Madde Detay
Muzaffer Buyrukçu
(d. 1 Şubat 1930 / ö. 22 Ağustos 2006)
Öykücü, Romancı, Yazar
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Saadet Hanım ile işçi Ahmet Buyrukçu'nun oğlu olarak Niğde'nin Fertek köyünde doğdu. Çocukluğu Niğde, Manisa ve Yalova köylerinde bahçecilik yapan babasının yanında geçti. İlkokulu Yalova'nın Koru köyünde okudu. Daha sonra ailesiyle birlikte İstanbul'a göç etti, Yenikapı Ortaokulu'na devam etti. Pertevniyal Lisesi'ndeki öğrenimi yarıda bıraktı. Küçük yaşta çalışma hayatına atıldı; İstanbul ve İzmir'de aşçı yamaklığı, kunduracılık, inşaat işçiliği, Son Telgraf gazetesinde müstahdemlik gibi işlerde çalıştı. 1948-1950 yılları arasında askerliğini yaptı. 1951'de askerlik dönüşü bir süre kalorifercilik ve hâl kâtipliği yaptıktan sonra Toprak Mahsulleri Ofisi'nde memur olarak çalışmaya başladı; 1971'de bu kurumdan emekli oldu. Türkiye Yazarlar Sendikası ve Edebiyatçılar Derneği üyesiydi. Bazı öyküleri İngilizce, Fransızca, Rusça, Bulgarca ve Lehçeye çevrildi. 1946 Tanin Gazetesi Öykü Yarışması Ödülü; Korkunun Parmakları ile 1959 Dost Dergisi Hikâye Ödülü Birincisi; Bulanık Resimler ile 1962 Türk Dil Kurumu Hikâye Ödülü; Kuyularda ile 1963 Otağ Dergisi En Beğenilen Öykücü; Kavga ile 1968 Sait Faik Hikâye Armağanı; Yüzün Yarısı Gece ile 1994 Yunus Nadi Öykü Armağanı ve 1994 Haldun Taner Ödülü'nü kazandı. Evli ve Erdem adında bir erkek evladı olan Muzaffer Buyrukçu, ömrünün son yıllarında akciğer yetmezliği hastalığı ile mücadele etti. Buyrukçu, 22 Ağustos 2006 tarihinde İstanbul'da öldü. Cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.
Muzaffer Buyrukçu, edebiyat dünyasına pek çok yazar gibi şiirle girdi. 1945 ve 1947 yıllarında iki arkadaşıyla ortaklaşa İstikbalin Sesi ve Kalplerin Feryadı adlarında iki şiir kitabı yayımlayan Muzaffer Buyrukçu, edebiyat tarihimizde öykücü kimliği ile ön plana çıktı. Muzaffer Buyrukçu'nun ilk öyküsü "Yıkılan Yuva", 1945'te Son Telgraf gazetesinde neşredildi. 1946'da Tanin gazetesinin açtığı öykü yarışmasını kazandı ve bu tarihten başlayarak gazetelerde magazin öyküleri yayımlandı. Kendi deyişiyle ilk eli yüzü düzgün öyküsü "Kâbuslu Bir Gece", 1953'te Yeditepe dergisinde çıktı; bunu Yenilik'te çıkan "Boşver Mehmet Ağa" adlı öykü izledi. Öyküleri daha çok Yeditepe, Yenilik, Kaynak, Mavi, Varlık ve Türk Dili dergilerinde görüldü. Dışardaki Rüzgâr adlı romanı Hürriyet gazetesinde tefrika edildi. Öykülerini sırasıyla Katran (1956), Acı (1957), Korkunun Parmakları (1959), Bulanık Resimler (1961), Kuyularda (1962), Cehennem (1966), Kavga (1967), Bir Olayın Başlangıcı (1969), Mağara (1971), Şarkılar Seni Söyler (1982), Günlerden Bir Gün (1983), Hüzünlü Kar Çiçekleri (1987), Her Yer Karanlık (1989), Bin Hüzün (1992), Şarkı Gibi (1992), Yüzün Yarısı Gece (1994), Bir Aşk Daha (1996), Telefon Konuşmaları (1997), Dumanı Tüten Çay Gibi (1999), Yalnızlığın Arkasındaki Gülümseme (2001), Ay Kokuyor (2004), İpek Pijamalı Katiller (2004) kitaplarında bir araya getirdi.
