Madde Detay
Behiç Ak
(d. 01 Ocak 1956 / ö. -)
Yazar ve Çizer
(Çocuk Edebiyatı / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Ahmet Behiç Ak, 1 Ocak 1956 tarihinde Samsun'da doğdu. 5 yaşında ailesi ile birlikte İstanbul’a taşındı ve çocukluğunun büyük bir bölümünü İstanbul'da geçirdi. Samsun'dan İstanbul'a taşınmak onun yaşamındaki kırılma noktalarından biri oldu. İstanbul'un mahalle yaşamı çocukluğunda çok büyük bir etki bıraktı. Yazar, ailesi ve İstanbul'a taşınma süreciyle ilgili şu bilgileri verir:
“Annem Selanikli, babam Sultanahmetli-İstanbullu. Annemler 24 mübadelesinde Samsun’a gidiyorlar. Babam da Sultanahmet Ticari İlimler Üniversitesi'nde Profesör Kessler'in yanında doktora yaparken doktorayı yarıda bırakıyor ve Anadolu’ya öğretmen olarak gidiyor. Babam, Samsun’da annemle tanışıyor, evleniyorlar ve biz doğuyoruz. Sonra, babam Samsun’dan sıkıldığı için İstanbul’a dönüyoruz.” (Sever vd. 2016: 8).
Ak’ın mutlu bir çocukluk geçirdiği söylenebilir: Sokakta doyasıya oynadığı, ilkokulda keşfettiği mahalle kütüphanelerinde kitap alıp okuduğu, filmler ve tiyatro oyunları izlediği bir çocukluk... Ak, çocukluk yıllarına, özellikle sinema ve tiyatroya ilişkin şu deneyimlerini paylaşır:
“Çocukken müthiş bir sinema ve tiyatro izleyicisiydim. Kadıköy’de Orhan Alkan, Avni Dilligil gibi birçok tiyatro vardı o zaman. İlkokul 5’ten itibaren her hafta bir arkadaşımla beraber çeşitli tiyatrolara gidip oyun izlerdik. Çok hoşumuza giderdi. Çok ucuzdu da biletler… Bizim harçlığımızla gidebileceğimiz kadar ucuzdu. Bir yandan vaktimiz sokakta geçiyordu ama aynı zamanda da böyle bir kültür ortamının içindeydik aslında. Sonra, o “kültür” dediğimiz şey hayatımızda farklı bir biçim aldı. O zaman böyle düşünmemiştim ama çocukluğumuzda daha çok eğlenceye, tiyatro ve sinemaya dayanan bir kültürel faaliyet içinde olduğumuzu sonradan keşfettim.”(Sever vd. 2016: 14).
Çok yönlü bir sanatçı olan Ak’ı çizmeye karşı olan ilgisi mimarlık mesleğine yöneltti. İstanbul'da mimarlık öğrenimi gören Ak, Yıldız Teknik Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi'nde okudu. Mimarlık eğitimi ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Mesleğinin kendisine sağladıklarıyla ilgili şunları dile getirir:
"Mimarlık insana, bir işi bitirme disiplini veriyor. Bence verdiği tasarım disiplininden bile daha önemli bu. Bir şeyi yapmak, düşünmek kolay da bitirmek çok zordur. Özellikle kendi başınıza yapıyorsanız bu zorluk artar. Bir yapıtı her açıdan aynı mükemmellik içinde bitirmek çok kolay bir şey değil; bitirirsiniz de bitirirken kötüleşir ya da 'Boş ver orası da öyle olsun.' dersiniz. Mimarlık eğitiminin bana verdiği temel kazanım, bir şeyi yaparken her tarafını aynı mükemmellikte bitirebilme disiplinidir diyebilirim." (Sever vd. 2016: 19).
Sağladığı disiplinin yanı sıra mimarlığın yanıltıcı yanlarının da olduğunu söyleyen Ak, şunları da ekler:
"Tabii ki her eğitimin olduğu gibi mimarlık eğitiminin de yanıltıcı yanları yok değil. Her şeyin tasarlanabileceği ile ilgili yanlış bir algı oluşturuyor insanda. Bu algı sanata da sıçradığında, 'sanatın da tasarlanabileceği, ya da sanat ve tasarımın aynı şey olduğu' gibi yanlış bir kanıya sahip olabiliyorsunuz. Bu tabii sadece mimarlık eğitiminden kaynaklanmıyor. Sanatı bir tasarım olarak görmek ya da tam tersi, tasarımı, sanat olarak görmek günümüzün sorunlarından biri. Oysa bunlar birbirini içeren ama ayrı disiplinlerdir. Sanat ve tasarım birbirini içeriyor gibi görünse de çok çelişen iki kavram. Sanat, tasarıma yaklaştıkça “siparişe” yaklaşır. Ismarlama yapılabilen belli formülleri olan o formülleri bilinince yapılabileceği düşünülen bir tarz meslek haline geliverir." (Sever vd. 2016: 19).
Ak bir dönem mimarlık yaptıktan sonra 1982 yılında çocuk kitabı yazmaya, Cumhuriyet gazetesinde "Kim Kime Dum Duma" köşesiyle karikatür çizmeye başladı ve bunun yanı sıra tiyatro yazarlığı ve belgesel film alanında da çalışmaları oldu (Canbay 2011: 14). İlk karikatürünü Mimarlık Dergisi'nde yayımladı. 1982’den bugüne Cumhuriyet'te “Kim Kime Dum Duma” başlığı altında günlük bant karikatürler çizmeye devam etmektedir. Karikatür kitapları Türkiye ve Almanya’da yayımlandı. Karikatürleri Türkiye’nin birçok şehrinin yanı sıra Hollanda, İsviçre ve Almanya’da sergilendi.
1994’de gerçekleştirdiği "Türk Sinemasında Sansürün Tarihi-Siyahperde" adlı belgesel filmi aynı yıl Ankara Film Festivalinde “En İyi Belgesel Film” ödülünü kazandı. "Bina" adlı tiyatro oyunu 1993’de Kültür Bakanlığı Özel Ödülü'nü aldı ve bir yıl sonra Devlet Tiyatrosu'nda sahnelendi. İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda 1996’da sahnelenen "Ayrılık" adlı oyunu ile Cevat Fehmi Başkut Ödülü'nü kazandı. 2004 Ankara Sanat Kurumu ödülünü aldı. 2010'da ise "İki Çarpı İki" oyunuyla X. Lions Tiyatro Ödülleri "En İyi Yazar" ödüllünü aldı. "Fay Hattı" adlı oyunu Dostlar Tiyatrosu tarafından sahnelenen yazar, "Ayrılık" adlı oyununu 2006’da Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nda kendisi sahneledi (Kaptan 2006: 54).
Yetişkinler için yazdığı Yıldızların Tembelliği ve Uyku Şehir adlı iki romanı olsa da Behiç Ak'ın yapıtlarının önemli bir bölümünü hem yazarı hem de çizeri olduğu çocuk kitapları oluşturur. Ak'ın daha çocukluk döneminde kendi öykülerini ürettiğini görürüz:
"Hem Samsun’da, hem de İstanbul’da, eve girmemek için elimizden gelen her şeyi yapıyorduk. Buna rağmen bir şeyler üretiyorduk. Örneğin kendi kitaplarımı kendim yapıyordum. Çocukken küçük, resimli hikâyeler yazıp çiziyordum. Çocukluğum geniş bir ailede geçti. O ailede yaşadığımız komik olaylardan küçük öyküler çıkarıp resimliyordum." (Sever vd. 2016: 14).
