NAZMÎ, Ali (Şirvanlı)

(d. 1274/1858 - ö. 1337/1921)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Azeri)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Dağıstanlı Abdürrahim Efendi’nin oğludur. 1724/1858’de Kafkasya’da doğdu. Rusların takip ettiği baskıcı siyaset sebebiyle İstanbul’a geldi. Eğitimini burada, Fatih Medrese’sinde tamamladı ve icazetini alarak Fatih ders-i âmlığına kadar yükseldi. Aynı zamanda Üsküdar İdadisi Arabî, Farisî ve Vefa İdadisi ulum-ı diniyye muallimliği yaptı. 1324/1928 Temmuz İnkılâbı’ndan sonra bu görevlerine ilaveten sahn medresesinde hadis, fıkıh ve kelam müderrisiliğine tayin edildi. Huzur-ı Hümayun dersi hocalığında da bulundu. 1337/1921’de vefat etti (Pakalın 2008’den akt. Eren 2023: 13-14). Bu bilgilere ilaveten torunu Ali Nazmi Çora (2013: 8-9), dedesinin Dağıstan’dan geldiğini, annesi Şirvanlı olduğu için Şirvânî olarak anıldığını, birçok eser telif ettiğini, Darü’l-Fünûn-ı Şahâne’de dersler verdiğini ve padişaha namaz hocası olarak görevlendirildiğini ancak daha sonra gözden düşerek saraydan uzaklaştırıldığını söylemektedir. Ancak bu bilgilerin doğruluğu teyide muhtaçtır. Eserinin ön sözünde verdiği bilgilerden ise Nazmî’nin 1880’li yıllarda İstanbul’a geldiği, yazdığı şiirleri zaman zaman Tercümân-ı Hakîkat ve Saadet gazelelerine gönderdiği, Muallim Naci Efendi’nin bunlardan birini görüp çok beğendiği anlaşılmaktadır. Kendisinden üç yıl Makâmât-ı Harîrî okuduğu Hafız Şakir Efendi, Nazmî’nin şairlik yeteneğinin farkına varmış, onu şiir ve kitabet dersi alması için Hacı İbrahim Efendi’ye yönlendirmiştir. Şairin bu dönemde Saadet gazetesine daha sık şiir gönderdiği, yazdığı birçok eserin ise beğenmediği için yok olduğu anlaşılmaktadır (Eren 2023: 13-16). Sicill-i Osmânî Zeyli’nde Nazmî’nin Farsça eserler kaleme aldığı, son zamanlarında Kuran tercümesiyle meşgul olduğu söylense de (2008: 28) şairin şu ana kadar bilinen tek eseri, Nağme-i İştiyâk isimli divançesidir.

Nağme-i İştiyâk: Tespit edilebilen matbu nüshaları İstanbul Üniversitesi Kütüphenesi’nde EFKDP062650, İBB Atatürk Kitaplığı’nda Bel_Osm_K.01114, Atatürk Üniversitesi Kütüphanesi’nde 0118701 demirbaş numarasıyla kayıtlıdır. 1309’da Mahmut Bey Matbaası’nda basılmıştır. Mensur önsözünde Sadî ve Hâfız’dan iktibas edilen Farsça beyitlerle biri Arapça üçü Türkçe yazılmış sekiz beyit bulunan eserde; 3 kaside, 35 gazel, 14 kıt’a, 3 rubâ’î, 2 murabba’, 4 beyt ve 1 nazm olmak üzere 62 manzume bulunmaktadır. Ali Nazmi Çora (2013) transkribe metnine yer vermeden eserdeki Türkçe manzumeleri sadeleştirmiştir. Nağme-i İştiyâk, Nazmî’nin Tercümân-ı Hakîkât ve Sa'âdet gazetelerinde tespit edilen diğer şiirleriyle birlikte Hulusi Eren tarafından yayımlanmıştır (2023).

Nağme-i İştiyâk'tan hareketle değerlendirildiğinde Nazmî’nin divan şiirinin remiz ve mefhumlarına hâkim, orta sevide bir şair olduğunu söylemek mümkündür. Şairin, eserde âşıkane eda ile yazdığı lirik şiirler yanında tasavvufi neşveyle söylediği manzumeler de bulunmaktadır. Nağme-i İştiyâk'ın önsözünde Fuzûlî’ye meyleden bir tabiatı olduğunu ifade eden Nazmî de ilimsiz şiir olmayacağı düşüncesindedir. İkisi Arapça, biri Farsça ile yazılmış üç mülemmanın yanı sıra Rıfat Paşa ve Münif Paşa’ya ithafen yazdığı tebrik-nâmeleri Farsça kaleme alması, Nazmî’nin bu dilleri şiir yazacak kadar iyi bildiğini göstermektedir (Eren 2023: 18-21).

Kaynakça

Alan, Gülbadi (hzl.) (2008). Mehmed Zeki Pakalın Sicill-i Osmânî Zeyli Son Devir Osmanlı Meşhurları Ansiklopedisi. C. 3. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yay.

Çora, Ali Nazmi (2013). Nağme-i İştiyâk. CreateSpace Independent Publishing Platform (Amazon Yay.)

Eren, Hulusi (2023). Nazmî-i Şirvânî’nin Divançesi Nağme-i İştiyâk (İnceleme-Metin-Diliçi Çeviri-Dizin-Tıpkıbasım). Ankara: Grafiker Yay.

Şîrvânî Nazmî (1309), Nağme-i İştiyâk. İstanbul.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: Dr. Öğretim Üyesi Hulusi Eren
Yayın Tarihi: 25.02.2021
Güncelleme Tarihi: 01.04.2023

Eserlerinden Örnekler

Gazel 1


[fâʿilâtün fâʿilâtün fâʿilâtün fâʿilün]

Her zemân bir fikr-i mesʿûdâne tasvîr eylerim

Hâme-i îcâz-tibyânımla tahrîr eylerim

 

Tabʿ-ı ulvî-perverim meyl eylemez nâ-keslere

Ehl-i ʿirfân sohbetin her bâr takdîr eylerim

 

Ben ne lâhûtî ne nâsûtîlerin meftûnuyum

Hak-perestem râst-gûyam hakkı tevkîr eylerim

 

Nâme-sây oldukça kilk-i istikâmet-perverim

Haylî efkâr-ı sakam-perdâzı taġyîr eylerim

 

Gerçi hâmûşam velâkin söz yeri düşsün hele

Bak nasıl efkârımı merdâne takrîr eylerim

 

Kâle almam kâzıfâne râmiyâne mebhası

Bahs edîbâne olursa sâk[ı] teşmîr eylerim

 

Kimsenin ʿizz ü safâ vü servetinde yok gözüm

Ben hemân bir vâcibü’t-taʿzîmi tekbîr eylerim

 

Her ne hâl olsam dahı emem şikâyet dehrden

Hoş görür tasvîb eder tezkîr-i takdîr eylerim

 

Hâsidânın fikrini lâf-ı kelâġ-eṭvârını

Harbe-i kilk-i şeref-sâyımla tedmîr eylerim

 

Nazmda eşʿârda taklîd etmem kimseyi

Şiʿr söylersem fakaṭ âfâkı teshîr eylerim

 

Bâde vü sahbâ ile telvîs-i efkâr eylemem

Zevk-ı hissiyyâtımı fikrimle tenvîr eylerim

 

Nazmiyânedir bütün fikrim mezâkım meşrebim

Sânihât-ı kalbimi nazmımla tefsîr eylerim (Eren 2023: 94-96).

 

Gazel 2


[mefâʿîlün mefâʿîlün mefâʿîlün mefâʿîlün]

Gönül zülf-i perîşânın hayâliyle perîşândır

Anar ol âteşîn russârı âteşlerle sûzândır

 

Gülistân-ı cemâlin bülbül-i şeydâsıdır kalbim

Bahârında harîfinde zemistânında nâlândır

 

Hayâl-i üns-i dîdârınla dil maʿmûrdur ammâ

Binâ-yı cism ü cânım mihnet-i hicrünle vîrândır

 

Tecellî-gâh-ı nâz u hüsndür çeşm-i siyeh-fâmın

Kemân ebrûlarundan fitneler her dem nümâyândır

 

Ne Mecnûnlar zuhûr itmekdedir ʿâlemde çeşminden

Kemâl-i ʿaşkına Mecnûn ile Leylâ da hayrândır

 

Görünce rûyunı gülşende gül kuhsârda lâle

Birinin baġrı yanmış dîgeri çâk-ı girîbândır

 

Nasîbi herkesin kadrincedir Nazmî bu ʿâlemde

Cihân eshâm-ı eşhâs üzre bir tûlâb-ı gerdândır (Eren 2023: 134).


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1İZZÎ, Mehmedd. ? - ö. 1694Doğum YeriGörüntüle
2KADRÎ, Kadrî Beyd. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3FÂTİH, Fâtih Efendi, Şirvanlıd. 1778 - ö. 1834Doğum YeriGörüntüle
4ZİYA, Yusufd. 1858 - ö. 1921Doğum YılıGörüntüle
5RÂŞİD, Ali Râşid Efendi, Kandiyelid. 1858 - ö. 1917Doğum YılıGörüntüle
6DİLDARÎ, Hasand. 1858 - ö. 1917Doğum YılıGörüntüle
7Ziya (Trabzon)d. 1858 - ö. 28 Ocak 1921Ölüm YılıGörüntüle
8Emin Hakid. 16 Ekim 1889 - ö. 1 Nisan 1921Ölüm YılıGörüntüle
9DERTLİ CELAL, Kul Celal, Mursaloğlu Haydar Celald. 1895 - ö. 1921Ölüm YılıGörüntüle
10ÂCİZ, Ali Akberd. 1836 - ö. 1899Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11SÂLİK, Ordubâdîd. ? - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12ŞUKÛHÎ, Hacı Mehdid. 1829 - ö. 1896Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13VAHÎD/VAHÎDÎ, Vahîd/Vahîdî Efendid. ? - ö. 1662/1663Madde AdıGörüntüle
14ÂZERÎ, İbrahim Bursalıd. ? - ö. 1707-08Madde AdıGörüntüle
15CEMÂLÎ, Cemâl Çelebi, Cemâl Deded. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle