Madde Detay
HÂKİM, Dâvud Paşa
(d. 1187/1774 - ö. 1267/1851)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Datuna Manvelişvili’dir. Şiirlerinde yöneticiliğini andıran "Hâkim" kelimesini mahlas olarak kullanmayı tercih etti. 1187/1774 senesinde Tiflis’te doğdu. Gürcü asıllı Osmanlı vezirlerindendir. Küçük yaşta Bağdat’a götürüldü. Bağdat’ta Arapça ve fıkıh dersleri gördü, Türkçe ve Farsça öğrendi. Binicilik ve kılıç kullanmada ün kazandı. Zekâsı, kabiliyeti ve çalışkanlığı ile kısa bir zamanda yükseldi. Yirmi yedi yaşında iken Bağdat valisi Süleymân Paşa’nın defterdarı oldu. Daha sonra Süleymân Paşa’nın kızı ile evlendi. Süleymân Paşa’nın vefatından sonra Basra’ya çekilerek fıkıh ve edebiyat ile meşgul oldu. 1814 senesinde kayınbiraderi Sa'îd Paşa tarafından kethüdalığa getirildi. 1817’de, vezirlik rütbesi ile Bağdat valiliğine tayin edildi. 1831 senesine kadar Bağdat valiliği yaptı. Dâvud Paşa’nın Bağdat valiliği sırasında bölge sükûn ve huzura kavuştu. Tarım ve ticaret canlandı. Sanayi tesisine girişildi, kanallar temizlettirilerek tarım alanları açıldı. Kumaş imalathaneleri kuruldu, Bağdat ve diğer şehirlerde birçok dinî ve kültürel tesisler yapıldı. Dâvud Paşa ordunun eğitimine önem verdi. Yaya ve topçu 10.000 kişilik bir ordu kurdurdu. Kendisi alim bir zat olup talebe yetiştirilmesine önem verdi. Döneminin Arap şairleri kendisini övücü şiirler yazdı. Dâvud Paşa, Bağdat’ta 1826/1827 yıllarında başta Haydarhane Camisi, Dâvud Paşa Mescidi ve Asafiye Camisi olmak üzere bir çok eser yaptırdı. II. Mahmûd döneminde uzun müddet Bağdat valiliği yaptı. Bağdat’tan ayrıldıktan sonra Bosna Hersek ve Ankara valiliği görevlerinde bulundu. Dâr-ı Şurâ-yı Bâbıâlî başkanı oldu. İki defa Şeyhülharem (Medine Muhafızlığı) görevinde bulundu ve 1267/1851 senesinde bu görevinde iken Medine-i Münevvere şehrinde vefat etti ve Hz. Osman’ın türbesinin karşına defnedildi.
Hatîbî, Tezkîre-i Şu'arâ-yı Bağdâd adlı şairler tezkiresinde Dâvud Paşa maddesini en başa aldı. Başlıkta Dâvud Paşa'nın "Vezir" ve "Ebülfütuhat" olduğunu kaydediyor. Tezkiresinin değişik maddelerinde de Dâvud Paşa'nın adını sık sık anar. Dâvud Paşa'nın isminin geçmesi gerektiği yerde "Veliyyünniam Efendimiz" ibaresini kullanır. Dâvud Paşa'nın Bağdat ve şairlerine kol kanat germesi, onları teşvik etmesi hamilik geleneğinin en açık örneklerinden biridir. Dâvud Paşa, Türkçe^'nin yanında Arapça şiirler kaleme aldı.
Râgıp Paşa'nın "İdüp pîçîde zülfün hâl-i anberfâma uydurmuş/Sevâd-ı mülk-i hüsnün mâh-ı rûyum şâma uydurmuş" matlalı "uydurmuş" redifli gazeline "İzârında sevâd-ı hat ile bir nâme uydurmuş/Cihânda kim sutûr-ı nâmesine hâme uydurmuş" matlası ile başlayan bir nazire kaleme almış ve çevresindekileri de nazire yazmaya teşvik etmiştir (Akkuş 2008: 47-56).
Kaynakça
Akkuş, Mehmet (hzl.) (2008). Hatîbî, Tezkire-i Şu'arâ-yı Bağdâd. İstanbul: Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yay.
Kasap, Murat (2010). Osmanlı Gürcüleri. İstanbul: Gürcistan Dostluk Derneği.
