RASİM, Mustafa, Acemoğlu

(d. 1245/1829 - ö. 1310/1892)
âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Rasim, Yesarî ve Burhanî ile aynı çağda yaşamış bir Bektaşi şairidir. M.1829 (H. 1245) yılında Sinop’ta doğmuştur. Asıl adı Rasim, mahlası Mustafa ve şöhreti de Acemoğlu’dur. Rasim bağlı olduğu zümre arasında Yesarî ve Hafız İbrahim babalara karşı fevkalâde bir saygı ve sevgi hissi ile bağlanmıştır. Özellikle İbrahim Baba ona göre “Ali’nin kendisi olan bir veli, insan ekmeli” dir. Şair bu konudaki duygularını yazdığı birkaç manzumede candan bir eda ile ifade etmektedir. Rasim’in uzunca bir manzumesinden anlaşıldığına göre, İbrahim Baba bir aralık “hakikat bezmini küşad, erenler cemine layık kimseleri dilşâd” için Sinop’a gelmiş ve bir süre burada kalmıştır. Aruz ve hece vezinlerinde yazılmış şiirlerinden medrese tahsili gördüğü anlaşılmaktadır. Rasim aynı zamanda usta bir hattattır. Âşık, 1892 (H. 1310) tarihinde vefat etmiştir. Mezarı Sinop’ta Seyyid Bilâl türbesi civarındadır (Ülkütaşır 1980:284; TDEA 1990: 284). Asıl adının Rasim, mahlasının Mustafa olduğunu bilgisinin yer almasına karşılık tespit edilen şiirlerinde kullandığı mahlasın Rasim olduğu görülmektedir.

Tespit edilen bu şaire ait türlü cönklerden toplanmış ancak yirmi kadar manzume vardır. Bunlardan üçü mersiye, ikisi gazel, biri –halk şiirinin bir türü olan- lugaz ve kalanı nefestir (Ülkütaşır 1980: 284). 

Rasim'in tespit edilen eserlerine göre edebî zümre arasında kendine oldukça bir mevki ayırttırabilecek kadar velud ve kuvvetli bir Bektaşi şairi olduğu söylenebilir. Klasik medrese öğrenimi görmüştür. Yazı dili düzgün olup aruz ve hece ölçülerinde başarıyla yazabilmiştir. Maalesef, büyük bir divan olabilecek kadar olan eserlerinin büyük bir bölümü bugün için yok olup gitmiştir (Ülkütaşır 1980: 284). Kısa boylu, cılız bünyeli, şen ve nükte düzenlemekte usta bir şair olan Rasim, her Bektaşi gibi içkisini ömrünün sonuna kadar bırakmamıştır. Kendisini tanıyanlar, güzel saz çaldığını da söylemektedirler (Ülkütaşır 1980: 284).

Kaynakça

Ülkütaşır, Şakir (1980). “Sinoplu Bürhani ve Rasim”, Türk Folkloru Dergisi. Şubat. 7: 284.

“Rasim Mustafa, Acemoğlu” (1990). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi . C. 7. İstanbul: Dergâh Yay. 284.



Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. EMİNE ÇAKIR
Yayın Tarihi: 08.01.2015
Güncelleme Tarihi: 10.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Nefes

Sular cûş eyleyip ka’rı zeminden

Çıkar Hak Muhammed Ali diyerek

Mest ü hayran olup aşk u şevkinden

Akar Hak Muhammed Ali diyerek

 

Alçaktan alçağa salar özünü

Ahli beytin arar ayak izini

O niyetle taştan taşa yüzünü

Çarpar Hak Muhammed Ali diyerek

 

Ehli beyte halis bende olan can

Eder yollarında canını kurban

Sine döğüp “Rasim” cisminden al kan

Saçar Hak Muhammed Ali diyerek

Ülkütaşır, Şakir (1980). “Sinoplu Bürhani ve Rasim”, Türk Folkloru Dergisi. Şubat. 7: 284. 

 

Nefes

Belde-i Sinop’ta hakikat bezmin

Küşada gelmiştir İbrahim Baba

Çırağı kanunla hem Balım şem’im

İykada gelmiştir İbrahim Baba

 

Alıp Yearî’den nazarı himmet

Gelip Hafız Baba verdi germiyet

Erenlerde hasılı çoktur mürüvvet

İmdada gelmiştir İbrahim Baba

 

Hak erenler bunda salmış nazarı

Ayan göründü “enelhak” eseri

Rahı hakka salik olan beşerî

İrşada gelmiştir İbrahim Baba

 

Hakikat rahına âşık kimselerse

Öziyle sözüne sadık kimlerse

Erenler cemine layık kimlerse

Dilşada gelmiştir İbrahim Baba

 

Küşad edüp keremkânı meydanı

Necata irgördü çok âşıkanı

“Rasim” sanık olan kalbi viranı

Âbâda gelmiştir İbrahim Baba

Ülkütaşır, Şakir (1980). “Sinoplu Bürhani ve Rasim”, Türk Folkloru Dergisi. Şubat. 7: 284. 


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1Sezgin Kaymazd. 25 Ocak 1962 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2ŞERÎFÎd. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3Banu Bozdemird. 1 Şubat 1974 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4HAMDÎ, El-hâc Abdulhamîd Hamdî Efendi, Harputlud. 1829 - ö. 1902Doğum YılıGörüntüle
5ATÂd. 1829 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6RÜŞDÎ, Şirvânî-zâde Mehmed Rüşdî Paşad. 1829-30 - ö. 1874Doğum YılıGörüntüle
7AZMÎ, Hüseyin Azmî Deded. 1815 - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
8İSMET, Mustafa İsmet Efendi, Pepe İsmetd. 1833 - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
9ŞEMSÎ BABAd. ? - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
10RÂCÎ, İmam Yusuf Efendi-zâde Süleyman Râcî Efendid. ? - ö. 1755MeslekGörüntüle
11İFFETÎ, Abdülkerim-zâde Hâfız Mustafa İffetî Efendid. ? - ö. 17 Eylül 1726MeslekGörüntüle
12İsmayıl Hakkı Baltacıoğlud. 28 Şubat 1886 - ö. 1 Nisan 1978MeslekGörüntüle
13MİNHACÎ, Alid. 1862 - ö. 1901Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14TEVFİK, Abdullahd. ? - ö. 1854-1855Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15HÜZNÎ, İbrahimd. ? - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16SIDKÎ, Mustafa Efendid. ? - ö. 1769Madde AdıGörüntüle
17SÂDIKd. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle
18ESERÎ, Ahmet Turan Bülbüld. 10.11.1954 - ö. ?Madde AdıGörüntüle