Madde Detay
Peride Celal
Peride Gencay, Peride Celal Bayburtlu
(d. 1915 / ö. 15 Haziran 2013)
Yazar
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Uzun bir ömür sürdüğü hâlde doğum tarihi konusuna dair net bir bilgi bulunamayan Peride Celal'in, kaynakların bazılarında 1915, bazılarında ise 1916 doğumlu olduğu görülmektedir. İstanbul'da dünyaya gelen yazar, Batı kültürüyle yetiştirilmiştir (Zorkul 2006: 20). Annesi ve babası ile birlikte Anadolu'nun çeşitli yerlerinde bulunmuş, ailesinin çok gezmesi sebebiyle ilköğrenimini tamamlayamamıştır (Andaç 1996: 117). Bir süre İstanbul'da Saint Pulchérie Fransız Kız Lisesi'ne gittikten sonra ailesiyle tekrar Anadolu'ya dönmek zorunda kalmıştır. Uzun yıllar Anadolu'da bulunduktan sonra 1944-1947 yılları arasında İsviçre'de kalan Peride Celal, bu süre zarfında kendini iyi bir şekilde yetiştirip geliştirmiştir. 1947 yılında Türkiye'ye döndükten sonra avukat Atıf Yönsel ile evlenmiş ve otuz bir yıl bu evliliği sürdürmüştür. 1978 yılında eşi vefat etmiştir. Eşinin ölümünden sonra İstanbul'da tek başına yaşayan Peride Celal, 15 Haziran 2013'te vefat etmiştir. Kabri Zincirlikuyu Mezarlığı'ndadır.
Peride Celal, Peride Gencay ve Peride Celal Bayburtlu gibi üç farklı imza ile yazı hayatını sürdürmüş olan yazar, sanatın resim, müzik, tiyatro, sinema, edebiyat gibi birçok alanına ilgi duymuştur. Onun farklı sanat dallarına olan ilgisini roman ve öykülerinden çıkarmak mümkündür. Kişiliğini eserlerine yansıtan yazarın edebiyat üzerine konuşmaktan çok yazmayı tercih ettiği dikkat çekmektedir. Yazarın, bu anlamda çok ön planda olmadığını söylemek mümkündür (Zorkul 2006: 31).
Cumhuriyetçi ve çağdaş kimliğini annesi vasıtasıyla kazanan Peride Celal'in, eserlerinde de bu kimliğini yansıttığı görülmektedir. Her zaman çağdaşlıktan yana olan Peride Celal, Türk kadınının elindeki değerleri Atatürk'e borçlu olduğunu her fırsatta dile getirmeye çalışır. Edebiyata annesinin kütüphanesinden okuduklarıyla merak sarar. Yazarlığa çok küçük yaşlarda şiir yazarak başlayan Peride Celal, daha sonra yazdıklarını beğenmeyip öykü yazmaya başladığını dile getirir. Neler okuduğuna ve yazmaya nasıl başladığına dair sorulara; "Çocukluğumda masallar, hikâyelerle başladım. Bütün çocuklar öyledir sanıyorum. Ucuza alınan kitaplardı birçoğu. Sonra annemin kitaplığına elimi attım. Annem, zamanına göre, okumuş bir kadındı. Ve çok çok güzel bir kitaplığı vardı. Balzac, Stendhal, Çehov ilgimi çekmişti. Onları okumaya başladım. Bu okumalardan sonra o şiirler filan bitti. Ben de yazsam mı acaba, diye kendime soruyordum (...)" cümleleriyle cevap vermektedir (Andaç 1996: 17). Yazar, Selim İleri ile yaptığı söyleşide Türk yazarlardan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Halide Edip Adıvar gibi yazarların hepsini çok severek okuduğunu dile getirir (1996: 41). Ufuk Esin yazarın eserlerindeki akıcılık ile ilgili olarak Peride Celal'in Ahmet Mithat Efendi ve Reşat Nuri Güntekin'den izler taşıdığını söyler (1996: 82). Eserlerinde Türkçeyi güzel kullanması yazarın eserini oluştururken en çok dikkat ettiği konuların başında gelmektedir.
Yazma hevesinin okuma isteğinden meydana geldiğini düşünen Peride Celal'in sanat hayatını kendi içerisinde iki ayrı devirde incelemek mümkündür. Birinci dönem eserleri daha çok aşk romanlarından oluşurken ikinci dönem eserleri okuru nispeten düşünmeye sevk eder. "İkinci başlangıç" olarak değerlendirilen aşamaya İsviçre'deki eğiticilik dönemi ve Atıf Yönsel ile olan evliliği vesile olmuştur (Zorkul 2006: 23).
