Madde Detay
İBRAHİM, İbrahim İbn Hızır
(d. ?/? - ö. 918\'de sağ/1512\'de sağ)
Mütercim
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
İbrahim İbn Hızır hakkında, tezkirelerde de diğer biyografik ve bibliyografik kaynaklarda da hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Hakkındaki tüm bilgiye, ‘Alâ’imü’n-nübüvve adındaki Şevâhidü’n-nübüvve tercümesinden ulaşabiliyoruz.
‘Alâ’imü’n-nübüvve’nin elde bulunan iki nüshası da kütüphane kataloglarına Şevâhidü’n-nübüvve adıyla kaydedilmiş; mütercimi İbrahim İbn Hızır ise kataloglara eserin müstensihi olarak kaydedilmiştir. Ancak eser incelendiğinde, mukaddimede yer alan bilgilerden ‘Alâ’imü’n-nübüvve’nin müstakil bir Şevâhidü’n-nübüvve tercümesi olduğunu, İbrahim İbn Hızır’ın da eserin mütercimi olduğunu anlıyoruz:
“Bu fakîr ü hakîr İbrâhim İbn Hızır es-Sirozî el-meşhûr”, “bu kitâbı kim terceme eyledüm”, “...kitâba ‘Alâ’imü’n-nübüvve diyü ad virdüm.”, “bu kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve’yi buldum ki … Şeyh ‘Abdu’r-rahmân-ı Câmî rahimehu’llâhi ‘aleyh …” (‘Alâ’imü’n-nübüvve, Süleymaniye Ktp. Hüsrev Paşa Nu: 421, vr. 1b-2b.)
Mütercim tercümesinde, adının “İbrâhim İbn Hızır es-Sirozî” olduğunu söylemekte; eseri Osmanlı Devleti’nin “kırkıncı veziri” ve “Şeyh Muslihuddin” zamanında tercüme ettiğini bildirmekte; tercüme tarihini “O vaktin ki irdi el itmâmına ki اتممتها oldı târîh-i sâl” şeklinde vermektedir [ 918/1512/1513]. Kast edilen kırkıncı vezir Koca Mustafa Paşa, Şeyh Muslihuddin de Merkez Muslihuddin Efendi olmalıdır. Buradaki bilgilerden İbrahim İbn Hızır’ın Serezli ve 1512’de hayatta olduğunu öğreniyoruz. Yine Şeyh Muslihuddin için “karındaşum” ibaresini kullanmasından bir medrese-tarikat çevresinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Mütecim hakkındaki bilgiler bunlarla sınırlıdır. Eserin nüshalarının ikiyle sınırlı kalması ve mütercimin adına hiçbir kaynakta rastlanmaması, İbrahim İbn Hızır’ın meşhur bir zat olmadığını göstermektedir.
‘Alâ’imü’n-nübüvve: Eserin, Süleymaniye Kütüphanesi İbrahim Efendi Nu: 188 ve Hüsrev Paşa Nu: 421 olmak üzere iki nüshası vardır. Bunlardan Hüsrev Paşa mütercim, İbrahim Efendi nüshası ise müstensih hattı görünümü arz etmektedir.
Eser, Molla Câmî’den kelime kelime tercüme edilmiş; tercümede sanatsal bir kaygı güdülmemiştir. Mütercimin amacı, kendi deyimiyle, “okuyanlara ve dinleyenlere” faydalı olabilmektir.
Kaynakça
Süleymaniye Kütüphanesi. Hüsrev Paşa Nu: 421.
Süleymaniye Kütüphanesi. İbrahim Efendi Nu: 188.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: ARAŞ. GÖR. ERDEM CAN ÖZTÜRKYayın Tarihi: 01.04.2014Güncelleme Tarihi: 31.10.2020Eserlerinden Örnekler
Kitâb-ı ‘Alâ’imü’n-nübüvve
Bu za’îf ü nahîf kemter ben bu kitâbı on tokuz günde yazdum. Eger bir nâkıs yiri buluna ümmîddür ki ta’n olunmaya.
