Hubbî, Ayşe Hubbâ Hanım

(d. ?/? - ö. 998/1589-90)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

XVI. yüzyıl divan şairlerinden Hubbî’nin asıl adı Ayşe’dir. Ayşe Hubbî Hanım, Beşiktaşlı Şeyh Yahya Efendi’nin torunu, II. Selim’in şehzadeliğinde hocası olan Şems Çelebi’nin eşidir. Şems Çelebi’nin vefatının ardından saraya girdi ve vazifesi III. Murad döneminde de devam etti. Kâtip Çelebi, Hubbî’nin Amasyalı olduğunu kaydetmektedir (Keşfü’z-Zünun, I, 594). Bursalı Tahir’de Hubbî’nin Amasyalı olduğunu belirtir ve İstanbul’da 998/1589-90 tarihinde vefat ettiğini nakleder. Hubbî’nin ölüm tarihini Mehmed Süreyya (Sicil-i Osmani, CII, 110) 1594-95 olarak vermektedir. Hubbî’nin kabri Eyüp’tedir. Ayşe Hubbî Hanım’ın kızıyla evlendikten sonra birden yükselmesi sebebiyle damadı Molla Çelebi diye anılan Mehmed Vusûlî Efendi’ye o devirde yaygın olarak Hubbî Mollası denmektedir. Ayşe Hanım şiirlerinde “çok sevilen, çok beğenilen, güzel” anlamına gelen Hubbî mahlasını kullandı. Hubbî mahlasının okunuşuna dair Mehmed Zihni (1925, II, 15-17, 155), Arap kadınlarının ismi olduğu için “Hubbâ” şeklinde okunması gerektiğini söyler; Ferid Kam da kelimenin Hubbā şeklinde okunması görüşündedir ve bu konuda Amasya Tarihi müverrihi Hüseyin Hüsameddin arasında tartışmaların olduğu bilinmektedir (Ergün, C.II: 609). Âşık Çelebi ve Hasan Çelebi tezkirelerinde bir divan teşkil edecek kadar şiirinin olduğu söylenmesine rağmen ele geçen kaynaklarda manzumeleri fazla değildir. Gazel, kaside, muamma ve mesnevisi vardır. Sultan III. Murad’a nazire olarak yazdığı Arapça-Türkçe bir mülemma gazeli de vardır. Müjgan Cunbur, İmâdü’l-Cihâd adlı on sekiz varaklık tercüme bir eserin sonunda Hubbî nin bazı şiirlerini tespit etmiştir. “Bunlar, Divan edebiyatımızda ender denecek kadar az rastlanan kahramanlık şiirleridir.” (Cunbur 1988: 901-913). Kaynaklarda Ayşe Hubbî Hanım’a ait 3000 beyitten fazla olduğu söylenen Cemşîd ü Hurşîd mesnevisinin nüshasına günümüze kadar ulaşılamamıştır. Hasan Çelebi ve Âşık Çelebi eserlerinde bu mesneviye ait birkaç beyit nakletmektedirler. Âşık Çelebi (Owens 1971: 185-186), “Ve Cemşid ü Hurşid adlı bir nazm-ı dilarası vardır ki üç bin beyitten efzundur. İçinde çok nefais ü zaraif mahzundur.”der. Âşık Çelebi (Owens 1971: 185-186); İran ve Acem kadın şairler içerisinde Ayşe Hubbî Hanım’ı üstün tutar. Hasan Çelebi (1989, CII, 280-281), “Kelimâtı dahi kız nakşı değül hayli merdâne muhassal beni nev’i arasında yegânedür.” diyerek şiirlerinin üstün yanını belirtir. Ayşe Hubbî Hanım, şiirlerindeki “merdâne” söyleyişi sebebiyle kadın divan şairleri arasında ayrı bir yer tutar.

Kaynakça

Cunbur, Müjgan (1988). “İmâdü’l-Cihâd ve XVI. yüzyıl Kadın Şairlerinden Ayşe Hubbi Kadın”. IX.Türk Tarih Kongresi. Ankara.

Ergün, Sadettin Nüzhet. Türk Şairleri. İstanbul.

İsen, Mustafa (hzl.) (1994). Künhü'l-Ahbar'ın Tezkire Kısmı. Ankara: AKM Yay. 

İslam Ansiklopedisi (1988). C.18. İstanbul: TDV Yay.

Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ (İnceleme-Metin). C.2. İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay.

Kutluk, İbrahim (hzl.) (1978). Kınalızâde Hasan Çelebi, Tezkiretü’ş-Şu’arâ. Ankara: TTK Yay.

Mehmed Zihni (1295). Meşâhirü’n-Nisâ. İstanbul.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. KADRİYE HOCAOĞLU
Yayın Tarihi: 06.10.2013
Güncelleme Tarihi: 31.10.2020

Eserlerinden Örnekler

Iyd-ı ekberdür dem-â-dem her demi gâzîlerün

Ravza-i rıdvân-ı Hakdur ‘âlemi gâzîlerün

Baş u câna bakmayup bezleylediler varını

Aşk-ı Hak’dur râh-ı Hak’da mahremi gâzîlerün

Gel nazar kıl sufiyâ âşık geçersin sen dahi

Kendü kanı Hak yolunda merhemi gâzîlerün

Sâki-i Kevser elinden nûş kıldılar şarâb

Bâde-i aşk-ı Hudâ câm-ı Cem’i gâzîlerün

Âlem içre Hubbiyâ kim himmet-i merdân ile

Nusret-i avn-i Hudâ’dur hem-demi gâzîlerün

Cemşîd ü Hurşîd’den:

Du‘â temsîli Yûsuf gibidür hem

Kim ana müşterîdür halk-ı âlem

Virür her kişi mikdârınca gevher

Anun tâ müşterîsinden olalar

Sen oldun Hubbiyâ ol zen misâli

Kaçan arz eyledi Yûsuf cemâli

Getürüp nice rişte ana bir zen

Harîdâr oldı ol da cân u dilden

Çü şâh-ı subh irüp kondı cihâna

Kuruldı çetr-i zerrîn âsmâna

Su rahmet hattını eyledi tahrîr

Nesîm ol âyeti eylerdi tefsîr

Su üzre nakş iderdi sanasın bâd

Anun gibi bu nakş içinde üstâd

(İsen, Mustafa (hzl.) (1994). Künhü'l-Ahbâr’ın Tezkire Kısmı. Ankara: AKM Yay. 302)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1ÇOBAN/ÇOBAN HÜSEYİN, Hüseyin Çemrekd. 01.03.1951 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2YANYATAN, Ali Bellid. 1923 - ö. 1990Doğum YeriGörüntüle
3MURÂDÎ, II. Murâd, Sultân Murâd-ı Sânî bin Çelebi Sultân Mehmed-i Evveld. Haziran 1404 - ö. 3 Şubat 1451Doğum YeriGörüntüle
4ÇOBAN/ÇOBAN HÜSEYİN, Hüseyin Çemrekd. 01.03.1951 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5YANYATAN, Ali Bellid. 1923 - ö. 1990Doğum YılıGörüntüle
6MURÂDÎ, II. Murâd, Sultân Murâd-ı Sânî bin Çelebi Sultân Mehmed-i Evveld. Haziran 1404 - ö. 3 Şubat 1451Doğum YılıGörüntüle
7ÇOBAN/ÇOBAN HÜSEYİN, Hüseyin Çemrekd. 01.03.1951 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
8YANYATAN, Ali Bellid. 1923 - ö. 1990Ölüm YılıGörüntüle
9MURÂDÎ, II. Murâd, Sultân Murâd-ı Sânî bin Çelebi Sultân Mehmed-i Evveld. Haziran 1404 - ö. 3 Şubat 1451Ölüm YılıGörüntüle
10ÇOBAN/ÇOBAN HÜSEYİN, Hüseyin Çemrekd. 01.03.1951 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11YANYATAN, Ali Bellid. 1923 - ö. 1990Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12MURÂDÎ, II. Murâd, Sultân Murâd-ı Sânî bin Çelebi Sultân Mehmed-i Evveld. Haziran 1404 - ö. 3 Şubat 1451Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13ÇOBAN/ÇOBAN HÜSEYİN, Hüseyin Çemrekd. 01.03.1951 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
14YANYATAN, Ali Bellid. 1923 - ö. 1990Madde AdıGörüntüle
15MURÂDÎ, II. Murâd, Sultân Murâd-ı Sânî bin Çelebi Sultân Mehmed-i Evveld. Haziran 1404 - ö. 3 Şubat 1451Madde AdıGörüntüle