaş kitapta aşk şiirlerine yer verir. Şair bir taraftan aşkın en büyük hazinesinin gövde olduğunu söyler ve aşkın duygu yanından çok cinselliğe dayalı yanını öne çıkarır (Celâl 1997). Şükrü Erbaş, Derin Kesik'te yüksek sesle konuşur ve memlekette, dünyada işlerin iyi gitmemesinden kaynaklı şikâyetlerini dile getirir. Üç Nokta Beş Harf (2001)'te tematik çeşitlilik gürülür. Karamsarlık, acı, hüzün, isyan, başkaldırı, keder, huzursuzluk, aşk, iyimserlik gibi önceki kitaplarda işlenen temaları bu kitapta bir arada görmek mümkündür. Yalnızlık Heceleri (2003) ve Gölge Masalı (2005) bireysel imgelerin yoğun olduğu şiir kitaplarıdır. Salih Bolat'a göre Gölge Masalı'nda; iyilik, kirpik, çocuk, gövde ve tenha" temel izlekler olmakla birlikte bağlam oluşturmada merkezi rol oynar (Bolat 2005). Hesaplaşma duygusunun sezildiği Unutma Defteri (2007)'nde ise şair küçük yaşanmışlıkların bireye verdiği büyük acıların şiirini yazmıştır.

Altın Portakal Şiir Ödüllü Bağbozumu Şarkıları (2012)'nda tematik derinliğe giden Şükrü Erbaş, masalsı ve fantastik bir söyleyişle detaylara odaklanır. Kitaptaki şiirlerde kötümser bir hava hâkimdir. Ona göre hayat bir trajedi sunar ve daha trajik olan bu trajedinin farkında olmamaktır. 17. Altın Portakal Şiir Ödülleri'nde seçici kurul Erbaş ve şiiri için "Şükrü Erbaş'ın şiiri, zamanın ruhunun birey ve toplum üzerine tahakkümüna karşı direniştir. Onun şiirinin dokusunda, halk şiirinin derin köklerini ve yaşayan gölgesini bulabildiğimiz gibi modern şiirin büyük ustalarının gözettiği, Türkçeye içkin duyarlığı, vicdanı ve bilinci de şiirsel zerafet içinde bulabilmişiz. Kadim temaları; ölümü, ayrılığı, yalnızlığı ve aşkı kendimizle bir söyleyişe dönüştüren Şükrü Erbaş şiiri hayatın zorbalığına karşıdireniş sığınağı olarak da okunmuştur." değerlendirmesini yapmıştır. İki döneme ayırabileceğimiz Şükrü Erbaş şiirinin ilk dönemi; Yolculuk, Küçük Acılar ve Aykırı Yaşamak adlı kitaplardan oluşmaktadır. Şiirinin ileriki dönemlerindeki zihniyete temel ve kaynaklık edecek bu dönemde şairin, toplumcu gerçekçilik etkisiyle gerek biçim gerek içerik açısından dönemin şiirine bütünüyle zıt bir dil oluşturmamaya çalıştığı da görülmektedir. Kendi sanatsal kişiliğini bu uyumsuzlukla konumlandırmaya çalışan şair, bu dönem şiirlerinde doğayı, insanı, doğa ve toplum karsısında insanı, aşkın metafiziğini felsefi, bireysel ve toplumsal dinamikler açısından ele almıştır. Doğanın yaratıcı güç olarak mitleştirildiği, onun gücünün algılanmaya çalışıldığı bu şiirlerde, birey toplumla yüzleştirilmektedir (Karaosmanoğlu 2015: 201).

Pervane 2015)'de şairin; ölüm, emek, acı, ayrılık, aşk, yalnızlık, çocuk, insan ve özgürlük gibi temalarla oluşturduğu şiirler bulunmaktadır. Haydar Ergülen, 2019 yılında yayımlanan Otların Uğultusu Altında kitabı ekseninde Erbaş'ın şiirini şöyle özetlemiştir: "Küçük Acılar’dan (1984) başlayarak tüm şiiri, fakat özellikle 2012 tarihli Bağbozumu Şarkıları’ndan bugüne, Pervane (2015), Yaşıyoruz Sessizce (2016), Kuş Uçar Kanat Ağlar (2018) ve yeni çıkan Otların Uğultusu Altında kitapları, şiirin insanın doğal hâli, yalın hâli olduğunu göstermekle kalmıyor, insanın da ateş hâli, su hâli, toprak hâli gibi şiir hâli de olabileceğine canlı kanlı bir örnek oluyor gözümüzün önünde duruyor. Şiir estetiğine uyan bir yargı olmadığını biliyorum ama söylemeden de edemiyorum. Zira Şükrü Erbaş bu şiirleri canıyla yazıyor!" (Ergülen 2019). Erbaş'ın şiirleri genel olarak değerlendirildiğinde ölüm, aşk, kadın, hasret, direnme, yalnızlık, yaşama sevinci, anne, baba, mevsimler gibi temaların işlendiği görülmekteir. Bunların yanı sıra Yozgat da mekân olarak önemli bir yer tutmaktadır.