Duygusallığın egemen olduğu ilk öykülerinde gözlemlere dayanan ve günlük yaşamdan alınan konuları gerçekçi bir dille yansıttı. Kendisini "gerçekçilik ve İkinci Yeni akımlarıyla iç içe" gördüğünü söyledi. Daha sonraki öykülerinde ise "dıştan içe, olaylardan anlattığı insanların dünyasına yöneldi; çağrışımlarla yürüyen, ayrıntıların değerlendirildiği bir öykü anlayışını benimsedi. Otobiyografik özellikler taşıyan romanlarında da benzeri anlatımı geliştirdi" (Özkırımlı 2004: 249). Hulki Aktunç'un değerlendirmesine göre "Muzaffer Buyrukçu, gerçekçi öykümüzde kalıplaşmış özü ve içeriği, öz ve içerik seçimini, kalıplaşmış biçimi ve biçemi kıran ilk yazarlardan sayılabilir." Yağcı ise "Türkçeye egemenliğin, dile saygı ve sevginin, anlatım rahatlığının ve sürükleyiciliğin verdiği güçle kendi edebiyatını kurduğu"nu belirtti. İkinci kitabı Acı'da, Behçet Necatigil'in saptamalarıyla, kahırlı hayatlar üzerinde gözlemlere paralel, iç dünyaları yansıtma ustalıkları da gösterdi. Korkunun Parmakları'ndaki on bir öyküsünde de İstanbul'un kenar mahallelerinden seçtiği kahramanların iç dünyalarını vermeyi ön plana alarak olayları, soyutlamaların ardına gizledi. Evlilik teması üzerine kurulu üç öyküden oluşan Kuyularda'da ekonomik ve toplumsal bunalımları mecazi bir dille verdi. Kişileri ve bakış açıları aynı olan ve altı başlıksız öyküden oluşan Bulanık Resimler bir uzun öykü niteliğindedir. İstanbul'a yerleşmiş bir ailenin hayatını anlatan Kavga ise öykülerden oluşmasına rağmen roman özelliği gösterir (Yalçın 2010: 253).
Atilla Özkırımlı, Buyrukçu'nun hikâye dünyasını şu cümlelerle değerlendirmiştir: "Buyrukçu, ilk hikâyelerinde bir olayın anlatımına yaslanıyordu. Daha çok gözlemci bir tutumu vardır bu hikâyelerinde Buyrukçu'nun. Sait Faik-Orhan Kemal karışımı bir gözlemcilik. Ne birincisi gibi salt duygularıyla ne de ikincisi gibi gerçekçi olmanın zorunluluğuyla yanaşmaz insanlarına. Belli bir katın insanlarının yaşamlarından çıkardığı kesitlerle bir bütünü oluşturur. Katran Buyrukçu hikâyesinin ikinci aşamasıdır. Dıştan içe geçiş diye adlandırabileceğimiz, olaylardan insanların iç dünyalarına doğru bir yönelme söz konusudur artık. Bu yöneliş, Buyrukçu'nun Kuyularda ve Cehennem adlı kitaplarının temel özelliğidir. Üstelik bu çalışma bir çağrışım zenginliğiyle beslenir ve Kavga'da doruğuna ulaşır. Olay duruma dönüşmüştür ve belli bir durum içindeki insanların iç dünyalarını didikler Buyrukçu. Bu açıdan Gürültülü Birkaç Saat'i Kavga'ya bağlayabilirsiniz." (Özkırımlı 1972: 177).
Cemal Süreya, Buyrukçu'nun hikâyeleri için şu yorumu yapar: "Muzaffer Buyrukçu'yu tanıyanlar onun hikâyelerinin ne denli birer biyografi parçası olduğunu görürler. Bunun, o hikâyeler için iyi mi kötü mü olduğu ayrı mesele. Bizim bildiğimiz Muzaffer Buyrukçu aşağı yukarı bütün hikâyelerinde kendi yaşamasını kendi serüvenlerini anlatmaktadır." (Osman Mazlum 1958: 12). Füsun Akatlı da Cemal Süreya ile aynı görüştedir: "Yaşadığını yazar o. Hiç değilse, yaptığı filmlerde şöyle bir görünen ünlü yönetmen Hitchcock gibi, kendini hikâyesinin bir yerine yerleştirir. Bir durumu sergiliyorsa, o durumun benzerini yaşamıştır en azından. Birini anlatıyorsa, o yakın bir arkadaşıdır ya da tanıdığı biridir. Bilmediğini, görmediğini, kendinden uzak olanı, deney çevresine girmeyeni anlatmaz Buyrukçu ya da anlatmaya özenmez. Her sanatçı, bir bakıma yaşadığını yazar, kendini anlatır dolaylı da olsa; ama Buyrukçu'nun ana özelliğidir bu." (Akatlı 1982: 105-110).