Turaşvili, Dato (2010). “Bahtiyar Babil’in Gürcü Hükümdarı”. Pirosmani Dergisi. (Yaz. 11): 18.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 29.06.2014Güncelleme Tarihi: 02.12.2020Eserlerinden Örnekler
Tahmîs
Mantık-ı azbu'l-beyânın nesr ider
Silk-i âdâb u maânîden dürer
Cânlara vaz-ı kelâmın cân katar
Ey habîbim inkisârdan it hazer
Âşıkın nahvine kıl sarf-ı nazar
Bî-dil-i hiss-i bedî' ü fâikin
İştigâl-i nata saldı tâikin
Gayrıya rabt-ı dil itmez sâdıkın
Mübtedâ-yı aşk sensin âşıkın
Cümle aşkından olur sana haber
Âşıkın çeşminden ey şûh-ı azîz
Munkatı olmaz sirişk-i seyl-hîz
Kadr-i merfû'unda hafd olmaz rekîz
Nasb-ı nefs it eyle ahvâlin temîz
Kalb-i pür-eşvâkına virme keder
Eylemiş mihrinle nefy-i mâ-adâ
Zâhir itmek itmez anı iktizâ
Söylemez mâ-fî'z-amîri sûretâ
Müstetir gönlünde hep şevki sana
Nûh revâsın anı itmek der-be-der
İtme lalin câşını senc-i itâb
Âh-ı şeb-hîzândan kıl ictinâb
Tîşe-i cevrinle ey âlî-cenâb
Yıkma gönlü âşıkın itme harâb
Anı mamûr eyle ol olur hüner
Olmuş idi andelîb-i hoş-makâl
Bunca gül bulmaz idi izz ü dilâl
Derd-i hecrinle olupdur haste-hâl
Hâtırın sor eyle keyfinden su'âl
Olmasa âşık seni kimdir sever
Ey Hatîbî söyle ol sîm-bere
Sakınup aldanmasın sîm ü zere
Mâil olsun âşık-ı sıdk-âvâre
Oldu hakkâ bu nasîhat dilbere
Zümre-i uşşâka Hâkim bir eser
(Akkuş, Mehmet (hzl.) (2008). Hatîbî, Tezkire-i Şu'arâ-yı Bağdâd. İstanbul: Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yay. 50.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 29.06.2014Güncelleme Tarihi: 02.12.2020Eserlerinden Örnekler
Tahmîs
Mantık-ı azbu'l-beyânın nesr ider
Silk-i âdâb u maânîden dürer
Cânlara vaz-ı kelâmın cân katar
Ey habîbim inkisârdan it hazer
Âşıkın nahvine kıl sarf-ı nazar
Bî-dil-i hiss-i bedî' ü fâikin
İştigâl-i nata saldı tâikin
Gayrıya rabt-ı dil itmez sâdıkın
Mübtedâ-yı aşk sensin âşıkın
Cümle aşkından olur sana haber
Âşıkın çeşminden ey şûh-ı azîz
Munkatı olmaz sirişk-i seyl-hîz
Kadr-i merfû'unda hafd olmaz rekîz
Nasb-ı nefs it eyle ahvâlin temîz
Kalb-i pür-eşvâkına virme keder
Eylemiş mihrinle nefy-i mâ-adâ
Zâhir itmek itmez anı iktizâ
Söylemez mâ-fî'z-amîri sûretâ
Müstetir gönlünde hep şevki sana
Nûh revâsın anı itmek der-be-der
İtme lalin câşını senc-i itâb
Âh-ı şeb-hîzândan kıl ictinâb
Tîşe-i cevrinle ey âlî-cenâb
Yıkma gönlü âşıkın itme harâb
Anı mamûr eyle ol olur hüner
Olmuş idi andelîb-i hoş-makâl
Bunca gül bulmaz idi izz ü dilâl
Derd-i hecrinle olupdur haste-hâl
Hâtırın sor eyle keyfinden su'âl
Olmasa âşık seni kimdir sever
Ey Hatîbî söyle ol sîm-bere
Sakınup aldanmasın sîm ü zere
Mâil olsun âşık-ı sıdk-âvâre
Oldu hakkâ bu nasîhat dilbere
Zümre-i uşşâka Hâkim bir eser
(Akkuş, Mehmet (hzl.) (2008). Hatîbî, Tezkire-i Şu'arâ-yı Bağdâd. İstanbul: Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yay. 50.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 02.12.2020Eserlerinden Örnekler
Tahmîs
Mantık-ı azbu'l-beyânın nesr ider
Silk-i âdâb u maânîden dürer
Cânlara vaz-ı kelâmın cân katar
Ey habîbim inkisârdan it hazer
Âşıkın nahvine kıl sarf-ı nazar
Bî-dil-i hiss-i bedî' ü fâikin
İştigâl-i nata saldı tâikin
Gayrıya rabt-ı dil itmez sâdıkın
Mübtedâ-yı aşk sensin âşıkın
Cümle aşkından olur sana haber
Âşıkın çeşminden ey şûh-ı azîz
Munkatı olmaz sirişk-i seyl-hîz
Kadr-i merfû'unda hafd olmaz rekîz
Nasb-ı nefs it eyle ahvâlin temîz
Kalb-i pür-eşvâkına virme keder
Eylemiş mihrinle nefy-i mâ-adâ
Zâhir itmek itmez anı iktizâ
Söylemez mâ-fî'z-amîri sûretâ
Müstetir gönlünde hep şevki sana
Nûh revâsın anı itmek der-be-der
İtme lalin câşını senc-i itâb