İlk çocuk kitabı Yüksek Tansiyonlu Çınar Ağacı'dır. Bu kitap ile uluslararası bir sergiye katıldı ama yarışma olduğunu sonradan öğrendi: "Kitabı o sırada açıklanan uluslararası bir sergiye göndermeye karar verdim. Meğer gönderdiğimiz sergi aynı zamanda bir yarışmaymış. Sergi katalogunu dikkatle okumadığım için onu fark etmemiştim. Belki fark etseydim göndermezdim. Çünkü yarışma fikrinden hep uzak durmuşumdur. Sanat eserlerini birbirleriyle yarıştırmak sevimsiz gelir bana. Kitap o yarışmada ödül aldı. Sonra o sergi Japonya’ya gitmiş. Japonlar kitabı çok beğenmişler. Bir gün eve geldiğimde övgü dolu bir mektupla karşılaştım" (Sever 2016: 74). Yarışmada ödül aldı ve kitaplarının Türkiye'den önce Japonya'da yayımlanması serüveni böylece başlası. Kitapları Japonya'da Gakhen Yayınları, sonra Kagusha Yayınları tarafından yayımlandı ve ilkokullarda ödev olarak verildi (Canbay 2011: 14). Behiç Ak’ın çocuk kitapları Japonya dışında Kore, Almanya ve Çin’de de yayımlandı.
30. Sanat Yılı olan 2012’de çevre ve mimarlık konularında karikatürleri, kitapları ve oyunlarıyle TMMOB Mimarlar Odası tarafından verilen Mimarlığa Katkı Başarı Ödülü'ne layık görüldü. 2014'de Astrid Lindgren Ödülü'ne aday gösterildi. 2014 yılında Yaşasın Ç Harfi Kardeşliği adlı romanı ile Ankara Üniversitesi Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇOGEM) tarafından ilk kez verilen Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Roman Ödülü'nü aldı. Sanatçı yaşamını İstanbul'da sürdürüyor.
Dünyaya ve olaylara çocukların gözünden bakmayı ve yalın bir dille bunu kitaplarına aktarmayı başaran Behiç Ak, kendi çocukluk ve yetişkinlik deneyimlerini okurlarıyla paylaşır. "Çocuklardan öğreneceğimiz çok şey olduğunu düşünüyorum. Çocuk kitaplarından hem büyüğün hem de çocuğun öğrenebileceği bir şeyler var." (Sever vd. 2016: 26) diyen Ak, hem çocukların hem de yetişkinlerin okumak isteyeceği kitaplar yazmaya çalıştığını sözlerine ekler. Ak'a göre okuduklarını kendinin kılmak için çocuk bir anlamda bunları bozmaya çalışır. O nedenle de kitapların bozulabilir olması, içinde bozulacak ve çocuğun yeni öyküler kurmasını sağlayacak çok katmanlı dilsel ve görsel bir yapı kurmayı önemser.
Ak, çocuk kitaplarında çevreye, yaşama ve insana ilişkin duyarlılıklarını aktarır. Onun kitaplarında çocuğun tüm canlıları sevmesi ve onlara saygı göstermesi gerektiğine ilişkin örtük iletiler sıkça karşımıza çıkar. Çocuk okur ağaç, kedi, fil, martı gibi doğrudan doğanın içinden birçok canlı ile kitap aracılığıyla dost olur. Ak, canlılara ilişkin kitaplarına yansıyan duyarlılığı şöyle dile getirir:
“Çocukların dünyasında hayvan, insan ve bitkilerin eşitlenmesi bence önemli. Hayvan ve bitkinin tıpkı bir insan gibi kişileştirilmesi, özneleşmesi kuşkusuz zenginleştiricidir. Canlıların birbirleriyle olan karşılıklı eşit ilişkisinin ve saygısının korunması hayatımız açısından önemli mesajlar taşıyor. O yüzden, çocukların dünyasını parçalamadan, doğayla güvenli ve bütünlüklü ilişkiyi kurmalarını sağlayabilmek gerekiyor. Çocukların bir ağaçla ya da bir kediyle kendisi arasında kurduğu eşitliği hikâyeler yoluyla hissetmesi çok önemlidir. Burada çocuk için güven duygusu ve kendisini doğanın bir parçası olarak hissetmesi söz konusu.” (Sever vd. 2016: 64)
Uyur Gezer Fil kitabında şehrin karmaşık ve gürültülü durumuna dönük örtük bir eleştiri buluruz. Kitabın kahramanının bir fil, him de uyurgezer bir fil olması bizi şaşırtmaz. Tüm hayvanların gürültü nedeniyle terk ettiği bu şehre gelen sirk ve bu sirkteki uyurgezer fil, sorunların çözümünde bir anahtar oluverir. Yüksek Tansiyonlu Çınar Ağacı'nda ise karşımıza köyün yaşlı çınar ağacı çıkar. Doğayı koruyup kollamaya dönük iletileriyle kitap yetişkin dünyasına eleştiriler getirir: "Ayşe çınarın kesilmiş gövdesini görünce, büyük bir şok geçirdi. Demek ki, dünyadaki bütün her şey -ağaçlar, kuşlar, insanlar, tavuklar, kertenkeleler, masa ve sandalyeler- bir gün herhangi birilerinin aldığı kararla, ortadan ikiye kesilebilirdi." Ayşe'nin gözünden ortaya koyulan sorgulamalara okurlar da ortak olur.
Yazar yalnızca doğaya ilişkin konularla karşımıza çıkmaz; modern dünyanın hem yetişkin hem de çocuğun dünyasına taşımış olduğu çeşitli sorunları da kitaplarına konu edinir. Yaşasın Ç Harfi Kardeşliği kitabında internet, sosyal paylaşım ve hızlı tüketime bir çocuğun gözüyle yaklaşırken Bebek Annem kitabında "normal" olmanın ne demek olduğuna eleştirel bir bakış açısı getirir ve sevgi bağı ve dayanışmayla kurulan ilişkilere değinir.
Tombiş Kitaplar Dizisi'nde ise okuma serüvenine yeni başlayan çocuk okurlar için felseye giriş niteliğinde kitaplar karşımıza çıkar. Benim Bir Karışım ve Bizim Tombiş Taştan Hiç Anlamıyor ile başlayan bu dizi, Bizim Tombiş Fiyonk Makarnayı Çok Seviyor ve Ben Ne Zaman Doğdum? kitaplarıyla sürer. Her kitapta çocuğun merak dolu dünyasını yansıtan çeşitli sorular, yanıtını yine çocuğun dünyasına özgü bir çerçevede bulur. Ak, çocukların gözlem gücünü, onların dünyaya bakış açısını ve yaşamla ilgili bulmak istedikleri yanıtları bu dizide incelikle işler.
Gülümseten Öyküler Dizisi ise Galata'nın Tembel Martısı, Alaaddin'in Geveze Su Boruları, Kedilerin Kaybolma Mevsimi, Havva İle Kaplumbağa, Akvaryumdaki Tiyatro, Güneşi Bile Tamir Eden Adam, Pat Karikatür Okulu, Buzdolabındaki Köpek, Geçmişe Tırmanan Merdiven, Vapurları Seven Çocuk kitaplarından oluşur. Bu dizi ilk ve ortaokul çocukları gibi daha büyük yaş gruplarına seslenmektedir. Martıdan kediye, kaplumbağadan köpeğe kadar çeşitli hayvanlar bu dizide karşımıza çıkar. Kent yaşamı temelinde çocuğun çevresini saran çeşitli kavramlar dizideki kitaplarda işlenir. Çocuğun sosyal yaşamı içerisinde tanık olduğu mahalle yaşamı, canlılara saygı, sosyal sorumluluk, bağlanmak, terk etmek, çevre duyarlılığı, farklılıklar, önyargı, tüketim eğilimi, modern kent yaşamı ve mekan-insan ilişkisi gibi çeşitli kavramlar bu dizide yer alan kitaplara konu edilirken çocuğun bu çerçevede karşısına çıkacak sorunlarla nasıl baş edebileceği de örtük olarak kitaplarda yerini alır.
Hem yazar hem de güçlü bir çizer olan Behiç Ak, çocuk kitaplarında yer verdiği görseller ve karikatürlerle okurlarını dilsel iletilerin yanında görsel iletilerle de besler. Yazarın belki de en dikkat çekici kitaplarından biri yalnızca görsellerle oluşturulmuş Doğum Günü Hediyesi adlı kitabıdır. Kitapta hiçbir yazı yer almaz. Ak, çocukların dilsel olduğu kadar görsel kavramlarla da beslenmesi gerektiğini düşünür. Okul öncesi dönem kitaplarında çocukların görselleri izleyerek öyküye ulaştığını söyler ve bu nedenle kitapları yalnızca görsellerine bakarak okuyabilmek gerektiğini, ilk öğrenmelerin böyle başladığını belirtir (Sever vd. 2016: 61).
Çok yönlü bir sanatçı olan Behiç Ak, çocuklar için yazarken, onların duygu ve kavram dünyasını dikkate alır. Kitaplarına yansıttığı sanatçı duyarlılığı, okurların nitelikli çocuk edebiyatı ürünleri ile buluşmasını sağlar. Çocuk kitaplarının yanı sıra çizdiği karikatürler, yazdığı tiyatro oyunları ve yetişkinler için yazdığı kitaplarla son dönem Türk edebiyatının önemli isimlerinden biridir.
Kaynakça
Canbay, Hikmet (2011). Behiç Ak'ın Çocuk Kitaplarının Doğacı Zeka Alanı Açısından İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Çanakkale: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi.
Kaptan, Deniz (2006). Mekanın Tiyatralliği ve Bir Örnek Olarak Behiç Ak Oyunları. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.
Sever, Sedat, B. Çıldır, Ö. Kanat Soysal, A. Kaynar Tanır (2016). Çocuklar, Çizgiler ve Kediler Üzerine, Behiç Ak'la Söyleşi. Ankara: Ankara Üniversitesi Basımevi.
http://behicak.com/tr/ [erişim tarihi: 12.05.2018]
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ BURCU ÇILDIRYayın Tarihi: 18.02.2019Güncelleme Tarihi: 20.12.2020
Yayın Tarihi: 18.02.2019Güncelleme Tarihi: 20.12.2020
Güncelleme Tarihi: 20.12.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Dikkat Su! | İSKİ, İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi / İstanbul | 1992 | Hikâye |
İstanbul'un Suyu Nereden Geliyor? | İSKİ / İstanbul | 1992 | Hikâye |
Dikkat Dünya | Borusan / İstanbul | 1999 | Hikâye |
Yıldızların Tembelliği | İletişim Yayınları / İstanbul | 2000 | Roman |
Tek Kişilik Şehir | Mitos Boyut / İstanbul | 2002 | Tiyatro |
Toplu Oyunları 1- Fay Hattı/ Newton Bilgisayardan Ne Anlar | Mitos Boyut / İstanbul | 2003 | Tiyatro |
İmaj Katili | Mitos Boyut / İstanbul | 2004 | Tiyatro |
Ayşe'nin Bulut Projesi | WWF - Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) / İstanbul | 2007 | Hikâye |
İki Çarpı İki | Mitos Boyut / İstanbul | 2007 | Tiyatro |
Alaaddin'in Geveze Su Boruları (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2008 | Hikâye |
Uyku Şehir | İletişim Yayınları / İstanbul | 2008 | Roman |
Güneşi Bile Tamir Eden Adam (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2008 | Hikâye |
Kedilerin Kaybolma Mevsimi (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2009 | Hikâye |
Yüksek Tansiyonlu Çınar Ağacı | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2009 | Hikâye |
Vapurları Seven Çocuk (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2009 | Hikâye |
Toplu Oyunları 2- Küçülecek Yer Kalmadı/ Benim Küresel Köyüm | Mitos Boyut / İstanbul | 2009 | Tiyatro |
Pat Karikatür Okulu (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2010 | Hikâye |
Havva İle Kaplumbağa (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2010 | Hikâye |
Galata'nın Tembel Martısı (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2011 | Hikâye |
Akvaryumdaki Tiyatro (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2011 | Hikâye |
Geçmişe Tırmanan Merdiven (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2012 | Hikâye |
Buzdolabındaki Köpek (Gülümseten Öyküler Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2012 | Hikâye |
Karikatür Kitabı | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2012 | Diğer |
Benim Bir Karışım (Tombiş Kitaplar Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2013 | Hikâye |
Bizim Tombiş Taştan Hiç Anlamıyor (Tombiş Kitaplar Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2013 | Hikâye |
Toplu Oyunları 3- Bina/ Ayrılık/ Hastane | Mitos Boyut / İstanbul | 2013 | Tiyatro |
Yaşasın Ç Harfi Kardeşliği | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2013 | Roman |
Bizim Tombiş Fiyonk Makarnayı Çok Seviyor (Tombiş Kitaplar Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2014 | Hikâye |
Postayla Gelen Deniz Kabuğu | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2014 | Roman |
Bilyeler | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2014 | Hikâye |
Eve Giden Küçük Tren | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2015 | Roman |
Ben Ne Zaman Doğdum? (Tombiş Kitaplar Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2015 | Hikâye |
Karadeniz'deki Yunus | Can Çocuk / İstanbul | 2015 | Hikâye |
Çatıdaki Gezegen | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2016 | Roman |
Bebek Annem | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2016 | Roman |
Büyükanne ve Miyop Ejderha | Can Çocuk / İstanbul | 2016 | Hikâye |
Doğumgünü Hediyesi | Can Çocuk / İstanbul | 2016 | Hikâye |
Rüzgarın Üzerindeki Şehir | Can Çocuk / İstanbul | 2016 | Hikâye |
Kedi Adası | Can Çocuk / İstanbul | 2016 | Hikâye |
Uyurgezer Fil | Can Çocuk / İstanbul | 2016 | Hikâye |
Bulutlara Şiir Yazan Çocuk | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2017 | Roman |
Gökdelene Giren Bulut | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2017 | Hikâye |
Tombiş Maskeli Baloya Katılmak İstemiyor (Tombiş Kitaplar Dizisi) | Günışığı Kitaplığı / İstanbul | 2018 | Hikâye |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | RASİM GENÇ | d. 01.01.1963 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Melek Çe | d. 01 Ocak 1966 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Sema Kaygusuz | d. 29 Ağustos 1972 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | TÜRKOĞLU, Ertuğrul Türkoğlu | d. 1956 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Alim Kahraman | d. 1956 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Kâzım Cömert | d. 1956 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Ahmet Bican Ercilasun | d. 08 Şubat 1943 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
8 | Özcan Ünlü | d. 10 Eylül 1968 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
9 | Çınar Arıkan | d. 14 Kasım 1957 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
10 | Hüseyin Güney | d. 1945 - ö. 17 Ocak 2019 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | Fatih Erdoğan | d. 23 Nisan 1954 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | Fatma Güner | d. 16 Mart 1926 - ö. 05 Aralık 2004 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | Enis Behiç Koryürek | d. 27 Mart 1893 - ö. 18 Ekim 1949 | Madde Adı | Görüntüle |
14 | Aziz Behiç Serengil | d. 1907 - ö. 1962 | Madde Adı | Görüntüle |
15 | Behiç Duygulu | d. 1933 - ö. 2 Nisan 1985 | Madde Adı | Görüntüle |