Madde Detay
HAMDÎ, Muhammed Hamdî Baba
(d. 1261/1845 - ö. 1327/1908)
divan-tekke şairi
(Divan-Tekke / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Halk arasında Kara Fakı olarak tanınan Muhammed Hamdî Baba, 19. yüzyılda Antep’te yetişmiş Alevi-Bektaşi meşrepli bir tekke şairidir. Hamdî mahlasını kullanmıştır. 1261/1845 yılında Antep’te doğmuştur. Saçaklı diye bilinen Muhammed Efendi’nin mahdumu Süleymân Hocaoğlu Mollâ Mehmed’in oğludur. Rufaî Tarikatına bağlı olmakla beraber Bektaşi erenlerinden İlhâmî Baba’dan nasiplidir. 1324/1906 yılına kadar 23 yıl İstanbul Merdivenköy Şahkulu Sultan Bektaşi Tekkesi’nin şeyhliğini yapan Mehmed Ali Hilmi Dedebaba‘nın müritlerinden Hacı Mehmed İlhâmî Baba, 1311/1895 yılında Kerbela’yı ziyarete giderken Antep’e uğramış, bir müddet burada kalmıştır. İlhâmî Baba ile Hamdî Baba, Antep eşrafından H. Ali Rıza Efendi’nin evinde felsefi ve ilmî tartışmalar yapmışlar, İlhâmî Baba’nın üstünlüğünü kabul eden Hamdî Baba onun elini öpmüş, Rufâîliği bırakıp Bektaşi olmuştur. Antep’te yıkılan Küçük Tabakhâne Cami'si yakınındaki Kâdirî Tekkesi’nin son şeyhlerinden biri olan Hamdî Baba, gündüzleri mazı değirmeni çekmek, geceleri ise bekçilik yapmak suretiyle geçimini sağlamıştır. Zamanında Maraş’tan Antep’e gelen ve altıncı kuşaktan Hamdî Baba’nın dedesi olan Saçaklı Muhammed Efendi‘nin vazife yapmaya başladığı Bostancı Cami'si imamlığı, kuşaktan kuşağa geçerek Hamdî Baba’nın kız kardeşinin oğlu Fahreddîn Efendi’nin ölümüne kadar devam etmiştir. Askerliğini mülâzım-ı sânî olarak yapan Hamdî Baba 93 Harbi'nde Ruslar’a esir düşmüş, daha sonra Mısır’a gitmiş ve belli bir süre orada yaşamıştır.1327/1908'de 63 yaşında Antep’te vefat etmiştir.
Hamdî Baba’nın elimizde bulunan müellif hattı Dîvân’ı 143 sayfa olup kahverengi deri ciltlidir. İlk sayfada üç tane Muhammed Hamdî yazılı mühür basılıdır. Yine ilk sayfada oğlu Hüseyin Cemâl tarafından yazılan vefat ve ölüm tarihleri vardır. Dîvân'da toplam 151 şiir mevcuttur. Bazı şiirlerin üzeri çizilmiştir. Diğer şiirler siyah mürekkeple yazıldığı hâlde üzeri çizilen şiirler mavi mürekkeple ve farklı yazı karakterleriyle yazılmıştır. Şiirlerin büyük bölümü rik’a ile yazılmışsa da ara ara nesih karakterli harfler de mevcuttur. Arap alfabesinin her harfinden şiirleri mevcut olan şairimiz şiirlerinin büyük çoğunluğunu aruz vezniyle yazmış, sayıları 10’u bulan nefeslerinde ise hece veznini tercih etmiştir.
