Madde Detay
KÂİMÎ, Hasan Efendi
(d. ?/? - ö. 1102/1690-91)
şeyh, divan şairi.
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Hasan olup Şeyh Hasan ismiyle anılır. Mahlası Kâimî’dir. Bu mahlası kırk gün boyunca ayakta halvet halinde kaldığı için aldığı söylenir. Saraybosna’da doğduğu sanılıyor. Tahsiline burada başladı, ardından Sofya’ya gitti ve orada Halvetî şeyhi Uziceli Muslihiddin’e intisap etti. Ardından İstanbul ve Konya’ya gitti. İcazet aldıktan sonra Saraybosna’ya dönüp Kadiri Sinan Ağa Tekkesi’nde şeyhlik yaptı. Aynı zamanda kendi evinde 1078’de / 1667-68 kurduğu bir Halvetî tekkesinin de şeyhliğini yürüttü.
Ömrünün son yıllarını İzvornik’te geçirdi. Kâimî’nin de hayatını belgeleyebilecek bölgeye ilişkin tarihi belgeler 1108/1697 Avusturya işgali sırasında çıkan yangında öldüğü için hakkında söylenenler bir takım rivayetlere dayanır. Bu bilgilere göre Kâimî, sevilen bir hatip ve coşkulu bir mutasavvıftır. Hatta bu yüzden 1092/1682 yılında Saraybosna’da meydana gelen bir isyana katıldığı, hatta harekete önderlik ettiği söylenir. Şehir uleması ile ihtilafa düştüğü için de İzvornik’e sürüldüğü iddia edilmiştir. İzvornik’te vefat etti. Daha sonra burada kendisi için bir türbe inşa edildi. Şairin ölüm tarihi de tartışmalıdır. Şeyhî ve Safâî’ye göre ölüm tarihi 1090/1679’dir. Fakat şiirlerinde tasvir ettiği tarihî olaylara göre vefat tarihinin 1102/1690-1691 yılları olması gerekir ki çağdaş araştırmacılar da bu tarihi benimsemektedir.
En önemli eseri Vâridât’tır. Cifir ilmine dair olan bu kitabın çok okunmasına rağmen edebi bir değeri yoktur. Geleceğe dair olaylar yapılan hususî hesaplarla bildirilir. Osmanlı Rumelisi’nin risk altında olduğu bir dönemde bölge insanının geleceğine yönelik bu anlamdaki göndermeler bura halkı üzerinde etkili olmuş ve eserin şairi efsanevi bir özellik kazanmıştır. Aruz ve hece vezniyle yazdığı Dîvân’ı, Vâridât’tan daha çok şiir ihtiva eder. Klasik gazellere göre uzun olan ve tevhit temasını işleyen bu şiirlerin çoğu tekke şiirine yakındır. Divan içindeki tarihî, sosyal, yerel unsurlar ve dil özellikleri bakımından önemlidir. Divân’ının Başta İstanbul ve Saraybosna olmak üzere Zagreb, Belgrad, Paris, Cambridge, Vatikan, Bakü, Bratislava, Tübingen, Upsala, Taşkent, Marburg ve Kahire’deki kütüphanelerde 100 civarında nüshası bulunmaktadır (Šamić, Dîvân de Kâimî: 37-45). Ayrıca Arap harfleriyle Boşnakça olarak biri Girit’in fethi için, diğeri tütün aleyhine olmak üzere iki uzun manzumesi vardır (Şamiç: 50-75). Jasna Şamiç, Kâimî’nin hayatı ve şiiri üzerine hazırladığı doktora tezinde Fransızca tercümeleriyle birlikte çeşitli şiirlerine yer vermiştir. Şamiç’in bildirdiğine göre hayatında ve ölümünden sonra Kâimî, Bosna halkı arasında menkıbeler üretilerek yaşatıldı. XVIII. yüzyılın Boşnak şairlerinden Mehmed Meylî ile XIX. yüzyılda yaşamış Şâkir Muîdîzâde, Kâimî hakkında gazeller yazmışlardır. Osman Aziz’in XIX. yüzyıla ait “Ago Şariç” adlı hikâyesiyle çağdaş Boşnak yazarlarından Derviş Susiç’in Kâimija adlı eserinin kahramanı olarak şairin ele alınması hâtırasının Bosna coğrafyasında canlı olduğunu göstermektedir.
Kaynakça
Aydın, Mehmet Uğur (2004). Kâimî Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Bursa: Uludağ Üniversitesi.
Akbayar, Nuri (hzl.) (1996). Mehmed Süreyyâ, Sicill-i Osmanî. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay.
Altuner, Nuran (1989). Safayi ve Tezkiresi İnceleme -Tenkitli Metin -İndeks. Doktora Tezi. İstanbul: İstanbul Üniversitesi.