Âh-ı şeb-hîzândan kıl ictinâb
Tîşe-i cevrinle ey âlî-cenâb
Yıkma gönlü âşıkın itme harâb
Anı mamûr eyle ol olur hüner
Olmuş idi andelîb-i hoş-makâl
Bunca gül bulmaz idi izz ü dilâl
Derd-i hecrinle olupdur haste-hâl
Hâtırın sor eyle keyfinden su'âl
Olmasa âşık seni kimdir sever
Ey Hatîbî söyle ol sîm-bere
Sakınup aldanmasın sîm ü zere
Mâil olsun âşık-ı sıdk-âvâre
Oldu hakkâ bu nasîhat dilbere
Zümre-i uşşâka Hâkim bir eser
(Akkuş, Mehmet (hzl.) (2008). Hatîbî, Tezkire-i Şu'arâ-yı Bağdâd. İstanbul: Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yay. 50.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Tahmîs
Mantık-ı azbu'l-beyânın nesr ider
Silk-i âdâb u maânîden dürer
Cânlara vaz-ı kelâmın cân katar
Ey habîbim inkisârdan it hazer
Âşıkın nahvine kıl sarf-ı nazar
Bî-dil-i hiss-i bedî' ü fâikin
İştigâl-i nata saldı tâikin
Gayrıya rabt-ı dil itmez sâdıkın
Mübtedâ-yı aşk sensin âşıkın
Cümle aşkından olur sana haber
Âşıkın çeşminden ey şûh-ı azîz
Munkatı olmaz sirişk-i seyl-hîz
Kadr-i merfû'unda hafd olmaz rekîz
Nasb-ı nefs it eyle ahvâlin temîz
Kalb-i pür-eşvâkına virme keder
Eylemiş mihrinle nefy-i mâ-adâ
Zâhir itmek itmez anı iktizâ
Söylemez mâ-fî'z-amîri sûretâ
Müstetir gönlünde hep şevki sana
Nûh revâsın anı itmek der-be-der
İtme lalin câşını senc-i itâb
Âh-ı şeb-hîzândan kıl ictinâb
Tîşe-i cevrinle ey âlî-cenâb
Yıkma gönlü âşıkın itme harâb
Anı mamûr eyle ol olur hüner
Olmuş idi andelîb-i hoş-makâl
Bunca gül bulmaz idi izz ü dilâl
Derd-i hecrinle olupdur haste-hâl
Hâtırın sor eyle keyfinden su'âl
Olmasa âşık seni kimdir sever
Ey Hatîbî söyle ol sîm-bere
Sakınup aldanmasın sîm ü zere
Mâil olsun âşık-ı sıdk-âvâre
Oldu hakkâ bu nasîhat dilbere
Zümre-i uşşâka Hâkim bir eser
(Akkuş, Mehmet (hzl.) (2008). Hatîbî, Tezkire-i Şu'arâ-yı Bağdâd. İstanbul: Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yay. 50.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | MAHCÛBÎ, Hovhannes | d. 1844 - ö. 1898-1899 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | ALİ KAZAKLI | d. 1893 - ö. 1957 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | BEHCET, Hudâydâd | d. ? - ö. 1835 ds. | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | ARİF, Mustafa Ağa | d. 1774 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | BEHCET, Ser-etibba Mustafa Behcet Efendi | d. 1774-75 - ö. 1833-34 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | SÂDÎ, Seyyid Mehmed | d. 1774 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | DÂVUD PAŞA, Bağdatlı | d. ? - ö. 1851 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | MUHLİS, Es'ad Muhlis Paşa | d. 1780 - ö. 1851 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | HAYRÎ, Hayreddîn Lâmî Efendi | d. 1780-81 - ö. 1851 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | HAKKI MEHMED PAŞA | d. ? - ö. 31 Ağustos 1811 | Meslek | Görüntüle |
11 | TERKÎ | d. 1771 - ö. 1897 | Meslek | Görüntüle |
12 | TE’SîR-İ Tebrîzî | d. 1650 - ö. 1716-1717 | Meslek | Görüntüle |
13 | SÂ'İB, Ahmed Sâ'ib Efendi, Acem Bahâr Efendi-zâde | d. 1812 - ö. 1846 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | EMÎN, Cündî-zâde Mehmed Emîn Efendi, Şamlı | d. ? - ö. 1878 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | ÂKİF, Mustafa Efendi | d. 1812 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | ZEHRA BACI | d. 1870? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | ESİRÎ, Mehmet | d. 1843 - ö. 1913 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | ŞEREF, Mütevellî-zâde Süleyman Ş. Efendi | d. ? - ö. 1698 | Madde Adı | Görüntüle |