Madde Detay
Haydar Ergülen
Erkan Güçlü, Umur Erkan, Eren Ali, Ergülen, Hafız, Lina Salamandre, Mehmet Can
(d. 14 Ekim 1956 / ö. -)
Şair, deneme yazarı
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Hasan Bey ve Nazlıgül Hanım’ın ilk çocuğu olarak Eskişehir’de doğdu. Eskişehir’de Kurtuluş İlkokulu ve 19 Mayıs Ortaokulu’nu bitirdi. Liseye Eskişehir Atatürk Lisesi’nde başladı, Ankara Aydınlıkevler Lisesi’nde devam etti. Çocukluğu Kurtuluş Mahallesi’nde geçen şair burada farklı etnik gruba ait insanların bir arada huzurla yaşadığını, bu yüzden bu mahalleyi vatan gibi benimsediğini söyler. Garip dedesi ve Nazlı babaannesiyle birlikte oturdu. Şairin içe dönük yapısının dış dünyaya açılmasında annesi çok etkilidir. Şiirlerinde de sıklıkla karşılaşılan anne metaforu hem şiirinde hem hayatında önemlidir. Babası Hasan Usta, Eskişehir Sanayi Çarşısı’nın ustalarındandır. Babasının mesleğinden dolayı ömür boyu hayatı onardığını belirtir. Hayata bakışında ve şiirinin ılımlı yönünün beslenmesinde babasının mizacının etkisi vardır. Arkadaşlığı, hoşsohbetliği, güler yüzlülüğü, rindane tavrı, Bektaşi dedesi gibi geniş gönüllülüğü ve insanlara karşı adaletinin onu terbiye ettiğini ve hayata hazırladığını belirtir. Dedesi Hüseyin Efendi bir Alevi dedesidir. Budala mahlasıyla tasavvuf şiirleri yazar ve şair dedesiyle Görgü Cemleri’ne katılır. Toplantılarda söylenen deyişler ve nefesler şairin şiirini ve dünyaya bakışını oluşturur. Eskişehir’de birbirine bağlı, hoşgörülü bir aile içerisinde büyümüştür. Liseyi bitirince Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nde iki yıl işletme ve iki yıl iktisat eğitimi aldı. ODTÜ Sosyal Bilimler Bölümü’nde Sosyoloji okudu. Üniversitede çok aktif bir öğrencidir. Üç yıl öğrenci temsilciliği yapmıştır. ODTÜ-ÖTK Edebiyat Kulübü’ne üye olduğu arkadaşlarıyla çeşitli etkinlikler düzenledi, kulüp sıkıyönetim sebebiyle kapatıldı.
Üniversiteyi bitirdikten sonra Eskişehir’e döndü ve Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde asistanlığa başladı. Reklamcılık ve Halkla İlişkiler bölümünde yüksek lisans programına kaydoldu. Hocası Ersin Salman’ın ikna etmesiyle asistanlığı bıraktı ve 1983’te İstanbul’da Ajans Ada’da reklam yazarlığına başladı. 1981’de Adnan Özer ve Tuğrul Tanyol’la Üç Çiçek dergisini çıkardı. 1985-1986 yılları arasında on iki ay Kıbrıs’ta askerliğini yaptı.
1987’de V.B.Bayrıl, Osman Hakan, Orhan Alkaya, Ali Günvar ve Seyhan Erözçelik’in hazırladıkları Şiir Atı dergisinin yayın kuruluna katıldı. Haftalık Express gazetesinde Düzyazı:100 Yazı adıyla yüz deneme yayımladı. Çeşitli şiir ve edebiyat dergilerinde yazınsal konularda metinler yazdı. Radikal gazetesinde on yılı aşkın süre Açık Mektup adını verdiği köşesinde haftada bir yazı yayımladı. Birgün ve Star gazetelerinde de bir süre köşe yazarlığı yaptı. 1996’da İdil Akaoğlu ile evlendi. 10 Kasım 2007’de kızları Nar dünyaya geldi.
2005’te 23 yıl boyunca sürdürdüğü reklam yazarlığını bıraktı ve SSK’dan emekli oldu. AdSchool Reklamcılık Okulu yüksek lisans programında Yaratıcılık ve Yazı, Boğaziçi Üniversitesinde II. Yeni’den Günümüze Türk Şiiri dersleri; Bahçeşehir ve Kadir Has Üniversitelerinde Şairin Hayatı, Yazı Biçimleri, Düşünce Hayatımızdan Portreler gibi dersler verdi. Şiirleri İngilizce, Almanca, Korece, Farsça, Hollandaca, Azericeye çevrildi. İngilizceden şiirler çevirdi. Uluslararası antolojilerde şiirleri yayımlandı (Aka, 2013:4). Günümüzde sanat camiasında gerek şiirleriyle gerek yazılarıyla aktif olarak bulunan şair, yurtiçinde ve yurtdışında festival, söyleşi, panel, şiir yarışması gibi birçok etkinliğe katılmaktadır.
Aldığı ödüller şunlardır: Gösteri Dergisi ikincilik ödülü (‘Unutulmuş Bir Yaz İçin’ şiiriyle, 1981), Halil Kocagöz Şiir Ödülü (Eskiden Terzi kitabıyla, 1996), Behçet Necatigil Şiir Ödülü ( 40 Şiir ve Bir… kitabıyla, 1997), Cahit Külebi Özel Ödülü (40 Şiir ve Bir… kitabıyla,1997– Orhon Murat Arıburnu Şiir Ödülleri kapsamında), Akdeniz Altın Portakal Şiir Ödülü (40 Şiir ve Bir.. kitabıyla, 1998), Dionisos Şiir Ödülü (2005), Cemal Süreya Şiir Ödülü (Keder Gibi Ödünç kitabıyla, 2006), Metin Altıok Şiir Ödülü (Üzgün Kediler Gazeli kitabıyla, 2008), Mersin Kent Edebiyat Ödülü (2017).
Ergülen çocukluktan itibaren şiire ilgi duydu. Aile çevresinin etkisiyle divan, halk ve tasavvuf şiirini öğrendi. Okuma kültürünün gelişmesinde babasının, dedesinin ve Zeki dayısının kitaplığının büyük etkisi vardır. Mevlana, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Baki, Nef’i, Nedim, Fuzuli, Hacı Bektaş Veli, Ömer Seyfettin, Halide Edip Adıvar, Aziz Nesin, Fakir Baykurt, Balzac, Tolstoy, Firdevsi, Feridüddin-i Attar, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Necip Fazıl, İlhan Berk, Cemal Süreya, Cahit Zarifoğlu, Orhan Kemal, Tanpınar, Sabahattin Ali, Füruzan, Dostoyevski, Troçki, İbn Arabi okuyarak küçük yaşlarda kendini çok yönlü geliştirdi.
İlk şiir denemelerine ilkokulda başladı. Kurtuluş İlkokulu’nun “resmi şairi” olarak önemli gün ve haftalarda şiir yazar ve bunları törenlerde okudu. Eskişehir 19 Mayıs Ortaokulu’nda arkadaşı Şahin’le Ekin adlı duvar gazetesini çıkardı. Lise hayatında da edebiyatla ilgilendi, şiir ve öyküler yazdı fakat bunları yayımlamadı. İlk yazısını 1971’de Yeni Ortam gazetesinde Mehmet Can takma adıyla yayımladı. 1971-1973 yıllarında Erkan Güçlü takma adıyla Eskişehir’de Deneme ve Ankara’da Gelişme dergilerinde yazdı. Deneme dergisinde "Fahrünnisa Gazeli" adlı ilk şiirini Umur Erkan takma adıyla, "Bir Tahkiye’yi Havadis" adlı hikâyeyi ise Erkan Güçlü imzasıyla yayımladı. Bu yıllarda Sartre, Kafka, Ionesco gibi yazarları, Alain Robbe-Grillet gibi Fransız yeni romancıları okudu (Akbayır, 2010:2-15).
