ENVERî

(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4


Şiirlerinden hareketle XVII. yüzyılın dîvân sahibi şairlerinden biri kabul edilen Enverî’nin hayatı, eğitim durumu ve nereli olduğuna dair henüz elimizde kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Şairin yaşadığı dönem ve edebî şahsiyeti ile ilgili değerlendirmeler, Dîvân'ından hareketle yapılmıştır. Enverî, kendinden önce yaşamış olan Mürekkepçi Enverî ile karıştırılmıştır. Nitekim yazma eserin bulunduğu katalog bilgilerinde Dîvân'ın “Enverî Sûzenger İstânbûlî”ye (öl. 954/1547) ait olduğu bilgisi verilmektedir. Ancak Dîvân'da geçen tarihler, isimler ve bazı tahmislerden eserin başka bir Enverî’ye ait olduğu anlaşılmaktadır (Savran, 2010:11). Şairin yaşadığı dönemi tespit noktasında aktarılması gereken bilgilerden biri de XVII. yüzyıl dîvân şairlerinden (Küfrî-i) Bahâyî ile Enverî’nin şiirlerinde birbirine yer vermeleridir. Dîvân'da geçen “Bezm-i gamda sanmanuz bî-gânedür Âşık Hasan/ Câm-ı aşk-ı yâr ile mestânedür Âşık Hasan” matla’lı 222. gazelin Küfrî Bahâyî için yazıldığını söylemek mümkündür. Şairin Dîvân'ındaki çeşitli manzumelerden onun herhangi bir sebeple İstanbul’dan ayrı kaldığı ve bu yüzden vatan hasreti çektiği hissini veren çok sayıda örnek göze çarpmaktadır. Devrin kaynaklarında şairin ölüm tarihiyle ilgili de bir bilgiye rastlanamamıştır. Ancak Enverî’nin Ali Ağa-zâde için düşürmüş olduğu tarihin 1030/1620 yıllarına tekabül etmesinden onun I. Ahmed (öl. 1026/1617), I. Mustafa (öl. 1027/1618) ve II. Osman (öl. 1031/1622) gibi padişahların saltanat dönemlerini (İpekten,1998:9) gördüğünü söylemek mümkündür.

Şairin elimizde bulunan tek eseri Dîvân’ıdır. Sözkonusu Dîvân’ın tek yazma nüshası Süleymaniye Kütüphanesi’nde olup “07 Tekeli 750” numara ile kayıtlıdır. Baş tarafı eksik olan bir muhammes ile başlayan Enverî Dîvânı'nda, 11 tahmis, biri eksik 340 gazel, 1 müstezad, 4 tarih, 10 rubâî, 25 kıt’a, 5 nazm, 13 müfred ve 61 matla‘ (Savran 2010) bulunmaktadır. Dîvân’ın başı noksan olduğu için şairin münacat, naat ve kasideler yazıp yazmadığı ve bunların sayısı bilinmemektedir. Dîvân, kendisi de şair olan ve dîvânı bulunan Hasan Bahâyî (öl. 1630-1631) tarafından H.1038/M.1629 tarihinde istinsah edilmiştir. Yazma eser çeşitli nedenlerle zarar gördüğünden Enverî’nin mürettep bir dîvân tertip edip etmediğini bilmiyoruz. Ancak şairin hemen hemen bütün nazım şekilleriyle ilgili örnekler kaleme almasından ve bütün harflerle gazel yazmaya çalışmasından mürettep bir dîvân tertip etme gayretinde olduğunu söylenebilir.

Şiirlerinden hareketle XVII. yüzyıl şairi olarak değerlendirdiğimiz Enverî’nin dîvânında en çok yer verdiği nazım biçimi gazeldir. Şair, gazelin yanında kıt’a, rubâ’î, murabba, muhammes, tahmis, müstezâd, müfred ve matla’ gibi nazım biçimleriyle de şiirler yazmıştır. Enverî Dîvânı’nda -Arap alfabesinden- lâm ve mîm dışında bütün harflerle yazılmış gazeller bulunmaktadır. Şairin 340 gazelinden 300’ü beşer beyitten oluşmuştur. Enverî’nin gazellerini 5 beyit yazması döneminin bir özelliği olarak da kabul edilebilir. Zira daha önceki asırda Bâkî, Fuzûlî, Zâtî, Hayâlî ve Nev’î gibi şairlerin gazellerini genellikle 5 beyit yazdıkları ve bu anlayışın giderek yaygınlaştığı bilinmektedir (Bilkan, 2006: 254; Ambros, 1996:1-8). 

