HAYRÎ, Süleymân Hayrî

(d. 1260/1844 - ö. 1309/1892)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

20 Muharrem 1260/10 Şubat 1844 tarihinde Nevşehir’de doğdu. Aslen Kayseri’nin Tavlusun Köyü'ndendir. Nevşehir ve Kayseri’de bir müddet okuduktan sonra İstanbul’a geldi ve 12 yaşında Enderun Mektebi’ne kaydoldu. Tahsil hayatı Mülkiye Mektebi ve Darülfünun’da devam etti. 1273/1856-57’de Enderun hademeliği ile başlayan devlet görevi, Enderun Mektebi inşâ muallimliği, Rüsumât Emaneti Tahrirat müsevvidliği, Yanya valiliği ve tekrar müsevvidlik ile sürdü. 27 Ramazan 1293/16 Ekim 1876 tarihli Basîret gazetesinde çıkan Hersek meselesine dair bir makalesi, Rusya elçisi İgnatiyef’i rahatsız ettiği için Sadrazam Mütercim Rüştü Paşa’nın emriyle Kayseri’de ikamete mecbur edildi. Bu arada bir borç meselesi yüzünden tutuklandı. Ancak 21 Şevval 1296/8 Ekim 1879 tarihinde beraat etti ve 1 Ramazan 1299/17 Temmuz 1882’de İstanbul’a getirilerek eski görevine iade edildi. 3 Şabân 1309/3 Mart 1892 tarihinde Kadıköy’deki evinde vefat eden Süleyman Hayrî Bey, Kuşdili civarındaki mezarlıkta gömülüdür. Tanınmış ressamlardan Fehiman Bey, şairin oğludur.

Kaynaklarda Âdâbü’l-Mülûk, Âdâbü’l-Ulemâ ve Bahrü’l-Kâfiye adlı basılmamış üç eserinin bulunduğu bildiriliyorsa da bu eserlerin nüshalarının nerede olduğu bilinmemektedir. Diğer eserleri şunlardır:

1. Güvâh-ı Dil: 32 büyük sayfa tutarında kaside, gazel ve şarkılardan oluşan bir eserdir. 1291 yılında İstanbul'da basılmıştır. Bu eser için şairin şiirlerinden seçerek oluşturduğu bir Dîvânçe'si de demek mümkündür.

2. Levhatü’l-Kavâ’id: Farsça kuralları anlatan bir eserdir. 1283’te litoğrafya ile basılmıştır.

3. Hayri Bey Kütüğü: Hayrî Bey’in eserin kaleme alındığı tarih olan 1304 Muharrem'inden 1499 Zilhicce'sine kadar doğacak çocuklar için ebced hesabıyla 30’ar isim ve mahlası ihtiva eden bir eserdir. 1304’te telif edilmiş ve İstanbul'da basılmıştır. Kütük'teki isim ve mahlaslardan önce 24 beyitlik mesnevi tarzında yazılmış bir manzum mukaddime bulunmaktadır.

4. Mesnevî-i Şerîf Tercümesi: Mesnevî’nin bir kısmının nazmen tercümesidir. 1308'de İstanbul'da basılmıştır.

5. Hayrü’l-Lugat: Türkçe-Arapça-Farsça üzerine yazılmış manzum lugattir.

Güvâh-ı Dil'inde divan edebiyatının hemen bütün nazım şekillerinden örnekler vermeye çalışan Hayrî Bey, özellikle gazellerinde klasik şairlerin izinden gitmiştir. Şiirlerinin büyük çoğunluğu aşk üzerine olan şair, devrinin orta dereceli şairlerinden addedilebilir.

Kaynakça

Bursalı Mehmed Tâhir (1333). Osmanlı Müellifleri. C.2. İstanbul. 69-70.

Gövsa, İbrahim Alaaddin (yty.). Türk Meşhurları Ansiklopedisi. İstanbul. Fsk. 6. 174.

İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C.2. İstanbul: Dergâh Yay. 606-610.

Köksal, M. Fatih (1998). Kayserili Divan Şairleri. Kayseri: Geçit Yay. 183-189.

Köksal, M. Fatih (2004). “Hayrî”. Türk Dünyası Edebiyatçılar Yazarlar ve Şairler Ansiklopedisi. C.4. Ankara: AKM Yay. 440-441.

Kutlar Oğuz, Fatma Sabiha, M. Çakır, H. Koncu (2012). Mehmed Tevfik, Kâfile-i Şu’arâ. İstanbul: Doğu Kütüphanesi. 302-304.

Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1981). “Hayrî”. C. 5. İstanbul: Dergâh Yay. 183-184.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: PROF. DR. MEHMET FATİH KÖKSAL
Yayın Tarihi: 17.09.2013
Güncelleme Tarihi: 02.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Mesnevi Tercümesine Dair Sipâs-nâme Adlı Manzumesinden:

Kasîdemle tefâhür eyler eslâf

Başında gezdir[ir]se çok mu ahlâf

Tevârîhim cihâna verdi hayret

Nasıl vermez ki mümtâzım ben elbet

Sühanda Nef’î’ye meydân okutdum

Nice Sâmî’lere dîvân okutdum

Hele şarkîlarım [hep] dil-rübâdır

Değil Vâsıf da böyle şi’re kâdir

Taşı medh etsem olur ayn-ı gevher

Güher hicvimle olur sanki kemter

Cihân-ı ma’rifet hâmemle mahkûm

Elimde lafz u ma’nâ kırmızı mûm

Bütün âsâr-ı pâkim buldu şöhret

Senin sâyendir Allâh’ım bu ni’met

Tabî’atsiz ne mümkin şâ’ir olmak

Anın-çün sa’y ile başdur yorulmak

(…)

(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemâl (1988). Son Asır Türk Şairleri. C.2. İstanbul: Dergâh Yay. 608.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1DOĞU ÂŞIĞI, İsmet Tambaşd. 1938 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2FÜRÛĞÎd. ? - ö. 1614/15Doğum YeriGörüntüle
3Mustafa Miyasoğlud. 14 Ağustos 1946 - ö. 01 Ağustos 2013Doğum YeriGörüntüle
4İKRÂRÎ, Mehmedd. 1844 - ö. 1904Doğum YılıGörüntüle
5NİYÂZÎ, Ahmed Niyâzî Efendi, Serezlid. 1844 - ö. 1900Doğum YılıGörüntüle
6REŞÂD, V. Mehmedd. 1844 - ö. 1918Doğum YılıGörüntüle
7RASİM, Mustafa, Acemoğlud. 1829 - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
8İSMET, Mustafa İsmet Efendi, Pepe İsmetd. 1833 - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
9RÂŞİD, İbrahim Râşidd. 1812 - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
10Nail Memikd. 30 Ağustos 1916 - ö. 1989MeslekGörüntüle
11ŞÂKİR, Ahmed Paşad. ? - ö. 1819MeslekGörüntüle
12TAKÎ, Takiyeddîn Mehmed Paşad. ? - ö. 1893MeslekGörüntüle
13SELÂM, Tâhir Selâm Beyd. ? - ö. 1844Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14ÂSIM, Mütevellî-zâde Âsım Ahmedd. ? - ö. 19. yy.Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15FATMA NERÎME HANIMd. ? - ö. 19. yy.Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16ES'AD, Meşaleci-zâde Es'ad Beyd. ? - ö. 1793-94Madde AdıGörüntüle
17ŞEKÛRÎ, Himmet-zâde Şeyh Abduşşekûr Efendid. ? - ö. 1766-1767Madde AdıGörüntüle
18SEBKATÎ, I. Mahmudd. 2 Ağustos 1696 - ö. 13 Aralık 1754Madde AdıGörüntüle