1981’de Gösteri Dergisi’nin düzenlediği Gençler Arası Şiir Yarışması’nda "Unutulmuş Bir Yaz İçin" adlı şiiriyle ikinci oldu. İlk şiir kitabı Karşılığını Bulamamış Sorular'ı yayımladı. Bu dönemden günümüze kadar birçok şiir ve deneme kitabı yazan şair, çeşitli konularda hazırlanan deneme kitaplarına yazılarıyla katkıda bulundu, editörlük yaptı.
Ergülen’in düzyazıları şairin şiirsel dilinin özellikleriyle donanmıştır. Şiirinin yaşamsal kaynakları düzyazılarını da besler. Edebiyat başta olmak üzere sanatsal alanlara özgü kişilikleri, sembolleri, kavramları, meseleleri ele aldığı yazılarında geçmişe özgü duyarlılıkların samimi üslupla işlendiği dikkat çeker. Düz Yazı: 100 Yazı, Eski Yazı, Haziran, tekrar, çerçöp, Tuhafiye gibi deneme kitaplarında şairin şiirinin temel izleklerini oluşturan dünya hayatı, ölüm, aşk, yol, yolcu, yolculuk, şehir, medya, sinema, gelenek, modernite ve bunlarla ilişkili olarak çağa özgü felsefi ve sosyolojik problemlere yer verir. Gülten ile Behçet adlı kitabında şairlerin şiirlerini, Sait ile Sabahattin’de ise iki yazarın edebi yönlerini biyografik nitelikleriyle ele alır. Bu anlamda Ergülen’in şiir ve nesirleri yazınsal alanın okura sunduğu bütüncül bir kültür-sanat-edebiyat atölyesi gibidir.
1980 sonrası dönemin genel sosyolojik ve poetik eğiliminin de etkisiyle şairler kendi içine kapanan şiir yazmışlardır. 80 darbesinin yazın alanını politika dışına yöneltmesi Ergülen’in deyimiyle şairleri ‘eve dönen’ şairler durumuna getirmiştir. Ilımlı bir şiir anlayışıyla Ergülen, geleneksel şiirden kopmayan ve gelenek içerisinde yeni bir şiir tarzı oluşturmaya çalışmaktadır. Şiir yazarken şiirin oluşum sürecine de değinen şair için şiir hem hayatla bağlantılıdır hem de hayatın olumsuzluklarına karşı savunma aracıdır. Ergülen, taklit ve yaratma arasında olan bir şiir anlayışına sahiptir. Dolayısıyla şiirinde hem sezgi hem kurgu ön plandadır. Şiir onun varoluşunun özsel bağlantısıdır ve arınma vasıtasıdır. Şiir üzerine görüşleri de çoğunlukla şiirin kurguya dayalı yapısına yöneliktir. Şairi bir işçi gibi görmesi buna işaret eder. Bunun dışında şaire gelenekte de olduğu gibi vazifeli, toplumda ileri olan, bilgili gibi sıfatları yükler. Şair Tanrı vergisi ilhama sahip olmalı ama ondan sonra kabiliyetleriyle kendini geliştirmelidir. Her insanın içinde doğuştan olan oyun içgüdüsü ile ilgili olarak şairin de şiirinde dilsel imkânları kullanarak bilinçli bir şekilde kelimelerle oyun oynadığı görülmektedir. Şiirsel alanın yapısal ve içeriksel her görüntüsünde şiirde oyun işlevini kullandığı dikkat çeker. Hafız ile Semender adlı şiir kitabı bunu açık kanıtıdır.
Ergülen, şairin şiiriyle değil de şairliğiyle ön planda olmasını eleştirmiştir. Bu konuyla bağlantılı olarak şair, şiirsel serüveninde etkili olduğunu söylediği şiir-sinema ilişkisini oyun, karakter, kelimeler ve rol bağlamında ortaya koymuştur. Şiirin simgesellik, armoni, ritim, görsellik ile bilinçaltına göndermelerde bulunup bu akışa hizmet etmesi, okuru düşündürmesi ve belli bir an için okurun zihinsel mekânını değiştirmesi bakımından şiiri sinema ile ilişkilendirir. "Sinema benim şiir okulum" diyen şairin şiirini besleyen önemli kanallardan biri sinemadır.
