Madde Detay
MEFTUNÎ, Ahmed
(d. ?/? - ö. ?/?)
âşık
(Âşık / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Ahmet’tir. Kaynaklarda doğum ve ölüm tarihleri ile ailesi hakkındaki bilgilere ulaşılamamıştır. XVIII. yüzyıl cönklerinde şiirlerinin bulunmasından dolayı, XVIII. yüzyılın ikinci yarısı ile XIX. yüzyılın başlarında yaşadığı tahmin edilmektedir (Cunbur 1968: 145; Kocatürk: 1963: 234). İhsan Ozanoğlu’nun verdiği bilgilere göre Meftunî, Kastamonu’nun Alpaslan mahallesinde II. Mahmut devrinde yaşamıştır. Âşığın lakabı Palabıyık Zade’dir. Ozanoğlu bu bilgileri Kastamonulu ihtiyar âşıklardan edindiğini belirtmiştir (1959: 3). Meftunî’ye yaşlılık dönemlerinde “Baba” olarak hitap edildiği belirtilmektedir (Tan 1987: 384).
Âşığın Yaş Destanı ve Kastamonu Destanı olmak üzere iki destanına ulaşılmıştır. Bunlardan Kastamonu Destanı ünlüdür (Tan 1987: 384).
Meftunî, koşmalarında yurt güzelliklerinden bahsetmiş ve daima aşk üzerine şiirler söylemiştir. Dilinde yer yer yabancı kelime ve terkiplere rastlansa da akıcı bir söyleyişe sahiptir. Duygularındaki samimiyeti ve kolay söyleyişi, onun güçlü ve usta bir şair olduğunu göstermektedir (Cunbur 1968: 145).
Kaynakça
Cunbur, Müjgân (1968). Başakların Sesi Türk Halk Şairleri Eserleri ve Hayatları. Ankara: Şark Matbaası.
Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası.
Ozanoğlu, İhsan (1959). Kastamonu’nun Yetiştirdiği Meşhur Adamlar (Meftunî). Kastamonu: Doğrusöz Matbaası.
Öztelli, Cahit (1955). XVIII. Yüzyıl Halk Şiiri. İstanbul: Varlık Yay.
Tan, Nail (1987). “Kastamonu Halk Şairleri”. II. Uluslararası Türk Halk Edebiyatı Semineri (7-9 Mayıs 1985). Eskişehir: Yunus Emre Kültür Sanat ve Turizm Vakfı Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: ARAŞ. GÖR. PINAR KARATAŞYayın Tarihi: 26.09.2013Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Kastamonu Destanı
Kastamonu şehrin medheyle gönül
Tende kuvvet femde lisan var iken
Geçip bir canibde fetheyle gönül
Olursun dilde dil mestan var iken
Bab oldu vakıflar buldum aradım
Bab-i Sinan Gazi'ye de uğradım
Deve Kapısını geçmek muradım
Derunumda zannu gûman var iken
Duş oldu yem yeme gönlümüz nâgâh
Anılmaz kalır mı Bab-i Nasrullah
Cin Kapusuna da uğradım nagâh
Geçmek olmaz anda canan var iken
Durma imarete yayan erelim
Gökdere kapısın görüp sürelim
Çatladı kapıyı bulup görelim
Durmak olmaz anda seyran var iken
Bir hesap eyle de mıkdarını bil
Çek anda encamı kararını bil
Kendini vaz' eyle ayarını bil
Un Kapanı gibi mizan var iken
Nazar eyle saraçların şanına
Hemen geç uğrama Paşa hanına
Varayım mı Gavafların yanına
Gönüller sayd eden civan var iken
Hattatlar durmazlar âlet düzerler
Arabapazarın çoktur gezerler
Bakırcılar bir hoş kıldım nazarlar
Yıkılmışım anda mizan var iken
Sellahhanda durmaz koyun basarlar
Çilingirler kuruş desen keserler
İyi dost yol ve erkânı güderler
Vazgeçilmez böyle ihvan var iken
Kazzazlar ipekle düğme örmede
Kuyumcular işin yapıp durmada
Helvacılar kesadlığın sormada
Ara yerde yağlı püryan var iken
Bakkallar ceviz ile eğlensin
Semerciler ne verdin ne söylersin
Mutafları hiç söyletme neylersin
Hazırca bükülmüş urgan var iken
Nalbantlar nal mıhlar şip şak beğenür
Börekçiler merdaneye dayanur
Boyacılar renkten renge boyanur
Hazır yükün tutmuş kervan var iken
Berberler Selman'a olundu ilâm
Ekmekçilerden geçinurler enam
Kastamonu şehri benamdır benam
On iki hamam dokuz han var iken
Meftunî şaşırıp yoldan çıkanlar
Dünya için ukbasını yıkanlar
Gök kubbeye ibret ile bakanlar
Neyler yarın ulu divan var iken
