NAKDÎ, Hacı Ömer

(d. ?/? - ö. ?/1909-1914?)
âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Çorum’da doğup yaşayan Nakdî'nin asıl adı Hacı Ömer’dir. Düğünlerde saz çalar; Emrah, Tokatlı Nuri, Ceyhunî gibi usta âşıkların koşmalarını, kalenderilerini okur; arada kendi deyişlerine yer verirdi. Son zamanlarında kireç sıvacılığı yapmıştır. 1909-1914 yılları arasında, tahminen 45-50 yaşlarında vefat eder (Ercan 1991: 250). Bugüne "Mühlüz Destanı" adında bir eseri ulaşmıştır. Destanda esnaflıkta yaşanan sıkıntıları sade bir dille anlattığı görülmektedir.

 

 

 

Kaynakça

Ercan, Abdullah (1991). XIV. Yüzyıldan Günümüze Çorumlu Şairler. İstanbul: Teknografik Matbaacılık. 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. HİLAL ERDOĞAN
Yayın Tarihi: 02.12.2014
Güncelleme Tarihi: 09.12.2020

Eserlerinden Örnekler

 

Mühlüz Destanı

 

Bir zamanlar bakkal idim hem esnaf

Ahbablar yanıma gelirdi saf saf

Derlerdi biz sana söylemek hilaf

Esnaflar içinde emsal kalmadı

 

Ahbablar bir gece sıra gezdiler

Ali Veli adlarımız yazdılar

Taam geldi yemekleri dizdiler

Keşik bize geldi ehmal kalmadı

 

Sabahleyin vardım dükkana erken

Eyi oluyordu biz elden yerden

Gaz yağı tuz biber ve kibrit derken

Şeker ile pirinç bal yağ kalmadı

 

Kahve ile çay ve pakette tütün

Kıyma tekerleri gitti büsbütün

Erik ile üzüm bamya ve zeytin

Fındık limon portakal kalmadı

 

Hazır mal hiç dayanır mı deliye

Sermâyeyi yedin gel gir çileye

Borç hesapsızlandı Ali Veli’ye

Hakkın istemedik rical kalmadı

 

Alacakl’ içinde birisi yüncü

Çaycı ve kahveci ile tütüncü

Dülgerle sıvacı ekmekçi uncu

Attar ile bezaz bakkal kalmadı

 

Kebapçı ve aşçı hem dahi kasap

Nalbantla bıçakçı gördüler hesap

Kirkor’la Mığırdıç vermişler şarap

Elekçi çingene abdal kalmadı

 

Alacaklılar hep geldi kapıya

Sen ben diye hep düştüler çabıya

Sarıldılar sırtımdaki abıya

Örtünecek çul ve çuval kalmadı

 

Başımızda kaldı eski sarık

Ayağımızda kaldı sırımsız çarık

Bağları da sattık hep karık karık

İlice Ayarık Mursal kalmadı

 

Baltayı da sattık yaktık sapını

Evde komadık tek saman çöpünü

Beş kuruşa verdik turşu küpünü

Çanak çömlek soba mangal kalmadı

 

Sözüm ona kalmadı bir diyecek

Yarma bulgur yoktur evde yiyecek

Yalın ayak kaldım yoktur giyecek

Çarık çorap eski postal kalmadı

 

Bilmem bu dünyaya böyle ne oldu

Dört bela birbiri üstüne doldu

Zenginle fukara hepsi bir oldu

Yapışıp tutacak bir dal kalmadı

 

Nakdiyâ halini ettin ifâde

Aman yârab kaldım böyle fenâda

Sen var iken kime gidem imdâda

Hâlim pek perişan mecal kalmadı

 

Ercan, Abdullah (1991). XIV. Yüzyıldan Günümüze Çorumlu Şairler. İstanbul: Teknografik Matbaacılık. 251-252.


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1MUSTAFA VÂZIHd. 1763 - ö. 1831?Doğum YeriGörüntüle
2SÜRMELİCAN, Sürmelican Kayad. 1959 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3AYDIN/AYDIN MUSA, Musa Aydınd. 1968 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4MUSTAFA VÂZIHd. 1763 - ö. 1831?Doğum YılıGörüntüle
5SÜRMELİCAN, Sürmelican Kayad. 1959 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6AYDIN/AYDIN MUSA, Musa Aydınd. 1968 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7MUSTAFA VÂZIHd. 1763 - ö. 1831?Ölüm YılıGörüntüle
8SÜRMELİCAN, Sürmelican Kayad. 1959 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
9AYDIN/AYDIN MUSA, Musa Aydınd. 1968 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
10MUSTAFA VÂZIHd. 1763 - ö. 1831?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11SÜRMELİCAN, Sürmelican Kayad. 1959 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12AYDIN/AYDIN MUSA, Musa Aydınd. 1968 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13MUSTAFA VÂZIHd. 1763 - ö. 1831?Madde AdıGörüntüle
14SÜRMELİCAN, Sürmelican Kayad. 1959 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
15AYDIN/AYDIN MUSA, Musa Aydınd. 1968 - ö. ?Madde AdıGörüntüle