Erdoğan, Kenan (2004). “Bosnalı Hasan Kaimî ve Divanı’nın Manisa Nüshası”. Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi. (31): 257-269.
Hadzic, Mehmed (1934). Knjizevni rad Bosansko-Herceqovackih Muslımana. Sarajevo.
İpekten, Haluk, Mustafa İsen, Recep Toparlı, Naci Okçu ve Turgut Karabey (1988). Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KB. Yay.
İsen, Mustafa ve Miryana Teodosiyeviç. “Kâimî Hasan Efendi”. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 5. İstanbul: Dergah Yay.
Kurnaz, Cemâl ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2001). Mehmed Nâil Tuman, Tuhfe-i Nâilî - Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay.
Özcan, Abdülkadir (hzl.) (1989). Şeyhî , Vekâyiu’l-Fuzalâ (Şakâyik-i Nu’mâniyye ve Zeyilleri). C.1. İstanbul: Çağrı Yay.
Samic, Jasna (2001). “Kâimî”. İslam Ansiklopedisi. C. 24. İstanbul: TDV Yay.
Şabanoviç, Hazim (1973). Knjizevnost Muslımana Bosna i Herceqovine na orijientelnim Jezicima Sarajevo.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. MUSTAFA İSENYayın Tarihi: 02.02.2015Güncelleme Tarihi: 21.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Sevdaya düşdün ey göñül halka temâşâdur yine
Aşk bahrıdur cûş eyledi bu tuhfe gavgâdur yine
Yar arzusu bu cânuma gâyetde te'sîr eyledi
Feryâd ü âh ü zâr ile candan temennâdur yine
Bülbül gibi efgân ider şol verd-i hamrâ aşkına
Bu mürg-ı dil dâ'im öter gülşende gûyâdur yine
Virdi harâret göñlüme anlar dem-â-dem âh idüp
Sıgmaz yire göge aceb bu sırr-ı esmâdur yine
Bu medh ü zem anılmadı âşık katında zerrece
Fikrinde anun dem-be-dem çün vech-i zîbâdur yine
Şol vechi gören dünyede gayrısına dil virmedi
Havf itmedi bir nesneden Tûr’ında Mûsâ’dur yine
Ten katresi çün Kâimî deryâya saldı aşk ile
Cân ü dilinden söyleyen hikmetle deryâdur yine
(Aydın, Mehmet Uğur (2004). Kâimî Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Bursa: Uludağ Üniversitesi.)
Cifir Örnekleri
Venedik feth ola düpdüz
olur yağma kamu yol düz
Saâdetlü olan yıldız
bulur îman u ikrârı (4b)
Benî Asfardur Efreng’den
zarar çünki bed-i rengden
Çıkınca Zadre o rengden
niceler kodı tîmârı (5a)
xx
Şimdi bin yetmiş tokuz tarihidür geldi dinür
Açılur bunca gazâlar ehl-i İslâm öğünür
Çok beşâretler göründi eyü yatlu dünyada
Olıcak seksen tamam dirler Girit’dür alınur (24b)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 02.02.2015Güncelleme Tarihi: 21.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Sevdaya düşdün ey göñül halka temâşâdur yine
Aşk bahrıdur cûş eyledi bu tuhfe gavgâdur yine
Yar arzusu bu cânuma gâyetde te'sîr eyledi
Feryâd ü âh ü zâr ile candan temennâdur yine
Bülbül gibi efgân ider şol verd-i hamrâ aşkına
Bu mürg-ı dil dâ'im öter gülşende gûyâdur yine
Virdi harâret göñlüme anlar dem-â-dem âh idüp
Sıgmaz yire göge aceb bu sırr-ı esmâdur yine
Bu medh ü zem anılmadı âşık katında zerrece
Fikrinde anun dem-be-dem çün vech-i zîbâdur yine
Şol vechi gören dünyede gayrısına dil virmedi
Havf itmedi bir nesneden Tûr’ında Mûsâ’dur yine
Ten katresi çün Kâimî deryâya saldı aşk ile
Cân ü dilinden söyleyen hikmetle deryâdur yine
(Aydın, Mehmet Uğur (2004). Kâimî Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Bursa: Uludağ Üniversitesi.)