Enverî, şiirlerinde genellikle sade, duru ve akıcı bir dil kullanmıştır. Şair, değişik manzumelerinde “kişver-i mülk-i sühan, nahl-i heves-i ehl-i dil, pertev-i envâr-ı mahabbet, cân u dil-i uşşâk” gibi Arapça ve Farsça terkiplere yer vermekle beraber bu terkipler şiirin dilini etkileyecek durumda değildir. Şiirlerinin genelinde sade bir Türkçe kullanımı göze çarpan Enverî’nin dile getirilmesi gereken bir diğer özelliği ise dîvânında atasözü ya da “kelâm-ı kibâr” diye ifade edebileceğimiz sözlerin yanında bol miktarda deyime de yer vermesidir. Enverî Dîvânı’nda ele alınan temel konuların başında aşk gelir. Şair, aşk ve sevgiliyi diğer dîvân şairleri gibi her yönüyle ele alır. Ona göre şiirinin güzel, lezzetli oluşu ve şiirlerinin bu denli şöhret bulmasının sebebi aşktan yani sevgilisinden bahsetmesidir. Enverî’nin çeşitli beyitlerde mecâzî ve hakîkî aşk konuları üzerinde durduğunu da görürüz. Şairin mecâz yoluna girmesinin sebebi “Gitdüm reh-i mecâza hakîkat murâd idüp” şeklinde ifade ettiği üzere hakîkate ulaşma arzusudur. Enverî’nin gazellerinde en çok işlediği konulardan biri de rintliktir. Şair, “dünyanın geçiciliği, dünya ve hayata aldırış etmeme, tok gözlülük” gibi konuları ele aldığı bu tür şiirlerinde rindâne üslup denilen tarza uygun güzel örneklere yer vermiştir. Dîvân’ında Fâizî, Sipâhî, Hudâyî, Hüsrev, Şeyhülislâm Yahyâ, Fevrî, Fuzûlî, Sırrî ve Ulvî gibi şairlerin manzumelerine tahmisleri bulunan Enverî, şiirlerini Arap ve Fars şairleri ile de kıyaslayarak onları geçtiğini belirtir. Şair, aşk ve rintlik konularının yanında zaman zaman tasavvufî konulara da yer verir. Tasavvufla ilgili görüşler, daha çok konuya uygun düşen rediflerle yazılmış şiirlerde ve diğer manzumelerde ifade edilmiştir. Şiirlerinde yaşadığı yüzyıla ait çeşitli âdet, inanç ve telakkilere de yer veren Enveri’nin söylenmesi gereken bir diğer yönü ise dönemine ilişkin gözlemlemiş olduğu aksaklıkları mizâhî bir üslûp ile dile getirmesidir. 

Kaynakça

Akün, Ömer Faruk (1994). “Dîvân Edebiyatı”. İslâm Ansiklopedisi. İstanbul: TDV Yay.

Ambros, Edith Gülçin (1996). “Osmanlı Gazelinin Uzunluğunda Görülen Gelişmeler: 16. Yüzyılda Durum”. Journal of Turkish Studies 2(20):1-8.

Bilkan, Ali Fuat (2002). Hayrî-nâme’ye Göre XVII. Yüzyılda Osmanlı Düşünce Hayatı. Ankara: Akçağ Yay.

Bilkan, Ali Fuat (2006). “Orta Klasik Dönem: Şiir”. Türk Edebiyatı Tarihi. C. 2. İstanbul: KTB Yay.

Canım, Rıdvan (hzl.) (2000). Latîfî, Tezkiretü’ş-Şu’arâ. Ankara: AKM Yay.

Cengiz, Halil Erdoğan (1986). “Dîvân Şiirinde Musammatlar”. Türk Dili Dergisi Türk Şiiri Özel Sayısı II (Dîvân Şiiri) (415-417).

Coşkun, Menderes (2005). “Dîvân Şairlerinin Birbirleriyle İlgili Manzum Değerlendirmeleri”. Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi (13).

Çapan, Pervin (hzl.)  (2005), Safâyî, Tezkire-i Safâyî, (Nuhbetü’l-Âsâr Min Fevâ’idi’l-Eş’âr). Ankara: AKM Yay.

Dilçin, Cem (1986). “Dîvân Şiirinde Gazel”. Türk Dili Dergisi Türk Şiiri Özel Sayısı II (Dîvân Şiiri). ( 415-417).

Dilçin, Cem (1997). Örneklerle Türk Şiir Bilgisi. Ankara: TDK.

Doğan, Muhammet Nur (2002). “Klâsik Türk Edebiyatında Sanat ve Şair Felsefesi”. Eski Şiirin Bahçesinde. İstanbul: Alternatif Düşünce Yay.

Eraslan, Kemal (hzl) (1993). Ali Şir Nevâyî, Mîzânü’l-Evzân. Ankara: TDK.

Ergun, Sadettin Nüzhet (1936-1945). Türk Şairleri. C III. 1300.

İpekten, Haluk (1994). Nazım Şekilleri ve Aruz. İstanbul: Dergâh.

İpekten, Haluk (1998). Nef’î, Hayatı Sanatı Eserleri. Ankara: Akçağ Yay.

İsen, Mustafa vd. (2002). Eski Türk Edebiyatı El Kitabı. Ankara: Grafiker Yay.

Kavruk, Hasan (2001). Şeyhülislâm Yahyâ Dîvânı. Ankara: MEB Yay.

Kayabaşı, Bekir (1997). Kaf-zâde Fâizî’nin Zübdetü’l-Eş’ârı. Doktora Tezi. Malatya: İnönü Üniversitesi.

Köksal, M. Fatih (2001). Edirneli Nazmî, Mecmau’n-Nezâir. Doktora Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi.

Köksal, M. Fatih (2003), “Enverî”. Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. Ankara: AKM Yay.

Köseoğlu, Nevzat (1987). “17. Yüzyılda Türk Dünyası”. Başlangıcından Günümüze Büyük Türk Klâsikleri. İstanbul: Ötüken-Söğüt Yay.

Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatçı (2001). Ümmî Dîvân Şairleri ve Enverî Dîvânı. Ankara: MEB Yay.

Kutluk, İbrahim (hzl.) (1989). Kınalı-Zâde Hasan Çelebi, Tezkiretü’ş-Şu’arâ . C. 2. Ankara: TTK.

Küçük, Sabahattin (hzl.)(1994). Bâkî Dîvânı. Ankara: TDK Yay.

Levend, Agâh Sırrı (1998). Türk Edebiyatı Tarihi. Ankara: TTK Yay.

Macit, Muhsin (1996). Divân Şiirinde Âhenk Unsurları. Ankara: Akçağ.

Macit, Muhsin (2006). “İlk Klasik Dönem: Şiir”. Türk Edebiyatı Tarihi C. 2. İstanbul: KTB Yay.

Mengi, Mine, (2005). Eski Türk Edebiyatı Tarihi. Ankara: Akçağ Yay.

Mermer, Ahmet, (1991). Mezâkî, Hayatı, Edebî Kişiliği Ve Dîvânı’nın Tenkidli Metni. Ankara: AKM Yay.

Okatan, Halil İbrahim (1995). Kaf-zâde Fâizî (Hayatı Eserleri Sanatı-Tenkitli Dîvân Metni). Doktora Tezi. İzmir:  Ege Üniversitesi.

Onay, Ahmet Talat (2000). Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar ve İzahı. Ankara: Akçağ Yay.

Pakalın, M. Zeki(1971). Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü. İstanbul: MEB Yay.

Pala, İskender (1995). Ansiklopedik Dîvân Şiiri Sözlüğü. Ankara: Akçağ Yay.

Saraç, M. A. Yekta (2006). “Klasik Edebiyat Bilgisi: Belagat”. Türk Edebiyatı Tarihi. C1. Ankara: KTB Yay.

Savran, Ömer (2009). “Enverî ve Dîvânı”. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler MYO. Dergisi (12): 539-546. 

Savran, Ömer (2010). Enverî Dîvânı (İnceleme-Metin-Dizin). İstanbul: Dijital Sanat Yayıncılık.

Şentürk, Atillâ (2006). “Klâsik Şiir Estetiği”. Türk Edebiyatı Tarihi. C. 2. İstanbul: KTB Yay.

Şentürk, Atillâ ve Ahmet Kartal(2004). Eski Türk Edebiyatı Tarihi. İstanbul: Dergâh.

Tanyeri, M. Ali (1999). Örnekleriyle Dîvân Şiirinde Deyimler. Ankara: Akçağ Yay.

Tarlan, Ali Nihat (1998). Fuzulî Dîvânı Şerhi. Ankara: Akçağ Yay.

Tolasa, Harun (2002). Sehî, Latîfî ve Âşık Çelebi Tezkirelerine Göre 16. Yüzyılda Edebiyat Araştırma ve Eleştirisi. Ankara: Akçağ Yay.

Ünver, İsmail (1993). “Çevriyazıda Yazım Birliği Üzerine Öneriler”. Türkoloji Dergisi 11(1): 51-89.

Yeter, Nejat (1991). Şakâiku’n-Nu’mâniyye ve Zeylindeki Şairlerin Biyografileri. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.

Yıldırım, Ali (1999). “16. Yüzyıl Ümmî Şairlerinden Enverî ve Şiirleri”. Türk Dünyası Araştırmaları. (118): 185-216.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DOÇ. DR. ÖMER SAVRAN
Yayın Tarihi: 27.10.2014
Güncelleme Tarihi: 03.12.2020

Eserlerinden Örnekler


Gazel

İftirâkunla geçen demlere biz dem dimezüz

 Sensüz ey mâh-lika âleme âlem dimezüz

 

Gün-be-gün tâzelerüz dâg-ı gam-ı sînemüzi

 Gayrı abdâl gibi gelse ana muharrem dimezüz

 

Çarh hem-dem olımaz ehl-i dile olsa da biz

 Degme menkûb-ı felâket-keşe hem-dem dimezüz

 

Âdem oldur ki ola mahrem-i esrâr-ı Hudâ

 Eb u ceddi ile fahr idene âdem dimezüz

 

Ne bilür lezzet-i gam zevkini ehl-i dünyâ

 Bî-mezâkın gamına Enverî biz gam dimezüz 

(Savran, Ömer (2010). Enverî Dîvânı (İnceleme-Metin-Dizin). İstanbul.153.)

 

Gazel

Bir gazel nazm eyleyüp ol hüsrev-i hûbâna yaz

 Bendesin ahvâlüni tahrîr idüp sultâna yaz

 

Yan yakıl derd-i dilün pervâneveş pervâyı ko

 Bildürüp ol şem’i hüsne hâlüni pervâne yaz

 

Vasl-ı hicründen bizi mehcûr idüp devrân-ı dûn

 Bir aceb vâdîye saldı kim ne kış cânâ ne yaz

 

Defter-i ‘uşşâkdan bendün resîd olmak niçün

 Lutf idüp şâhum yine ol defter-i unvâna yaz

 

Gördiler tertîb-i dîvân itdügüm ey Enverî

 Didi erbâb-ı suhan bu şi’rüni dîvâna yaz 

(Savran, Ömer (2010). Enverî Dîvânı (İnceleme-Metin-Dizin). İstanbul.155.)

 

Gazel

 Gam degül şerhalar açsa tenüme hançer-i aşk

 Âşık-ı haste-dile böyle açıldı der-i aşk

 

Mest idüp âliyle âvârelerün aklın alur

 Neşve-i câm-ı leb-i la’lün ile sâgar-ı aşk

 

Âşıkun âhı alem na’rası tabl olmaz idi

 Leşker-i gamla harâb olsa eger kişver-i aşk

 

Dâglar sanma ten-i zerd ü nizârumda görüp

 Pür ider âteş-i aşkunla dili ahker-i aşk

 

Kayd-ı dünyâ-yı denîden hele âzâd oldun

 Gam degül Enverî oldunsa eger çâker-i aşk 

(Savran, Ömer (2010). Enverî Dîvânı (İnceleme-Metin-Dizin). İstanbul.179.)

 

Gazel

 Dil-ber odur ki âşıkına yâr-ı gâr ola

 Âşık odur ki derd-i mahabbetle zâr ola

 

Neylerler ol cevÀnı ki agyâra yâr olup

 Terk-i ahâlî ide edânîye yâr ola

 

Âşık odur ki vuslatunı itmeyüp ümîd

 Cevr ü cefânı çekmek ile nâm-dâr ola

 

Lâyık mıdur senün gibi bir pâk-dâmenün

 Eller yanunda vuslatı bî-i’tibâr ola

 

Redd itme Enverî kuluñı ey şeh-i cihân

 Bir gün ola ki belki sana gam-güsâr ola 

(Savran, Ömer (2010). Enverî Dîvânı (İnceleme-Metin-Dizin). İstanbul. 223.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1VARVARÎ, Ali Paşad. ? - ö. 1647Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
2SÜRÛRÎ, Mustafa Sürûri Efendid. 1618-19 - ö. Aralık-Ocak 1688-89Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
3ALİ, Damad Şehid Ali Paşad. ? - ö. 4 Ağustos 1716Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
4ZAHÎR, Seyyid Ahmed Efendid. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle
5ELVÂN ÇELEBİd. ? - ö. 1358-59’dan sonraMadde AdıGörüntüle
6MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalıd. ? - ö. 12.09.1871Madde AdıGörüntüle