GEHRAMAN, Kahraman

(d. ?/? - ö. ?/?)
Âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Azeri)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Kahraman olan âşığın hayatı hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Ne zaman doğduğu ve vefat ettiği bilinmemektedir. Azerbaycanlı âşığın eldeki şiirleri geraylı, koşma, tecnis ve divanî şekillerindendir. Sekizli ve on birli hece kalıbı ile söylediği koşmalarının dörtlük sayısının fazlalığı dikkat çekmektedir (Oğuz 2003: 594). Şiirlerinde bahar ayları, ötüşen bülbüller, etrafa koku saçan nergis ve laleler, yaylalar ve pınarlardan su dolduran güzeller görülür. Âşık Kahraman'ın şiirlerinde kötüler, namertler, ahlaksızlar hicvedilirken sevgiliden de şikâyet edilir (Sakaoğlu vd. 1986: 73). 

Kaynakça

Oğuz, M. Öcal (2003). "Kahraman". Türk Dünyası Ortak Edebiyatı, Türk Dünyası Edebiyat Tarihi, Batı Oğuz Sahası Âşık Edebiyatı, C. 3. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yay. 594. 

Sakaoğlu, Saim vd. (1986). Azerbaycan Âşıkları ve Halk Şairleri, C. 2. İstanbul: Halk Kültürü Yay. 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ERKAN ASLAN
Yayın Tarihi: 26.09.2014
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020

Eserlerinden Örnekler

 

Koşma

Danışar

Ezelden olmaya bedesil övlad

Avara söyleyer, başdan danışar

Öyredersen ganmaz heyir, şerini

Dindirende yal yamacdan danışar.

 

Özünde kişilik görebilmeyen

Bir kor gıza cavab verebilmeyen

Uçug heyetini höre bilmeyen

İmaret gurdurub, daşdan danışar.

 

Gayda deyil dost üzünü açmağa

Layig deyil gonşuya dolaşmağa

Bir tay ulağı yoh çüte goşmağa

Elden gabag durub köçden danışar.

 

Dost tutaram men herkesi, düşende

Sen getginen dava sesi düşende

At, ineyin gelib behsi düşende

Çohu bir elenge leşden danışar.

 

Aybına kor olub bilmez arını

Tanımaz, dost düşmen, öz simsarını

Meclise girende bilmez yerini

Ayagda oturub başdan danışar.

 

Men üzmerem merd elinden elimi

Yohdu bedesile Tanrı ölümü

İlde onca gepik olmaz gelimi

Yük yığanda beş farmaşdan danışar.

 

Danışır yalandan sözü olmayan

Çöreye tökmeye duzu olmayan

Evinde beş arşın bezi olmayan

Dindirende el gumaşdan danışar.

 

Yaranmış insanda çohlu avara

Gandıra bilmirem, gelmişem zara

Var yohunu verib üç dörd davara

Toğluya tum deyib goçdan danışar.

 

Gehraman, igbalın terse dolanmaz

İnsan var ki, ondan gelbin bulunmaz

İnsan var evinde elek bulunmaz

Dindirende teşden meşden danışar.

 Sakaoğlu, Saim vd. (1986). Azerbaycan Âşıkları ve Halk Şairleri. C. 2. İstanbul: Halk Kültürü Yay. 74-75. 


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1SEDAKAT RESULOVd. 01.05.1947 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?Doğum YeriGörüntüle
3Mevlüt Süleymanlıd. 18 Mart 1943 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4SEDAKAT RESULOVd. 01.05.1947 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?Doğum YılıGörüntüle
6Mevlüt Süleymanlıd. 18 Mart 1943 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7SEDAKAT RESULOVd. 01.05.1947 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
8SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?Ölüm YılıGörüntüle
9Mevlüt Süleymanlıd. 18 Mart 1943 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
10SEDAKAT RESULOVd. 01.05.1947 - ö. ?MeslekGörüntüle
11SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?MeslekGörüntüle
12Mevlüt Süleymanlıd. 18 Mart 1943 - ö. ?MeslekGörüntüle
13SEDAKAT RESULOVd. 01.05.1947 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Mevlüt Süleymanlıd. 18 Mart 1943 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16SEDAKAT RESULOVd. 01.05.1947 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
17SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?Madde AdıGörüntüle
18Mevlüt Süleymanlıd. 18 Mart 1943 - ö. ?Madde AdıGörüntüle