Âlî, Hüseyin Âlî Çelebi

(d. ?/? - ö. 1058/1648)
müderris, kadı, müverrih, divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Edirne’de doğdu. Doğum tarihi konusunda kaynaklarda bir malumat yoktur. Rıza Tezkiresi, Beliğ Tezkiresi ve Mecelletü’n-nisâb gibi kimi kaynaklar onun yanlışlıkla Adanalı olduğunu ifade ederken, Vekâyiü’l-fudalâ, Safâyî Tezkiresi gibi kaynaklar ise Edirneli olduğunu belirtirler. Dergâh-ı âlî müteferrikalarından olan Âlî, iyi bir eğitim gördü. Arapça ve Farsça’yı iyi derecede bildiği için Tâlibî-i Rûm ve Urfî-i sânî olarak da anılmıştır. Meşhur şair Nef‛î’nin öğrencilerinden olduğu söylenmektedir. Müderrislik ve kadılıklarda bulundu. Zeamet sahibi olduğunu ifade eden kaynaklar vardır. Beş padişah devri gören Âlî daha çok II. Osman’ın ilgisine mazhar oldu.

Ölüm tarihi konusunda kaynaklarda ihtilaf bulunan Âlî Hüseyin’in, Bursalı Mehmed Tahir, Beliğ, Safâyî gibi kaynaklar 1058/1648’de vefat ettiğini söylerken, Şeyhî Mehmed Efendi ise 1050/1640 tarihinde İstanbul’da vefat ettiğini kaydetmektedir.

Eserleri:

Divan: Şairin divanı mürettep olup içinde, üzerinde yapılan yüksek lisans çalışmasına göre, mensur bir dîbâce, 1 münacat, 1 tevhid, 11 kaside, biri eksik 118 Türkçe gazel, 14 Farsça gazel ve 8 Farsça rubai bulunmaktadır. Kasidelerini II. Osman, IV. Murad, Dilaver Paşa, Hafız Ahmed Paşa, Cagalazade Mahmud Paşa, Hüseyin Paşa, Halil Paşa, Nef‛î ve Sinanzade Mehmed Efendi gibi kimseler için yazdı. Eserin yirmiye yakın nüshası vardır. Metin hakkında bir yüksek lisans çalışması yapıldı (Arıkoğlu 1999).

Münşeat: Âlî’nin Münşeat’ının bir nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Revan Böl., 793 numaralı mecmua içerisindedir.

Tarih-i Umûmî: Adem’in yaratılışından kendi zamanına kadar olan tarihî hadiselere değindiği eseridir.

Riyâzü’r-rahme: İslam’ın beş şartından bahseden bir eserdir. Metin Kayseri Raşid Efendi Eski Eserler Kütüphanesi, 102 numaradadır.

Miftâhü’r-rahme: Hazret-i Musa ile firavunun macerasını anlattığı eseridir. Sekiz bab ve bir hatime üzere kuruludur. Eserin Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Yeniler Kitaplığı, 2999 numaralı mecmua içerisinde ve Süleymaniye Kütüphanesi, Ali Nihat Tarlan Böl., 94 numarada bir nüshası kayıtlıdır.

Ukûdü’l-ukûl: Yazarın Ebî Yakub Yusuf bin Tahir el-Hoyî’nin 532/1138 tarihinde yazdığı Ferâyidü’l-harâyid adlı eserinden seçtiği bazı Arap atasözlerini tercüme ve şerh ettiği kitabıdır. Metnin bir kısmında Hz. Ali’ye isnad edilen vecizelerin harf sırasına göre verildiği görülmektedir. Yani metin Rıza Tezkiresi’nde belirtildiği gibi yalnızca Hz. Ali’nin vecizelerinden oluşmamaktadır. Vezir Husrev Paşa’ya sunulan eserin Süleymaniye Kütüphanesi, Yazma Bağışlar Böl, 3317 ile aynı kütüphane Hacı Mahmud Efendi Böl., 5248 numarada nüshaları bulunmaktadır.

Ukûdü’l-cevâhir: Harf sırasıyla Arapça darbımeselleri şerh ettiği eseri olup yirmi sekiz akd üzere kurulmuştur. Eserin Süleymaniye Kütüphanesi, Ali Nihat Tarlan Böl., 110 numarada bir nüshası vardır.

Bunların dışında İbn Hâcib’in Kafiye’sini genişlettiği bir nahiv kitabı olduğu da söylenmektedir. Ayrıca Riyâzü’t-terâcim ve Şehâdet-nâme adlı eserlerinin olduğu da kaydedilmektedir.

Fenn-i inşâda mahir olduğu ifade edilen Âlî Hüseyin, meşhur müverrih ve şairler arasında gösterilmektedir. Urfî, Tâlib, Feyzî ve Enverî gibi Acem şairlerinin tesirinde kalan şair, Türk şairleri içinde en çok hocası da olduğu söylenen Nef‛î’den etkilenmiştir. Bu durum divanında bulunan Nef‛î için yazdığı “suhan” redifli kasideden de anlaşılmaktadır. Divanının nüshalarının çokluğu okunan ve sevilen bir şair olmasının bir göstergesi olarak algılanabilir.

Kaynakça

Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (2009). İsmail Beliğ Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 15-8.

Arıkoğlu, İsmail (1999). Âlî (Edirneli Hüseyin Efendi) Hayatı, Sanatı, Eserleri ve Divanının Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Elazığ: Fırat Üniversitesi.

Babinger, Franz (1982). Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri. çev. Coşkun Üçok. Ankara: KTB. Yay. 208-9.

Ceyhan, Âdem (2006). Türk Edebiyatı’nda Hazret-i Ali Vecizeleri. Ankara: Öncü Kitap. 238-39.

Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî. Ankara: AKM Yay. 66.

İpekten, Halûk vd. (1988). Tezkirelere Göre Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KB Yay. 28.

İstanbul Kütüphaneleri Türkçe Yazma Divanlar Kataloğu I-II. 321-31.

Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2000). Bursalı Mehmed Tahir, Osmanlı Müellifleri. C. 3. Ankara: Bizim Büro Yay. 4.

Kutlar Oğuz, Fatma Sabiha vd.  (2012). Mehmed Tevfik, Kâfile-i Şu‛arâ.  İstanbul: Doğu Kütüphanesi. 92.

Özcan, Abdülkadir (hzl.) (1989) Şeyhî Mehmed Efendi  Vekayiü’l-Fudalâ II-III. İstanbul: Çağrı Yay. 169-70.

Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1977). “Âli Hüseyin”. C. 1. İstanbul: Dergâh Yay. 113.

Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1981). “Hüseyin Ali Çelebi”. C. 4. İstanbul: Dergâh Yay. 297.

Zavotçu, Gencay (hzl.) (2009). Rıza Tezkiresi (İnceleme-Metin). İstanbul: Sahhaflar Kitap Sarayı Yay. 92-3.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DOÇ. DR. MÜJGâN ÇAKIR
Yayın Tarihi: 03.09.2014
Güncelleme Tarihi: 22.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Der Tevhîd-i Bârî

İlâhî sensin ol dânâ-yı râz u hâlık-ı yektâ

Rumûz-âmûz-ı ‛akl u hâlet-efzâ-yı dil-i şeydâ

Fürûg-endâz-ı şem‛-i bezm-i ‛işret-hâne-i kudsî

Çerâg-âvîz-i tâk-ı hânkâh-ı ‛âlem-i bâlâ

Girih-peyvend-i ebrû-yı cebîn-i şâhed-i gayret

Nigâh-ı merhamet-bahşâ-yı çeşm-i şûh-ı istignâ

Delîl-i ‛akl-ı ser tenhâ-hırâm-ı vâdî-i hayret

Enîs-i cân-ı her-‛uzlet-güzîn-i kûşe-i sevdâ

Nevâ-bahşende-i râmişgerân-ı bezm-i her-gülşen

Direm-rîzende-i deff-i zer-efşân-ı gül-i ra‛nâ

Debistân-ı kademde ol debîr-i lem yezelsin kim

İki harf ile kıldun on sekiz bin ‛âlemi inşâ

Hemîşe vahdetün zikr-i dilinde sûsen-i bâgun

Açık nezzâre-i sun‛unda çeşm-i nergis-i şehlâ

Seni her biri bir yüzden görürler zâhir ü bâtın

Merâtibce mezâhir zâtuna bu cümle-i eşyâ

Gehî nâr-ı celâlün şu‛lesi ahcârdan zâhir

Gehî nûr-ı cemâlün pertevi eşcârdan peydâ

Visâlün bezmine sâgar ser-i mestân-ı dürd-âşâm

Cemâlün şem‛ine pervâne hurşîd-i cihân-ârâ

Neden ney gibi efgân eylerüm bezm-i firâkunda

Kılurken gûş-ı cânum nahnü akreb nagmesin ısgâ

Şifâ-sâz olmasa ger şerbet-i lâ-taknetû cânâ

Vücûdum eyler idi tâb-ı havf-ı ma‛şiyet ifnâ

Be-hakk-ı şâh-ı evreng-i bülend-i kurb-ı Yezdânî

Be-hakk-ı câ-nişîn-i mesned-i eyvân-ı ev ednâ

Münevver kıl İlâhî dîde-i cânum ola tâ kim

Müşâhid men ‛aref âyînesinden şâhed-i ma‛nâ

(Arıkoğlu, İsmail (1999). Âlî (Edirneli Hüseyin Efendi) Hayatı, Sanatı, Eserleri ve Divanının Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Elazığ: Fırat Üniversitesi. 3-4.)

Gazel

Biz tâlib-i yâruz bize agyâr gerekmez

Rindân u mey ü kûşe-i gülzâr gerekmez

Besdür ser-i kûyunda bize nâliş-i efgân

Âheng-i ney ü nagme-i evtâr gerekmez

Virmiş tutalum vuslatı bir nakd-ı revâna

Her serv-i gül-endâmla bâzâr gerekmez

Nûş-ı mey-i la‛l-i şeker-efşânı tururken

Zevk-i sitem-i gamze-i hûn-hâr gerekmez

Âlî gibi âşüfte-i zülf-i gam-ı aşka

Endîşe-i vasf-ı hat u ruhsâr gerekmez

(Arıkoğlu, İsmail (1999). Âlî (Edirneli Hüseyin Efendi) Hayatı, Sanatı, Eserleri ve Divanının Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Elazığ: Fırat Üniversitesi. 128.)

Riyâzü’r-rahme’den

Bu nuhustîn ravza rahmet-i ezhâr-ı fezâ’il-i ‛amîme-i tevhîd ile ârâstedür. Ol Hudâvend-i ‛âlem ki nakkâş-ı ma‛rifeti suver-i muhaddirât-ı gaybîyi hacerât-ı kulûb-ı ‛âşıkânda nigâşte ve ferrâş-ı mahabbeti hıyâm-ı kurbeti fezâ-yı hevâ-yı ‛âşıkânda berefrâşte kılmışdur. Ne gümândasın ki hil‛at-i tevhîdi ve kabâ-yı tahmîdi hemân senün kâmet-i isti‛dâduna râst gelmiş ola. Kilâ belki her muhaddirât ki nihân-hâne-i ‛ademden ‛azîmet-i seyr-i zînet-sarây-ı vücûd eylemişdür ve her zâviye-nişîn ki savma‛a-i humûlden âheng-i temâşâ-yı çemen-i encümen-i şühûd kılmışdur. Sadâ-yı vecd-engîz-i Eşhedân lâ İlâhe İllallâh ile kılur her vakt ki pîşgâh-ı semâ‛-hâne-i gûş-ı hûşdan perde-i peşmîn-i gafleti nûr-ı dîde-i dest-i intibâh idesin. Cümle-i zerrât-ı kâ’inâtdan nevâ-yı cân-fezâ-yı Subhâne Rabbiye’l-alâ işidirsin ve her gâh ki seniyye-i mahabbet-i ehadiyyet ile târ-ı vücûddan ‛ukde-güşâ-yı kesâfet-i beşeriyyet olasın bülbülân-ı bâg-ı kevnden her birini hutbe-i belîge tevhîd-i Rabb-i ‛izzete âgâz eylemiş bulursun.”

(Riyâzü'r-rahme, Kayseri Raşid Efendi Eski Eserler Kütüphanesi, Nr.102, vr. 9b-10a.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1HULKÎ, Hasand. 1849 - ö. 1893Doğum YeriGörüntüle
2CEVRÎ, Harrat-zâde İbrahim Cevrîd. ? - ö. 1585Doğum YeriGörüntüle
3ASKERÎ, Mehmedd. ? - ö. 1591Doğum YeriGörüntüle
4HULKÎ, Hasand. 1849 - ö. 1893Doğum YılıGörüntüle
5CEVRÎ, Harrat-zâde İbrahim Cevrîd. ? - ö. 1585Doğum YılıGörüntüle
6ASKERÎ, Mehmedd. ? - ö. 1591Doğum YılıGörüntüle
7HULKÎ, Hasand. 1849 - ö. 1893Ölüm YılıGörüntüle
8CEVRÎ, Harrat-zâde İbrahim Cevrîd. ? - ö. 1585Ölüm YılıGörüntüle
9ASKERÎ, Mehmedd. ? - ö. 1591Ölüm YılıGörüntüle
10HULKÎ, Hasand. 1849 - ö. 1893MeslekGörüntüle
11CEVRÎ, Harrat-zâde İbrahim Cevrîd. ? - ö. 1585MeslekGörüntüle
12ASKERÎ, Mehmedd. ? - ö. 1591MeslekGörüntüle
13HULKÎ, Hasand. 1849 - ö. 1893Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14CEVRÎ, Harrat-zâde İbrahim Cevrîd. ? - ö. 1585Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15ASKERÎ, Mehmedd. ? - ö. 1591Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16HULKÎ, Hasand. 1849 - ö. 1893Madde AdıGörüntüle
17CEVRÎ, Harrat-zâde İbrahim Cevrîd. ? - ö. 1585Madde AdıGörüntüle
18ASKERÎ, Mehmedd. ? - ö. 1591Madde AdıGörüntüle