Hamdî Baba, bağlı olduğu Bektaşi düşünce sistemini -bazı Bektaşi şairlerinde görüldüğü üzere- aşırılığa kaçmadan ve İslam’ın itikadi boyutunu haleldâr etmeden şiirlerinde işlemiş, diğer Bektaşi şairlerinde pek görülmeyen temel mezhep konularını şiirine konu etmiştir. Dört Halife hakkında söyledikleri, yaşadığı dönemde kendi zümresinin inanç felsefesini ortaya koyması açısından dikkate şayandır. Mezhebinin Ebû Hanîfe olduğunu dile getirmesi de bir başka önemli noktadır. Hamdî Baba samimi inanışlı bir mutasavvıf olarak Alevi-Bektaşiliği, dinî esaslardan uzaklaşmamak kaydıyla ve İslam inancıyla bütünlük arz eden bir tarzda bütünleştirici bir üslupla dile getirmiştir.
Kaynakça
Güçyetmez, Cemil (1962). “M. Hamdi Baba”. Gaziantep Kültür Dergisi. 5: 5.
Şahiner, Necmeddin (1995). Gaziantep'in Yok Edilen Camileri. Gaziantep: Şehit Kamil Belediyesi.
Yakar, Halil İbrahim (2003). "Son Dönem Bektaşi Şairlerinden Gaziantepli Hamdi Baba". Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi. 28: 175-192.
Yakar, Halil İbrahim (2003). Ayıntablı Hamdî Baba. Konya: Palet Yay.
Yener, Şakir Sabri (1934). Gaziantep Büyükleri. Gaziantep: Gaziantep Halk Fırkası Matbaası.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DOÇ. HALİL İBRAHİM YAKARYayın Tarihi: 03.09.2013Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Müseddes
Şerî’at bâgının bunlar gülüdür
Tarîkat dalının hep sünbülüdür
Resûlün ümmetinin ekmelidir
Bu çârı reddeden münkir delidir
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu mahbûbı resulün çâr-ebrâr
Muvâfık Ahmede bu dinde her bâr
Hilâfet menba’ı reddetme zinhâr
Salâtı eyleyen bu dinde izhâr
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Gerekdir mü’minin kalbinde tasdîk
Hilâfet yer yerin bunlara tahkîk
Münâfıkdır eden bu çârı tefrîk
Bunları sevmeyenler cümlesi zındîk
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Hakîkatda bular hep bir vücûddur
Bu çârı bir bilen dârü’l-hulûddur
Eden tefrîk buları hep hasûddur
Bu sırrı fehmeden ehl-i şuhûddur
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu Hamdînin sözüne ehl-i îmân
Kabûl eden bulur hem-râh-ı irfân
Hakîkat gülşeninde bülbül-i cân
Hilâfet dürr-i gevher oldu ihsân
Ebûbekir ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Yakar, Halil İbrahim (2003). Ayıntablı Hamdî Baba. Konya: Palet Yay. 81-82.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 03.09.2013Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Müseddes
Şerî’at bâgının bunlar gülüdür
Tarîkat dalının hep sünbülüdür
Resûlün ümmetinin ekmelidir
Bu çârı reddeden münkir delidir
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu mahbûbı resulün çâr-ebrâr
Muvâfık Ahmede bu dinde her bâr
Hilâfet menba’ı reddetme zinhâr
Salâtı eyleyen bu dinde izhâr
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Gerekdir mü’minin kalbinde tasdîk
Hilâfet yer yerin bunlara tahkîk
Münâfıkdır eden bu çârı tefrîk
Bunları sevmeyenler cümlesi zındîk
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Hakîkatda bular hep bir vücûddur
Bu çârı bir bilen dârü’l-hulûddur
Eden tefrîk buları hep hasûddur
Bu sırrı fehmeden ehl-i şuhûddur
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu Hamdînin sözüne ehl-i îmân
Kabûl eden bulur hem-râh-ı irfân
Hakîkat gülşeninde bülbül-i cân
Hilâfet dürr-i gevher oldu ihsân
Ebûbekir ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Yakar, Halil İbrahim (2003). Ayıntablı Hamdî Baba. Konya: Palet Yay. 81-82.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Müseddes
Şerî’at bâgının bunlar gülüdür
Tarîkat dalının hep sünbülüdür
