Madde Detay
ZÜHDÎ, İsmâil Zühdî Bey
(d. 1214/1799 - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı İsmâil Zühdî'dir. Zühdî mahlasını kullandı. 1214/1799'da İstanbul'da Âşık Paşa Mahallesinde doğdu. Dergâh-ı âlî kapıcıbaşılarından Süleymân Ağa'nın oğludur. Önce başmuhasebe kalemine ve daha sonra dîvân-ı hümâyûn kalemine bir müddet devam etti. 1236/1820'de hocalık rütbesine ve sadr-ı âlî mektûbî hulefası sınıfına dâhil oldu. 1249/1833'te baş halifeliğe 1252/1836'da sadaret mektupçuluğuna yükseltildi. 1255/1839'da Harbiye Nezaretine, 1257/1841'de Tersâne-i Âmire müsteşarlığına ve 1259/1843'te sadaret müsteşarlığına atandı. 1264/1847'de Tersâne-i Amîre Nezaretine atandı ve 1265/1848'de aynı görevinden ayrılarak milletvekili oldu. 1266/1849'da ikinci kez Tersâne-i Amîre Nezaretine ulaştı ve daha sonra azledildi. Vefat tarihi bilinmemektedir.
Rumeli'ye gittiğinde Manastırlı bir güzele şu beyti kaleme aldı: "Hayâl u fikr-i dil-ber yogiken etrâf-ı hâtırda / Kapıldım ez-kazâ bir kâfir hüsnüne Manastır'da". Nesirde yetenekli, nazımda kudretli idi.
Kaynakça
Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 13.06.2014Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ayn-ı ibretle cihânda çok göze kıldım nazar
Görmedüm bir böyle çeşm-i hûb mazağa'l-basar
Ebruvânı kavs-ı kudretdir o şûh-ı dil-keşin
Bir bakışda tîr-i müjgânı hemân cândan geçer
Gülsitân-ı hüsnüne verd-i mutarrâ ruhları
La'l-i nâbı gül-şekerdir âşıkın bagrın ezer
Gerden-i billûrı mânend-i sürâhî pâk saf
Sîne-i sîmîni bir âyînedir dünyâ değer
Nâfe-i müşgîni gûyâ hokka-i anber-şiyem
Fark olunmaz mû-miyân olmuş durur bârik-ter
Söz bulunmaz bundan aşagısına dil-berlerin
Kim cesâret eyler ise şer' anın dilin keser
Sen de Zühdî epsem ol haylî perîşân söyledin
Şi'r içre hîç ülfetin yok olsa da ...
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 167-168.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 13.06.2014Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ayn-ı ibretle cihânda çok göze kıldım nazar
Görmedüm bir böyle çeşm-i hûb mazağa'l-basar
Ebruvânı kavs-ı kudretdir o şûh-ı dil-keşin
Bir bakışda tîr-i müjgânı hemân cândan geçer
Gülsitân-ı hüsnüne verd-i mutarrâ ruhları
La'l-i nâbı gül-şekerdir âşıkın bagrın ezer
Gerden-i billûrı mânend-i sürâhî pâk saf
Sîne-i sîmîni bir âyînedir dünyâ değer
Nâfe-i müşgîni gûyâ hokka-i anber-şiyem
Fark olunmaz mû-miyân olmuş durur bârik-ter
Söz bulunmaz bundan aşagısına dil-berlerin
Kim cesâret eyler ise şer' anın dilin keser
Sen de Zühdî epsem ol haylî perîşân söyledin
Şi'r içre hîç ülfetin yok olsa da ...
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 167-168.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ayn-ı ibretle cihânda çok göze kıldım nazar
Görmedüm bir böyle çeşm-i hûb mazağa'l-basar
Ebruvânı kavs-ı kudretdir o şûh-ı dil-keşin
Bir bakışda tîr-i müjgânı hemân cândan geçer
Gülsitân-ı hüsnüne verd-i mutarrâ ruhları
La'l-i nâbı gül-şekerdir âşıkın bagrın ezer
Gerden-i billûrı mânend-i sürâhî pâk saf
Sîne-i sîmîni bir âyînedir dünyâ değer
Nâfe-i müşgîni gûyâ hokka-i anber-şiyem
Fark olunmaz mû-miyân olmuş durur bârik-ter
Söz bulunmaz bundan aşagısına dil-berlerin
Kim cesâret eyler ise şer' anın dilin keser
Sen de Zühdî epsem ol haylî perîşân söyledin
Şi'r içre hîç ülfetin yok olsa da ...
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 167-168.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ayn-ı ibretle cihânda çok göze kıldım nazar
Görmedüm bir böyle çeşm-i hûb mazağa'l-basar
Ebruvânı kavs-ı kudretdir o şûh-ı dil-keşin
Bir bakışda tîr-i müjgânı hemân cândan geçer
Gülsitân-ı hüsnüne verd-i mutarrâ ruhları
La'l-i nâbı gül-şekerdir âşıkın bagrın ezer
Gerden-i billûrı mânend-i sürâhî pâk saf
Sîne-i sîmîni bir âyînedir dünyâ değer
Nâfe-i müşgîni gûyâ hokka-i anber-şiyem
Fark olunmaz mû-miyân olmuş durur bârik-ter
Söz bulunmaz bundan aşagısına dil-berlerin
Kim cesâret eyler ise şer' anın dilin keser
Sen de Zühdî epsem ol haylî perîşân söyledin
Şi'r içre hîç ülfetin yok olsa da ...
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 167-168.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | RİF'AT, Süleyman Bey | d. ? - ö. 1735-36 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Mehmet Halit Bayrı | d. 8 Şubat 1896 - ö. 27 Ekim 1958 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | SIDKÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | RÂŞİD, Şeyh Ahmed Râşid Efendi, Tırnovalı | d. 1799 - ö. 1866 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | NİHÂD, Mîr, Şerîf Paşa-zâde | d. 1799 - ö. 1869 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | RÂŞİD, Şeyh Ahmed Râşid Efendi, Tırnovalı | d. 1799 - ö. 1866 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
7 | NİHÂD, Mîr, Şerîf Paşa-zâde | d. 1799 - ö. 1869 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | RÂŞİD, Şeyh Ahmed Râşid Efendi, Tırnovalı | d. 1799 - ö. 1866 | Meslek | Görüntüle |
9 | NİHÂD, Mîr, Şerîf Paşa-zâde | d. 1799 - ö. 1869 | Meslek | Görüntüle |
10 | RÂŞİD, Şeyh Ahmed Râşid Efendi, Tırnovalı | d. 1799 - ö. 1866 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | NİHÂD, Mîr, Şerîf Paşa-zâde | d. 1799 - ö. 1869 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | RÂŞİD, Şeyh Ahmed Râşid Efendi, Tırnovalı | d. 1799 - ö. 1866 | Madde Adı | Görüntüle |
13 | NİHÂD, Mîr, Şerîf Paşa-zâde | d. 1799 - ö. 1869 | Madde Adı | Görüntüle |