Madde Detay

İstanbul’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Yeşilköy, İstanbul’da tamamladı. Kıbrıs Girne Amerikan Üniversitesinde İşletme okudu. Medya sektöründe, dergi ve kitap çevirmenliği, ekonomi muhabirliği yaptı. Daha sonra bankacılık, tekstil gibi çeşitli işlerde çalıştı. Yazma serüveni, günlük, öykü gibi ara adımlar olmadan doğrudan roman yazmakla başladı. Uzun süre popüler bir yazar olarak Türkiye'nin gündeminden düşmedi.

Günümüzün popüler yazarlarından olan Burak Turna, profesyonel yazarlık hayatına başladığı ilk kitabı Metal Fırtına on dört hafta en çok satanlar listelerinin birinci sırasında yer almıştır. Metal Fırtına 2019'a kadar seri hâlinde toplam 8 kitap yayımlanmıştır. Yazar, kendi geliştirdiği ve Metal Fırtına romanının temelinde bulunan mantık sistemini SistemA (2005) isimli denemesinde anlatmıştır. Üçüncü Dünya Savaşı (2005)'nda yeni bir dünya savaşı kapıdadır ve 1215 Magna Carta’dan bugüne uzanan ilişkiler zinciri Doğu ve Batı medeniyetlerini karşı karşıya getirir. Üçüncü Dünya Savaşı’nın kahramanları Bölüm 18, Wu, İlyas, Hamdi Hoca ve Rüya Nükleer Darbe (2007) romanında kendilerine akla hayale sığmayan bir çılgınlığın içinde yol açmaya, hayatta kalmaya çalışırlar. Romanda Çin Ordusu dev bir saldırı gerçekleştirerek, Amerikan topraklarına iniyor ve Amerikan şehirlerini savaş alanına çevirir. Artık her Amerikalı kendi başına hayatta kalmanın mücadelesini vermek zorundadır. Avrupa, tüm enerjisini yitirmiş hâldedir ve ne olacağını kimse bilmez ama insanın içindeki yok edilemeyen iyilik tohumu, karanlık güçlerin tüm çabalarına karşın var olma mücadelesi verir.

Türkiye’de politik kurguyu başlatan Burak Turna, Bigeran (2007) ile Türk edebiyatına Hiper-Kurgu roman türünü kazandırmıştır. Burak Turna, zaman zaman politik kurguların arasından sıyrılır ve başka bir evrene gider, o evrenden hikâyeler anlatır, metinler kaleme alır. Bir Kış Gecesi (2012) böyle anlardan birinde yazılmış; gerçek bir olaydan yola çıkarak kurgulanmış, gerçeğin ve kurgunun sınırlarının flulaştığı, gerçeküstü bir hikâyedir. Kitapta sıradan bir adam, sıradan ve durgun bir kış sabahında evden çıkar. O gün ile ilgili tek beklentisi, işini yapıp, akşam eve geri dönmektir. Moderniteye duyulan sarsılmaz inançların sarsıldığı, beynimizdeki gerçeklik zarının parçalandığı bir olaylar zinciri onu, yaşlı bir amca, yaşlı bir teyze ve genç bir kız ile kader birliği yapmaya zorlayacaktır. Süleyman Operasyonu (2012) MİT ve MOSSAD arasında geçen bir mücadelenin hikâyesidir.