Resûlün ümmetinin ekmelidir
Bu çârı reddeden münkir delidir
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu mahbûbı resulün çâr-ebrâr
Muvâfık Ahmede bu dinde her bâr
Hilâfet menba’ı reddetme zinhâr
Salâtı eyleyen bu dinde izhâr
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Gerekdir mü’minin kalbinde tasdîk
Hilâfet yer yerin bunlara tahkîk
Münâfıkdır eden bu çârı tefrîk
Bunları sevmeyenler cümlesi zındîk
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Hakîkatda bular hep bir vücûddur
Bu çârı bir bilen dârü’l-hulûddur
Eden tefrîk buları hep hasûddur
Bu sırrı fehmeden ehl-i şuhûddur
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu Hamdînin sözüne ehl-i îmân
Kabûl eden bulur hem-râh-ı irfân
Hakîkat gülşeninde bülbül-i cân
Hilâfet dürr-i gevher oldu ihsân
Ebûbekir ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Yakar, Halil İbrahim (2003). Ayıntablı Hamdî Baba. Konya: Palet Yay. 81-82.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Müseddes
Şerî’at bâgının bunlar gülüdür
Tarîkat dalının hep sünbülüdür
Resûlün ümmetinin ekmelidir
Bu çârı reddeden münkir delidir
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu mahbûbı resulün çâr-ebrâr
Muvâfık Ahmede bu dinde her bâr
Hilâfet menba’ı reddetme zinhâr
Salâtı eyleyen bu dinde izhâr
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Gerekdir mü’minin kalbinde tasdîk
Hilâfet yer yerin bunlara tahkîk
Münâfıkdır eden bu çârı tefrîk
Bunları sevmeyenler cümlesi zındîk
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Hakîkatda bular hep bir vücûddur
Bu çârı bir bilen dârü’l-hulûddur
Eden tefrîk buları hep hasûddur
Bu sırrı fehmeden ehl-i şuhûddur
Ebûbekr ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Bu Hamdînin sözüne ehl-i îmân
Kabûl eden bulur hem-râh-ı irfân
Hakîkat gülşeninde bülbül-i cân
Hilâfet dürr-i gevher oldu ihsân
Ebûbekir ü Ömer Osmân Alîdir
Muhibb-i çâr-yâr mü’min velîdir
Yakar, Halil İbrahim (2003). Ayıntablı Hamdî Baba. Konya: Palet Yay. 81-82.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | MAHREMÎ | d. 1848 - ö. 1911 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | HEVÂYÎ, İbrâhim | d. 1873 - ö. 1916 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | KUSÛRÎ, Ömer Efendi | d. ? - ö. 1727 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | BAHÂEDDÎN MEHMED, İstanbullu | d. 1845 - ö. 1917 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | ABDÜNNAFİ | d. 1845 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | FAHRİ, Ahmed Fahri | d. 1845 - ö. 1918 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | ZEMİNÎ | d. 1838 - ö. 1908 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | DAVER BABA | d. 1830 - ö. 1908 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | FEHÎM, Mustafa Fehîm Efendi | d. 1846 - ö. 1908 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | İHRÂKÎ, Ali | d. ? - ö. 1913-1917 | Meslek | Görüntüle |
11 | ALİ AŞIK | d. 1897 - ö. 1983 | Meslek | Görüntüle |
12 | ÜMMANÎ, Yakup Can | d. 1913? - ö. 30.01.1983 | Meslek | Görüntüle |
13 | ENVER | d. 1842 - ö. 1905 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | ÂTIFÎ, Çorumlu | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | SAFÎ, Hacı Mustafa Safî | d. 1784 - ö. 29.12.1846 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | ŞERİFÎ, Tekirdağlı | d. ? - ö. 1863/1864 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | SÛZÎ | d. 1765 - ö. 1830 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | RE'FET, Karavâiz-zâde Hasan Efendi | d. 1837 - ö. 1912 | Madde Adı | Görüntüle |