Madde Detay
MAHCÛBÎ, Hovhannes
(d. ?/1844 - ö. ?/1898-1899)
Âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Türkiye Dışı)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Hovhannes olan âşık, şiirlerinde Mahcûbî mahlasını kullanmıştır (Çapraz 2008: 99, 326; Bayrak 2005: 415; Pamukciyan 2003: 245). Asıl adının Kirkor olduğunu kaydeden araştırmacılar da vardır (Ergun 1930: 68; [Aykurt] 1921). 1844 yılında Tiflis’te doğmuştur (Bayrak 2005: 415; Pamukciyan 2003: 245). Fahri Bilge derlemelerinde ise 1848 yılında doğduğu belirtilmiştir (Çapraz 2008: 99, 326). Ümmidir (Çapraz 2008: 99, 326). Ailesi hakkında ayrıntılı bilgi bulunmamakla birlikte, kendisi gibi âşık olan Harbî mahlasını taşıyan bir kardeşinin olduğu ifade edilmektedir ([Aykurt] 1921). Mahcûbî, önceleri İran’da Ermenilerin yoğun olarak yaşadıkları bölgelerde bulunmuş, oradan Trabzon’a geçmiştir. Daha sonra Yozgat’ın Akdağmadeni ilçesine geçmiş ve sonunda 1860’lı yıllarda Kayseri’de karar kılmıştır (Bayrak 2005: 415). Kayseri’nin Süleyman Mahallesi’ne yerleşmiştir (Çapraz 2008: 99, 326). Mahcûbî’nin Kayseri’ye yerleştiği dönemde Kayseri’de aynı mahlası taşıyan başka bir âşık daha bulunduğu için kendisi Küçük Mahcûbî olarak tanınmıştır (Bayrak 2005: 415; Pamukciyan 2003: 136). 1898 veya 1899 yılında İstanbul’da vefat etmiştir (Pamukciyan 2003: 245; Bayrak 2005: 415). Fahri Bilge ise 1913 yılında Kayseri’de vefat ettiğini belirtmiştir (Çapraz 2008: 326).
Elimizde Mahcûbî’ye ait 6 adet şiir bulunmaktadır Bu şiirlerin çoğu parçalar halinde bazı araştırmacıların eserlerinde yer almaktadır (Çapraz 2008: 327; Bayrak 2005: 415-417; Ergun 1930: 68; [Aykurt] 1921). Fahri Bilge derlemelerinde Mahcûbî’nin Hazret-i İsmail için yazdığı çok güzel bir naatı olduğu ve bu naatı okurken de ağladığı ifade edilmektedir (Çapraz 2008: 100, 326).
Mahcûbî, Muş’un Surp Garabed Manastırı’nda Erzurumlu kemancı Hacı Hagop ve sazcı Küçük Âşık ile tanışmış ve âşıklık geleneğini onlardan öğrenmiştir (Bayrak 2005: 415). Fahri Bilge ise, onun musikideki yeteneğini anlayan eski halk şairlerinden biri tarafından çırak alındığını, Bektaşi tarikatına mensup olan ustası yanında hayli zaman bulunduğunu, bu sırada kendisinin de aynı tarikata dâhil olduğunu ve bir müddet sonra meşhur âşıklar arasında kendisini göstermeye başladığını aktarmıştır (Çapraz 2008: 100, 326). Ahmet Şükrü Esen’e ait defterlerden birinde “Rûzî sıkıştırınca Mahcûbî” şeklinde bir ibare bulunmaktadır (AŞE XXIV: 231). Gerek bu ibareye dayanarak gerekse de Rûzî’nin Kayserili bir Bektaşi âşık olmasına bakarak Mahcûbî’nin ustasının Rûzî olduğu düşünülebilir. Fahri Bilge’nin aktardığı diğer bilgilere göre, her çeşit saz çalabilen Mahcûbî’nin keman çalmadaki maharetinin daha üstün olduğu ve gür sesiyle çok güzel nefesler söylediği bilinmektedir (Çapraz 2008: 100, 326). Anadolu ve Rumeli’de muhtelif yerleri gezmiş, hatta Tiflis’e bile gitmiştir (Çapraz 2008: 100, 326).
Mahcûbî, şiirlerini sadece Türkçe söyleyen Ermeni bir âşıktır (Bayrak 2005: 415; [Aykurt] 1921). Mevcut şiirlerinde aruz ve hece ölçüsünü birlikte kullandığı görülen Mahcûbî, daha çok gazel, koşma, kalenderî ve divan nazım şekillerini tercih etmiştir. Fahri Bilge derlemelerinde Fuzûlî’nin tüm şiirlerini hafızasına nakşettiği ifade edilen âşığın, klasik edebiyata oldukça aşina olduğu söylenebilir. Şiirlerinde bu edebiyatın kelime ve mazmunlarını çokça kullandığı görülmektedir. Koşmalarında ise yalın bir dil dikkati çeker. Eserlerinde daha ziyade nasihat-âmiz bir söyleyiş hâkimdir. Nasihatin ön planda olduğu şiirlerinde didaktik bir söyleyiş ağır basarken; aşkı ve sevgiyi anlatan eserlerinde duygu yüklü içten bir söyleyiş vardır. Ayrıca, bazı şiirlerinde dinî bir hassasiyete sahip olduğu görülmektedir.
Kaynakça
AŞE XXIV: “Ahmet Şükrü Esen Defterleri”, 24 numaralı defter, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, Pertev Naili Boratav Arşivi.
[Aykurt], İzzet Ulvi (1921). “Anadolu’da Hristiyan Türkler - 2”. Hakimiyet-i Milliye (276).
Bayrak, Mehmet (2005). Alevi- Bektaşi Edebiyatında Ermeni Âşıkları [Aşuğlar]. Ankara: Öz-Ge Yay.
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay.
Ergun, Sadettin Nüzhet (1930). “Türk Edebiyatı Tesiri Altında Kalan Ermeni Şairleri”. Millî Mecmua (119): 67-69.
Pamukciyan, Kevork (2003). Biyografileriyle Ermeniler. İstanbul: Aras Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: ERHAN ÇAPRAZYayın Tarihi: 09.09.2013Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Naat-ı Şerif
Sen şerîat rehberi fahr-i cihân-ı enbiyâ
Çün buyurdu zâtına mahbûb cenâb-ı Kibriyâ
Bahş-ı Hak’tır şahsına Lev-lâke lev-lâk ey Habîb
Ol sebep nakş oldu kim şems ü kamer arş ü semâ
On sekiz bin âleme Mevlâ seni kıldı delîl
Lutfuna muhtâçtır mîr ü livâ şâh ü gedâ
Mu’cizâtın seyredüp âlem ta’accüp eyledi
Ser-fürû kıldı felek şakkü’l-kamer etti senâ
Kimse bulmaz kim der-i Mevlâ’yı sensizken hemân
Heşt cennet miftâhı sensin cemâli ve’d-duhâ
Baş açık yalın ayaktır sâlikân-ı bî-şümâr
Râhına âşıkların bin canını eyler fedâ
Sen şerîat-i ma’nâ abdın ise mücrimdir âh
Kıl şefâat yâ nebî Mahcûbî’ye yevmü’l-cezâ
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
Koşma
Beylik çeşmelerden asla su içme
Atalardan kalma söz bu senetli
Tut bu nasihatim görürsen geçme
Baktın ki bir kapı iki çenetli
Göğüs gerdân açık yok hiç yabuknı
Avrupa perçemli beyaz topuklu
Bütün başa geçti heytol kabuklu
Kıt bulunur içlerinde senetli
Âşık olan aşk yolunu kapamaz
Doğru yılan eğri yola sapamaz
Bir Hudâ’dan gayrı kimse yapamaz
Mahcûbî’nin kırık gönlü kenetli
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 09.09.2013Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Naat-ı Şerif
Sen şerîat rehberi fahr-i cihân-ı enbiyâ
Çün buyurdu zâtına mahbûb cenâb-ı Kibriyâ
Bahş-ı Hak’tır şahsına Lev-lâke lev-lâk ey Habîb
Ol sebep nakş oldu kim şems ü kamer arş ü semâ
On sekiz bin âleme Mevlâ seni kıldı delîl
Lutfuna muhtâçtır mîr ü livâ şâh ü gedâ
Mu’cizâtın seyredüp âlem ta’accüp eyledi
Ser-fürû kıldı felek şakkü’l-kamer etti senâ
Kimse bulmaz kim der-i Mevlâ’yı sensizken hemân
Heşt cennet miftâhı sensin cemâli ve’d-duhâ
Baş açık yalın ayaktır sâlikân-ı bî-şümâr
Râhına âşıkların bin canını eyler fedâ
Sen şerîat-i ma’nâ abdın ise mücrimdir âh
Kıl şefâat yâ nebî Mahcûbî’ye yevmü’l-cezâ
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
Koşma
Beylik çeşmelerden asla su içme
Atalardan kalma söz bu senetli
Tut bu nasihatim görürsen geçme
Baktın ki bir kapı iki çenetli
Göğüs gerdân açık yok hiç yabuknı
Avrupa perçemli beyaz topuklu
Bütün başa geçti heytol kabuklu
Kıt bulunur içlerinde senetli
Âşık olan aşk yolunu kapamaz
Doğru yılan eğri yola sapamaz
Bir Hudâ’dan gayrı kimse yapamaz
Mahcûbî’nin kırık gönlü kenetli
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Naat-ı Şerif
Sen şerîat rehberi fahr-i cihân-ı enbiyâ
Çün buyurdu zâtına mahbûb cenâb-ı Kibriyâ
Bahş-ı Hak’tır şahsına Lev-lâke lev-lâk ey Habîb
Ol sebep nakş oldu kim şems ü kamer arş ü semâ
On sekiz bin âleme Mevlâ seni kıldı delîl
Lutfuna muhtâçtır mîr ü livâ şâh ü gedâ
Mu’cizâtın seyredüp âlem ta’accüp eyledi
Ser-fürû kıldı felek şakkü’l-kamer etti senâ
Kimse bulmaz kim der-i Mevlâ’yı sensizken hemân
Heşt cennet miftâhı sensin cemâli ve’d-duhâ
Baş açık yalın ayaktır sâlikân-ı bî-şümâr
Râhına âşıkların bin canını eyler fedâ