Ergülen şehir-şiir-taşra ilişkisinde şiiri taşraya ait görmektedir. Şehirlerin büyüyüp metropol haline gelmesine dair serzenişleri, şiir ve düzyazılarında görülür. Ergülen kendi içinde gezinti yaparak "eski şehrin" kayboluşunun izlenimlerini aktarmaktadır. Şehre yönelik tavrı seyretme ve duyma arasında olan bir izlenimdir.
Ergülen’in şiirlerinin izleksel açıdan, hemen hepsinin birbiriyle bağlantılı ve birbirinin içine geçmiş olduğu dikkati çekmektedir. Ergülen aşkı varoluşsal özle ilişkilendirir ve her şeyin kökeninde aşk’ın olduğu inancını şiirlerinde işler. Gelenekte kullanılan aşk izleğiyle paralel bir çizgidedir. Aşkın tasavvufi yönüne vurgu yaptığı gibi popüler kültürdeki görünümlerini de işler. Aşkın çok yönlülüğünden yararlanır. Aşk, şiirinin hem kaynağı hem de devamlılığını sağlayan önemli kavramdır.
Ergülen ölümü varoluşumuzun karşı konulamaz bir parçası ve insanlık için varolma imkânı olarak görür. Onun şiirinde varoluşsal sorgulamanın hemen bütün yönleri görülür. Varoluş felsefesinin kendi anlayışına, inancına uygun olan parçalarını almıştır. Varoluşa ilişkin hiçbir duruma kayıtsız kalmayan Ergülen için her aşama ve sahip olunan her şey önemlidir. Şiirlerinin sağlam bir felsefi arka planı vardır ve varoluş felsefesine ait birçok kavramı ve ifadeyi şiirlerinde kullanır. Şiirlerinde dikkat çeken diğer bir izlek, kendilik bilinci ve yabancılaşmadır. ‘Öteki ben’ kurgusundaki kendini çoğaltıp tasavvur etme, seyretme hallerini şair tanımı içerisine yerleştirdiği ve bu bölünmeyi bilinçli yaptığı görülmektedir. Divan şiirinde de benzer durumla karşılaşılmaktadır. Fakat Ergülen şair olarak karşısına aldığı muhatabı -ki muhatap çoğunlukla kendisidir- daha da çoğaltmaktadır. Kendini çoğaltmayı Ergülen, ‘biz’ ve ‘çoklukta birlik’ anlayışıyla ilişkilendirmektedir. Şairin kendini farklı şekillerde var kılma çabasının ürünü olan bu durum şairin duygudaşlık yeteneğinin sonucudur.
Ergülen çocukluğu nostaljik anlamda şiir anlayışına ve bütün şiirlerine yerleştirmiştir. “Yitirilmemiş zamanda çocukluğu büyüme” olarak açıklanabilecek bu anlayış, şairin zihinsel düzeneğiyle ilgilidir. Çocukluğu yitirilmemiş zaman olarak görürken yaşayışında da bu düşüncesini aktifleştirmek istemektedir, yani içindeki çocuğu eski zamandaki havayla birlikte büyütmek istemektedir. Ergülen’in kadına bakış açısı ise anne/kadın/eş çerçevesinde şekillenir. Her anne bir kadındır ve her kadın bir anne olacaktır anlayışıyla hareket eder. Şiirlerinde ruhsal anlamda parçalanma ve bölünme dikkat çekmektedir. Şairin ruhsal anlamda parçalanması sahip olduklarını yitirmesi ile ilişkilidir. Şairin mizacıyla bağlantılı olarak siyasi/sosyal anlamda başkaldırısını örtük, pasif ve çeşitli imgelerle yaptığı görülür. Eskiye saplantılı bir bağlılığı olan şairin geçmişe yönelik nostaljik tavrı söz konusudur. Eski zamanları, çocukluk hislerini içinde taşır, büyütür ve şimdiye yayar ve şimdide o anları yeniden yaşar.
