Madde Detay
FERDÎ, Rasim
(d. ?/1854 - ö. ?/1907-1909?)
tekke şairi
(Tekke / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl ismi Rasim, mahlası Ferdî olan şair, Bektaşi’dir. Ferdî, Tekirdağ’da 1854 tarihinde doğmuştur. Hayatı hakkında kapsamlı bir bilgi yoktur. Rüştiye tahsilinden sonra Üsküdarlı Kazım Paşa’nın maiyetinde bulunmuştur. Erzurum’da tapu müdürü iken öldü. Ölüm tarihi H. 1325/ M. 1907’dir (Oy 1995: 122; Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi 1979: 192). Ergun ise, Ferdî’nin H. 1325 (M.1909) tarihinde vefat ettiğini belirtir (1944: 344).
Ferdî’nin iki nefesi, Hilmi Yücebaş’ın Tekirdağlı Şairler isimli eserinde kayıtlıdır. Bir dörtlüğü şöyledir: “Gelin biz gidelim Nutkî Baba’ya/ Anın nutku hey dost Hak kelâmıdır/ Gel niyaz edelim ol hâkipâya/Verdiği selamı Hak selamıdır.” (1979: 192). Aydın Oy’un Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar adlı eserinde bir nutuk iki nefes olmak üzere üç şiiri yer almaktadır. Üçünde de Ferdî mahlasını kullanmıştır. Hece ölçüsü ve sade bir dille yazan Ferdî’nin şiirlerinde Alevi-Bektaşi neşesi dikkati çeker. İki nefesinin tapşırma dörtlüğü söyledir: “İmam-ı Hüseyin aşkına bizler/Kurban olmak için canımız özler/ Ferdiyâ erenler izini izler/ Didâr-ı erenler Kerbelâ mıdır.” “ Biz gidelim erenlerin yoluna/ Çıkmayalım hem de sağ u soluna/ Meded! Mürüvvet kıl Ferdî kuluna/İmam-ı Hüseyin yolu aşkına.” (Oy 1995: 123-124).
Kaynakça
Ergun, Sadettin Nüzhet (1944). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri. C. 2. İstanbul: Kenan Matbaası.
Kocatürk, Vasfi Mahir (1968). Tekke Şiiri Antolojisi. Ankara: Edebiyat Yay.
Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay.
Yücebaş, A. Hilmi (1939). Tekirdağlı Şairler. İstanbul: Cumhuriyet Matbaası.
“Ferdî” (1979). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 3. İstanbul: Dergâh Yay. 192.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: ARAŞ. GÖR. EMİNE ÇAKIRYayın Tarihi: 05.12.2014Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Nutuk
Vardım kırklar meydanına
Gel otur be can dediler
Yüz sürüp ayaklarına
Doğru gel canan dediler
Niyaz edip dâra durdum
Mürüvvet kapusun urdum
Derdimin dermanın sordum
Bu meydan derman dediler
Kurdular erkân ü yolu
Kim demiştik ezel “belî”
Verdiler ol cemde eli
Pirden bu ihsân dediler
Pirden nasibimi aldım
Rehberim n’olduğun bildim
Tiğıbentle niyaz kıldım
Yol budur ey can dediler
Kırklar tası dolu geldi
Renlere hep sunuldu
Ferdî’ye bu nutuk oldu
Nûş edip de kan dediler
Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay. 122-123.
Nefes
Erenlerin kıldan ince yolları
İnce yoldan geçen cana aşk olsun
Her seher açılır gönce gülleri
O güllerden deren cana aşk olsun
Ayn-ı cemin gören canlar bayılır
Mest ü methûş olup derhal ayılır
Nutkî Baba demi nurdan sayılır
O demlerden içen cana aşk olsun
Vaiz çıkar yüksek kürsü üstüne
Cennetleri verir kendi dostuna
Kılıç sallar müminlerin kastına
O demlerden içen cana aşk olsun
Muhibbâna seng-i tânı vururlar
İp çekip pâyine hayli sürerler
Gözlüyü gözsüzler nice görürler
Bu rumuzu seçen cana aşk olsun
Nutki Baba aslı gürûh-ı Naci
Nur-ı cemâlinden gönlüm sirâci
Ferdi durmaz ister vâdolan tâcı
Tâcı dikip biçen câna aşk olsun
Ergun, Sadettin Nüzhet (1944). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri. C. 2. İstanbul: Kenan Matbaası. 344.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 05.12.2014Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Nutuk
Vardım kırklar meydanına
Gel otur be can dediler
Yüz sürüp ayaklarına
Doğru gel canan dediler
Niyaz edip dâra durdum
Mürüvvet kapusun urdum
Derdimin dermanın sordum
Bu meydan derman dediler
Kurdular erkân ü yolu
Kim demiştik ezel “belî”
Verdiler ol cemde eli
Pirden bu ihsân dediler
Pirden nasibimi aldım
Rehberim n’olduğun bildim
Tiğıbentle niyaz kıldım
Yol budur ey can dediler
Kırklar tası dolu geldi
Renlere hep sunuldu
Ferdî’ye bu nutuk oldu
Nûş edip de kan dediler
Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay. 122-123.
Nefes
Erenlerin kıldan ince yolları
İnce yoldan geçen cana aşk olsun
Her seher açılır gönce gülleri
O güllerden deren cana aşk olsun
Ayn-ı cemin gören canlar bayılır
Mest ü methûş olup derhal ayılır
Nutkî Baba demi nurdan sayılır
O demlerden içen cana aşk olsun
Vaiz çıkar yüksek kürsü üstüne
Cennetleri verir kendi dostuna
Kılıç sallar müminlerin kastına
O demlerden içen cana aşk olsun
Muhibbâna seng-i tânı vururlar
İp çekip pâyine hayli sürerler
Gözlüyü gözsüzler nice görürler
Bu rumuzu seçen cana aşk olsun
Nutki Baba aslı gürûh-ı Naci
Nur-ı cemâlinden gönlüm sirâci
Ferdi durmaz ister vâdolan tâcı
Tâcı dikip biçen câna aşk olsun
Ergun, Sadettin Nüzhet (1944). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri. C. 2. İstanbul: Kenan Matbaası. 344.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Nutuk
Vardım kırklar meydanına
Gel otur be can dediler
Yüz sürüp ayaklarına
Doğru gel canan dediler
Niyaz edip dâra durdum
Mürüvvet kapusun urdum
Derdimin dermanın sordum
Bu meydan derman dediler
Kurdular erkân ü yolu
Kim demiştik ezel “belî”
Verdiler ol cemde eli
Pirden bu ihsân dediler
Pirden nasibimi aldım
Rehberim n’olduğun bildim
Tiğıbentle niyaz kıldım
Yol budur ey can dediler
Kırklar tası dolu geldi
Renlere hep sunuldu
Ferdî’ye bu nutuk oldu
Nûş edip de kan dediler
Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay. 122-123.
Nefes
Erenlerin kıldan ince yolları
İnce yoldan geçen cana aşk olsun
Her seher açılır gönce gülleri
O güllerden deren cana aşk olsun
Ayn-ı cemin gören canlar bayılır
Mest ü methûş olup derhal ayılır
Nutkî Baba demi nurdan sayılır
O demlerden içen cana aşk olsun
Vaiz çıkar yüksek kürsü üstüne
Cennetleri verir kendi dostuna
Kılıç sallar müminlerin kastına
O demlerden içen cana aşk olsun
Muhibbâna seng-i tânı vururlar
İp çekip pâyine hayli sürerler
Gözlüyü gözsüzler nice görürler
Bu rumuzu seçen cana aşk olsun
Nutki Baba aslı gürûh-ı Naci
Nur-ı cemâlinden gönlüm sirâci
Ferdi durmaz ister vâdolan tâcı
Tâcı dikip biçen câna aşk olsun
Ergun, Sadettin Nüzhet (1944). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri. C. 2. İstanbul: Kenan Matbaası. 344.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Nutuk
Vardım kırklar meydanına
Gel otur be can dediler
Yüz sürüp ayaklarına
Doğru gel canan dediler
Niyaz edip dâra durdum
Mürüvvet kapusun urdum
Derdimin dermanın sordum
Bu meydan derman dediler
Kurdular erkân ü yolu
Kim demiştik ezel “belî”
Verdiler ol cemde eli
Pirden bu ihsân dediler
Pirden nasibimi aldım
Rehberim n’olduğun bildim
Tiğıbentle niyaz kıldım
Yol budur ey can dediler
Kırklar tası dolu geldi
Renlere hep sunuldu
Ferdî’ye bu nutuk oldu
Nûş edip de kan dediler
Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay. 122-123.
Nefes
Erenlerin kıldan ince yolları
İnce yoldan geçen cana aşk olsun
Her seher açılır gönce gülleri
O güllerden deren cana aşk olsun
Ayn-ı cemin gören canlar bayılır
Mest ü methûş olup derhal ayılır
Nutkî Baba demi nurdan sayılır
O demlerden içen cana aşk olsun
Vaiz çıkar yüksek kürsü üstüne
Cennetleri verir kendi dostuna
Kılıç sallar müminlerin kastına
O demlerden içen cana aşk olsun
Muhibbâna seng-i tânı vururlar
İp çekip pâyine hayli sürerler
Gözlüyü gözsüzler nice görürler
Bu rumuzu seçen cana aşk olsun
Nutki Baba aslı gürûh-ı Naci
Nur-ı cemâlinden gönlüm sirâci
Ferdi durmaz ister vâdolan tâcı
Tâcı dikip biçen câna aşk olsun
Ergun, Sadettin Nüzhet (1944). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri. C. 2. İstanbul: Kenan Matbaası. 344.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | ZAHMÎ | d. ? - ö. 19. yy. | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | FEHÎM, Mahmûd Fehîm Efendi | d. 1805 - ö. 1853 ds. | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Ümit Kardaş | d. 18 Mart 1950 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | DESTURÎ, Keskin Küçükahmetoğulları | d. 1854 - ö. 1934 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | SARRÂF, Rıza Tebrizî | d. 1854-55 - ö. 1907 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | GULÂMÎ, Sivaslı | d. 1854 - ö. 1886 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | DESTURÎ, Keskin Küçükahmetoğulları | d. 1854 - ö. 1934 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | SARRÂF, Rıza Tebrizî | d. 1854-55 - ö. 1907 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | GULÂMÎ, Sivaslı | d. 1854 - ö. 1886 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | DESTURÎ, Keskin Küçükahmetoğulları | d. 1854 - ö. 1934 | Meslek | Görüntüle |
11 | SARRÂF, Rıza Tebrizî | d. 1854-55 - ö. 1907 | Meslek | Görüntüle |
12 | GULÂMÎ, Sivaslı | d. 1854 - ö. 1886 | Meslek | Görüntüle |
13 | DESTURÎ, Keskin Küçükahmetoğulları | d. 1854 - ö. 1934 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | SARRÂF, Rıza Tebrizî | d. 1854-55 - ö. 1907 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | GULÂMÎ, Sivaslı | d. 1854 - ö. 1886 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | DESTURÎ, Keskin Küçükahmetoğulları | d. 1854 - ö. 1934 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | SARRÂF, Rıza Tebrizî | d. 1854-55 - ö. 1907 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | GULÂMÎ, Sivaslı | d. 1854 - ö. 1886 | Madde Adı | Görüntüle |