Hâzâ Kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve ve Delâ’ilü’r-risâle
Bismi’llâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Hamd ol Allâhu te’âlâ hazretine olsun kim insânı cümle mahlûkâtdan mükerrem kıldı, kalb-i ‘ârif ihsân idügi sebebiyle ve ol kalbi kendü cemâline mir’ât itdi. Anda kendü ma’rifetine isti’dâd kodugı vâsıtayla tarîk-i ma’rifete sülûk müyesser olsun içün. Yine nebî nev’inden birini gönderdi tarîk-i hidâyete vesîle olsun içün ve ol nebînün yedinde şevâhidü’n-nübüvve ve delâ’ilü’r-risâle ya’nî mu’cizât ve havârık-ı ‘âdât izhâr itdi tâ kullarına i’tikâd ve tasdîk hâsıl olsun içün dahi salât u selâm ol nebî-i kerîm ü kirâmun üzerine olsun kim hâtem-i enbiyâ ve hâtem-i asfiyâdur. Dahi ol ashâb u ezvâc u evlâd üzerlerine olsun kim işrâk-ı envâr-ı şevâhid ü delâ’il cebînlerinde ve eşrâk-ı âsâr-ı ‘akâ’id cebhelerinde zâhirdür.
Emmâ ba’d
Bu fakîr ü hakîr İbrâhim İbn Hızır es-Sirozî el-Meşhûr İbrî Hoca bu kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve’yi buldum ki selef-i kümmel lisân-ı ekmel, lugât-ı bülegâ ve kelimât-ı fusehâ zebân-ı nebî ve beyân-ı ‘Arabî üzerine cem’ itmişler. Şeyh ‘Abdu’r-rahman Câmî rahimehu’llâhi ‘aleyh ihtisâr ecli içün ‘Arabî’den Fârisî’ye terceme eylemişler. Bu fakîr dahi diledüm ki bu fevâ’id mûcib-i ‘akâ’idün cümle mü’minîne ve kâffe-i müstemi’îne nef’-i ‘âm ve fâ’idesi tamâm yetişe. Egerçi bu bâbda kıllet-i bezâ’atum ve ‘adem-i istitâ’atum varken Fârisî bilmeyen ve anlamayan mü’minler kardeşlere şefkat-i uhuvvetden Allâh sübhânehu ve te’âlâ celle ve ‘alâ hazretinden isti’ânet ve Hazret-i Resûl’inden istitâ’at salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem ve karındaşum Şeyh Muslihu’d-dîn’ün himmetleriyle bu kitâb-ı şerîfi Türkî dili üzerine terceme eyledüm tâ kim her mü’mine okumak ve dinlemek âsân ola.
...
“Ol cümleden biri dahi budur kim Katâde bin Melcân Seyyid-i Enbiyâ’ya geldi salavâta’llâhu ‘aleyhim. ‘Âlem-i Fahrî Katâde’nün mübârek eliyle yüzin aşagadan yukarudan tamâm sürdi. Katâde çok yaş yaşadı, pîr oldı. Pîrlik âsârı bedeninde zâhir oldı. Râvî eyidür ki Cüneyd önünde oturmışdum, bir ‘avret benüm ardumda oturmış. Ol ‘avretün yüzinde gördüm, şol âyineden görür gibi. ”
“Ol cümleden biri dahi budur kim Enes rivâyet eyler, Hazret-i Resûl salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem bir kimseyi gördi kim namâz kılurdı. Secde kıldugın vaøtin eliyle saçın onarurdı tâ kim toprak bulaşmaya. ‘Âlem-i Fahrî buyurdı, اللهم اقبح شعره (Allah’ım onun saçını çirkin eyle.) Hemân ol kişinün saçı döküldi tamâm.”
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 01.04.2014Güncelleme Tarihi: 31.10.2020Eserlerinden Örnekler
Kitâb-ı ‘Alâ’imü’n-nübüvve
Bu za’îf ü nahîf kemter ben bu kitâbı on tokuz günde yazdum. Eger bir nâkıs yiri buluna ümmîddür ki ta’n olunmaya.
