Madde Detay
FEDÂYÎ
(d. ?/? - ö. ?/?)
Tekke Şairi
(Tekke / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı bilinmeyen âşık, Tokat’ın Zile ilçesinde doğar. Yazdığı İstanbul Destanı’nın bir dörtlüğünde 1813 yılında ölen ustası Talibî’den bahsetmesi onun 19. yüzyılın başlarında yaşadığını ve usta bir âşık olarak şairlik yaptığını gösterir. Dolayısıyla Âşık Fedayi, 18. yüzyılın sonu ile 19. yüzyılın ilk yarısında yaşamış ve her iki yüzyıla da mal olmuş bir şairdir. Hayatı seyahatlerle geçmiş ve bir Bektaşi dergâhı olan Mısır’daki Kaygusuz Dergâhı’nda bir süre bulunmuştur. Aldığı dinî eğitim sayesinde Arapçaya hâkimdir. Oldukça iyi bir öğrenim gördüğü divan edebiyatı tarzında yazdığı şiirlerden ve aruz ölçüsünü kullanmaktaki maharetinden anlaşılır.
Fedâyî mahlasını kullanmıştır. Şiirleri 16. ve 17. yüzyıllarda yaşamış ve Fedayî mahlasını kullanmış başka âşıklarınkiyle karıştırılmaktadır. Ustası yine Tokatlı bir âşık olan Talibî’dir. Genellikle dinî-tasavvufi konuları işlemiş olan âşık, şiirlerinde tarikat hayatı, Allah aşkı, Peygamber sevgisi, Kur’an-ı Kerim’i okumanın faziletleri, dünyanın fâniliği, insanoğlunun yaratılış sebebi gibi konulara dikkat çekmiş ve dinî yaşama dair çeşitli nasihatlerde bulunmuştur. Bağlı bulunduğu tarikatin etkisiyle Hz. Ali ve Hz. Hüseyin’i anlattığı ve Kerbela olayını ele aldığı şiirlerinin yanı sıra az da olsa sıla özlemini dile getirdiği ve tabiatı terennüm ettiği şiirleri de mevcuttur. Âşığın İstanbul’u anlattığı yirmi dörtlükten oluşan bir de İstanbul Destanı vardır.
Âşıkane tarzda söylediği koşma ve semailerinin yanı sıra divan ve musammatları da mevcuttur. Şiirlerinde sıklıkla tasavvufi konuları işlemiştir. Genellikle hecenin 8’li ve 11’li kalıplarını kullanmıştır. Heceyle yazdığı şiirlerinde sade bir dil kullanmış ancak aruzlu şiirlerinde Arapça ve Farsça kelimelere ve tamlamalara yer vermiştir.
Kaynakça
Ergun, Sadeddin Nüzhet (1955). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri: Bektaşî Edebiyatı Antolojisi C. 1-2. İstanbul: İstanbul Maarif Kitaphanesi.
Öztelli, Cahit (1944). Zileli Şairler. Samsun: Samsun Vilayet Matbaası.
Öztelli, Cahit (1955). Halk Şiiri: XVIII. Yüzyıl. İstanbul: Varlık Yay.
Sevengil, Refik Ahmet, Yüzyıllar Boyunca Halk Şairleri. İstanbul: Atlas Kitabevi.
Yardımcı, Mehmet (1983). Yüzyıllar Boyu Zileli Halk Ozanları. Ankara: Ayyıldız Matbaası.
Yardımcı, Mehmet, Hayrettin İvgin (1983). Zileli Fedâî. Ankara: Ayyıldız Matbaası.
Yardımcı, Mehmet (1983). Yüzyıllar Boyu Zileli Halk Ozanları. Ankara: Ayyıldız Matbaası.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ AHMET ÖZGÜR GÜVENÇYayın Tarihi: 13.09.2013Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Tarîkat kutbunda tecdîd olmayan
Yediği haramdır yerse ne fayda
Makbul dergâh bîatine girmeyen
Ben lâyık-ı şâhım derse ne fayda
İsm-i a’zam kaydına da düşmeyen
Dört kapudan kırk makamdan geçmeyen
İşleğini yetmiş üçte seçmeyen
Bîhûdedir özün yursa ne fayda
Keşt-i Nûh gemisine girmeyen
Nâr ü bâd ü âb ü hâke ermeyen
Bir mürşid elinden dolu içmeyen
İsmine evlâdlık koysa ne fayda
Hem o kubbe idi kubbe o idi
Bu cihan ne deryâ ne de su idi
Evvel âhır yine dünya bu idi
Ahmak buna özün yorsa ne fayda
Cebrâil kırk bin yıl havada döndü
Çok zaman Allah’ı gayette bildi
Görünce bir kubbe üstüne kondu
Sen sensin ben benim dese ne fayda
Fedâyî tecellâ nokta-i bâya
Gâhî hece okur gâh verir sâye
Özü çürük kirişe koysa yaya
Menzil aldıramaz koysa ne fayda
Ergun, Sadeddin Nüzhet (1955). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri: Bektaşî Edebiyatı Antolojisi C.1-2. İstanbul: İstanbul Maarif Kitaphanesi. 169-170.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 13.09.2013Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Tarîkat kutbunda tecdîd olmayan
Yediği haramdır yerse ne fayda
Makbul dergâh bîatine girmeyen
Ben lâyık-ı şâhım derse ne fayda
İsm-i a’zam kaydına da düşmeyen
Dört kapudan kırk makamdan geçmeyen
İşleğini yetmiş üçte seçmeyen
Bîhûdedir özün yursa ne fayda
Keşt-i Nûh gemisine girmeyen
Nâr ü bâd ü âb ü hâke ermeyen
Bir mürşid elinden dolu içmeyen
İsmine evlâdlık koysa ne fayda
Hem o kubbe idi kubbe o idi
Bu cihan ne deryâ ne de su idi
Evvel âhır yine dünya bu idi
Ahmak buna özün yorsa ne fayda
Cebrâil kırk bin yıl havada döndü
Çok zaman Allah’ı gayette bildi
Görünce bir kubbe üstüne kondu
Sen sensin ben benim dese ne fayda
Fedâyî tecellâ nokta-i bâya
Gâhî hece okur gâh verir sâye
Özü çürük kirişe koysa yaya
Menzil aldıramaz koysa ne fayda
Ergun, Sadeddin Nüzhet (1955). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri: Bektaşî Edebiyatı Antolojisi C.1-2. İstanbul: İstanbul Maarif Kitaphanesi. 169-170.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Tarîkat kutbunda tecdîd olmayan
Yediği haramdır yerse ne fayda
Makbul dergâh bîatine girmeyen
Ben lâyık-ı şâhım derse ne fayda
İsm-i a’zam kaydına da düşmeyen
Dört kapudan kırk makamdan geçmeyen
İşleğini yetmiş üçte seçmeyen
Bîhûdedir özün yursa ne fayda
Keşt-i Nûh gemisine girmeyen
Nâr ü bâd ü âb ü hâke ermeyen
Bir mürşid elinden dolu içmeyen
İsmine evlâdlık koysa ne fayda
Hem o kubbe idi kubbe o idi
Bu cihan ne deryâ ne de su idi
Evvel âhır yine dünya bu idi
Ahmak buna özün yorsa ne fayda
Cebrâil kırk bin yıl havada döndü
Çok zaman Allah’ı gayette bildi
Görünce bir kubbe üstüne kondu
Sen sensin ben benim dese ne fayda
Fedâyî tecellâ nokta-i bâya
Gâhî hece okur gâh verir sâye
Özü çürük kirişe koysa yaya
Menzil aldıramaz koysa ne fayda
Ergun, Sadeddin Nüzhet (1955). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri: Bektaşî Edebiyatı Antolojisi C.1-2. İstanbul: İstanbul Maarif Kitaphanesi. 169-170.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Koşma
Tarîkat kutbunda tecdîd olmayan
Yediği haramdır yerse ne fayda
Makbul dergâh bîatine girmeyen
Ben lâyık-ı şâhım derse ne fayda
İsm-i a’zam kaydına da düşmeyen
Dört kapudan kırk makamdan geçmeyen
İşleğini yetmiş üçte seçmeyen
Bîhûdedir özün yursa ne fayda
Keşt-i Nûh gemisine girmeyen
Nâr ü bâd ü âb ü hâke ermeyen
Bir mürşid elinden dolu içmeyen
İsmine evlâdlık koysa ne fayda
Hem o kubbe idi kubbe o idi
Bu cihan ne deryâ ne de su idi
Evvel âhır yine dünya bu idi
Ahmak buna özün yorsa ne fayda
Cebrâil kırk bin yıl havada döndü
Çok zaman Allah’ı gayette bildi
Görünce bir kubbe üstüne kondu
Sen sensin ben benim dese ne fayda
Fedâyî tecellâ nokta-i bâya
Gâhî hece okur gâh verir sâye
Özü çürük kirişe koysa yaya
Menzil aldıramaz koysa ne fayda
Ergun, Sadeddin Nüzhet (1955). Bektaşî Şairleri ve Nefesleri: Bektaşî Edebiyatı Antolojisi C.1-2. İstanbul: İstanbul Maarif Kitaphanesi. 169-170.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | GÜLAM HAYDAR (SEFİL HAYDAR) | d. 1851 - ö. 1914? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Suzan Çataloluk | d. 01 Ocak 1951 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | MUSTAFA KOÇAK/MUSTAFA, Mustafa Sancar | d. 1970 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | GÜLAM HAYDAR (SEFİL HAYDAR) | d. 1851 - ö. 1914? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Suzan Çataloluk | d. 01 Ocak 1951 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | MUSTAFA KOÇAK/MUSTAFA, Mustafa Sancar | d. 1970 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | GÜLAM HAYDAR (SEFİL HAYDAR) | d. 1851 - ö. 1914? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Suzan Çataloluk | d. 01 Ocak 1951 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | MUSTAFA KOÇAK/MUSTAFA, Mustafa Sancar | d. 1970 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | GÜLAM HAYDAR (SEFİL HAYDAR) | d. 1851 - ö. 1914? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | Suzan Çataloluk | d. 01 Ocak 1951 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | MUSTAFA KOÇAK/MUSTAFA, Mustafa Sancar | d. 1970 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | GÜLAM HAYDAR (SEFİL HAYDAR) | d. 1851 - ö. 1914? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | Suzan Çataloluk | d. 01 Ocak 1951 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
15 | MUSTAFA KOÇAK/MUSTAFA, Mustafa Sancar | d. 1970 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |