Madde Detay

Bursa’da doğdu, İstanbul’da büyüdü. İlköğrenimini İstanbul Oruçgazi İlköğretim Okulunda, lise öğrenimini Pertevniyal Anadolu Lisesinde tamamladı. 2003'te İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümüne girdi, 2007'de mezun oldu. 2011'de Marmara Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü Sinema Bilim Dalında Yüksek Lisans eğitimini tamamladı. “60’lar Türk Sineması’nda Orhan Kemal Senaryoları’nda ‘Zenginlik’ Teması” başlıklı teziyle yüksek lisans derecesi aldı. İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Bölümüne girdiği 2003 yılında Aylık Paldır Kültür Dergisi Hayvan’da çalışmaya başladı. Akabinde Marie Claire dergisi, Birgün gazetesi gibi dergi ve gazetelerde çalıştı. Kara Kutu ve Kaygan Zemin adlı fanzinlerde yazıları yayımlandı. Aylak Öykü Dergisi’nin yayın kurulunda yer alan Şahiner, çeşitli dizi senaryoları da kaleme aldı. Hâlen İstanbul’da yaşamaktadır. Yazar, Varlık Dergisi’nin 2006'da düzenlediği Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’nde “Gelin Başı” isimli öykü dosyası dikkate değer bulundu, 2011'de ise Can Yayınları tarafından yayımlanan Hanımların Dikkatine adlı öykü kitabı 2012'de Yunus Nadi Öykü Ödülüne layık görüldü. 2008'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda sahnelenen Yedi Tepeli Aşk adlı oyunda, Gelin Başı’ndaki üç öykü uyarlandı. Şahiner’in Antabus adlı romanından uyarlanan aynı isimli tiyatro oyunu da Semaver Kumpanya Çevre Tiyatrosu’nda sahnelendi. Antabus adlı oyunuyla 2016 yılında Cevat Fehmi Başkut Özel Ödülüne layık görüldü. 2018 Orhan Kemal Roman Armağanını Kul romanıyla kazandı.

Şahiner, eserlerinde genellikle taşradan şehre göç eden, okumamış, yoksul insanları konu eder. Özellikle “kadın” onun eserlerinin merkezinde yer alır. Ataerkil zihniyet, toplumun kadına bakış açısı ve kadının gündelik hayatını sürdürme koşulları Şahiner’in eserlerinde tüm çıplaklığıyla yansıtılır. Yazarın 2014 yılında yayımlanan Antabus adlı romanı, kadının toplumdaki yeri/kadına şiddet bağlamında yazılmış dikkate değer bir örnek teşkil eder.

Şahiner, ele aldığı konuları işlerken gündelik yaşantıdan da oldukça beslenir. Kadının ev hayatı, televizyon, sinema özellikle yeşilçam filmleri Seray Şahiner’in meselesini anlatırken kullandığı temel vasıta işlevindedirler. Ayrıca yazarın karakterlerini gezdirdiği gerçek mekânlar, anlatıyı kurmacadan gerçekliğe yaklaştıran önemli bir etkendir. Okurun günlük hayatında deneyimlediği olayları, önünden geçtiği mekânları yahut kulağına çalınan sözcükleri Şahiner’in anlatısında birebir görmesi, yazarın benimsediği toplumcu-gerçekçi anlayışla da örtüşmektedir.

Yüksek Lisans tezinde Orhan Kemal’in eserleri üzerinde çalışan Seray Şahiner, yazarlık hayatında Orhan Kemal’den etkilendiğini sıkça belirtir. Bu bağlamda toplumsal eşitsizlikler ve sınıf ayrımı gibi hususlar, Şahiner’in dikkat çektiği diğer konular arasında yer alır. Ayrıca yazar, toplumcu-gerçekçi yazarların kendisini “edebiyatla taraf tutmak” bağlamında düşünmeye sevk ettiğini belirtir. Orhan Kemal’in yanı sıra duruşları, üslup ve içerik konusundaki cesaretleriyle Vedat Türkali, Aziz Nesin ve Murathan Mungan Seray Şahiner’i etkileyen diğer yazarlardır.

Toplumcu-gerçekçi bakış açısının kendisi için yeni bir üslup geliştirmeye yardımcı olduğunu belirten Şahiner, eserlerinde belirgin bir mizahi üslup kullanır. Ele aldığı şiddet/tecavüz gibi trajik konuları mizahi bir üslupla anlatması ve ifadesindeki ironi onu çağdaşlarından ayıran en önemli özelliğidir. Şahiner, karakterlerini konuştururken oldukça doğal bir diyalog stili yakalar. Bunu üniversiteye başladığı yıllarda yaptığı muhabirlik mesleğiyle ilişkilendiren yazar, insanların gündelik hayatta kullandığı üsluba bu sayede hâkim olduğunu ve muhabirliğin, kulağını geliştirdiğini belirtir.