Hâzâ Kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve ve Delâ’ilü’r-risâle
Bismi’llâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Hamd ol Allâhu te’âlâ hazretine olsun kim insânı cümle mahlûkâtdan mükerrem kıldı, kalb-i ‘ârif ihsân idügi sebebiyle ve ol kalbi kendü cemâline mir’ât itdi. Anda kendü ma’rifetine isti’dâd kodugı vâsıtayla tarîk-i ma’rifete sülûk müyesser olsun içün. Yine nebî nev’inden birini gönderdi tarîk-i hidâyete vesîle olsun içün ve ol nebînün yedinde şevâhidü’n-nübüvve ve delâ’ilü’r-risâle ya’nî mu’cizât ve havârık-ı ‘âdât izhâr itdi tâ kullarına i’tikâd ve tasdîk hâsıl olsun içün dahi salât u selâm ol nebî-i kerîm ü kirâmun üzerine olsun kim hâtem-i enbiyâ ve hâtem-i asfiyâdur. Dahi ol ashâb u ezvâc u evlâd üzerlerine olsun kim işrâk-ı envâr-ı şevâhid ü delâ’il cebînlerinde ve eşrâk-ı âsâr-ı ‘akâ’id cebhelerinde zâhirdür.
Emmâ ba’d
Bu fakîr ü hakîr İbrâhim İbn Hızır es-Sirozî el-Meşhûr İbrî Hoca bu kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve’yi buldum ki selef-i kümmel lisân-ı ekmel, lugât-ı bülegâ ve kelimât-ı fusehâ zebân-ı nebî ve beyân-ı ‘Arabî üzerine cem’ itmişler. Şeyh ‘Abdu’r-rahman Câmî rahimehu’llâhi ‘aleyh ihtisâr ecli içün ‘Arabî’den Fârisî’ye terceme eylemişler. Bu fakîr dahi diledüm ki bu fevâ’id mûcib-i ‘akâ’idün cümle mü’minîne ve kâffe-i müstemi’îne nef’-i ‘âm ve fâ’idesi tamâm yetişe. Egerçi bu bâbda kıllet-i bezâ’atum ve ‘adem-i istitâ’atum varken Fârisî bilmeyen ve anlamayan mü’minler kardeşlere şefkat-i uhuvvetden Allâh sübhânehu ve te’âlâ celle ve ‘alâ hazretinden isti’ânet ve Hazret-i Resûl’inden istitâ’at salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem ve karındaşum Şeyh Muslihu’d-dîn’ün himmetleriyle bu kitâb-ı şerîfi Türkî dili üzerine terceme eyledüm tâ kim her mü’mine okumak ve dinlemek âsân ola.
...
“Ol cümleden biri dahi budur kim Katâde bin Melcân Seyyid-i Enbiyâ’ya geldi salavâta’llâhu ‘aleyhim. ‘Âlem-i Fahrî Katâde’nün mübârek eliyle yüzin aşagadan yukarudan tamâm sürdi. Katâde çok yaş yaşadı, pîr oldı. Pîrlik âsârı bedeninde zâhir oldı. Râvî eyidür ki Cüneyd önünde oturmışdum, bir ‘avret benüm ardumda oturmış. Ol ‘avretün yüzinde gördüm, şol âyineden görür gibi. ”
“Ol cümleden biri dahi budur kim Enes rivâyet eyler, Hazret-i Resûl salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem bir kimseyi gördi kim namâz kılurdı. Secde kıldugın vaøtin eliyle saçın onarurdı tâ kim toprak bulaşmaya. ‘Âlem-i Fahrî buyurdı, اللهم اقبح شعره (Allah’ım onun saçını çirkin eyle.) Hemân ol kişinün saçı döküldi tamâm.”
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 31.10.2020Eserlerinden Örnekler
Kitâb-ı ‘Alâ’imü’n-nübüvve
Bu za’îf ü nahîf kemter ben bu kitâbı on tokuz günde yazdum. Eger bir nâkıs yiri buluna ümmîddür ki ta’n olunmaya.
Hâzâ Kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve ve Delâ’ilü’r-risâle
Bismi’llâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Hamd ol Allâhu te’âlâ hazretine olsun kim insânı cümle mahlûkâtdan mükerrem kıldı, kalb-i ‘ârif ihsân idügi sebebiyle ve ol kalbi kendü cemâline mir’ât itdi. Anda kendü ma’rifetine isti’dâd kodugı vâsıtayla tarîk-i ma’rifete sülûk müyesser olsun içün. Yine nebî nev’inden birini gönderdi tarîk-i hidâyete vesîle olsun içün ve ol nebînün yedinde şevâhidü’n-nübüvve ve delâ’ilü’r-risâle ya’nî mu’cizât ve havârık-ı ‘âdât izhâr itdi tâ kullarına i’tikâd ve tasdîk hâsıl olsun içün dahi salât u selâm ol nebî-i kerîm ü kirâmun üzerine olsun kim hâtem-i enbiyâ ve hâtem-i asfiyâdur. Dahi ol ashâb u ezvâc u evlâd üzerlerine olsun kim işrâk-ı envâr-ı şevâhid ü delâ’il cebînlerinde ve eşrâk-ı âsâr-ı ‘akâ’id cebhelerinde zâhirdür.
Emmâ ba’d
Bu fakîr ü hakîr İbrâhim İbn Hızır es-Sirozî el-Meşhûr İbrî Hoca bu kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve’yi buldum ki selef-i kümmel lisân-ı ekmel, lugât-ı bülegâ ve kelimât-ı fusehâ zebân-ı nebî ve beyân-ı ‘Arabî üzerine cem’ itmişler. Şeyh ‘Abdu’r-rahman Câmî rahimehu’llâhi ‘aleyh ihtisâr ecli içün ‘Arabî’den Fârisî’ye terceme eylemişler. Bu fakîr dahi diledüm ki bu fevâ’id mûcib-i ‘akâ’idün cümle mü’minîne ve kâffe-i müstemi’îne nef’-i ‘âm ve fâ’idesi tamâm yetişe. Egerçi bu bâbda kıllet-i bezâ’atum ve ‘adem-i istitâ’atum varken Fârisî bilmeyen ve anlamayan mü’minler kardeşlere şefkat-i uhuvvetden Allâh sübhânehu ve te’âlâ celle ve ‘alâ hazretinden isti’ânet ve Hazret-i Resûl’inden istitâ’at salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem ve karındaşum Şeyh Muslihu’d-dîn’ün himmetleriyle bu kitâb-ı şerîfi Türkî dili üzerine terceme eyledüm tâ kim her mü’mine okumak ve dinlemek âsân ola.
...
“Ol cümleden biri dahi budur kim Katâde bin Melcân Seyyid-i Enbiyâ’ya geldi salavâta’llâhu ‘aleyhim. ‘Âlem-i Fahrî Katâde’nün mübârek eliyle yüzin aşagadan yukarudan tamâm sürdi. Katâde çok yaş yaşadı, pîr oldı. Pîrlik âsârı bedeninde zâhir oldı. Râvî eyidür ki Cüneyd önünde oturmışdum, bir ‘avret benüm ardumda oturmış. Ol ‘avretün yüzinde gördüm, şol âyineden görür gibi. ”
“Ol cümleden biri dahi budur kim Enes rivâyet eyler, Hazret-i Resûl salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem bir kimseyi gördi kim namâz kılurdı. Secde kıldugın vaøtin eliyle saçın onarurdı tâ kim toprak bulaşmaya. ‘Âlem-i Fahrî buyurdı, اللهم اقبح شعره (Allah’ım onun saçını çirkin eyle.) Hemân ol kişinün saçı döküldi tamâm.”
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Kitâb-ı ‘Alâ’imü’n-nübüvve
Bu za’îf ü nahîf kemter ben bu kitâbı on tokuz günde yazdum. Eger bir nâkıs yiri buluna ümmîddür ki ta’n olunmaya.
Hâzâ Kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve ve Delâ’ilü’r-risâle
Bismi’llâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm
Hamd ol Allâhu te’âlâ hazretine olsun kim insânı cümle mahlûkâtdan mükerrem kıldı, kalb-i ‘ârif ihsân idügi sebebiyle ve ol kalbi kendü cemâline mir’ât itdi. Anda kendü ma’rifetine isti’dâd kodugı vâsıtayla tarîk-i ma’rifete sülûk müyesser olsun içün. Yine nebî nev’inden birini gönderdi tarîk-i hidâyete vesîle olsun içün ve ol nebînün yedinde şevâhidü’n-nübüvve ve delâ’ilü’r-risâle ya’nî mu’cizât ve havârık-ı ‘âdât izhâr itdi tâ kullarına i’tikâd ve tasdîk hâsıl olsun içün dahi salât u selâm ol nebî-i kerîm ü kirâmun üzerine olsun kim hâtem-i enbiyâ ve hâtem-i asfiyâdur. Dahi ol ashâb u ezvâc u evlâd üzerlerine olsun kim işrâk-ı envâr-ı şevâhid ü delâ’il cebînlerinde ve eşrâk-ı âsâr-ı ‘akâ’id cebhelerinde zâhirdür.
Emmâ ba’d
Bu fakîr ü hakîr İbrâhim İbn Hızır es-Sirozî el-Meşhûr İbrî Hoca bu kitâb-ı Şevâhidü’n-nübüvve’yi buldum ki selef-i kümmel lisân-ı ekmel, lugât-ı bülegâ ve kelimât-ı fusehâ zebân-ı nebî ve beyân-ı ‘Arabî üzerine cem’ itmişler. Şeyh ‘Abdu’r-rahman Câmî rahimehu’llâhi ‘aleyh ihtisâr ecli içün ‘Arabî’den Fârisî’ye terceme eylemişler. Bu fakîr dahi diledüm ki bu fevâ’id mûcib-i ‘akâ’idün cümle mü’minîne ve kâffe-i müstemi’îne nef’-i ‘âm ve fâ’idesi tamâm yetişe. Egerçi bu bâbda kıllet-i bezâ’atum ve ‘adem-i istitâ’atum varken Fârisî bilmeyen ve anlamayan mü’minler kardeşlere şefkat-i uhuvvetden Allâh sübhânehu ve te’âlâ celle ve ‘alâ hazretinden isti’ânet ve Hazret-i Resûl’inden istitâ’at salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem ve karındaşum Şeyh Muslihu’d-dîn’ün himmetleriyle bu kitâb-ı şerîfi Türkî dili üzerine terceme eyledüm tâ kim her mü’mine okumak ve dinlemek âsân ola.
...
“Ol cümleden biri dahi budur kim Katâde bin Melcân Seyyid-i Enbiyâ’ya geldi salavâta’llâhu ‘aleyhim. ‘Âlem-i Fahrî Katâde’nün mübârek eliyle yüzin aşagadan yukarudan tamâm sürdi. Katâde çok yaş yaşadı, pîr oldı. Pîrlik âsârı bedeninde zâhir oldı. Râvî eyidür ki Cüneyd önünde oturmışdum, bir ‘avret benüm ardumda oturmış. Ol ‘avretün yüzinde gördüm, şol âyineden görür gibi. ”
“Ol cümleden biri dahi budur kim Enes rivâyet eyler, Hazret-i Resûl salla’llâhu te’âlâ ‘aleyhi ve sellem bir kimseyi gördi kim namâz kılurdı. Secde kıldugın vaøtin eliyle saçın onarurdı tâ kim toprak bulaşmaya. ‘Âlem-i Fahrî buyurdı, اللهم اقبح شعره (Allah’ım onun saçını çirkin eyle.) Hemân ol kişinün saçı döküldi tamâm.”
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | KUL HASAN, Sefil Hasan, Hasan Dede | d. ? - ö. 1736 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | RAHMETÎ, Şeyh Rahmetullah Dede | d. ? - ö. 1620 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Bedri Noyan | d. 1912 - ö. 7 Kasım 1997 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | KUL HASAN, Sefil Hasan, Hasan Dede | d. ? - ö. 1736 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | RAHMETÎ, Şeyh Rahmetullah Dede | d. ? - ö. 1620 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Bedri Noyan | d. 1912 - ö. 7 Kasım 1997 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | KUL HASAN, Sefil Hasan, Hasan Dede | d. ? - ö. 1736 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | RAHMETÎ, Şeyh Rahmetullah Dede | d. ? - ö. 1620 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | Bedri Noyan | d. 1912 - ö. 7 Kasım 1997 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | KUL HASAN, Sefil Hasan, Hasan Dede | d. ? - ö. 1736 | Meslek | Görüntüle |
11 | RAHMETÎ, Şeyh Rahmetullah Dede | d. ? - ö. 1620 | Meslek | Görüntüle |
12 | Bedri Noyan | d. 1912 - ö. 7 Kasım 1997 | Meslek | Görüntüle |
13 | KUL HASAN, Sefil Hasan, Hasan Dede | d. ? - ö. 1736 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | RAHMETÎ, Şeyh Rahmetullah Dede | d. ? - ö. 1620 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Bedri Noyan | d. 1912 - ö. 7 Kasım 1997 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | KUL HASAN, Sefil Hasan, Hasan Dede | d. ? - ö. 1736 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | RAHMETÎ, Şeyh Rahmetullah Dede | d. ? - ö. 1620 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | Bedri Noyan | d. 1912 - ö. 7 Kasım 1997 | Madde Adı | Görüntüle |