Gültekin Sâmanoğlu

Gültekin Samancı, Nuri Fehmi Gültekin
(d. 2 Kasım 1927 / ö. 11 Nisan 2003)
Şair, Asker, Bürokrat
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl soyadı Samancı olmakla birlikte, edebiyat tarihlerine, şiirlerinde ve kitaplarında kullandığı Sâmanoğlu soyadıyla geçti. Bazı şiir ve yazılarında "Gültekin Samancı" ve "Nuri Fehmi Gültekin" imzalarını da kullandı. Havva Vesile Hanım ile memur Fehmi Samancı'nın oğlu olarak Konya'da dünyaya geldi. Defne dergisini yayımlayan ve edip kimliği olan Metin Nuri Samancı kardeşidir. İlköğrenimine babasının nüfus memuru olarak görev yaptığı Çumra ilçesindeki Altınçeşme İlkokulu'nda başladı, ilkokulun son üç yılını Konya'da tamamladı. Ortaokulu anneannesinin ve dayısının yanında, İstanbul Beyoğlu Ortaokulu'nda tamamladı. 1943 yılında girdiği, o dönemde Konya'da bulunan Kuleli Askeri Lisesi'nden, 1947'de mezun oldu. Kara Harp Okulu'nu bitirdi (1949).

Sâmanoğlu, 1949 yılında Ankara'da Ortadonatım Asteğmeni olarak çalışmaya başladı. 21 Temmuz 1951 tarihinde Müzeyyen Hanım'la evlendi. Bu evlilikten Kevser Gülay adlı bir kız, Kadri Cüneyt adlı bir erkek evladı dünyaya geldi. 1952 yılında görevli olarak Almanya'ya gönderildi. 1959'a kadar ordu donatım subayı olarak Ankara, İskenderun, Gaziantep ve Islahiye'de görev yaptı. 1959 yılında kendi isteğiyle askerlik mesleğinden ayrıldı. Aynı yıl Basın Yayın Genel Müdürlüğü'nde çalışmaya başladı; 1960'ta İç Basın müdürü, 1961'de Basın İlan Kurumu yönetim kurulu üyesi, 1967'de genel müdür yardımcısı, 1973'te genel müdür oldu. 1983’te Makedonya'da düzenlenen Struga Şiir Şöleni’nde Ümit Yaşar Oğuzcan ile birlikte Türkiye’yi temsil etti. 1988-96'da TRT yönetim kurulu üyeliği yaptı. Hisar dergisinin (1950-57, 1964-80) kurucu ve yöneticileri arasında yer aldı; Türk Yurdu dergisinin (1959-60) edebiyat sayfasını yönetti. "Gözaydınlarla" adlı şiirinin öyküsü oyunlaştırılarak 1995'te TRT'de gösterildi. Fevzi Halıcı ile birlikte Basın İlan Kurumu'nun Bayramoğlu'ndaki tatil köyünde "Gönül Dostları Şiir ve Musiki Toplantıları" adında toplantılar düzenledi. Konya Kültür ve Turizm Vakfı ile Türk Edebiyatı Vakfı'nın kurucularından olan Sâmanoğlu; Uzun Vuran Gölge adlı şiir kitabı ile 1983 Konya Kültür ve Turizm Vakfı "En İyi Kültür ve Sanat Eseri" Ödülünü, 1987'de Anadolu Basınına Üstün Hizmet Ödülünü, 1988'de Son Kırk Yılın En Başarılı Gazetecisi Ödülünü kazandı. Gültekin Sâmanoğlu, 11 Nisan 2003 tarihinde İstanbul'da öldü.

Gültekin Sâmanoğlu da pek çok şair gibi şiir söylemeye daha çocuk yaşlarda heves duymuş, dede ve ninelerinden dinlediği manzum masal ve hikâyeler şiire karşı ilgisinin gelişmesinde etkili olmuştur. Kendisine şiir zevkini ilk aşılayan kişi, şairi kendi çocuğu gibi görüp, çoğu zamanlar yanından ayırmayan halasıdır. Halasının dizinin dibinde geçen çocukluk yıllarında onun ağzından dinlediği masallar, edebiyata ilgisini artırır. Ortaokulu İstanbul'da okuduğu dönemde Türkçe öğretmeni olan Rıfkı Melûl Meriç, Gültekin Sâmanoğlu'nda şiir sevgisini artıran bir başka amil olur. Şair, kendisiyle yapılan bir mülakatta liseyi bitirip yükseköğrenim için Ankara’ya geldiği 1947 yılını ise gerçek anlamda "şiire giriş tarihi" olarak belirtir. Şair başta halk şiiri ile divan şiirinin ustalarını, daha sonra Ahmet Haşim, Yahya Kemal, Necip Fazıl, Ahmet Muhip Dıranas ve Cahit Sıtkı gibi usta şairleri kendisine örnek aldığını ifade eder (Şimşek 2007: 64).

Sâmanoğlu'nun edebiyat dergilerinde yayımlanan ilk şiiri "Ebediyet Yolcusu" adını taşır ve 1947 yılında Nilüfer dergisinde Gültekin Samancı imzasıyla çıkar. Daha sonra şiirlerini Bayrak, Doğu, Güney, Bizim Yayla, Pınarbaşı, Elif, Türke Doğru, Hisar, Türk Yurdu, Çağrı, Türk Edebiyatı, Millî Kültür ve Türk Dili dergilerinde yayımlar. Liseyi bitirip Ankara'ya geldiği 1947 yılı, şairin edebiyat hayatında bir dönüm noktası olur. Sâmanoğlu, o dönemde Ankara'da bulunan pek çok genç şairle arkadaşlık kurar. Kendisinden bir üst sınıfta öğrenci olan Bekir Sıtkı Erdoğan ve aynı sınıfta okuduğu Mustafa Necati Karaer bu isimlerin başında gelir. Hatta o yıllarda bu üç arkadaş Mehmet Çınarlı’nın ifadesiyle “Çamlıca’nın üç gülü gibi, onlar da Harbiye'nin üç şairi” (Çınarlı 1979: 83) şeklinde anılır olmuşlardır. Mustafa Necati Karaer, Gültekin Sâmanoğlu ve Bekir Sıtkı Erdoğan, kısa sürede birbirinden ayrılmaz üç şiir dostuna dönüşürler, Ankara Halkevi'nde ve o günlerde Behçet Kemal Çağlar'ın Sıhhiye'deki evinde düzenlediği şiir toplantılarına katılmaya başlarlar (Tonga 2016: 269-273).

Gültekin Sâmanoğlu, 1950 yılından itibaren Ankara'da Hisar dergisini yayımlayan çekirdek kadronun içerisinde yer alır. Hisarcılar açık ve net bir bildiriyle ortaya çıkmasalar da yazdıklarıyla Garip şiir hareketine tepki olarak gelişmişlerdir. Bu bakımdan Sâmanoğlu'nun 1950'lerin şiir ortamı için yaptığı şu tespitler dikkat çekicidir: "Özellikle 1950 sonrasında yeni şiiri savunanlar, yalnız vezni, kâfiyeyi atmakla kalmamışlardı. Şiirde âhenk ve musiki aramak yerine, dile takılacak kadar birbiriyle ilgisiz kelimeleri seçmişler, mana ve mantık yerine, saçma sapan sözlerle karşılık vermişlerdir. (…) 'Mehlika Sultan' vesikalı yâre inerken, şiirde dekor, mehtaptan, yıldızlardan çukuru doldurulmuş abdesthaneye kadar düşürülmüştü. Ortaya realizm adına basitlik ve iğrençlik sürülmekteydi." (Sâmanoğlu 2001: 50).

Öztürk Emiroğlu'nun tespiti (2000: 34) ile Hisar topluluğuna genç bir teğmen olarak katılan Gültekin Sâmanoğlu, edebî kişiliğini Hisar’da yayımladığı şiirlerinde bulmuştur. Hisar'ın yayın hayatı, toplam yirmi üç yıl, on bir ay sürmüş ve dergi 277 sayı çıkmıştır. İlk yayın dönemini kapsayan Mart 1950-Ocak 1957 tarihleri arasında dergi 75 sayı çıkmıştır. Gültekin Sâmanoğlu’nun derginin ilk yayın döneminde 37 şiiri, 17 yazısı ve 2 söyleşisi yayımlanmıştır. Sâmanoğlu, ilk dönemde kaleme aldığı 17 düzyazısının 9’unda, “Hisar’dan Portreler” başlığı altında yakından tanıdığı Hisar şair ve yazarlarının tanıtımını yapmıştır. Hisar’ın ikinci yayın döneminde ise (1964-1980) Sâmanoğlu’nun 42 şiiri, 16 düzyazısı yayımlanmıştır.

