NECMÎ, Ömer Necmî Efendi, İstanbullu

(d. 1230/1815 - ö. 1307/1889)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

İstanbul'da 1230/1815 yılında doğdu. Asıl adı Ömer Necmî Efendi'dir. Şiirlerinde Necmî mahlasını kullandı. Askerlik mesleğindendi. Çeşitli yerlerde muhtelif askerî görevlerde bulunduktan sonra 1260/1844 yılında İstanbul'a geldi ve şeyhinin işaretiyle evlendi. Sonra yine görevi gereği Anadolu'nun çeşitli yerlerine gitti. 1277/1860 senesinde Şam'da bulundu. Halvetî, Şazelî ve Rufai tarikatlarına mensuptu. Halvetî tarikatından el aldığı şeyhi vefat edince yine aynı tarikattan Ahmed-i Deyyâr ve Hacı Bilâl Efendi'ye bağlanmıştı. Bunlar da vefat edince Şam'da Şazelî şeyhi Nûreddîn Efendi'ye bağlandı ve ondan irşad için icazet aldı. 1278/1861 yılında İstanbul'a döndüğünde ise beşinci mürşidi olarak Rufai şeyhi Ahmed Hakkı Efendi'ye bağlandı ve ondan da irşad için icazet aldı. 1291/1874 yılında Kula Redif binbaşılığından emekli oldu. Emekli olduktan sonra Manisa'nın kazası Alaşehir'e giderek orada kurulan dergahta irşada memur edildi. Burada uzun müddet kaldı. Sonra tekrar İstanbul'a döndü ve 1307/1889 senesinde İstanbul'da vefat etti. Hırka-i Şerîf civarına defnedildi.

Eserleri şunlardır:

1. Türkçe Dîvân: Eserin bilinen yazma nüshası Ankara Milli Kütüphane'de MK. Yz. A. 1919 numaradadır. Bu Dîvân daha sonra İstanbul'da 1284/1867 senesinde 95 sayfa hâlinde taşbaskı olarak basılmıştır. Dîvân'da 166 gazel, 2 murabba, 3 muhammes, 2 müseddes ve 1 müstezat yer almaktadır (Paşazade 2004: 42).

2. Farsça Dîvânçe: 1284/1867 yılında basılan Türkçe Dîvân'ının baş kısmında 10 sayfa hâlinde yer almaktadır. Bu Dîvânçe'de sadece tasavvufi gazeller bulunmaktadır. Ancak Türkçe Dîvân'ın sonunda da Farsça dört tahmis, bir müseddes ve bir gazel yer almaktadır (Paşazade 2004: 28).

3. Kasîde-i Elfiyye: Adından da anlaşılacağı gibi bu eser bin beyitten oluşmaktadır. Kaside nazım şekliyle yazılan bu manzume Tasavvufi mahiyettedir. Klasik kaside kurallarına uymayan Kasîde-i Elfiyye, sadece kafiye açısından kaside şeklindedir. Bu anlamda divan edebiyatındaki bilinen en uzun kasidelerden biri olarak kabul edilebilir. Nâcî'nin emekli olduktan sonra yazdığı bu eserde çeşitli peygamber kıssaları, Ehl-i Beyt'in çektiği sıkıntılar, on iki tarikatın sebeb-i hikmeti, yedi makamın sırrı, tasavvufta yedi sayısının hikmeti, yedi makamın nasıl geçileceği vb. konular işlenmiştir (Paşazade 2002: 34). Eserin tek yazma nüshası Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları No: 347/1'de bulunmaktadır.

4. Tuhfe-i Vahdet: Dinî-tasavvufi mahiyette 526 beyitten oluşan bir mesnevidir. On iki fasıl şeklinde düzenlenmiş bu tasavvufi manzumedir (Paşazâde 2002: 30). Eserin tek yazma nüshası Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları No: 347/2'de bulunmaktadır.

Ömer Necmî Efendi, Dîvân'ında ve diğer eserlerinde tasavvuf neşvesiyle şiirlerini yazmıştır. Tuhfe-i Vahdet ve Kasîde-i Elfiyye adlı eserlerinde hayatından kesitler de bulduğumuz Necmî, Farsça şiirlerinde de oldukça başarılıdır. Türkçe şiirlere Farsça tahmis yazması bunun göstergesidir. 1000 beyit hâlinde yazdığı Kasîde-i Elfiyye'de her beytin aynı kafiye etrafında yürümesi başarılması güç bir iş olarak değerlendirilmelidir. Bu yönüyle divan şiirinde pek görülmeyen bir yeniliğe de imza atmış demektir.

Kaynakça

Bursalı Mehmed Tahir (1333). Osmanlı Müellifleri. C. II. İstanbul.

Paşazade, Erhan (2002). Necmî Ömer Efendi'nin Dîvân, Tuhfe-i Vahdet ve Kasîde-i Elfiyye İsimli Eserlerinin Transkripsiyonlu Metni ve Divanı'nın İncelenmesi. Sivas: Cumhuriyet Üniversitesi.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: PROF. DR. MEHMET ARSLAN
Yayın Tarihi: 27.11.2014
Güncelleme Tarihi: 29.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Gazel

El çek ey dil zînet-i dâr-ı fenâdan dinle pend

Hem dahi ef'âl-i nâsa dime zinhâr nîk ü bed

Bunca âl ü fitneler hep çeşm-i fettândan imiş

Gün-be-gün eyler zuhûr envâ'-ı fitne bî-aded

Sanma ki bu hîle hud'a cümle iblîsin işi

Kimdir iblîs kimdir Âdem yokdur andan gayrı ferd

Özini pinhâna çekmiş dîde-i huffâşdan

Gizli eyler her işi yâ kimde vardır böyle fend

Görünür ey perde-i çâr-ı anâsırdan müdâm

Gösderir dürlü sanâyi' işte bak ey derd-mend

Bu halâyık çünki fermân-berdir anın emrine

Fâ'il-i mutlak odur âlemde bî-misl ü menend

Kıl hazer sen Necmiyâ ifşâ-yı esrâr itmeden

Bî-nişân ol lâ-mekân ol "kul hüvallâhu ahad"

Tuhfe-i Vahdet'ten:

Mürşidim insân-ı kâmil himmeti

Zâhir olup işte rûhâniyyeti

Geldi bir şeb kalbime bir hoş sadâ

Şöyle mest itdi beni bu hûb nidâ

Kıl hakîkat şehrine deyü sefer

Cânıma te'sîr itdi bu haber

Sarf-ı savtdan ârî idi bu sadâ

Anladım Rahmânî idi mutlakâ

Abdine ihsân lutf itse İlâh

Emr ü fermân-beridir bî-iştibâh

(Paşazade, Erhan (2002). Necmî Ömer Efendi'nin Dîvân, Tuhfe-i Vahdet ve Kasîde-i Elfiyye İsimli Eserlerinin Transkripsiyonlu Metni ve Divanı'nın İncelenmesi. Sivas: Cumhuriyet Üniversitesi. 99, 194.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1Işık Ergüdend. 24 Şubat 1960 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2ALİd. 1785 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3Mücap Ofluoğlud. 4 Kasım 1923 - ö. 11 Aralık 2012Doğum YeriGörüntüle
4SÜLÜK/HÜSEYİN/SÜLÜK HÜSEYİN, Bozbıyık Hüseyind. 1815-1820? - ö. 1900?Doğum YılıGörüntüle
5SÜLEYMANd. 1814-1815 - ö. 1854-1859Doğum YılıGörüntüle
6SIRRÎ, Şerîf Sırrı Efendid. 1815 - ö. 1854Doğum YılıGörüntüle
7NÂZİMÎ, Molla Bilâl Bin Mollâ Yûsufd. 1825 - ö. 1889Ölüm YılıGörüntüle
8NÂDİRÎ, Hasan Nâdird. 1830 - ö. 1889\'dan sonraÖlüm YılıGörüntüle
9HAKKI, Hacı İbrâhim Hakkı Efendid. 1826 - ö. 1889Ölüm YılıGörüntüle
10NAKDÎd. ? - ö. ?MeslekGörüntüle
11ŞEVKET, Şevket Bilâlîd. ? - ö. 19. yy.MeslekGörüntüle
12Aziz Behiç Serengild. 1907 - ö. 1962MeslekGörüntüle
13FEVZÎ, Afyonkarahisarlıd. ? - ö. 1835Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14TÂHİR, Mehmed Tâhir Efendid. ? - ö. 1846Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15EŞREF, Kassâb-zâde Eşref Mehmed Beyd. 1831 - ö. 1889Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16CENÂNÎ, Cenânî Çelebid. ? - ö. 16. Yüzyıl şaMadde AdıGörüntüle
17FEHMÎ, Süleymân Paşa-zâde İbrâhim Fehmî Beyd. ? - ö. 1853Madde AdıGörüntüle
18NÂ'İL, Antakyalı-zâde Seyyid Abdullah Nâil Efendid. ? - ö. 1715-16Madde AdıGörüntüle