Ergülen'in kendine özgü bir imgesel söyleyişi, onun sözcüklerle oynama kabiliyetiyle paraleldir ve şiirinin hem dış yapısını hem içeriğini etkilemiştir. Nar, ev, balkon, bahçe, avlu, sokak, şehir, taşra, ruh, gövde, beden, ahşap, tren, karton valiz, çocuk, orman kelimelerini kendi imge dünyasında sıklıkla kullanır. Şairin imgesel söyleyişi, devamlı geriye dönük yaşam anlayışına sahip olmasıyla bağlantılı olarak geçmişin yankılarıdır. Kendi ifadesiyle imgelerle olma serüveni anıları ile olan serüveniyle aynıdır. Ergülen, imgesel söyleyişini de geçmiş üzerinden akıl ile sezgi arasında kurar ve okura her okumada farklı alımlama alanları sunar. Her şiirinde farklı oyunlarla dönüşümlere uğradığı görülen şairin imge ve sembol dünyası da bu anlamda sürekli devinim halindedir. Ergülen’in dil anlayışı Heidegger’in ‘Dil, Varlığın evidir’ görüşü çerçevesinde gelişmiştir. Varoluştan ayrı düşünülemeyen, insanlığa verilen bir armağan olarak dili görmektedir. Dolayısıyla dilin şaire verdiği bütün olanaklardan yararlanır (Aka, 2013:197-201).
Kaynakça
Acar, Zafer (2011). “Haydar Ergülen ile Söyleşi”, Yedi İklim, S.252, s.36-45.
Aka, Nilüfer (2013). Haydar Ergülen’in Şiirleri Üzerine Bir İnceleme. Yüksek Lisans Tezi. Kars: Kafkas Üniversitesi.
Akbayır, Sıddık (2010). Şiir Adımlı Bir Yolcu Haydar Ergülen. İstanbul: Ferfir Yay.
Akdeniz Altın Portakal Şiir Ödülü Sempozyumu 40 Şiir ve Bir Odağında Haydar Ergülen Şiiri (1998). Hazırlayan: Ahmet Tüzün-Cahit Kerse. Antalya: Akdeniz Yayıncılık.
Alper, Yusuf (2010). Psikodinamik Açıdan Haydar Ergülen ve Şiiri (Ateşli Bir Hastalık). İstanbul: Özgür Yayınları
Ergülen, Haydar (2012). Şiir Gibi Yalnız, İstanbul: Mühür Kitaplığı.
Ergülen, Haydar (2011). “Şair Yabancılaşması”, Psikeart (Yabancılaşma Özel Sayı), S.17, s.135-136.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. NİLÜFER AKA ERDEMYayın Tarihi: 28.03.2019Güncelleme Tarihi: 19.12.2020
Yayın Tarihi: 28.03.2019Güncelleme Tarihi: 19.12.2020
Güncelleme Tarihi: 19.12.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Karşılığını Bulamamış Sorular | Yeni Türkü Yayınları / İstanbul | 1982 | Şiir |
Sokak Prensesi | Korsan Yayınları / İstanbul | 1990 | Şiir |
Sırat Şiirleri | Remzi Kitabevi / İstanbul | 1991 | Şiir |
Kabareden Emekli Bir ‘Kız Kardeş’ (Lina Samandre) | Oğlak Yayınları / İstanbul | 1995 | Şiir |
Eskiden Terzi | Şiir Atı Yayıncılık / İstanbul | 1995 | Şiir |
40 Şiir ve Bir… | Varlık Yayınları / İstanbul | 1997 | Şiir |
Hafız’a (Hafız) | Yön Yayıncılık / İstanbul | 1999 | Şiir |
Ölüm Bir Skandal | Adam Yayınları / İstanbul | 1999 | Şiir |
Karton Valiz | Noyirmiyedi Yayınları / İstanbul | 1999 | Şiir |
Haziran, Tekrar | Can Yayınları / İstanbul | 2000 | Deneme |
Nar: Toplu Şiirleri I | Adam Yayınları / İstanbul | 2000 | Şiir |
Hafız ile Semender Toplu Şiirler 2 | Adam Yayınları / İstanbul | 2002 | Şiir |
Keder Gibi Ödünç | Yasakmeyve Komşu Yayınları / İstanbul | 2005 | Şiir |
Üvey Sokak | Gri Yayınevi / İstanbul | 2005 | Deneme |
Düzyazı:100 Yazı | Merkez Kitaplar / İstanbul | 2006 | Deneme |
Yağmur Cemi (Seçme Şiirler) | Toroslu Kitaplığı / İstanbul | 2006 | Şiir |
Üzgün Kediler Gazeli | Turkuvaz Medya Grubu / İstanbul | 2007 | Şiir |
Eski Yazı | Turkuvaz Kitap / İstanbul | 2008 | Deneme |
Azıcık Cihangir | Heyamola Yayınları / İstanbul | 2009 | Hatıra |
Zarf | Kırmızı Kedi Yayınevi / İstanbul | 2010 | Şiir |
Aşk Şiirleri Antolojisi | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2011 | Şiir |
Trenler de Ahşaptır | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2011 | Deneme |
Şiir Gibi Yalnız | Mühür Kitaplığı / İstanbul | 2012 | Deneme |
Derdini Anlatamayanlar İçin Ansiklopedi Paradoks Diyalektika | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2012 | Deneme |
Sonradan Görme | Ferfir Yayınları / İstanbul | 2012 | Deneme |
Nar Alfabesi | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2012 | Şiir |
Cümleten İyi Yolculuklar | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2012 | Derleme |
Trenler Kalkar Haydarpaşa\'dan | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2013 | Derleme |
Şiirdir Geçer | Mühür Kitaplığı / İstanbul | 2014 | Şiir |
Vefa Bazen Unutmaktır | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2014 | Deneme |
Bu Sefer Mavi | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2015 | Derleme |
Dağlarca İçin 94 Cümle | Tekin Yayınları / İstanbul | 2015 | İnceleme |
Öyle Küçük Şeyler | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2016 | Şiir |
Sen Güneş Kokuyorsun Daha! | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2017 | Şiir |
Şiir Niye? | Mühür Kitaplığı / İstanbul | 2018 | Deneme |
Uykucu Şiirler | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2018 | Şiir |
İnce Tren | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2018 | Deneme |
… Meğer! | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2018 | Deneme |
Cemal Süreya İçin 59 Kırlangıç | Edebi Şeyler Yayınevi / İstanbul | 2018 | Deneme |
İdilikler | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2019 | Şiir |
Sait İle Sabahattin | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2019 | Deneme |
Gülten İle Behçet | Kırmızı Kedi Yayınları / İstanbul | 2019 | Deneme |
Tuhafiye | Kara Karga Yayınları / İstanbul | 2019 | Deneme |
Nişanlılar İçin Şarkılı Alfabe | Kırmızı Kedi / İstanbul | 2020 | Deneme |
Çer Çöp | Kara Karga Yayınları / İstanbul | 2020 | Deneme |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HÜSEYİN ÇALIŞ | d. 08.04.1957? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Emel Koşar | d. 10 Haziran 1981 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | RASİM KÖROĞLU | d. 1953 - ö. 30.10.2014 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | NUREDDİN ABİD OĞLU İSKENDEROV | d. 1956 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | GARİP RECEP/TÜRKOĞLU, Recep Türkoğlu | d. 03.02.1956 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Gülayşe Koçak | d. 27 Mart 1956 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Yılmaz Karakoyunlu | d. 26 Nisan 1936 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
8 | HAZÎN, Derviş Hazîn | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
9 | Ali Rıdvan Bülbül | d. 15 Temmuz 1932 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
10 | İslam Çankaya | d. 6 Haziran 1948 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | Tayfun Talipoğlu | d. 01 Ocak 1962 - ö. 21 Mart 2017 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | Mesut Adnan | d. Ağustos 1963 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | HIFZÎ, Hafız | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | ALİ FEYZULLAHÎ VAHİD | d. 1899 - ö. 06.05.1995 | Madde Adı | Görüntüle |
15 | AZÎZ, Aziz Ali Efendi | d. ? - ö. 1798-99 | Madde Adı | Görüntüle |