Şairin ilk şiir kitabı Alacakaranlık, 1970 yılında Hisar Yayınları arasında neşredilir. Bu kitap, şairin 1947-1970 yılları arasında kaleme aldığı ve çoğu Hisar dergisinde yayımlanan şiirlerini içerir. "Şemsiye", "Bir Yastıkta", "Alacakaranlık" ve "İlk Rüzgârlar" adlı dört bölümde düzenlenen kitapta toplam 61 şiir yer alır. Kitaptaki “Pupayelken” adlı şiir dışındaki bütün şiirler hece vezni ile yazılmıştır. Şairin ikinci kitabına nazaran buluşların çokça görüldüğü ve söyleyişteki hüznün insanı ümitsizliğe kadar götürdüğüne şahit olunur (Şimşek 2007: 134). Alacakaranlık; aşkın, sevincin, hüznün, aile sevgisinin hâkim olduğu ve çeşitli cepheleriyle insanı dile getiren alan bir kitaptır.

Sâmanoğlu'nun ikinci şiir kitabı Uzun Vuran Gölge, ilk kitabından 13 yıl sonra 1983 yılında yayımlanmıştır. Kitapta, şairin çoğunluğunu 1970-1980 yılları arasında Hisar, Türk Edebiyatı, Millî Kültür, Türk Dili dergilerinde yayımladığı şiirleri yer almaktadır. "Uzun Vuran Gölge", "Yağmura Vurulmak", "Köprüler" ve "Gidenler Gelenler" adlı dört bölümden oluşan kitapta hece ölçüsünün sekizli, onlu, on birli, on ikili ve on dörtlü kalıpları ile yazılmış toplam 33 şiir bulunmaktadır. Kitaptaki şiirlerde ölüm, anne sevgisi, hüzün, yaşlılık gibi ferdî duyguların yanı sıra vatan ve millet sevgisi gibi temalar üzerine yoğunlaşılmıştır. M. İhsan Subaşı, Sâmanoğlu'nun ilk şiir kitabı Alacakaranlık’a oranla bu kitapta yer alan şiirlerinde daha mistik bir yaklaşım içerisinde olduğunu belirtir (Subaşı, 1983).

Şiirlerinde zaman zaman asonans ve aliterasyonlardan faydalanan Sâmanoğlu; duru ve anlaşılır bir dil kullanır, yer yer konuşma dilinin söyleyişlerine şiirlerinde yer verir. Bazı şiirlerinde imaj ve sembollerden faydalanır. Şiirlerinde okuru kucaklayan samimi bir üslûp belirginleşir. Bu bağlamda yakın arkadaşı İlhan Geçer, Sâmanoğlu'nun şiir dünyasını şu cümlelerle anlatır: “Benim şairlerim vardır. Benim gönlümce şairler... İşte Gültekin de benim şairlerimden biri. Onun şiirleri belki gösterişsiz ve gürültüsüzdür. Ama bahar rüzgârları gibi ılıktır, hislidir, renklidir ve derindir. Şiirine politika ve ideoloji girmez. Gerçek ve saf şiirden yanadır. Yeni bir duygu şairidir o. Toplum sorununa eğildiği zamanlarda bile kalemi yumuşak ve insaflıdır.” (1970: 16). Mehmet Kaplan ise Sâmanoğlu'nu "dış âlemden çok kendi içine, hatıralarına gömülü bir şair" olarak değerlendirmiştir (2006: 470).

Hisar dergisinin kurucularından ve Hisar topluluğunun başından sonuna kadar en sadık üyelerinden biri olan Sâmanoğlu, şiir vadisinde verdiği eserlerin yanı sıra biri Cahit Sıtkı Tarancı diğeri Kemalettin Kamu hakkında olmak üzere iki biyografik kitaba imza atmıştır. Gültekin Sâmanoğlu, düzyazılarıyla da edebiyata katkı sağlayan bir isimdir. Yazılarında daha çok dönemin şiir, edebiyat, sanat ve kültür sorunlarını irdelemiştir. Şairin başta Hisar olmak üzere Bizim Yayla, Çağrı, Türk Dili, Türk Edebiyatı gibi edebiyat dergilerinde kalan düzyazıları derlenip yayımlanmamıştır.

Kaynakça

Çınarlı, Mehmet (1979). Sanatçı Dostlarım. İstanbul: Ötüken Neşriyat.

Emiroğlu, Öztürk (2000). Cumhuriyet Döneminde Hisar Topluluğu ve Edebî Faaliyetleri. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.

Emiroğlu, Öztürk (2009). "Kaynağını Gelenekten Alan Hisarcılar". Turkish Studies. S. 4 (I-II). 1309-1331.

