Madde Detay

Ankara'da doğdu. İlk ve ortaöğrenimini Ankara'da tamamladıktan sonra liseyi Ankara Atatürk Anadolu Lisesi'nde okudu. ODTÜ'de Endüstri Mühendisliği alanında lisans eğitimini tamamladı ve Galatasaray Üniversitesi'nde MBA yaptı (Kavalcı 2019). Hayatının bir döneminde Triatlon sporuyla uğraştı (Karaca 2012). Bazı özel şirketlerde çeşitli düzeylerde yöneticilik yaptıktan sonra ABD'ye yerleşti. Burada özel bir şirkette üst düzey yöneticilik yapmaktadır. Evli ve bir çocuk babası olan Özdağ yaşamını ABD'nin Minnesota şehrinde sürdürmektedir (Kavalcı 2019).

Bir romancı olarak Hamit Çağlar Özdağ'ın en dikkat çekici yönlerinden biri fantastik kurguya verdiği önemdir. Özellikle Kan Muskaları serisinde fantastik roman geleneğinin alışıldık motiflerinden bolca faydalanır. Orklar, Elfler ve cüceler gibi fantastik ırkların böylesi kayıtsızca kullanıldığı başka bir Türk romanı örneği daha yoktur muhtemelen. Bu seride dikkat çeken bir diğer özellik anlatı kişilerinin bolluğudur. Anlatının merkezinde sekiz kişilik bir grup vardır ve bu grup hemen her eylemi beraber yaparlar. Sürekli olarak bir macera anlatısı biçiminde süren seride yalnızca bu özelliği bile karakterlerin anlatıda kapladığı alanı açıklamak için yeterlidir. Bir Yeniçeri Masalı'nda da bu iki özellik; fantastik detaylara verilen önem ve kalabalık karakter kadrosu sürdürülmüştür. Kan Muskaları'nda ve Bir Yeniçeri Masalı'nda kullanılan dil, düz ve dolaysızdır. Sanatsal değeri yüksek betimlemeler ya da sözcük oyunları görülmez. İsyan Öyküleri'ndeki bazı öykülerde bu durumun dışına çıkıldığı, doğrudan dil üzerinden okurda bir retorik etkinin oluşturulmaya çalışıldığı görülür.

Hamit Çağlar Özdağ yukarıda belirtilen iki önemli edebi özelliği bağlamında bir ölçüde metnin dışına taşıdığı bir kurgulama örneği daha sunmuştur. Bunlardan ilki, Kan Muskaları serisinde kitapların kapağında kendi adıyla beraber metnin diğer yazarı olarak "Darius Lancelot" ismini kullanmasıdır. Bu isim, Özdağ'ın kendi yarattığı tamamen kurgusal bir kişidir. Kendi söylemiyle, "Darius" ismini İran tarihinden ve "Lancelot" ismini Batı tarihinden alarak iki kültürü birleştirmiş ve bir nevi sentez oluşturmuştur (Çağlar 2011: 662). Bir Yeniçeri Masalı'nda, kitabın kapağına yansımamış olsa da anlatı kişilerinden "Yosma Hatun" üzerinden benzer bir "birlikte yazma" süreci yaratmıştır.