Şair, yayımladığı kitaplarında biçimsel olarak yeniliğe gitmiş ve farklı şekillerde, farklı biçemlerde şiirler kaleme almıştır. Asitürk'e göre Şükrü Erbaş, biraz da çok kitap yayımlamanın getirdiği kaçınılmaz durum olarak tekrara düşmüştür. Gerek ifadede gerek temada farklılık ya da yenilik diyebileceğimiz özelliklerden uzak kalır. Bu gibi kitaplarında şair olarak onun kazancı söyleyişte ustalık yolunda attığı adımların daha net görülebilmesidir. Bir öncekini tekrar edere görünen kitaplarında küçük ustalık adımları dikkat çeker (Asiltürk 2017: 355). Şükrü Erbaş şiiri için son tahlilde denilebilir ki toplumcu gerçekçilikle bireysellik arasında salınan fakat bireyselliğin de toplumdan soyutlanmadan işlendiği, yer yer lirik ve türkü havasında halk şiirine yaslanan, imgeselliğin belirgin olduğu bir şiirdir. Kendisini şair olarak tanımlayan Erbaş'ın, düz yazıda da üretken bir isim olduğu söylenebilir.

Kaynakça

Abatay, Burak (der.) (2019). Bir Dünya Şarkısı Şükrü Erbaş. İstanbul: Kırmızı Kedi Yayınevi.

Asiltürk, Bâki (2017). Türk Şiirinde 1980 Kuşağı. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

Atabaş, Hüseyin (2014). "Gökyüzü Biçilmiş Buğdak Kokan Şükrü Erbaş Şiiri". Bağbozumu Şarkıları Odağında Şükrü Erbaş Şiiri (17. Altın Portakal Şiir Ödülü 2013 Sempozyum Kitabı) (Ed. Koç, Mustafa ve Ay, Şehmus). İstanbul: Kırmızı Kedi Yayınevi.

Behramoğlu, Ataol (2001). Büyük Türk Şiiri Antolojisi. C. 2. İstanbul: Sosyal Yayınları. s. 708.

Bolat, Salih (2005). "Eleştirel Okuma: Gölge Masalı: Şükrü Erbaş". Yasakmeyve. S. 15.

Celâl, Metin (1997). "Şiir Okuma Notları: Kül Uzun Sürer". Varlık Kitap. S. 1077.

Ergülen, Haydar (2014). "Şükrü Erbaş'ın Şiiri: Apaçık Şiir". Bağbozumu Şarkıları Odağında Şükrü Erbaş Şiiri (17. Altın Portakal Şiir Ödülü 2013 Sempozyum Kitabı) (Ed. Koç, Mustafa ve Ay, Şehmus). İstanbul: Kırmızı Kedi Yayınevi. Bu yazının ilk yayımı: Varlık. C. 81. S. 1276. s. 69-73.

Ergülen, Haydar (2019). "Şükrü Erbaş Sihri". Hürriyet Kitap. 16 Ocak 2019. http://www.hurriyet.com.tr/kitap-sanat/sukru-erbas-sihri-41085009 [Erişim Tarihi: 15 11. 2019]

Hızlan, Doğan (2014). "Usul Usul Etkileyen Bir Şiir: Dicle Üstü Ay Bulanık Odağında Şükrü Erbaş Şiiri". Bağbozumu Şarkıları Odağında Şükrü Erbaş Şiiri (17. Altın Portakal Şiir Ödülü 2013 Sempozyum Kitabı) (Ed. Koç, Mustafa ve Ay, Şehmus). İstanbul: Kırmızı Kedi Yayınevi.

Karaosmanoğlu, Derya (2015). Şükü Erbaş'ın Hayatı-Sanatı ve Eserleri Üzerine Bir Araştırma. Yüksek Lisans Tezi. Eskişehir: Osmangazi Üniversitesi.

Karaosmanoğlu, Derya (2017). Eşikler Şairi Şükrü Erbaş. İstanbul: Dorlion Yayınevi.

Koç, Mustafa ve Ay, Şehmus (der.) (2014). Bağbozumu Şarkıları Odağında Şükrü Erbaş Şiiri (17. Altın Portakal Şiir Ödülü 2013 Sempozyum Kitabı). İstanbul: Kırmızı Kedi Yayınevi.

Salman, Nuray (2015). "Söyleşi: Şükrü Erbaş’tan 'Pervane': ‘İnsan sözlerden yapılır’". Cumhuriyet Kitap. S. 1322. 18 Haziran 2015. s. 8.

Yalçın, Murat (Ed.) (2010). "Erbaş, Şükrü". Tanzimat'tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi. C. 2. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları. s. 383.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: İSA KOYUNCU
Yayın Tarihi: 20.11.2019
Güncelleme Tarihi: 19.12.2020

Eser AdıYayın eviBasım yılıEser türü
Küçük AcılarYaba / Ankara1984Şiir
Aykırı YaşamakYarın / İstanbul1985Şiir
YolculukYarın / İstanbul1986Şiir
Kimliksiz DeğişimBaşak / Ankara1992Şiir
Bütün Mevsimler GüzPromete / Ankara1994Şiir
Dicle Üstü Ay BulanıkÜmit / Ankara1995Şiir
İnsanın Acısını İnsan AlırÜmit / Ankara1995Deneme
Kül Uzun SürerÜmit / Ankara1996Şiir
Gülün Sesi Gül KokarÜmit / Ankara1998Deneme
Derin KesikÜmit / Ankara1999Şiir
Bir Gün Ölümden ÖnceÜmit / Ankara1999Deneme
Üç Nokta Beş HarfÜmit / Ankara2001Şiir
Sarkacın KalbiÜmit / Ankara2002Şiir
Yalnızlık HeceleriÜmit / Ankara2003Şiir
Gölge MasalıEverest / İstanbul2005Şiir
Unutma DefteriKanguru / Ankara2007Şiir
Toplu Şiirler-1Kanguru / Ankara2008Şiir
Toplu Şiirler-2Kanguru / Ankara2008Şiir
Çekilme Suları - Bütün YazılarKanguru / Ankara2009Deneme
Sonsuzun UçlarıKanguru / Ankara2010Antoloji
Eşik Burcu - SöyleşilerKanguru / Ankara2010Röportaj
Kum ile SuKanguru / Ankara2007Şiir
Bağbozumu ŞarkılarıKırmızı Kedi / İstanbul2012Şiir
Bütün Şiirleri 1Kırmızı Kedi / İstanbul2012Şiir
Bütün Şiirleri 2Kırmızı Kedi / İstanbul2012Şiir
Bütün Şiirleri 3Kırmızı Kedi / İstanbul2012Şiir
İnsanın Acısını İnsan Alır – Bütün Yazıları 1Kırmızı Kedi / İstanbul2014Deneme
Çekilme Suları - Bütün Yazıları 2Kırmızı Kedi / İstanbul2014Deneme
Eşik Burcu - Bütün Yazıları 3Kırmızı Kedi / İstanbul2015Röportaj
PervaneKırmızı Kedi / İstanbul2015Şiir
Yaşıyoruz SessizceKırmızı Kedi / İstanbul2016Şiir
Kuş Uçar Kanat AğlarKırmızı Kedi / İstanbul2017Şiir
Otların Uğultusu AltındaKırmızı Kedi / İstanbul2019Şiir

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1Durali Doğand. 1 Ocak 1953 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2Dağıstan Kılıçarsland. 10 Ağustos 1951 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3SIDDIKA, Sıddıka Tepetaşd. 01.05.1926 - ö. 22.10.1992Doğum YeriGörüntüle
4Mustafa Gökçekd. 02 Ekim 1953 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5BAYLİ TEKEd. 1953 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6Habibe Ahmetd. 20 Aralık 1953 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7Gülistan İsmet Hanımd. 21 Mart 1874 - ö. 1948MeslekGörüntüle
8Ömer Cahit Yıldızd. 1932 - ö. ?MeslekGörüntüle
9Alaeddin Özdenörend. 20 Mayıs 1940 - ö. 26 Haziran 2003MeslekGörüntüle
10Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlud. 1929 - ö. 21 Ağustos 1992Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11Sabahattin Alid. 25 Şubat 1907 - ö. 1 Nisan 1948Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12Teoman Aktüreld. 1932 - ö. 15 Temmuz 2007Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13Şükrü Karacad. 10 Kasım 1956 - ö. 5 Ocak 2014Madde AdıGörüntüle
14ŞÜKRANİ, Şükrü Toprakd. 1958 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
15Şükrü Enis Regüd. 1923 - ö. 19 Mart 1976Madde AdıGörüntüle