Geçer, İlhan (1970). “Alacakaranlık”. Hisar. S. 150. 16-17.

Halıcı, Fevzi (1977). “Şiirimizde 1945 Kuşağı: Gültekin Samancı”. Millî Kültür. S. 4. 67-70.

Halıcı, Fevzi (2003). Şiirleşen Bir Ömrün Hikâyesi: Gültekin Sâmanoğlu. Ankara: Kalemdar Matbaası.

Kaplan, Mehmet (1983). “Uzun Vuran Gölge”.Türk Edebiyatı. S. 116. 53.

Kaplan, Mehmet (2006). Şiir Tahlilleri 2: Cumhuriyet Devri Türk Şiiri (15. Baskı). İstanbul: Dergâh Yayınları.

Necatigil, Behçet (1999). Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü (18. Baskı). İstanbul: Varlık Yayınları. 320.

Özdemir, Ahmet (2014). Gültekin Samanoğlu: Hayatı, Sanatı, Şiirleri. İstanbul: Zirve Form Matbaası. 320.

Sâmanoğlu, Gültekin (1985). “Karaer'le Yarım Yüzyıl”. Türk Edebiyatı. S. 258. 12.

Sâmanoğlu, Gültekin (2001)."İkinci Ölüm Yılında Çınarlı’yı Anarken”. Türk Edebiyatı. S. 335. 48-50.

Subaşı, M. İlyas (13 Mayıs 1983). “Sâmanoğlu’nun Yeni Kitabı”. Yeni Düşünce. S. 84.

Şimşek, Yaşar (2007). Gültekin Sâmanoğlu, Hayatı, Sanatı ve Eserleri. Yüksek Lisans Tezi. Tokat: Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.

Tonga, Necati (2016). Cumhuriyet Döneminde Bir Edebî Muhit Olarak Ankara 1923-1980. Ankara: Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.

Yalçın, Murat (2010). Tanzimat'tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi (3. Baskı). İstanbul: Yapı Kredi Yayınları. C. 2. 889.

Yardım, M. Nuri (2000). “Babam Şiiri Ezberletirdi”. Türk Edebiyatı. S. 317. 50-51.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. NECATİ TONGA
Yayın Tarihi: 21.05.2018
Güncelleme Tarihi: 01.11.2020

Eser AdıYayın eviBasım yılıEser türü
AlacakaranlıkHisar Yay. / Ankara1970Şiir
Uzun Vuran GölgeBaha Matbaası / İstanbul1983Şiir
Kemalettin Kâmi KamuKültür ve Turizm Bakanlığı Yay. / Ankara1986Biyografi
Cahit Sıtkı TarancıKültür ve Turizm Bakanlığı Yay. / Ankara1988Biyografi

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1BENDÎd. 1839 - ö. 1885Doğum YeriGörüntüle
2BÜLBÜL HOCA/ŞERİFE, Şerife Hanımd. 1869-1870 - ö. 1932Doğum YeriGörüntüle
3SALİHA ABLAd. ? - ö. 1917/1918Doğum YeriGörüntüle
4Osman Necmi Gürmend. 1927 - ö. 30 Haziran 2015Doğum YılıGörüntüle
5MEHMET, Mehmet Elmasd. 1927 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6GULU MUSUKİd. 1927 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7UMMANÎ, Güzel Akçiçekd. 1934 - ö. 2003Ölüm YılıGörüntüle
8İsmet Zeki Eyüboğlud. 1925 - ö. 12 Kasım 2003Ölüm YılıGörüntüle
9Dursun Akçamd. 1927 - ö. 19 Eylül 2003Ölüm YılıGörüntüle
10Vecihi Timuroğlud. 29 Ekim 1927 - ö. 23 Ekim 2014MeslekGörüntüle
11Tevfik Ertürd. 1913 - ö. 10 Eylül 1935MeslekGörüntüle
12İsmet Özeld. 19 Eylül 1944 - ö. ?MeslekGörüntüle
13Zeynep Sönmezd. 14 Aralık 1972 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14Tuncer Cücenoğlud. 10 Nisan 1944 - ö. 18 Temmuz 2019Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Mehmet Ulugergerlid. 1920 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16Ziya Şakir Sokud. 1884 - ö. 22 Aralık 1959Madde AdıGörüntüle
17FEHMÎ, Fehmî Efendid. ? - ö. 1669-70Madde AdıGörüntüle
18NÛRÎ, Tümen-zâde Nurî Efendid. ? - ö. 1768-69Madde AdıGörüntüle