Ozanoğlu, İhsan (1959). Kastamonu’nun Yetiştirdiği Meşhur Adamlar (Meftunî). Kastamonu: Doğrusöz Matbaası. 6-8.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 26.09.2013Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Kastamonu Destanı
Kastamonu şehrin medheyle gönül
Tende kuvvet femde lisan var iken
Geçip bir canibde fetheyle gönül
Olursun dilde dil mestan var iken
Bab oldu vakıflar buldum aradım
Bab-i Sinan Gazi'ye de uğradım
Deve Kapısını geçmek muradım
Derunumda zannu gûman var iken
Duş oldu yem yeme gönlümüz nâgâh
Anılmaz kalır mı Bab-i Nasrullah
Cin Kapusuna da uğradım nagâh
Geçmek olmaz anda canan var iken
Durma imarete yayan erelim
Gökdere kapısın görüp sürelim
Çatladı kapıyı bulup görelim
Durmak olmaz anda seyran var iken
Bir hesap eyle de mıkdarını bil
Çek anda encamı kararını bil
Kendini vaz' eyle ayarını bil
Un Kapanı gibi mizan var iken
Nazar eyle saraçların şanına
Hemen geç uğrama Paşa hanına
Varayım mı Gavafların yanına
Gönüller sayd eden civan var iken
Hattatlar durmazlar âlet düzerler
Arabapazarın çoktur gezerler
Bakırcılar bir hoş kıldım nazarlar
Yıkılmışım anda mizan var iken
Sellahhanda durmaz koyun basarlar
Çilingirler kuruş desen keserler
İyi dost yol ve erkânı güderler
Vazgeçilmez böyle ihvan var iken
Kazzazlar ipekle düğme örmede
Kuyumcular işin yapıp durmada
Helvacılar kesadlığın sormada
Ara yerde yağlı püryan var iken
Bakkallar ceviz ile eğlensin
Semerciler ne verdin ne söylersin
Mutafları hiç söyletme neylersin
Hazırca bükülmüş urgan var iken
Nalbantlar nal mıhlar şip şak beğenür
Börekçiler merdaneye dayanur
Boyacılar renkten renge boyanur
Hazır yükün tutmuş kervan var iken
Berberler Selman'a olundu ilâm
Ekmekçilerden geçinurler enam
Kastamonu şehri benamdır benam
On iki hamam dokuz han var iken
Meftunî şaşırıp yoldan çıkanlar
Dünya için ukbasını yıkanlar
Gök kubbeye ibret ile bakanlar
Neyler yarın ulu divan var iken
Ozanoğlu, İhsan (1959). Kastamonu’nun Yetiştirdiği Meşhur Adamlar (Meftunî). Kastamonu: Doğrusöz Matbaası. 6-8.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Kastamonu Destanı
Kastamonu şehrin medheyle gönül
Tende kuvvet femde lisan var iken
Geçip bir canibde fetheyle gönül
Olursun dilde dil mestan var iken
Bab oldu vakıflar buldum aradım
Bab-i Sinan Gazi'ye de uğradım
Deve Kapısını geçmek muradım
Derunumda zannu gûman var iken
Duş oldu yem yeme gönlümüz nâgâh
Anılmaz kalır mı Bab-i Nasrullah
Cin Kapusuna da uğradım nagâh
Geçmek olmaz anda canan var iken
Durma imarete yayan erelim
Gökdere kapısın görüp sürelim
Çatladı kapıyı bulup görelim
Durmak olmaz anda seyran var iken
Bir hesap eyle de mıkdarını bil
Çek anda encamı kararını bil
Kendini vaz' eyle ayarını bil
Un Kapanı gibi mizan var iken
Nazar eyle saraçların şanına
Hemen geç uğrama Paşa hanına
Varayım mı Gavafların yanına
Gönüller sayd eden civan var iken
Hattatlar durmazlar âlet düzerler
Arabapazarın çoktur gezerler
Bakırcılar bir hoş kıldım nazarlar
Yıkılmışım anda mizan var iken
Sellahhanda durmaz koyun basarlar
Çilingirler kuruş desen keserler
İyi dost yol ve erkânı güderler
Vazgeçilmez böyle ihvan var iken
Kazzazlar ipekle düğme örmede
Kuyumcular işin yapıp durmada
Helvacılar kesadlığın sormada
Ara yerde yağlı püryan var iken
Bakkallar ceviz ile eğlensin
Semerciler ne verdin ne söylersin
Mutafları hiç söyletme neylersin
Hazırca bükülmüş urgan var iken
Nalbantlar nal mıhlar şip şak beğenür
Börekçiler merdaneye dayanur
Boyacılar renkten renge boyanur
Hazır yükün tutmuş kervan var iken
Berberler Selman'a olundu ilâm
Ekmekçilerden geçinurler enam
Kastamonu şehri benamdır benam
On iki hamam dokuz han var iken
Meftunî şaşırıp yoldan çıkanlar
Dünya için ukbasını yıkanlar
Gök kubbeye ibret ile bakanlar
Neyler yarın ulu divan var iken
Ozanoğlu, İhsan (1959). Kastamonu’nun Yetiştirdiği Meşhur Adamlar (Meftunî). Kastamonu: Doğrusöz Matbaası. 6-8.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Kastamonu Destanı
Kastamonu şehrin medheyle gönül
Tende kuvvet femde lisan var iken
Geçip bir canibde fetheyle gönül
Olursun dilde dil mestan var iken
Bab oldu vakıflar buldum aradım
Bab-i Sinan Gazi'ye de uğradım
Deve Kapısını geçmek muradım
Derunumda zannu gûman var iken
Duş oldu yem yeme gönlümüz nâgâh
Anılmaz kalır mı Bab-i Nasrullah
Cin Kapusuna da uğradım nagâh
Geçmek olmaz anda canan var iken
Durma imarete yayan erelim
Gökdere kapısın görüp sürelim
Çatladı kapıyı bulup görelim
Durmak olmaz anda seyran var iken
Bir hesap eyle de mıkdarını bil
Çek anda encamı kararını bil
Kendini vaz' eyle ayarını bil
Un Kapanı gibi mizan var iken
Nazar eyle saraçların şanına
Hemen geç uğrama Paşa hanına
Varayım mı Gavafların yanına
Gönüller sayd eden civan var iken
Hattatlar durmazlar âlet düzerler
Arabapazarın çoktur gezerler
Bakırcılar bir hoş kıldım nazarlar
Yıkılmışım anda mizan var iken
Sellahhanda durmaz koyun basarlar
Çilingirler kuruş desen keserler
İyi dost yol ve erkânı güderler
Vazgeçilmez böyle ihvan var iken
Kazzazlar ipekle düğme örmede
Kuyumcular işin yapıp durmada
Helvacılar kesadlığın sormada
Ara yerde yağlı püryan var iken
Bakkallar ceviz ile eğlensin
Semerciler ne verdin ne söylersin
Mutafları hiç söyletme neylersin
Hazırca bükülmüş urgan var iken
Nalbantlar nal mıhlar şip şak beğenür
Börekçiler merdaneye dayanur
Boyacılar renkten renge boyanur
Hazır yükün tutmuş kervan var iken
Berberler Selman'a olundu ilâm
Ekmekçilerden geçinurler enam
Kastamonu şehri benamdır benam
On iki hamam dokuz han var iken
Meftunî şaşırıp yoldan çıkanlar
Dünya için ukbasını yıkanlar
Gök kubbeye ibret ile bakanlar
Neyler yarın ulu divan var iken
Ozanoğlu, İhsan (1959). Kastamonu’nun Yetiştirdiği Meşhur Adamlar (Meftunî). Kastamonu: Doğrusöz Matbaası. 6-8.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HARÎRÎ, Abdü’l-celîl Efendi | d. ? - ö. 1537\\\'den sonra | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Oğuz Atay | d. 12 Ekim 1934 - ö. 13 Aralık 1977 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | MESTÎ, Mahir | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | HARÎRÎ, Abdü’l-celîl Efendi | d. ? - ö. 1537\\\'den sonra | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Oğuz Atay | d. 12 Ekim 1934 - ö. 13 Aralık 1977 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | MESTÎ, Mahir | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | HARÎRÎ, Abdü’l-celîl Efendi | d. ? - ö. 1537\\\'den sonra | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Oğuz Atay | d. 12 Ekim 1934 - ö. 13 Aralık 1977 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | MESTÎ, Mahir | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | HARÎRÎ, Abdü’l-celîl Efendi | d. ? - ö. 1537\\\'den sonra | Meslek | Görüntüle |
11 | Oğuz Atay | d. 12 Ekim 1934 - ö. 13 Aralık 1977 | Meslek | Görüntüle |
12 | MESTÎ, Mahir | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | HARÎRÎ, Abdü’l-celîl Efendi | d. ? - ö. 1537\\\'den sonra | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Oğuz Atay | d. 12 Ekim 1934 - ö. 13 Aralık 1977 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | MESTÎ, Mahir | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | HARÎRÎ, Abdü’l-celîl Efendi | d. ? - ö. 1537\\\'den sonra | Madde Adı | Görüntüle |
17 | Oğuz Atay | d. 12 Ekim 1934 - ö. 13 Aralık 1977 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | MESTÎ, Mahir | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |