CÜNÛNÎ AHMED DEDE, Larendeli

(d. 950?/1543? - ö. 1030/1620)
tekke şairi
(Tekke / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Mesnevî-i Şerifin sırlarına vakıf, yüksek dereceli bir zat olan mutasavvıfın asıl adı Ahmed’tir. Kapılmış olduğu cezbe sebebiyle Cünûnî diye anılmış ve eserlerinde bu mahlası kullanmıştır. Karaman’ın Lârende kasabasında Mevlevi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Ahmet Cünûnî Dede’nin doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber yaklaşık 950/1543 olduğu tahmin edilmektedir. Ailesi hakkında fazla bilgi yoktur. Babasının adı kaynaklarda Süleyman olarak geçmekteyse de Bursa Şer’iyye Sicilleri’ndeki bir kayıtta Yusuf olarak geçmektedir. Ayrıca Cünûnî’den sonra postnişin olan kız kardeşinin oğlu olan Mevlevî Zihnî Salih Dede’den bahsedilmektedir (Kara 2010: 458).

 Cünûnî, ilk tahsilini doğduğu yerde yaptıktan sonra Konya’ya giderek devrin ileri gelen alimlerinden iyi bir medrese tahsili almıştır. Müsbet bilimler dalında yetenek sahibi olduktan sonra kendisini tasavvufî bilimlere adamış, medrese ilimleri tahsil ettiği sırada hem ailesinden aldığı terbiye, hem de Konya’nın özelliği sebebiyle Mevlevîliğe meylederek merkez dergahta çalışmaya devam etmiştir. Mesnevi diliyle çok ilgilenmiştir. Mevlevî tarikatında Tevfik Tezkiresine göre Ebubekir Çelebi’ye, Esrar Tezkiresine göre ise I. Bostan Çelebi’ye intisab ederek müridleri arasına katılarak yıllarca şeyhinin emrinde çalışmıştır. Şeyhinden dervişlik hırkasını giymiştir. Üstün yeteneğinden dolayı Mâder-i Mevlânâ dergâhının dervişlerinden biri olmuş ve uzun yıllar Lârende Mevlevihanesinde hizmet etmiştir. Çilesini tamamladıktan sonra Bağdat Mevlevihanesinin mesnevihanlığı için Bağdat’a gitmiş ve ömrünün en faal yıllarını Bağdat’ta geçirmiştir (Gülcan 1996: 65). Mustafa Kara, burada sürdürdüğü mesnevihanlık hizmetiyle mesnevî ve Mevlevîliğin Arap topraklarında tanınması ve yerleşmesine katkıda bulunduğunu söyler ve Bestekar Osman Dede’nin Bağdat Mevlevîhanesi’nde yetiştiği bilgisini verir (Kara 2010: 463). Ahmet Cünûnî Dede 1020/1611 yılında yerine Ahmet Niyazi Dede’yi halife bırakarak Konya’ya dönmüştür. Çünkü ömrünün son yıllarını Konya’da geçirmek istiyordu. Fakat Ebubekir Çelebi tarafından Bursa’ya görevlendirilmiş ve burada bir Mevlevihane yapması istenmiştir. Yeğeni Salih’i yanına alıp Bursa'ya giderek dergah yapılıncaya kadar Setbaşı’nda Yakub Efendi Tekkesi’nde görev yapmıştır. 1615 yılında âsitane’nin yapımı tamamlanmış ve burada altı yıl postnişinlik ve mesnevihanlık görevlerinde bulunmuştur. Beyânî’nin “Kıldı Cünûnî Dede teslim-i ruh” mısraının delaleti olan 1030/1620 yılında vefat etmiştir. Bursa Mevlevihanesi'nin haziresinde bulunan kabrinin üzerine daha sonra ahşap bir türbe yapılmıştır (Yılmaz 2007: 295).

Âlim, fazıl aynı zamanda da şair bir zât olan Cünûnî, ömrünün büyük bir bölümünü Mevlevîlik ve mesnevihanlık yaparak geçirmiştir. Kaynaklar şairliği, Türkçe ve Farsça pek çok şiir yazdığı konusunda hemfikir olmakla birlikte zamanımıza çok az şiiri gelmiştir. Esrar Dede, Cünûnî’nin bir divanı olduğundan bahsetmişse de başka kaynaklarda böyle bir bilgi mevcut değildir (Esrar Dede 89: 82). Kaynaklardaki bilgilere göre şiirlerinin bir araya getirilmesini kendisi istememiştir. Bu da onun melamî meşrebliği ile ilgili olmalıdır. Her Mevlevî iyi derece Farsça bilgisine sahip olması gerekir. Çünkü Mevlevîhâneler Farsça öğretim merkezleri durumundadır. Aruz ölçüsündeki şiirleri zamanında dilden dile dolaşmıştır. 

Kaynakça

Atlansoy, Kadir (1998). Bursa Şairleri. Bursa: Asa Kitabevi.

Cünûnî Ahmed Dede (1976). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 2. İstanbul: Dergah Yay.

Esrar Dede. Tezkire-i Şuarâ-yı Mevleviyye. İstanbul Üniv. Küt. Yazma Eserler Böl. No: 89.

Gülcan, D. Ali (1989). Geçmiş Yüzyılların Karaman Büyükleri ve Şairleri. Ankara: Bifa Şirketler Grubu Yay.

Hızlı, Mefail, Murat Yurtsever (hzl.) (2000). Baldırzade Selîsî Ravza-i Evliya. Bursa: Arasta Yay.

İsmail Beliğ (1302/1884). Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı Dânişverân-ı Nâdiredân (Tıpkıbasım). Bursa Hüdavendigâr Vilayeti Matbaası.

Kara, Mustafa (2010). Türk Tasavvuf Tarihi Araştırmaları (Tarikatlar-Tekkeler-Şeyhler). İstanbul: Dergâh Yay.

Kara, Mustafa (1993). “Cünûnî Ahmed Dede”, İslâm Ansiklopedisi. C. 8. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. 130.

Kara, Mustafa (1990). Bursa'da Tarikatlar ve Tekkeler. Bursa: Uludağ Yay.

Kara, Mustafa (1996). “Bursa Mevlevîhânesi ve Ahmed Cunûnî Dede Vakfiyesi”. Türkiyat Araştırmaları Dergisi. Sayı: 2. Konya: Selçuk Üniversitesi. 155-165.

Tevfik. Mecmuatü’t-Terâcim. İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Yazma Eserler Bölümü No: 192.

Yavuz, A Fikri, İ. Özen (hzl.) (1972). Bursalı Mehmed Tahir Osmanlı Müellifleri. C. 1. İstanbul: Meral Yay.

Yılmaz, Necdet (2007). Osmanlı Toplumunda Tasavvuf (17. Yüzyıl). İstanbul: Osmanlı Araştırmaları Vakfı Yay.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. MEHMET ÜNAL
Yayın Tarihi: 06.07.2014
Güncelleme Tarihi: 06.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Gazel

Men tûti-i kudsem ten fâni kafesimdir

İhya eden enfâs-ı Mesîhâ nefesimdir

Men bâr-ı emanet çekici bir şütûrum kim

Nâlem reh-i maksûduma bang-i ceresimdir

Dil virmedi dünyaya olan ârif-i billâh

Bunca sebeb-i meks hevâ vü hevesimdir

Ol lem’a-yı ruhsar durur asl-ı semaım

Mûsî sıfatım nûr-ı seçer muktebesimdir

Gencine-i esrâr olalı kalb-i Cünûnî

Nefs-i ejder-i hakka ki kemîne asesimdir

Yavuz, A Fikri, İsmail Özen (hzl.) (1972). Bursalı Mehmed Tahir Osmanlı Müellifleri. C. 1. İstanbul: Meral Yay. 81-82.

(Haylî’nin Cünûnî’ye Yazdığı Tarih)

Tarih

Hamdülillâh ki bu diyar içre

Aşikâr oldu sırr-ı Mevlânâ

Geldi bir mürşid-i tarik-ı İlâh

Urdı işbu makam-ı hûba bina

Dimiş ana meger ki rüyâda

Server-i enbiyâ Resûl-i Huda

Sana emroldı Cânib-i Hak’dan

Eyle var Bursa şehrini me’va

Emrine imtisâlen ol da gelüb

Kıldı hükm-i şerifini icra

Mevlevîler bu cây-ı dilkeşde

Süricek döne döne zevk u safa

Hikmet-i evliyâile Haylî

Didi tarih içün bu beyti ana

Mevlevîhaneyi Cünûnî Dede

Eyledi hû diye diye ihya

Kara, Mustafa (2010). Türk Tasavvuf Tarihi Araştırmaları (Tarikatlar-Tekkeler-Şeyhler). İstanbul: Dergâh Yay. 460.


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1CELÂL, Yegân-zâde Celâl Efendid. ? - ö. 1611Doğum YeriGörüntüle
2NESRÎ, Nesrî Çelebid. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3CEMÂLÎ, Şeyh Cemâleddîn İshâk Efendid. ? - ö. 1526-27Doğum YeriGörüntüle
4CELÂL, Yegân-zâde Celâl Efendid. ? - ö. 1611Doğum YılıGörüntüle
5NESRÎ, Nesrî Çelebid. ? - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6CEMÂLÎ, Şeyh Cemâleddîn İshâk Efendid. ? - ö. 1526-27Doğum YılıGörüntüle
7CELÂL, Yegân-zâde Celâl Efendid. ? - ö. 1611Ölüm YılıGörüntüle
8NESRÎ, Nesrî Çelebid. ? - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
9CEMÂLÎ, Şeyh Cemâleddîn İshâk Efendid. ? - ö. 1526-27Ölüm YılıGörüntüle
10CELÂL, Yegân-zâde Celâl Efendid. ? - ö. 1611MeslekGörüntüle
11NESRÎ, Nesrî Çelebid. ? - ö. ?MeslekGörüntüle
12CEMÂLÎ, Şeyh Cemâleddîn İshâk Efendid. ? - ö. 1526-27MeslekGörüntüle
13CELÂL, Yegân-zâde Celâl Efendid. ? - ö. 1611Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14NESRÎ, Nesrî Çelebid. ? - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15CEMÂLÎ, Şeyh Cemâleddîn İshâk Efendid. ? - ö. 1526-27Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16CELÂL, Yegân-zâde Celâl Efendid. ? - ö. 1611Madde AdıGörüntüle
17NESRÎ, Nesrî Çelebid. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle
18CEMÂLÎ, Şeyh Cemâleddîn İshâk Efendid. ? - ö. 1526-27Madde AdıGörüntüle