Sen şerîat-i ma’nâ abdın ise mücrimdir âh
Kıl şefâat yâ nebî Mahcûbî’ye yevmü’l-cezâ
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
Koşma
Beylik çeşmelerden asla su içme
Atalardan kalma söz bu senetli
Tut bu nasihatim görürsen geçme
Baktın ki bir kapı iki çenetli
Göğüs gerdân açık yok hiç yabuknı
Avrupa perçemli beyaz topuklu
Bütün başa geçti heytol kabuklu
Kıt bulunur içlerinde senetli
Âşık olan aşk yolunu kapamaz
Doğru yılan eğri yola sapamaz
Bir Hudâ’dan gayrı kimse yapamaz
Mahcûbî’nin kırık gönlü kenetli
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Naat-ı Şerif
Sen şerîat rehberi fahr-i cihân-ı enbiyâ
Çün buyurdu zâtına mahbûb cenâb-ı Kibriyâ
Bahş-ı Hak’tır şahsına Lev-lâke lev-lâk ey Habîb
Ol sebep nakş oldu kim şems ü kamer arş ü semâ
On sekiz bin âleme Mevlâ seni kıldı delîl
Lutfuna muhtâçtır mîr ü livâ şâh ü gedâ
Mu’cizâtın seyredüp âlem ta’accüp eyledi
Ser-fürû kıldı felek şakkü’l-kamer etti senâ
Kimse bulmaz kim der-i Mevlâ’yı sensizken hemân
Heşt cennet miftâhı sensin cemâli ve’d-duhâ
Baş açık yalın ayaktır sâlikân-ı bî-şümâr
Râhına âşıkların bin canını eyler fedâ
Sen şerîat-i ma’nâ abdın ise mücrimdir âh
Kıl şefâat yâ nebî Mahcûbî’ye yevmü’l-cezâ
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
Koşma
Beylik çeşmelerden asla su içme
Atalardan kalma söz bu senetli
Tut bu nasihatim görürsen geçme
Baktın ki bir kapı iki çenetli
Göğüs gerdân açık yok hiç yabuknı
Avrupa perçemli beyaz topuklu
Bütün başa geçti heytol kabuklu
Kıt bulunur içlerinde senetli
Âşık olan aşk yolunu kapamaz
Doğru yılan eğri yola sapamaz
Bir Hudâ’dan gayrı kimse yapamaz
Mahcûbî’nin kırık gönlü kenetli
Çapraz, Erhan (2008). Fahri Bilge Defterleri Işığında Kayseri ve Yöresi Halk Şairleri. Kayseri: Laçin Yay. 327.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HÂKİM, Dâvud Paşa | d. 1774 - ö. 1851 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | BEHCET, Hudâydâd | d. ? - ö. 1835 ds. | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | ALİ KAZAKLI | d. 1893 - ö. 1957 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | RİF'AT, Hacı Memiş-zâde | d. 1844 - ö. 1912 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | RİF'AT, Ahmed Rif'at, Kânî Paşa-zâde | d. 1844 - ö. 1891 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | NÛRÎ, Mustafa Nûrî Bey, Maraşlı | d. 1844 - ö. 1906 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | RİF'AT, Hacı Memiş-zâde | d. 1844 - ö. 1912 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | RİF'AT, Ahmed Rif'at, Kânî Paşa-zâde | d. 1844 - ö. 1891 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | NÛRÎ, Mustafa Nûrî Bey, Maraşlı | d. 1844 - ö. 1906 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | RİF'AT, Hacı Memiş-zâde | d. 1844 - ö. 1912 | Meslek | Görüntüle |
11 | RİF'AT, Ahmed Rif'at, Kânî Paşa-zâde | d. 1844 - ö. 1891 | Meslek | Görüntüle |
12 | NÛRÎ, Mustafa Nûrî Bey, Maraşlı | d. 1844 - ö. 1906 | Meslek | Görüntüle |
13 | RİF'AT, Hacı Memiş-zâde | d. 1844 - ö. 1912 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | RİF'AT, Ahmed Rif'at, Kânî Paşa-zâde | d. 1844 - ö. 1891 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | NÛRÎ, Mustafa Nûrî Bey, Maraşlı | d. 1844 - ö. 1906 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | RİF'AT, Hacı Memiş-zâde | d. 1844 - ö. 1912 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | RİF'AT, Ahmed Rif'at, Kânî Paşa-zâde | d. 1844 - ö. 1891 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | NÛRÎ, Mustafa Nûrî Bey, Maraşlı | d. 1844 - ö. 1906 | Madde Adı | Görüntüle |