İlk dönem romanlarında yazarın daha çok konak köşelerinde geçen aşk ilişkilerine yer verdiği görülür. Tahir Zorkul bu dönem romanlarında Peride Celal'in çok yüzeysel olsa bile kadın kimliklerini ve kadınların toplumdaki yerini sorguladığını söyler (2006: 27). Peride Celal'in ilk dönem romanları olarak adlandırılabilecek aşk romanları şunlardır: Sönen Alev (1938), Yaz Yağmuru (1940), Ana-Kız (1941), Kızıl Vazo (1941), Ben Vurmadım (1942), Atmaca (1944), Aşkın Doğuşu (1944), Dar Yol (1949). Bu aşk romanlarının aslında bir yerde para kazanmak için yazıldığını söylemek mümkündür. Yazarın geçim sıkıntısıyla yazdığı bu dönem eserlerindeki amacı, sadece yazmaktır. Ufuk Esin bu yönden yazarı Sait Faik'e benzeterek; "Çünkü o gerçek bir yazardı ve yazmak yaşamının vazgeçilmez bir biçimi, yaşamına anlam veren bir erekti. Bu yönüyle bana hep Sait Faik'i anımsatır" der (1996: 82). Bu dönemde aşk romanları yüzünden 'pembe romanlar' yazarı olarak tanınmasından oldukça rahatsız olan yazar, bu romanların kendi kariyerini de olumsuz etkilediğini düşünür. Esin'e göre; "Onu hüzünlendiren başka bir neden ise 'kendisine göre' yazarlığının hiçbir zaman erişmek istediği boyuta varamamış olmasından kaynaklanıyordu. İlk yazmaya başladığı deneyimsiz gençlik yıllarında, çok önemsediği, edebiyata damgasını basmış yakın çevresindeki bazı dostların onu yanlış yönlendirdikleri ya da kendisini yeterince uyarmadıkları düşüncesiydi. Bu yüzden onlara belki biraz kırgın olarak yazın yaşamında iki ayrı dönemi olduğunu savunmak gereğini duyuyordu. Almış olduğu edebiyat ödülleri bile sanırım kendisi hakkındaki düşüncelerini pek değiştirmedi." (1996: 81).
İkinci dönem olarak nitelendirebilecek Üç Kadının Romanı ile başlayan ve Deli Aşk ile biten diğer süreçte Peride Celal önemli eserler vermiştir: Üç Kadının Romanı (1954), Kırkıncı Oda (1958), Gecenin Ucundaki Işık (1963), Güz Şarkısı (1966), Evli Bir Kadının Günlüğünden (1971), Üç Yirmidört Saat (1977), Kurtlar (1990), Deli Aşk (2002). Yazarın bu dönemde kaleme aldığı öyküleri de vardır. Jaguar (1978), Bir Hanımefendinin Ölümü (1981), Pay Kavgası (1985), Mektup (1995), Melahat Hanımın Düzenli Yaşamı (1999) (Zorkul 2006: 28). Behçet Necatigil, Peride Celal'in ikinci dönemini "Daha sonra gözlem ve sanat yatırımlarıyla, öncekilerden çok ayrı ve Türk romanının gelişim çizgisi üzerinde ağırlığı olan romanlara geçti." cümleleriyle tanımlar (2007: 358). Bu dönem eserlerinde edebî bakımdan daha derin karakterlerin yaratıldığını söylemek mümkündür. Peride Celal, ikinci dönem eserlerinde psikolojik tahlillere oldukça önem vermiş ve gerçekçi gözlem yeteneğiyle eserlerini ele almıştır. Dil bakımından da ilk döneme göre bu dönem eserlerinin daha eleştirel ve ironik bir tutum sergilediğini söylemek yerinde bir tespit olacaktır. Birinci ve ikinci dönem dâhil bütün eserlerine bakıldığı zaman genel itibariyle kahramanlarının kadın karakterlerden oluştuğu görülmektedir.
Peride Celal, 1947 yılında Türkiye'ye döndükten sonra Yeni İstanbul, Milliyet, Son Posta, Yedigün, Cumhuriyet gibi gazetelerde yazılarını yayımlamıştır. İsviçre'deki deneyimlerini Cumhuriyet gazetesinde "İsviçre Mektupları" başlığıyla okurlarla paylaşmıştır.
Kaynakça
Akatlı, Füsun (1996). "Peride Celal Hikâyelerinde Bende Kalan İzlenimler". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 133-135.
Akatlı, Füsun (1997). "Peride Celal'in Hikâyeleri". Varlık. S. 1073. s. 20-21.
Andaç, Feridun (1996). " 'Ak Kız'dan 'Mektup'a Peride Celal". Hürriyet Gösteri. S. 192. s. 17-22.
Andaç, Feridun (2002). "Peride Celal". Hürriyet Gösteri. S. 240. s. 10-14.
Cemal, Ahmet (1996). "Peride Celal Diye Bir Devir". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 131-132.
Esin, Ufuk (1996). "Sayın Peride Celal Yönsel İçin". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 81-83.
Günyol, Vedat (1985). "Gölgeden Işığa". Milliyet Sanat. S. 115. s. 47.
Günyol, Vedat (1996). "Peride Celal İçin". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 75-76.
Hızlan, Doğan (1989). "Peride Celal'le Söyleşi". Hürriyet.
İleri, Selim (1996). "Peride Celal'le Söyleşi". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 41-55.
İleri, Selim (1996). "'Roman' Yazan Romancı". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 139-147.
Necatigil, Behçet (2007). Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü. İstanbul: Varlık Yayınları.
