Madde Detay

Erzurum’un Oltu ilçesinde doğdu. İlk, orta ve liseyi Oltu’da okudu. Askerlik öncesi ve sonrası Oltu Belediyesi'nde memur olarak çalıştı. Bir müddet sonra memuriyetinden ayrılarak ticarete atıldı. Erzurum’da akaryakıt istasyonu bayii olarak ticaretle meşgul oldu. Daha sonra Ankara’ya yerleşen Necdet Durmaz, serbest ticari faaliyetlerini burada sürdürdü (Vural 2012: 319-320). Yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak yaklaşık sekiz aylık bir tedavi sürecinden sonra 14 Aralık 2011 Çarşamba günü Ankara’da vefat etti.

Mezarı Ankara’dadır (Vural 2011). Şairin ölüm tarihi, Sümmânî’den Günümüze Oltu Havzası Şairleri (Vural 2012: 319-320) adlı kitapta sehven 2012 olarak yazılmıştır. Evin tek erkek çocuğu olan Necdet Durmaz’ın altı kız kardeşi vardır. Biri kız, biri erkek olan çocuklarından kızı, kendisinden önce vefat etmiştir. Oğlu Kürşat hayatta olup kamu görevi sebebiyle Ankara’da ikamet etmektedir.

Necdet Durmaz’ın şiire ilgisi lise yıllarında, edebiyat öğretmeni Mehmet Öztürk tarafından fark edildi. Uzun yıllar ölçülü, kafiyeli şiirler yazdı. Daha sonra yine hocasının yönlendirmesi ile Oltulu şair merhum İlhami Çiçek (1954-1983)’ten de etkilenerek serbest yazmaya başladı. Durmaz, ilkokul yıllarından itibaren ilgi ve sevgiyle bağlı olduğu edebiyattan, özellikle şiirden hiç kopmadı. Hayatın rutin işleri ve ticari faaliyetlerinin yanında şiire daima ayrı ve çok özel bir önem verdi (Vural 2012: 319-320). Uzun süre tedavi gören fakat sağlığına kavuşamayan genç yaşta kaybettiği kızının vefatı sonrasında şiire daha çok bağlandı.

“Benim tarzım bu” dediği şiirleri birçok yönüyle başka şairlerin şiirlerine benzemez. Onun şiirlerinin hem adı hem soyadı vardır. Şiirin adı başta, soyadı da en son mısraın sonunda vurgulu kelimelerden oluşur: “Adın? / Sen misin mutluluk? / Yüreğimdeki hançer! / Çıksan hasret, / Dursan makber... - ebedim-" Şiirin başında ve sonundaki isimler, birbiriyle bağlantı kurup şiiri tamamlar. Şiirindeki anlam derinliği, kendine has imgeler, felsefi temalar, varlığın metafizik boyutunu anlamaya çalışan yaklaşımı, sonsuzluk kavramı ve ölüm, Allah’a büyük bir imanla bağlanıp teslim olma, şiirlerinde en dikkat çekici unsurlardır. Şiirlerindeki, Allah’a tevekkül, kadere boyun eğme ve ölüm temalarının kızının genç yaşta vefatından sonra daha da ön plana çıktığı görülür. Başka şairlerden etkilense de kendine has bir şiir dili oluşturmaya çalışmış bunda da önemli ölçüde başarılı olmuştur (Vural 2012: 319-320).

Şiirleri birçok dergi ve antolojide yayımlanmıştır. Tamamen serbest şiirde karar kılan şairin ilk kitabı Suyun Götürdüğü Gölge 2005 yılı ekim ayında yayımlanır. Vefatından bir süre öncesine kadar ikinci bir şiir kitabını tamamlamak üzere çalışmaktaydı (Vural 2012: 319-320).