HÜSEYİN

(d. 1884 / ö. 1950)
çoban
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Hüseyin, 1884 yılında Kırşehir'e bağlı eski adı Hıralı olan Değirmenkaşı köyünde doğmuştur. Asıl adı hakkında kesin bir bilgi yoktur. Babasının adı Ahmet, annesinin adı ise Fatma'dır. Deve çobanlığı ile geçimini sağlamıştır. Hayatı fakirlik ve zorluklar içerisinde geçmiştir. Okuryazar değildir. Köse Veli sülalesinden gözleri az gören bir hanımla evlendiği bilinmektedir. Bir kızı vardır. 1950 yılında vefat etmiştir (Bulut 1983: 66; Kırımhan 1995: 212, 263).

Son derece dürüst ve saf bir kişiliğe sahiptir. Yaşadığı yörede Hak aşığı olarak tanınmıştır. Şair hakkında araştırma yapan H. Vahit Bulut'un yöredeki yaşlılardan yaptığı derlemelerde Âşık Hüseyin'in badeli âşık olduğu bilgisi yer alır. Şair bir gün rüyasında pirin kendisine dolu sunduğunu ancak dolunun yarısını içebildiğini söylemiştir. Zira o sırada yanında çalıştığı ağa kendisini uyandırmıştır (1983: 66). Âşık Hüseyin evliliğinde mutlu olamamıştır. Hanımı, son derece mülayim biri olan Âşık Hüseyin'e eziyet etmiş, evine ve evliliğine gereken özeni göstermemiştir. Sonunda bir başkası ile evlenen bu hanım için Âşık Hüseyin'in söylediği ve yörede meşhur olan taşlama türündeki şiir de Vahit Bulut tarafından derlenmiştir (Kırımhan 1995: 263-264). Şair bu şiirini beşlikler hâlinde söylemiştir. Eşinin kendisine yaşattığı olumsuz durumları dile getirmiştir. Şiirde hanımının müsrifliğinden, çok gezmesinden, ev ve bahçe işlerinde tembellik etmesinden yakınan şair, onu kendisine ihanet etmekle de suçlar. Hazırcevap ve nüktedan bir kişiliğe sahip olan Âşık Hüseyin, günlük hayatta başına gelen olaylar üzerine de şiirler söylemiştir. Bu şiirlerde yoksulluğundan yakınarak kendisine yapılan haksızlıkları eleştirmiştir.

Şiirlerinde yöreye ait sözcüklere yer veren Âşık Hüseyin, söz sanatlarından da yararlanmıştır. Âşık Hüseyin şiirlerini herhangi bir yere kaydetmemiştir. Onun söylediği şiirler yıllar boyunca halk arasında dilden dile aktarılarak ve araştırmacılar tarafından derlenerek günümüze kadar ulaşmıştır. Saz çalıp çalmadığı konusunda da kesin bir bilgi yoktur. Şairin ulaşılabilen şiirlerinden yalnızca birinde adını mahlas olarak kullandığı, diğerlerinde mahlas kullanmadığı dikkat çeker. Bu şiirlerde 11'li hece ölçüsünü tercih etmiştir (Bulut 1983: 66-67).

Kaynakça

Bulut, H. Vahit (1983). Kırşehir Halk Ozanları. Ankara: Filiz Yay.

Kırımhan, Nazan (1995). XIX. Yüzyılda Yaşamış Kırşehirli Âşıklar ve Âşık Said. Doktora Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ÖZLEM DAĞDELEN
Yayın Tarihi: 20.05.2019
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1VİSALÎ, VEYSELÎ, Veyseld. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2Sinan Yağmurd. 1965 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3KUL DERVİŞ/ BİÇARE DERVİŞ, Derviş Şahind. 1946 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4İSMAİL, Azgurlud. 1884 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5Fazıl Ahmet Aykaçd. 1884 - ö. 5 Aralık 1967Doğum YılıGörüntüle
6AVAZ, Avaz Otard. 1884 - ö. 1919Doğum YılıGörüntüle
7Orhan Veli Kanıkd. 13 Nisan 1914 - ö. 14 Kasım 1950Ölüm YılıGörüntüle
8NAZAROĞLU/ABBAS, Abbas Nazaroğlud. 1873 - ö. 23.03.1950Ölüm YılıGörüntüle
9SAVAD ŞEFİ GIZId. 1885 - ö. 1950Ölüm YılıGörüntüle
10MİHMANÎ/YÜZBAŞIOĞLU, Hasan Yıldırımd. 1914 - ö. 1986MeslekGörüntüle
11ÇOBAN SÜLEYMAN/FAHRİ, Süleyman Kayad. 1891 - ö. 1949MeslekGörüntüle
12FEZO, Sabri Şimşekoğlud. 25.03.1948 - ö. 28.06.1990MeslekGörüntüle
13FERYADÎ, Osman Ertend. 1959 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14ÖZKANÎ, Halil Özkand. 1952 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15SELİMd. 1849 - ö. 1911Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16GÖMLEKSİZ, Mehmet Ağcaoğlud. 1911 - ö. 28.04.1984Madde AdıGörüntüle
17ABBAS MALAYIRLId. 1956 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
18DUDU KESKİNd. 01.01.1954 - ö. ?Madde AdıGörüntüle