Turan, Güven (1996). "Peride Celal Anlatısı Üstüne". Peride Celal'e Armağan (haz. Selim İleri). İstanbul: Oğlak Yayınları. s. 136-138.
Zorkul, Tahir (2006). Peride Celal'in Hayatı ve Eserleri Üzerine Bir Araştırma. Yayımlanmamış Doktora Tezi. Van: Yüzüncü Yıl Üniversitesi.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: GÜLÇİN TUĞBA NURDANYayın Tarihi: 15.03.2018Güncelleme Tarihi: 12.11.2020
Yayın Tarihi: 15.03.2018Güncelleme Tarihi: 12.11.2020
Güncelleme Tarihi: 12.11.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Sönen Alev | Semih Lütfi Yayınevi / İstanbul | 1938 | Roman |
Yaz Yağmuru | İnkılap Kitabevi / İstanbul | 1940 | Roman |
Ana-Kız | İnkılap Kitabevi / İstanbul | 1941 | Roman |
Kızıl Vazo | Semih Lütfi Yayınevi / İstanbul | 1941 | Roman |
Ben Vurmadım | Semih Lütfi Yayınevi / İstanbul | 1941 | Roman |
Atmaca | İnkılap Kitabevi / İstanbul | 1944 | Roman |
Aşkın Doğuşu | Semih Lütfi Yayınevi / İstanbul | 1944 | Roman |
Yıldıztepe | İnkılap Kitabevi / İstanbul | 1945 | Roman |
Beyaz Ölüm | ? / ? | 1948 | Roman |
Dar Yol | İnkılap Kitabevi / İstanbul | 1949 | Roman |
Sahildeki Ceset | ? / ? | 1949 | Roman |
Karanlık Oda | ? / ? | 1950 | Roman |
Rüyalar Evi | ? / ? | 1951 | Roman |
Üç Kadının Romanı | Çağlayan Yayınevi / İstanbul | 1954 | Roman |
Dişi | ? / ? | 1955 | Roman |
Kırkıncı Oda | Tan Matbaası / İstanbul | 1958 | Roman |
Gecenin Ucundaki Işık | İnkılap ve Aka Yayınları / İstanbul | 1963 | Roman |
Güz Şarkısı | İnkılap ve Aka Yayınları / İstanbul | 1966 | Roman |
Evli Bir Kadının Günlüğünden | Milliyet Yayın / İstanbul | 1971 | Roman |
Üç Yirmidört Saat | Milliyet Yayın / İstanbul | 1971 | Roman |
Jaguar | Milliyet Yayınları / İstanbul | 1978 | Hikâye |
Bir Hanımefendinin Ölümü | Karacan Yayınları / İstanbul | 1981 | Hikâye |
Pay Kavgası | Remzi Kitabevi / İstanbul | 1985 | Hikâye |
Üç Kadın | Remzi Kitabevi / İstanbul | 1987 | Roman |
Kurtlar | Can Yayınları / İstanbul | 1991 | Roman |
Mektup | Can Yayınları / İstanbul | 1994 | Hikâye |
Melahat Hanımın Düzenli Yaşamı | Can Yayınları / İstanbul | 1999 | Hikâye |
Deli Aşk | Can Yayınları / İstanbul | 2002 | Roman |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Celâleddin Ezine | d. 1910 - ö. 6 Ocak 1972 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | RA'ÛF, Mehmed Ra'ûf Bey, İstanbullu | d. 1881 - ö. 1918 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | ÂRİF, Ârif Bey | d. ? - ö. 1822-23 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Muzaffer Gökman | d. 28 Ocak 1915 - ö. 12 Aralık 1996 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Cihat Burak | d. 8 Ağustos 1915 - ö. 4 Mart 1994 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Hilmi Yücebaş | d. 1915 - ö. 21 Şubat 1996 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Mustafa Şerif Onaran | d. 27 Aralık 1927 - ö. 23 Mayıs 2013 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Salih Ecer | d. 20 Temmuz 1954 - ö. 23 Şubat 2013 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | EŞELİOĞLU/ÖKSÜZ MEHMET, Mehmet Taştepe | d. 1922 - ö. 2013 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Falih Rıfkı Atay | d. 25 Ocak 1894 - ö. 20 Mart 1971 | Meslek | Görüntüle |
11 | Ömer Ferit Kam | d. 11 Ocak 1864 - ö. 22 Mayıs 1944 | Meslek | Görüntüle |
12 | Semih Günver | d. 1917 - ö. 10 Ocak 2000 | Meslek | Görüntüle |
13 | Özlem Narin Yılmaz | d. 11 Ocak 1978 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Alim Ersoy | d. 1926 - ö. - | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Ömer F. Oyal | d. 1959 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | DERTLİ CELAL, Kul Celal, Mursaloğlu Haydar Celal | d. 1895 - ö. 1921 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | Celâl Çumralı | d. 05 Ağustos 1916 - ö. 1990 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | BÜYÜK İRŞÂDÎ BABA, Bayburtlu | d. 1790? - ö. 1865 | Madde Adı | Görüntüle |