Muzaffer Buyrukçu, 1967'den sonra daha çok roman ve günlük türlerine yöneldi. Sırasıyla Gürültülü Birkaç Saat (1969), Dar Sokaklardaki Duman (1992), Gece Bitmedi (1995), Ucu Güllü Kundura (1998), Dışardaki Rüzgâr (1998), Akan Sular Şarap Olsa (1998) ve Eski Defterler (1999) yazarın roman türündeki eserleridir. Hikâyelerinde olduğu gibi romanlarında da sıklıkla otobiyografik ögelere yer verdi. Buyrukçu, ömrünün son yıllarında özellikle edebiyatçıların yaşamlarından ve düşüncelerinden kesitler verdiği günlükleriyle ilgi topladı. Günlüklerini Arkası Yarın (1976), Sıcak İlişkiler (1982), Dillerinde Dünya (1985), Sayılı Günler (1986), Anında Görüntü (1992), Dünden Bugüne (1997), İlişkiler Arasında Bir Gezinti (1998), Yaşadığımız ve Yaşananlar (2000) adlı kitaplarında bir araya getirdi. Yazar, Orhan Kemal'le ilgili anılarını Arkadaş Anılarında Orhan Kemal (1994) adıyla kitaplaştırdı.
Kaynakça
Akatlı, Füsun (1982). Bir Pencereden. İstanbul: Adam Yay.
Binyazar, Adnan (1971). "Bir Olayın Başlangıcı". Türk Dili. C. XXIII. S. 232. s. 321-324.
Dizdaroğlu, Hikmet (1960). "Korkunun Parmakları'ndan Yorgunlar'a". Türk Dili. C. IX. S. 107. s. 587-591.
Hacıhasanoğlu, Muzaffer (1976). "Yaşam Sürüp Gidiyor". Türk Dili. C. XXXIV. S. 299. ss. 375-376.
Necatigil, Behçet (1999). Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü (18. Baskı). İstanbul: Varlık Yay.
Mazlum, Osman [Cemal Süreya] (9 Şubat 1958). “Buyrukçu’nun Acısı”. Pazar Postası. S. 6. s. 12.
Özkırımlı, Atilla (1972). "Mağara". Türk Dili. C.XXVI. S. 248. s. 176-179
Özkırımlı, Atilla (2004). Türk Edebiyatı Tarihi. C. 1. İstanbul: İnkılâp Yay.
Tan, Nail (2006). "Yitirdiklerimiz: Hikâyeci, Romancı Muzaffer Buyrukçu". Türk Dili. C. XCII. S. 658. s. 401-403.
Timuroğlu, Vecihi (1983). "Şarkılar Seni Söyler". Türk Dili. C. XLVI. S. 376. s. 252-253.
Yalçın, Murat (Ed., 2010). Tanzimat'tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi (3. Baskı). C. 1. İstanbul: Yapı Kredi Yay. s. 253.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. NECATİ TONGAYayın Tarihi: 05.07.2019Güncelleme Tarihi: 08.11.2020
Yayın Tarihi: 05.07.2019Güncelleme Tarihi: 08.11.2020
Güncelleme Tarihi: 08.11.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
İstikbalin Sesi | Aydınlık Basımevi / İstanbul | 1945 | Şiir |
Kalplerin Feryadı | Sühulet Basımevi / İstanbul | 1947 | Şiir |
Katran | Yeditepe Yay. / İstanbul | 1956 | Hikâye |
Acı | Yeditepe Yay. / İstanbul | 1957 | Hikâye |
Korkunun Parmakları | Ataç Yay. / İstanbul | 1959 | Hikâye |
Bulanık Resimler | Düşün Yay. / İstanbul | 1961 | Hikâye |
Kuyularda | Çan Yay. / İstanbul | 1962 | Hikâye |
Cehennem | Dönem Yay. / İstanbul | 1966 | Hikâye |
Kavga | Habora Yay. / İstanbul | 1967 | Hikâye |
Bir Olayın Başlangıcı | E Yay. / İstanbul | 1969 | Hikâye |
Gürültülü Birkaç Saat | Habora Yay. / İstanbul | 1969 | Roman |
Mağara | E Yay. / İstanbul | 1971 | Hikâye |
Arkası Yarın | Koza Yay. / İstanbul | 1976 | Günlük |
Sıcak İlişkiler | Adam Yay. / İstanbul | 1982 | Günlük |
Şarkılar Seni Söyler | Adam Yay. / İstanbul | 1982 | Hikâye |
Günlerden Bir Gün | Yazko Yay. / İstanbul | 1983 | Hikâye |
Arkadaş Anılarında Orhan Kemal | Milliyet Yay. / İstanbul | 1984 | Hatıra |
Dillerinde Dünya | Adam Yay. / İstanbul | 1985 | Günlük |
Sayılı Günler | Çağdaş Yay. / İstanbul | 1986 | Günlük |
Hüzünlü Kar Çiçekleri | Boyut Yay. / İstanbul | 1987 | Hikâye |
Her Yer Karanlık | Cem Yay. / İstanbul | 1989 | Hikâye |
Bin Hüzün | Cem Yay. / İstanbul | 1992 | Hikâye |
Şarkı Gibi | Gendaş Yay. / İstanbul | 1992 | Hikâye |
Anında Görüntü | Yılmaz Yay. / İstanbul | 1992 | Günlük |
Dar Sokaklardaki Duman | Cem Yay. / İstanbul | 1992 | Roman |
Yüzün Yarısı Gece | Bilgi Yay. / Ankara | 1994 | Hikâye |
Gece Bitmedi | Cem Yay. / İstanbul | 1995 | Roman |
Bir Aşk Daha | Sel Yay. / İstanbul | 1996 | Hikâye |
Telefon Konuşmaları | Sel Yay. / İstanbul | 1997 | Hikâye |
Dünden Bugüne | Kültür Bakanlığı Yay. / Ankara | 1997 | Günlük |
Ucu Güllü Kundura | Cumhuriyet Yay. / İstanbul | 1998 | Roman |
Dışardaki Rüzgâr | Gendaş Yay. / İstanbul | 1998 | Roman |
Akan Sular Şarap Olsa | Telos Yay. / İstanbul | 1998 | Roman |
İlişkiler Arasında Bir Gezinti | Kültür Bakanlığı Yay. / Ankara | 1998 | Günlük |
Dumanı Tüten Çay Gibi | Sel Yay. / İstanbul | 1999 | Hikâye |
Eski Defterler | Sel Yay. / İstanbul | 1999 | Roman |
Yaşadığımız ve Yaşananlar | Kültür Bakanlığı Yay. / Ankara | 2000 | Günlük |
Yalnızlığın Arkasındaki Gülümseme | Adam Yay. / İstanbul | 2001 | Hikâye |
Ay Kokuyor | Dünya Yay. / İstanbul | 2004 | Hikâye |
İpek Pijamalı Katiller | Alkım Yay. / İstanbul | 2004 | Hikâye |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Ebubekir Hazım Tepeyran | d. 1864 - ö. 5 Haziran 1947 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Fikri Balcı | d. 1936 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Hikmet Altınkaynak | d. 18 Şubat 1945 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Necati Haksun | d. 10 Mayıs 1930 - ö. 1992 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Abdullah Akay | d. 1930 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | DERTLİ HÜSEYİN, Hüseyin Eraslan | d. 10.05.1930 - ö. 09.06.2017 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | İsmet Kemal Karadayı | d. 5 Haziran 1927 - ö. 29 Temmuz 2006 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | DİVANE, Niyazi Kılıç | d. 1922 - ö. 2006 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | YAŞAR REYHANİ | d. 1934 - ö. 10.12.2006 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Özlem N. Yılmaz | d. 1978 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | Edip Gönenç | d. 14 Ocak 1953 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
12 | Pınar Kür | d. 15 Nisan 1943 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | Gülce Başer | d. 4 Eylül 1973 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Gülten Çiçek Tural | d. 06 Nisan 1957 - ö. 16 Ocak 2004 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | İhsan Hınçer | d. 14 Mart 1916 - ö. 11 Kasım 1979 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | Muzaffer Tayyip Uslu | d. 1922 - ö. 3 Temmuz 1946 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | Muzaffer İlhan Erdost | d. 18 Eylül 1932 - ö. 25 Şubat 2020 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | Muzaffer Civelek | d. 1942 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |