Madde Detay
RÂTİB, Hacı Mahmûd Râtib Bey
(d. 1242/1826 - ö. 1317/1899)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Hacı Mahmûd Râtib Bey'dir. Dergâh-ı Âlî kapıcıbaşılarından Yenişehr-i Fenârlı Hacı Şerîf Ağa'nın oğludur. 1242/1826 yılında İstanbul'da doğdu. Osmanlı Müellifleri'nde Yenişehr-i Fenâr'da doğdu (Bursalı Mehmed Tâhir 133: 210) denmesine rağmen kendi hayatından kesitler de bulunan Kasîde-i Garrâ-yı İnek adlı eserinin mukaddimesinde İstanbul'da doğduğu açıkça belirtilmektedir. 13 yaşlarındayken Kalem'e yazıldı, bir süre burada vaktini geçirdi. 1260/1844 senesinde babasıyla beraber hacca gitti. İstanbul'a döndükten sonra Enderun'a girmek istemiş, devrin padişahı Abdülmecîd'in huzuruna çıkmış, fakat padişah onun Mûsika-i Hümâyûn mesleğine girmesini uygun görmüştür. Burada on sene kadar görev yaparak onbaşılığa kadar yükseldikten sonra emekliye sevkedildi. Emekliye sevkedilmesinde padişahın kendisine iltifatını çekemeyen bir zatın etkisi olduğunu İnek Kasîdesi'nde belirtmektedir. Bir sene kadar boş gezdikten sonra Bahâriye Mevlevîhânesi şeyhi Nazîf Efendi'nin teklifiyle tekkede kalmaya başladı. Burada üç yıl kadar kaldıktan sonra bazı hareketlerinden dolayı tekkeden çıkarıldı. Sonra Özbekler Tekkesi'ne girdi, burada da bir süre kaldı. 1317/1899 yılında İstanbul'da vefat etti. Kuzguncuk'ta Nakkaş Mezarlığı'nda babasının yanına defnedildi.
Mevlevî tarikatındandı ve Bahâriye Mevlevî şeyhi Nazîf Efendi'ye müntesip idi. Hiç evlenmeyen Râtib Bey'in mizah kabiliyetinin güçlü, sohbetinin tatlı olduğu, bazı garip hallere sahip bulunduğu anlatılır. İbnülemin'in anlattığına göre ölmeden bir gün önce emekli maaşını aldığı yerde görevli bulunan Zühdî Bey'e bir adam gönderip "maaşlarımı göndersin, hesabımı kapatsın. Ben ahirete gidiyorum. Mektebe beraber gittik. Muzikaya beraber gittik. Nolur ahirete de beraber gidelim" dedirtmiş. Zühdi Bey sakalını eline alıp maaşları göndermiş. O gece ikisi birden vefat etmişler (İnal 1988: 1384). İbnülemin Son Asır Türk Şairleri'nde Râtib'in başka garip hikâyelerini de anlatmaktadır (İnal 1988: 1383-1385).
Bazı şiirleri İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, İbnülemin Bölümü 2747 ve 2801 numaralı mecmualarda bulunmaktadır. 1338/1922 senesinde 12 sayfa hâlinde İstanbul'da basılan Kasîde-i Garrâ-yı İnek adlı manzumesi meşhurdur. Bu manzumede ticaret amacıyla aldığı inekler yüzünden seksen bin kuruş zarar gördüğünü mizahi bir üslupla hikâye etmektedir ve bu eserinde ayrıca kendi hayat hikâyesinden de ayrıntılar bulunmaktadır.
Arapça ve Farsçaya hakim değerli bir şair olan Râtib Bey'in "mevc" redifli gazelini Ziyâ Paşa'nın Harâbât'a alması da onun şairlik değerini göstermesi açısından önemlidir. Osmanlı Müellifleri'ne göre mutasavvıfâne şiir söyleyenlerin en değerlilerinden idi (Bursalı Mehmed Tâhir 1333: 210). Fatîn'e göre ise sözleri ve şiirleri güzel, süslü sözler söylemeye yetenekli bir şair idi (1271: 103).
Kaynakça
Bursalı Mehmed Tahir (1333). Osmanlı Müellifleri. C. II. İstanbul.
Fatîn Dâvud (1271). Hâtimetü'l‑Eş‘âr. İstanbul.
İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. III. İstanbul: Dergâh Yay.
Mehmed Süreyya (1311). Sicill-i Osmânî. C. II. İstanbul.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. MEHMET ARSLANYayın Tarihi: 01.08.2014Güncelleme Tarihi: 30.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Zâhir idince surhî-i ruhsâr-ı yâr mevc
Dîdem çü bahr-i ahmer ider âşikâr mevc
Koymaz hayâl-i yâri gözümde hücûm-ı eşk
Çün aks-i mâhı yemde ider bî-karâr mevc
Geh zülf-i yâri gâh ruhun anup agladım
Bahr-i sirişkim urmada leyl ü nehâr mevc
Ser-der-hevâ-yı mihnet-i aşk olmasaydı ger
Urmazdı taşa başını dîvâne-vâr mevc
Ser-keşlik itmeseydi uyup da hevâsına
Olmazdı pây-mâl-i gam-ı rûzgâr mevc
Sâhilde dondu kaldı meger hûn-ı çeşm-i ter
Mercânlar itdi sanma kenâra nisâr mevc
Gelmez tegayyür aslına birdir hakîkati
Deryâda gerçi zâhir olur sad-hezâr mevc
Meczûb-ı şevk-i vaslı olup Râtib ol mehin
Geh cezr ü gâh medd ider itmez karâr mevc
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. III. İstanbul: Dergah Yay. 1386.)
Gazel
Gönülde âteş-i hasret fürûzân oldı gitdikçe
Dü-çeşm-i hûn-feşânım ayn-ı ummân oldı gitdikçe
Yine bir meh-veşin mecbûr-ı hüsni oldum âlemde
Sipihr-i dilde mihr-i mihri tâbân oldı gitdikçe
Elinden dâd u feryâd itmemek mümkin midir zîrâ
Cefâsı ol mehin bî-hadd ü pâyân oldı gitdikçe
Çeker dil intizâr-ı subh-ı vasl-ı yâri hasretle
Dırâzî-i şeb-i fürkat nümâyân oldı gitdikçe
Nihâyet yok yem-i hicrâna Rãtib neyleyim bilmem
Uzandı sâhil-i maksûd pinhân oldı gitdikçe
(Fatîn Dâvud (1271). Hâtimetü'l‑Eş‘âr. İstanbul. 103.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 01.08.2014Güncelleme Tarihi: 30.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Zâhir idince surhî-i ruhsâr-ı yâr mevc
Dîdem çü bahr-i ahmer ider âşikâr mevc
Koymaz hayâl-i yâri gözümde hücûm-ı eşk
Çün aks-i mâhı yemde ider bî-karâr mevc
Geh zülf-i yâri gâh ruhun anup agladım
Bahr-i sirişkim urmada leyl ü nehâr mevc
Ser-der-hevâ-yı mihnet-i aşk olmasaydı ger
Urmazdı taşa başını dîvâne-vâr mevc
Ser-keşlik itmeseydi uyup da hevâsına
Olmazdı pây-mâl-i gam-ı rûzgâr mevc
Sâhilde dondu kaldı meger hûn-ı çeşm-i ter
Mercânlar itdi sanma kenâra nisâr mevc
Gelmez tegayyür aslına birdir hakîkati
Deryâda gerçi zâhir olur sad-hezâr mevc
Meczûb-ı şevk-i vaslı olup Râtib ol mehin
Geh cezr ü gâh medd ider itmez karâr mevc
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. III. İstanbul: Dergah Yay. 1386.)
Gazel
Gönülde âteş-i hasret fürûzân oldı gitdikçe
Dü-çeşm-i hûn-feşânım ayn-ı ummân oldı gitdikçe
Yine bir meh-veşin mecbûr-ı hüsni oldum âlemde
Sipihr-i dilde mihr-i mihri tâbân oldı gitdikçe
Elinden dâd u feryâd itmemek mümkin midir zîrâ
Cefâsı ol mehin bî-hadd ü pâyân oldı gitdikçe
Çeker dil intizâr-ı subh-ı vasl-ı yâri hasretle
Dırâzî-i şeb-i fürkat nümâyân oldı gitdikçe
Nihâyet yok yem-i hicrâna Rãtib neyleyim bilmem
Uzandı sâhil-i maksûd pinhân oldı gitdikçe
(Fatîn Dâvud (1271). Hâtimetü'l‑Eş‘âr. İstanbul. 103.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 30.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Zâhir idince surhî-i ruhsâr-ı yâr mevc
Dîdem çü bahr-i ahmer ider âşikâr mevc
Koymaz hayâl-i yâri gözümde hücûm-ı eşk
Çün aks-i mâhı yemde ider bî-karâr mevc
Geh zülf-i yâri gâh ruhun anup agladım
Bahr-i sirişkim urmada leyl ü nehâr mevc
Ser-der-hevâ-yı mihnet-i aşk olmasaydı ger
Urmazdı taşa başını dîvâne-vâr mevc
Ser-keşlik itmeseydi uyup da hevâsına
Olmazdı pây-mâl-i gam-ı rûzgâr mevc
Sâhilde dondu kaldı meger hûn-ı çeşm-i ter
Mercânlar itdi sanma kenâra nisâr mevc
Gelmez tegayyür aslına birdir hakîkati
Deryâda gerçi zâhir olur sad-hezâr mevc
Meczûb-ı şevk-i vaslı olup Râtib ol mehin
Geh cezr ü gâh medd ider itmez karâr mevc
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. III. İstanbul: Dergah Yay. 1386.)
Gazel
Gönülde âteş-i hasret fürûzân oldı gitdikçe
Dü-çeşm-i hûn-feşânım ayn-ı ummân oldı gitdikçe
Yine bir meh-veşin mecbûr-ı hüsni oldum âlemde
Sipihr-i dilde mihr-i mihri tâbân oldı gitdikçe
Elinden dâd u feryâd itmemek mümkin midir zîrâ
Cefâsı ol mehin bî-hadd ü pâyân oldı gitdikçe
Çeker dil intizâr-ı subh-ı vasl-ı yâri hasretle
Dırâzî-i şeb-i fürkat nümâyân oldı gitdikçe
Nihâyet yok yem-i hicrâna Rãtib neyleyim bilmem
Uzandı sâhil-i maksûd pinhân oldı gitdikçe
(Fatîn Dâvud (1271). Hâtimetü'l‑Eş‘âr. İstanbul. 103.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Zâhir idince surhî-i ruhsâr-ı yâr mevc
Dîdem çü bahr-i ahmer ider âşikâr mevc
Koymaz hayâl-i yâri gözümde hücûm-ı eşk
Çün aks-i mâhı yemde ider bî-karâr mevc
Geh zülf-i yâri gâh ruhun anup agladım
Bahr-i sirişkim urmada leyl ü nehâr mevc
Ser-der-hevâ-yı mihnet-i aşk olmasaydı ger
Urmazdı taşa başını dîvâne-vâr mevc
Ser-keşlik itmeseydi uyup da hevâsına
Olmazdı pây-mâl-i gam-ı rûzgâr mevc
Sâhilde dondu kaldı meger hûn-ı çeşm-i ter
Mercânlar itdi sanma kenâra nisâr mevc
Gelmez tegayyür aslına birdir hakîkati
Deryâda gerçi zâhir olur sad-hezâr mevc
Meczûb-ı şevk-i vaslı olup Râtib ol mehin
Geh cezr ü gâh medd ider itmez karâr mevc
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. III. İstanbul: Dergah Yay. 1386.)
Gazel
Gönülde âteş-i hasret fürûzân oldı gitdikçe
Dü-çeşm-i hûn-feşânım ayn-ı ummân oldı gitdikçe
Yine bir meh-veşin mecbûr-ı hüsni oldum âlemde
Sipihr-i dilde mihr-i mihri tâbân oldı gitdikçe
Elinden dâd u feryâd itmemek mümkin midir zîrâ
Cefâsı ol mehin bî-hadd ü pâyân oldı gitdikçe
Çeker dil intizâr-ı subh-ı vasl-ı yâri hasretle
Dırâzî-i şeb-i fürkat nümâyân oldı gitdikçe
Nihâyet yok yem-i hicrâna Rãtib neyleyim bilmem
Uzandı sâhil-i maksûd pinhân oldı gitdikçe
(Fatîn Dâvud (1271). Hâtimetü'l‑Eş‘âr. İstanbul. 103.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Sabahattin Teoman | d. 1 Nisan 1914 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | ZİYÂ, Mehmed Ziyâeddîn | d. 1840 - ö. 7 Mayıs 1854 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Aslı Durak | d. 21 Eylül 1955 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | TEVFÎK, Çerkeşli Şeyh Mustafâ Efendi-zâde | d. 1826 - ö. 1901 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | SA'ÎD, Müftü-zâde, Divriğili | d. 1826 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Şinasi | d. 1826 - ö. 12 Eylül 1871 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | HAKKI, Süleymân Hakkı Efendi, Eskişehirli | d. ? - ö. 1899 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | CELÂL, Mahmûd Celâleddîn Paşa | d. 1839-40 - ö. 1899 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | AHMED HAMDULLAH EFENDİ, İstanbullu | d. ? - ö. 1899 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | RÂŞİD, Râşid Ali Efendi, İstanbullu | d. ? - ö. 1894 | Meslek | Görüntüle |
11 | İZZET, Enderunlu İzzet Bey, İstanbullu | d. 1780 - ö. 1823 | Meslek | Görüntüle |
12 | RÂŞİD, Mehmed Râşid Efendi, İstanbullu | d. 1829 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | İZZET, Mütercim İzzet Paşa | d. 1843 - ö. 1914 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | RÂ'İF Bey, Davutpaşalı Mehmed Râ'if Bey | d. ? - ö. 1917 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | ENÎSÎ, Mustafa Enîsî Efendi, Edremitli | d. ? - ö. 1907 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | HÂŞİM | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | ÂŞIK AHMED | d. ? - ö. 1439-40’tan sonra ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | CENÂNÎ, Cenânî Çelebi | d. ? - ö. 1592-93 | Madde Adı | Görüntüle |