Madde Detay
Necati Mert
(d. 25 Mart 1945 / ö. -)
Yazar, Öğretmen, Kitapçı
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Ahmet Necati Mert. Annesi Huriye Hanım, babası Mustafa Nazmi Bey’di. Önce kunduracılıkla uğraşan babası daha sonra amatör fotoğrafçılığa başladı, Necati Mert’in ortaokulu bitirdiği yıllarda da dükkân açtı. Annesi Huriye Hanım evde terzilik yaptı. Aile baba tarafından Çorum’a, anne tarafından ise Deliorman ve Kırım'a uzanır (Mert, 2008).
İlkokulu Sabiha Hanım’da, ortaokulu ve liseyi Adapazarı’nın tek ortaokulunda ve lisesinde okudu. Edebiyata yöneliminde Türkçe ve edebiyat öğretmenlerinin etkisi vardı. Hasan Balcıoğlu Küçük Şehir’de, Gülçin Devrim Ayyar Hamza’da rol vermekle onu tiyatroyla buluşturdu. 1963’te başladığı Ankara’da Dil, Tarih, Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümündeki öğrenimini 1968’de Haldun Taner’in oyunları üzerine hazırladığı lisans teziyle tamamladı. Ankara’dayken konferanslara katıldı, Fransız Kültür Derneği’ne üye olup filmlere gitti. 1966’da kurulan Sinematek’te sinema tarihinin önemli filmlerini gördü. Bu beş yıl içinde devlet tiyatrosunun oynadığı oyunlardan izlemediği neredeyse hiç yoktu. Ayrıca Yeni Mahalle Halkevi sahnesinde ve Meydan Tiyatrosu’nda oynadı.
Necati Mert üniversite öğrenimini bitirince mezun olduğu liseye Ekim 1968’de öğretmen olarak atandı. Bu yıllarda sahneye koyduğu oyunlar üzerine dedikodular çıktı. Türkiye Öğretmenler Sendikası Adapazarı şube yönetimine girdi; burada seminerleri, konuşmaları oldu. 12 Mart döneminde Türk Ceza Kanunu’nun 142. ve 312. maddelerine aykırı davrandığı iddiasıyla sıkıyönetim mahkemesince yargılandı, dört ay tutuklu kaldı. Sonuçlandırılmayan ve sonradan 1974 affıyla düşecek olan bu dava nedeniyle idari tahkikat geçirdi, bakanlık emrine alındı. Tutukluluğu sonrasında particilik, sendikacılık gibi işlerden ve kolektif bir sanat olduğu için tiyatrodan dahi uzaklaştı. Tutuklandığında okulun edebiyat öğretmenlerinden Necla Soysev’le iki aylık nişanlıydı. O yılın sonunda da bakanlık emrine alındı. Üçte bir maaşla işten el çektirilmesine daha fazla dayanamayıp altıncı ayında öğretmenlikten istifa etti. Cezaevinde tanıştığı yayıncı Enver Aytekin’in desteğiyle 12 Mayıs 1973’te dükkân açtı, kitapçılığa başladı. İlk oğlu Emek Korkut bir aylıktı. 1975’te askere gitti. 1978’de ikinci oğlu Emek Emre dünyaya geldi. 1978-1980 arası Ali Dilmen Lisesi’nde, 1993-2003 arası Hendek’te bir dershanede öğretmenlik yaptıysa da geçimi kitap kırtasiye ticaretinde oldu. 1994 yılında kitabevinin alt birimi olmak üzere Çarksuyu adıyla yayınevi kurdu. Hikâye ve denemelerini burada yayımladı. 1996 yılında altı ay süreyle Çarksuyu adında parasız dağıtılmak üzere aylık siyasi yorum-haber, araştırma ve reklam gazetesi çıkardı (Dönmez, 2013). Necati Mert 1973’te açtığı Gelişim Kitabevi’ni Kasım 2019’da kapattı.
Necati Mert’in eserlerinde dede evi, evin bahçesi, Erenler’deki bağ, kunduracı, tenekeci esnafı, Orta Camii ve Aynalıkavak civarında geçen yedi sekiz yıl sıklıkla işlendi. İlk hikâyesi babasından esinlenerek yazdığı “Mustafa’nın Karesi”, Temmuz 1972’de Yansıma dergisinin yedinci sayısında yayımlandı, bunu başka hikâyelerle deneme, inceleme ve eleştiriler izledi. Sosyalist Kültür Ansiklopedisi’ne madde yazdı. 1982 yılında Adapazarı’nda düzenlenen Sait Faik’i anma toplantısına Kerim Korcan’ın da desteğini alarak illegal yollardan sızdı. Kendi deyimiyle sunduğu “korsan bildiri”siyle taşradan merkezi hedef aldı (Söyleşi, 2012). Bundan sonraki çalışmalarınaysa Karşı, Yeni Biçem gibi İstanbul dışında çıkan çok az dergide yer bulabildi, bir hikâye dosyası üç yayınevinden iade edildi. 2000’li yıllara kadar kendi kitaplarını kendi yayınevinde bastı. Necati Mert 90’lı yıllarda SATSO’nun aylık gazetesi Sakarya Ekonomi’de, Bursa’da çıkan Düşlem’de yazılar kaleme aldı. Belediye radyosu ART’de konuşmalar yaptı. Bir dönem Türkiye Yazarlar Sendikası yönetiminde bulundu. Uluslararası PEN Yazarlar Derneği’yle Türkiye Yazarlar Derneği’nin üyeliğini sürdürdü. Ayrıca Yaba Öykü, Düşlem, Üçüncü Öyküler, Kırklar dergilerinde yazılarıyla yer aldı. Depremin olduğu 1999’da aylık E dergisinde, dergi kapanana kadar dört yıl boyunca “Öykü Noktası”nı yazdı. Bilinirliği bu dönemde arttı. Hece dergisinin 2001 yılından, Hece Öykü’nün de 2004 Şubat Mart’ta çıkan ilk sayısından beri sürekli yazarları arasında yerini aldı. Ayrıca Karabatak dergisinde de öykü ve denemelerini yazmayı sürdürdü. 25 Mayıs 2010’da Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından “Ustalara Saygı, Necati Mert” gecesi düzenlendi. 13 Nisan 2012’de Sakarya Üniversitesi Senatosu tarafından, kırk yıldır istikrarlı olarak öykü, deneme ve incelemeler yazması, Adapazarı insanının gözleme dayanan özelliklerini ve ilişkilerini incelikli bir duyarlıkla sanatlaştırması, Adapazarı’nı ulusal edebiyatın teması haline getirmesi, başlangıcından beri de duru ve sağlam bir dil kullanması nedeniyle “Fahri Doktora” unvanı verildi. 17-18 Ekim 2012 düzenlenen Türk Edebiyatında Sakarya Sempozyumu’nun onur konuğu olarak davet edildi ve sekiz programda tertip edilen “Necati Mert Oturumu”nda yazarın Türk edebiyatındaki yeri, öykü teknikleri, öykü anlayışı ve duruşu akademisyenlerce tartışıldı.
Necati Mert’in ilk kitabı Gramofonlar, Radyolar, Teypler 1979’da yayımlandı ve 1970’li yıllarda yazdığı hikâyelerden oluştu. İçerik olarak sosyalist bakış açısıyla toplumun geçirdiği değişimi ve sonuçlarını işleyen yazar, teknik olarak toplumcu gerçekçilerin yöntemlerinden faydalandı. Bir Bir Değilken (1979) çocuklara yönelik hikâyeleri/masalları içermekle birlikte ilk dönem öykülerindeki toplumcu tavrı sürdürdü. Çocuk hikâyelerinin devamı olan Hindinin Biri (1980) yine sosyal ve siyasal düşüncelerle öne çıktı. Çocuk hikâyelerinden sonra uzun süre yayın bakımından suskunluk dönemine giren Necati Mert’in 1994’te Minnacık Bir Uçurum’u yayımlandı. Değişim ve modernleşme temasının daha özelde kentleşme sorunsalı üzerinden işlendiği öykülerde teknik olarak da ilk dönemden farklılıklar gözlendi (Tosun, 2012). Necati Mert’in ilk denemeleri Paytonun F’si’nde toplandı (1995). On dokuz denemeden oluşan kitapta merkez-taşra karşıtlığı, edebiyatta merkez eleştirisi, ödüllerin kifayetsizliği, kültür ve edebiyat üzerine düşünceler yer aldı. Geceye Uçurulan Güvercinler’de (1996) Necati Mert öyküsü zaman zaman biindik öykü formunun dışına da çıkmaya başladı. Bunlar taşrada yaşanan ancak taşrayla sınırlı kalmayan öykülerdi. Adapazarı üzerine denemelerin toplandığı Kapıdan İçeri Girmek’te (1997) öykülerdeki değişim teması şehir özelinde yorumlandı; şehrin eski ve yeni halleri karşılaştırıldı. Necati Mert’in oyun türünde tek eseri olan Büyük Düğün (1998), 2000’lere doğru ilerleyen Türkiye’nin sosyal ve siyasal hicvini içerdi. Yazarın öykücülüğünde kırılmaya işaret eden Gönüller Küçüldü’de (2002) minimal öykü denemeleri ve kısa cümle yapıları dikkat çekti. Necati Mert’in 2004’te Ömer Seyfettin İslamcı, Milliyetçi ve Modernist Bir Yazar adlı biyografi çalışması yayımlandı. Daha çok Ömer Seyfettin ve kimlik üzerinde duran çalışmada (Öz, 2004) yazarın öykü, şiir ve düz yazılarının yanı sıra dil düşüncesi başta olmak üzere siyaset, toplum, Türklük, eğitim, iktisat gibi konularda yazıları da ayrı bölümlerde incelendi. Kuramsal bir çalışma olan Öykü Yazmak (2006) E dergisindeki amatör öykücülere gönderilen cevaplardan oluştu; öyküde sıkça karşılaşılan hatalar üzerine örneklemeler yapıldı. Sait Faik’in “Sinağrit Baba” öyküsünden esinlenerek isimlendirilen Adalı Sinağrit (2006) Necati Mert’in Sait Faik hakkındaki yazılarını içerdi. Anı/hatırat türündeki Hikâyem Adapazarı (2008) yazar kendi hikâyesiyle şehrin hikâyesini buluşturdu. Son öykü kitabı Zamansız (2011) yirmi dört öyküden oluştu ve bireyden topluma yönelen öykülerde 2000’li yılların insanı anlatıldı. Necati Mert burada yeni biçimsel girişimlerde bulunmakla birlikte başlangıcından beri öyküsünün sabit ayağı olan toplumcu çizgiyi de ihmal etmedi. 2012’de Kelepir Sepet’te dil üzerine yazdığı yazıları bir araya getirdi. Burada genel olarak dil hayat ilişkisi, kelimelerden yola çıkarak yapılan eleştiriler, dilde sadeleşme meselesi tartışıldı (Dönmez, 2013). Aynı yıl yine Adapazarı üzerine yazılardan oluşan Bağ Çorbası yayımlandı. Necati Mert, Memleket Kitabevi’nde (2013) sahibi olduğu Gelişim Kitabevi’nin kırk yılı üzerinden Türkiye’nin 70’lerden 2000’lere uzanan serüvenini anlattı (Dönmez, 2014). İki Dil İki Hayat’ta ise (2017) sade Türkçe ile Öz Türkçenin alt yapısını oluşturan sosyal, politik ve kültürel gerekçelere değindi. 2018’de yayımlanan Sait Faik biyografisinde yazarın hayatını öykü diliyle buluşturarak anlattı. Mert’in son kitabı olan Şehir ve Ada’da (2019) yazarın Sakarya Büyükşehir Belediyesinde düzenlenen Adapazarı üzerine söyleşileri bir araya getirildi.
Toplumcu çizgide başladığı yazın hayatını edebiyattaki gelişim ve değişime yabancı kalmaksızın sürdüren Necati Mert, toplumcu söylemi biçimle yoğurdu. Diğer taraftan toplumculuğun yaygın olarak görülen çıkmazından kurtularak kendine has bir yer edindi. Başlangıcından son ürünlerine kadar merkezin hâkimiyetine karşı genelde taşralı, özelde Adapazarlı duruşuyla çevreden merkezi eleştirip bu duruşunda ısrar etti. Söz konusu tavrı, merkezce kabul görmese de sabır ve inatla sürdürdü. Necati Mert bu taşralı duruşuyla taşranın sınırları içerisinde de hapsolmadı. O, toplumcu düşünce ve eleştiri içeren temalarının yanı sıra bireyin varoluşsal problemlerini de öyküsüne dâhil etti; bu süreçte tekniğin imkânlarını göz ardı etmeyerek en küçük yaşamların dahi öyküsünü yazdı.
Kaynakça
“Hikâyeciliğinin 40. Yılında Necati Mert”, Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı, 25 Aralık 2012.
Barbarosoğlu, Nalan, “Geceye Uçurulan Güvercinler”, Adam Öykü, S. 9, Mart-Nisan 1997.
Dönmez, Erdem, “Adalıların Öyküsü”, Edebiyat Ortamı, Sayı: 61, Mart-Nisan 2018
Dönmez, Erdem, “Memleket İçre Bir Kitabevi”, TYB Akademi, Sayı: 10, Ocak 2014
Dönmez, Erdem, Necati Mert Hayatı, Öykücülüğü ve Eserleri, (Yayımlanmamış yüksek Lisans Tezi), Kütahya, 2013.
Güngör, Necati, “Taşra Ötesi Hikâyeler”, Gösteri, S.167, Ekim 1994
Harmancı, Abdullah, “Necati Mert’in “Zamansız”ı Üzerine Düşünmek”, Mahalle Mektebi, Sayı:5, Mayıs Haziran 2012
Öz, Hale Kaplan, “Ömer Seyfettin ve Kimlik”, Yeni Şafak, 5 Eylül 2004
Tosun, Necip, “Şehrin Sesleri: Necati Mert”, Hece Öykü, S.50, Nisan-Mayıs 2012.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. YILMAZ DAŞCIOĞLUYayın Tarihi: 16.11.2019Güncelleme Tarihi: 20.12.2020
Yayın Tarihi: 16.11.2019Güncelleme Tarihi: 20.12.2020
Güncelleme Tarihi: 20.12.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Gramofonlar, Radyolar, Teypler | Yansıma Yayınları / İstanbul | 1979 | Hikâye |
Minnacık Bir Uçurum | Çarksuyu Yayınları / Adapazarı | 1994 | Hikâye |
Geceye Uçurulan Güvercinler | Çarksuyu Yayınları / Adapazarı | 1996 | Hikâye |
Gönüller Küçüldü | Gendaş Yayınları / İstanbul | 2002 | Hikâye |
Zamansız | Hece Yayınları / Ankara | 2011 | Hikâye |
Paytonun F'si | Çarksuyu Yayınları / Adapazarı | 1995 | Deneme |
Kapıdan İçeri Girmek | Çarksuyu Yayınları / Adapazarı | 1997 | Deneme |
Kelepir Sepet | Okur Kitaplığı / İstanbul | 2012 | Deneme |
Bir Bir Değilken | Yansıma Yayınları / İstanbul | 1979 | Hikâye |
Ömer Seyfettin İslamcı, Milliyetçi ve Modernist Bir Yazar | Kaknüs Yayınları / İstanbul | 2004 | İnceleme |
Öykü Yazmak | Hece Yayınları / Ankara | 2006 | İnceleme |
Adalı Sinağrit(Sait Faik) | Hece Yayınları / Ankara | 2006 | İnceleme |
Büyük Düğün | Çarksuyu Yayınları / Adapazarı | 1998 | Tiyatro |
Hindinin Biri | Oda Yayınları / İstanbul | 1980 | Hikâye |
Hikâyem Adapazarı | Heyamola Yayınları / İstanbul | 2008 | Otobiyografi |
Sait Faik | Cümle Yayınları / Ankara | 2018 | Biyografi |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Aziz Kemal Hızıroğlu | d. 23 Mayıs 1949 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | OSMÂN, Seyyid Osmân | d. ? - ö. 1833 ds. | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Fatma Çolak | d. 30 Eylül 1977 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | İSMAİL ŞİMŞEK | d. 1945 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | GÜLTEKİN, Gülaydın Gültekin Öztürk | d. 19.05.1945 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | FEZAÎ/KUL HALİL, Halil Karabulut | d. 01.05.1945 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Barbaros Baykara | d. 1933 - ö. 1976 | Meslek | Görüntüle |
8 | Samim Kocagöz | d. 1332/ 1916 - ö. 05 Eylül 1993 | Meslek | Görüntüle |
9 | İBRAHİM CUDİ | d. 20.07.1863 - ö. 12.04.1926 | Meslek | Görüntüle |
10 | Remzi Özçelik | d. 10 Ekim 1950 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | Semra Aklar | d. 26 Mart 1961 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | Mustafa Öneş | d. 1935 - ö. 21 Ocak 2017 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | SADİ MERT | d. 1962 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | Necati Cerrah | d. 19 Haziran 1954 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
15 | KADERÎ, Necati Güler | d. 08.10.1943 - ö. 16.05.2004 | Madde Adı | Görüntüle |