Madde Detay

Mehmet Savaş Dündar, 10 Ağustos 1964'te Trabzon’un Çaykara ilçesinin Işıklı mahallesinde dünyaya gelmiştir. Babasının adı Muharrem, annesinin adı Havva’dır. Dedesinin adı Abdülhamid’dir. Sekiz çocuklu bir ailenin altıncı evladı olan Dündar’ın ailesi yörede, Mustafaoğulları sülalesi olarak bilinir. İlkokul, ortaokul ve liseyi Çaykara’da okuyan Dündar, Açıköğretim Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünü ise ikinci sınıfta bırakır. 1984-1986 yılları arasında askerliğin acemi birliğini Bilecik’te, usta birliğini Ankara’da tamamlar. 1990’da Sevim Hanım ile görücü usulüyle evlenir. Mesut Emre adında bir oğlu, Nazlı Hilal adında bir kızı vardır. Şiir yazma konusunda yörede Korkuluk lakaplı rahmetli dedesi Ömer Bal’dan esinlenir, ama asıl etkilendiği isim Ozan Arif’tir. Hem karakter hem de şiir üslubu olarak özellikle Abdurrahman Karakoç’un tesirinde kalır. Ayrıca Neşet Ertaş’ı da dinler. Gençlik yıllarında tiyatroyla ilgilenen Dündar, Türkiye’de çeşitli turnelere katılır. Ali Poyrazoğlu ve Ali Güney gibi isimlerle çalışır. Daha sonra amatör olarak bireysel tiyatro ve piyesler düzenler. Tiyatro oyunculuğunu bırakan âşık, tiyatro seyretmeye devam eder. İstanbul’da Arif Sağ’ın saz kursuna katılır fakat çeşitli nedenlerle devam edemez. Daha sonra elektrik tesisatı işiyle uğraşır. 1987-1989 yılları arasında Libya’ya çalışmaya gider. İstanbul’da dört yıl boyunca şoförler odasının genel sekreterliğini yapar. Hâlen Işıklı Mahallesi muhtarı olarak görev yapmaktadır (Çakır 2019).

Şiirlerinde Mehmet Dündar mahlasını kullanır. Buna ilaveten son dizede “ailenizin muhtarı” ifadesine yer verir. Sosyal, dinî ve siyasi hemen her konuda epik, lirik, öğütleme ve pastoral tarzda hece ölçüsü ve sade dille şiirleri mevcuttur. Bazı şiirlerinde yöre ağzı özelliklerini yansıttığı dikkat çeker. Halk âşığının görevinin topluma mesaj vermek olduğunu belirten Dündar'ın şiirlerinde millî ve dinî hassasiyet öne çıkar. Ayrıca şiirlerinde millî seferberlik düşüncesi, ülkenin birlik beraberlik içinde olması gerektiği, ayyıldız bayrak sevgisi, Kürşatlar, Alperenler ve Osmanlı'ya yer vermesi bilinçli bir Türk tarih şuurunun olduğunu göstermektedir. Ayrıca âşık, günlük olaylardan etkilenir; 13 Mayıs 2015 tarihinde Soma’daki maden faciasını, 11 askerin şehit edilmesini, 15 Temmuz 2016 darbe girişimini, Ülkücü Şehitlerin adlarını, Trabzonspor’un maçlarını ve daha pek çok konuyu şiirlerinde samimi ve akıcı bir üslupla ele alır. Dündar, duygularını anında dile getirdiğini, yazım tekniği olarak ise yazdıktan sonra son kez bakıp bazı düzeltmeler yaptığını ifade eder (Çakır 2019).

1000'in üzerinde şiiri olduğunu ifade eden âşığın bu şiirleri iki kitap hacmindedir fakat şiirleri henüz yayımlanmamış olup basım aşamasındadır. (Çakır 2019). Sosyal faaliyetlere sıklıkla katılan Dündar’ın bu ortamlarda okuduğu şiirlerin bir kısmı elektronik ortamda yayınlanmıştır (www.youtube.com).