Cifir Örnekleri
Venedik feth ola düpdüz
olur yağma kamu yol düz
Saâdetlü olan yıldız
bulur îman u ikrârı (4b)
Benî Asfardur Efreng’den
zarar çünki bed-i rengden
Çıkınca Zadre o rengden
niceler kodı tîmârı (5a)
xx
Şimdi bin yetmiş tokuz tarihidür geldi dinür
Açılur bunca gazâlar ehl-i İslâm öğünür
Çok beşâretler göründi eyü yatlu dünyada
Olıcak seksen tamam dirler Girit’dür alınur (24b)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 21.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Sevdaya düşdün ey göñül halka temâşâdur yine
Aşk bahrıdur cûş eyledi bu tuhfe gavgâdur yine
Yar arzusu bu cânuma gâyetde te'sîr eyledi
Feryâd ü âh ü zâr ile candan temennâdur yine
Bülbül gibi efgân ider şol verd-i hamrâ aşkına
Bu mürg-ı dil dâ'im öter gülşende gûyâdur yine
Virdi harâret göñlüme anlar dem-â-dem âh idüp
Sıgmaz yire göge aceb bu sırr-ı esmâdur yine
Bu medh ü zem anılmadı âşık katında zerrece
Fikrinde anun dem-be-dem çün vech-i zîbâdur yine
Şol vechi gören dünyede gayrısına dil virmedi
Havf itmedi bir nesneden Tûr’ında Mûsâ’dur yine
Ten katresi çün Kâimî deryâya saldı aşk ile
Cân ü dilinden söyleyen hikmetle deryâdur yine
(Aydın, Mehmet Uğur (2004). Kâimî Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Bursa: Uludağ Üniversitesi.)
Cifir Örnekleri
Venedik feth ola düpdüz
olur yağma kamu yol düz
Saâdetlü olan yıldız
bulur îman u ikrârı (4b)
Benî Asfardur Efreng’den
zarar çünki bed-i rengden
Çıkınca Zadre o rengden
niceler kodı tîmârı (5a)
xx
Şimdi bin yetmiş tokuz tarihidür geldi dinür
Açılur bunca gazâlar ehl-i İslâm öğünür
Çok beşâretler göründi eyü yatlu dünyada
Olıcak seksen tamam dirler Girit’dür alınur (24b)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Sevdaya düşdün ey göñül halka temâşâdur yine
Aşk bahrıdur cûş eyledi bu tuhfe gavgâdur yine
Yar arzusu bu cânuma gâyetde te'sîr eyledi
Feryâd ü âh ü zâr ile candan temennâdur yine
Bülbül gibi efgân ider şol verd-i hamrâ aşkına
Bu mürg-ı dil dâ'im öter gülşende gûyâdur yine
Virdi harâret göñlüme anlar dem-â-dem âh idüp
Sıgmaz yire göge aceb bu sırr-ı esmâdur yine
Bu medh ü zem anılmadı âşık katında zerrece
Fikrinde anun dem-be-dem çün vech-i zîbâdur yine
Şol vechi gören dünyede gayrısına dil virmedi
Havf itmedi bir nesneden Tûr’ında Mûsâ’dur yine
Ten katresi çün Kâimî deryâya saldı aşk ile
Cân ü dilinden söyleyen hikmetle deryâdur yine
(Aydın, Mehmet Uğur (2004). Kâimî Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Bursa: Uludağ Üniversitesi.)
Cifir Örnekleri
Venedik feth ola düpdüz
olur yağma kamu yol düz
Saâdetlü olan yıldız
bulur îman u ikrârı (4b)
Benî Asfardur Efreng’den
zarar çünki bed-i rengden
Çıkınca Zadre o rengden
niceler kodı tîmârı (5a)
xx
Şimdi bin yetmiş tokuz tarihidür geldi dinür
Açılur bunca gazâlar ehl-i İslâm öğünür
Çok beşâretler göründi eyü yatlu dünyada
Olıcak seksen tamam dirler Girit’dür alınur (24b)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Hamdi Nüzhet Çançar | d. 1890 - ö. 15 Haziran 1957 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | TEVEKKÜLÎ DEDE | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | NİHADÎ, Muhammed | d. ? - ö. 1587 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Hamdi Nüzhet Çançar | d. 1890 - ö. 15 Haziran 1957 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | TEVEKKÜLÎ DEDE | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | NİHADÎ, Muhammed | d. ? - ö. 1587 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Hamdi Nüzhet Çançar | d. 1890 - ö. 15 Haziran 1957 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | TEVEKKÜLÎ DEDE | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | NİHADÎ, Muhammed | d. ? - ö. 1587 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Hamdi Nüzhet Çançar | d. 1890 - ö. 15 Haziran 1957 | Meslek | Görüntüle |
11 | TEVEKKÜLÎ DEDE | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
12 | NİHADÎ, Muhammed | d. ? - ö. 1587 | Meslek | Görüntüle |
13 | Hamdi Nüzhet Çançar | d. 1890 - ö. 15 Haziran 1957 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | TEVEKKÜLÎ DEDE | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | NİHADÎ, Muhammed | d. ? - ö. 1587 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | Hamdi Nüzhet Çançar | d. 1890 - ö. 15 Haziran 1957 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | TEVEKKÜLÎ DEDE | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | NİHADÎ, Muhammed | d. ? - ö. 1587 | Madde Adı | Görüntüle |