Madde Detay
VAHYÎ, Şeyh Mehmed Efendi
(d. Ramazan 1070/Mayıs 1660 - ö. 21 Şaban 1130/20 Temmuz 1718)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
İstanbul’da doğdu. Asıl adı Mehmed’dir. Şeyh Seyyid Mehmed Vahyî Efendi olarak tanındı. Babası, Halvetî şeylerinden Balat şeyhi Hasan Nuri Efendi (ö. 1099/1688)’dir. Dedesi Eyüp türbedarı diye bilinen Sünbüliyye Âsitânesi şeyhi Seyyid Mehmed Eyyûbî Efendi’dir (Yılmaz 2007: 80). Hakkında bilgi bulunan kaynaklarda Şeyh Mehmed Efendi’nin doğum tarihi belirtilmemiştir. Fakat Divan’ının British Museum Add. 7934’te kayıtlı yazmasının unvan sayfasında doğum tarihi olarak Ramazan 1070/Mayıs 1660 kaydı bulunmaktadır (Taş 2004: 5-6). Vefeyât (Ekinci 2013: 84)’taki altmış yaşında öldüğüne dair bilgi bu tarihi doğrular niteliktedir. İlköğrenimini babasından aldı ve iyi bir öğrenim gördü. Babasının 21 Muharrem 1100/16 Kasım 1688’de ölmesi üzerine Balat Ferruh Kethüda Tekkesi’ne şeyh (Yılmaz 2007: 80) ve tekkenin yanındaki camie imam oldu. Bir ara Şeyhülharem Tekkesi’nde de şeyhlik yaptı. Şevval 1125/Ekim-Kasım 1713’te Zâkirzâde Şeyh Abdullah Efendi yerine Tophane Kılıç Ali Paşa Camii vaizliğine getirildi. Sonra Zilkâde 1127/Ekim-Kasım 1715’te Arapzâde Hasan Efendi yerine Eyüp Sultan ve Zilhicce 1128/Kasım-Aralık 1716’da Sultan Selim camilerine vaiz olarak atandı. Bu görevde iken 21 Şaban 1130/20 Temmuz 1718’de vefat etti. Cenaze namazı Fatih Camiinde kılındıktan sonra Eğrikapı dışında silahhaneye bitişik kabristandan ileriye doğru giden yol üzerinde babasının yanına gömüldü (Özcan 1989: 432; Mehmed Tahir 2000: 481; Ekinci 2013: 84; Kurnaz, M. Tatçı 2001: 1160; Yılmaz 2007: 81). Vahyî’nin Mustafa, Hüseyin ve Muhammed adlı kardeşleri vardır. Sivasî şeyhlerinden Mehmed Nazmî Efendi’nin kızı ile evlendi ve iki çocukları oldu (Yılmaz 2007: 80-81) Kaynaklarda (Ekinci 2013: 85; Mehmed Tahir: 2000: 481; Akbayar 1996: 534) yalnızca oğlu Feyzullah Efendi (ö. 1142/1730 ) hakkında bilgi bulunmaktadır. Şair olan Feyzullah Efendi, Vahyî’nin yerine şeyhlik makamına oturmuştur. Mehmed Süreyya (Akbayar 1996: 1649)’nın “müfessir, muhaddis, şair ve ilahici” olarak tanıttığı Vahyî Efendi, Mehmed Tahir (2000: 481)’de “nâzımlığı ile meşhur vecd ve hâl sahibi bir zat” olarak yer almıştır. Şeyhî Mehmed Efendi (Özcan 1989: 432)’ye göre ise tuti dilli, tatlı sözlü, hoş-sohbet, muhaddis, müfessir, âlim, âbid, zâhid ve itikadı sağlam bir kişidir.
Dîvân-ı Vahyî: Şairinin bilinen tek eseridir. Divan’ın biri British Museum Add. 7934’te, diğeri İstanbul Millet Kütüphanesi Ali Emiri Kitaplığı Manzum 492’de kayıtlı bilinen iki yazması vardır (Taş 2004: 241). Divan’daki büyük bölümü na‘t türünde olan 36 kaside bulunmaktadır. III. Ahmed’in damadı Sadrazam Ali Paşa dışında hiçbir devlet büyüğü için kaside yazmayan şairin bu tutumunu tasavvufî kimliğinin bir sonucu olarak değerlendirmek mümkündür. Vahyî’nin divanında devrine ışık tutan musammat şeklinde bir duânâme, mesnevi nazım şeklinde bir muhabbetnâme ve sevgilinin bütün organlarını tavsif eden, gazel nazım biçimiyle kaleme alınmış iki bahr-i tavîl bulunmaktadır. Divanda ayrıca 264 gazel, otuz üç tarih manzumesi, otuz üç lugaz, elli sekiz muamma (ikisi müveşşah tarzında), on üç mukatta‘ (biri Arapça, ikisi Farsça), on musammat, beş metâli‘ yer alır. Divan’da ayrıca iki de mensur mektup yer alır (Taş 2012: 451).Divan üzerinde bir yüksek lisans (Sukan 2005) ve bir de doktora çalışması (Taş 2004) yapılmıştır.
Vahyî'nin Arapça ve Farsça tamlamaların yoğun bulunduğu dili süslü ve külfetlidir. Zaman zaman yalın söyleyişler görülse de dönemin bir üslûp özelliği olarak duyulmamış Arapça ve Farsça kelimeler kullanmıştır. Klasik şiir tarzından sebk-i Hindî’ye geçişin meydana geldiği bir dönemde yaşayan şair şiirlerinde bu arada kalmışlığın izlerini yansıtmaktadır. Vahyî’nin, divanında belli unsurlar dışında tasavvufa ait konulara yer vermediği dikkati çekmektedir. Muhteva bakımından zengin sayılan eser döneminin edebî ve tarihî özelliklerini aydınlatacak bazı bilgiler de içermektedir (Taş 2012: 451).
Kaynakça
Abdülkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmail Belîğ Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdetü’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 520-521.
Akbayar, Nuri (hzl.) (1996). Mehmed Süreyyâ Sicill-i Osmanî, C. 5. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay. 1649.
Bursalı Mehmed Tâhir (2000). Osmânlı Müellifleri. C. II. Ankara: Bizim Büro Yay. 481
Cunbur, Müjgân (2007). “Tâib”. Türk Dünyası Ortak Edebiyatı, Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. C. 8. Ankara: AKM Yay. 490-491.
Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî, İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 704-706.
Ekinci, Ramazan (hzl.) (2013). Hâfız Hüseyin Ayvânsarâyî-Vefeyât-ı Ayvânsarâyî (İnceleme-Tenkitli Metin). ed. Âdem Ceyhan. İstanbul: Buhara Yay. 84, 85.
İnce, Adnan (hzl.) (2005). Tezkiretü’ş-Şu‘arâ Sâlim Efendi. Ankara: AKM Yay.
İpekten, Halûk, M. İsen, R. Toparlı, N. Okçu, T. Karabey (1988). Tezkirelere Göre Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KTB Yay. 517.
Kurnaz, Cemâl, M. Tatçı (hzl.) (2001). Mehmed Nâil Tuman, Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri, C. I-II. Ankara: Bizim Büro Yay. 1160
Müstakîm-zâde Süleyman Sa’deddin Efendi (2000). Mecelletü’n-Nisâb (Tıpkıbasım). Ankara: KB Yay. 435a.
Özcan, Abdulkadir (hzl.) (1989). Şeyhî Mehmed Efendi Şakaik-ı Nu’mâniye ve Zeyilleri-Vekâyiü’l-Fudalâ II-III. İstanbul: Çağrı Yay. 432-433.
Sukan, Murat (2005). Seyyid Mehmed Vahyî Divanı’nın Bilimsel Yayını ile Eserin Şekil ve Muhteva Bakımından İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Mimar Sinan Ünv.
Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Ünv.
Taş, Hakan (2012). “Vahyî”. İslâm Ansiklopedisi. C. 42. İstanbul: TDV Yay. 451-452.
Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1998). C. 8. “Vahyî Mehmed Efendi (Seyyid)”. İstanbul: Dergâh Yay. 500-501.
Yılmaz, Necdet (2007). Osmanlı Toplumunda Tasavvuf-Sûfîler, Devlet ve Ulemâ. İstanbul: Osmanlı Araştırmaları Vakfı Yay. 80-81.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. BEYHAN KESİKYayın Tarihi: 28.02.2014Güncelleme Tarihi: 23.11.2020Eserlerinden Örnekler
Münâcât-ı Bârî ‘Azze Şânuhu
‘Işkun dile hem dem eyle yâ Rab
‘Uşşâkuna mahrem eyle yâ Rab
Câm-ı mey-i lutfun ile cânı
Mest eyle de bî-gam eyle yâ Rab
Çeşm-i eleme ‘izâr-ı kâmı
Düş eyle de mükrem eyle yâ Rab
Lutfun meyine idüp dili câm
Pür-neş’e vü pür-dem eyle yâ Rab
Kalbümde esâs-ı kâh-ı ‘ışkun
Lutfun gibi muhkem eyle yâ Rab
Esrâr-ı nihân-ı küntü kenzün
Fehmiyle mu‘azzam eyle yâ Rab
Nefs itdi fesâd iddi‘âsın
Fazlun ile mülzem eyle yâ Rab
Her-bâr likâ-yı zât-ı pâkün
Kalbümde musammem eyle yâ Rab
Hem-vâre peyâm-ı vasl-ı zâtun
Bî-dillere mülhem eyle yâ Rab
Lutf u keremünle ehl-i ‘ışkı
Her-bâr mükerrem eyle yâ Rab
Esrâr-ı tecellî-i cemâle
‘Âşıkları a‘lem eyle yâ Rab
Bu bende de hisse-yâb olsun
İhsânı mu‘ammem eyle yâ Rab
Pür-zahm güneh durur ten-i zâr
‘Afvun ile merhem eyle yâ Rab
Çok çekdi gam-ı firâkı gönlüm
Şimden-girü hurrem eyle yâ Rab
Gülzâr-ı vas[ı]lda eşk-i çeşmüm
Berg-i güle şeb-nem eyle yâ Rab
Vahyî-i gam-âşnâya lutfun
Her lahza vü her dem eyle yâ Rab
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 244-245.)
Kasîdeyiçe Der-Vasf-ı Kâğıd-hâne
Sahn-ı Kâgıd-hânedür ehl-i dile cây-ı karâr
Kim komaz nezzâresi âyîne-i dilde gubâr
Bir zemîn-i pâki var neşr olsa tohm-ı hâr eger
Hüsn-i te’sîri ider gülzâr-ı ra‘nâ âşkâr
Bir nesîm-i sâfı var kim dûzaha itse güzer
Cennetâsâ i‘tidâl ile bulurdı iştihâr
Katre-i cûyı eger olsa çekîde Kevsere
Cûş idüp şevkinden eylerdi cihânı hissedâr
Habbezâ cevlangeh-i hûbân-ı pâk- iz‘ân-ı Rûm
Kim sabâ-yı zevki eyler zülf-i hecri târmâr
Serv-kâmetler temâşâgâhıdur olmaz ba‘îd
Reh-güzârında kıyâm itse niçe bâlâ çenâr
Yâ kenâr-ı cûyda ol kasr-ı rûh-efzâ nedür
Bir cüvân-ı al-pûş-i meh-cebîn ü gül- ‘izâr
Seyr iden Yûsuf-likâ gül-pîrehen dil-berlerin
Nice kîtûn-ı Züleyhâyı satup itmez nisâr
Sad hased ol mihr-i baht-âşüfteye kim mâhını
Eyleyüp der-hâle-i âgûş ide zevk-i kenâr
Kasr-ı ra‘nâ sâye-i râhat-nümâ âb u hevâ
Kûh u sahrâ dil-berân-ı pür-vefâ vakt-i bahâr
Eyleyüp tahrîk tab‘-ı pâk-i i‘câz-âferin
N’ola tarh itsem bu gûne nazm-ı sâf u âbdâr
Nazm-ı pâkün Vahyîyâ bir âb-ı efsûn-mevcdür
Sâye-i vasf-ı kad-i cânândan eyler güzâr
Zabta nutk ile ne hâsıl fahr-i dûr-â-dûrdan
Sen ol şâ‘irsin ki fahr eyler senünle rûzgâr
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 319-320.)
Be-nâm-ı Ahmed
İsm-i cânân ki harfi çâr olur
Birin ihrâc idince biri kalur
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Ünv. 553.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 28.02.2014Güncelleme Tarihi: 23.11.2020Eserlerinden Örnekler
Münâcât-ı Bârî ‘Azze Şânuhu
‘Işkun dile hem dem eyle yâ Rab
‘Uşşâkuna mahrem eyle yâ Rab
Câm-ı mey-i lutfun ile cânı
Mest eyle de bî-gam eyle yâ Rab
Çeşm-i eleme ‘izâr-ı kâmı
Düş eyle de mükrem eyle yâ Rab
Lutfun meyine idüp dili câm
Pür-neş’e vü pür-dem eyle yâ Rab
Kalbümde esâs-ı kâh-ı ‘ışkun
Lutfun gibi muhkem eyle yâ Rab
Esrâr-ı nihân-ı küntü kenzün
Fehmiyle mu‘azzam eyle yâ Rab
Nefs itdi fesâd iddi‘âsın
Fazlun ile mülzem eyle yâ Rab
Her-bâr likâ-yı zât-ı pâkün
Kalbümde musammem eyle yâ Rab
Hem-vâre peyâm-ı vasl-ı zâtun
Bî-dillere mülhem eyle yâ Rab
Lutf u keremünle ehl-i ‘ışkı
Her-bâr mükerrem eyle yâ Rab
Esrâr-ı tecellî-i cemâle
‘Âşıkları a‘lem eyle yâ Rab
Bu bende de hisse-yâb olsun
İhsânı mu‘ammem eyle yâ Rab
Pür-zahm güneh durur ten-i zâr
‘Afvun ile merhem eyle yâ Rab
Çok çekdi gam-ı firâkı gönlüm
Şimden-girü hurrem eyle yâ Rab
Gülzâr-ı vas[ı]lda eşk-i çeşmüm
Berg-i güle şeb-nem eyle yâ Rab
Vahyî-i gam-âşnâya lutfun
Her lahza vü her dem eyle yâ Rab
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 244-245.)
Kasîdeyiçe Der-Vasf-ı Kâğıd-hâne
Sahn-ı Kâgıd-hânedür ehl-i dile cây-ı karâr
Kim komaz nezzâresi âyîne-i dilde gubâr
Bir zemîn-i pâki var neşr olsa tohm-ı hâr eger
Hüsn-i te’sîri ider gülzâr-ı ra‘nâ âşkâr
Bir nesîm-i sâfı var kim dûzaha itse güzer
Cennetâsâ i‘tidâl ile bulurdı iştihâr
Katre-i cûyı eger olsa çekîde Kevsere
Cûş idüp şevkinden eylerdi cihânı hissedâr
Habbezâ cevlangeh-i hûbân-ı pâk- iz‘ân-ı Rûm
Kim sabâ-yı zevki eyler zülf-i hecri târmâr
Serv-kâmetler temâşâgâhıdur olmaz ba‘îd
Reh-güzârında kıyâm itse niçe bâlâ çenâr
Yâ kenâr-ı cûyda ol kasr-ı rûh-efzâ nedür
Bir cüvân-ı al-pûş-i meh-cebîn ü gül- ‘izâr
Seyr iden Yûsuf-likâ gül-pîrehen dil-berlerin
Nice kîtûn-ı Züleyhâyı satup itmez nisâr
Sad hased ol mihr-i baht-âşüfteye kim mâhını
Eyleyüp der-hâle-i âgûş ide zevk-i kenâr
Kasr-ı ra‘nâ sâye-i râhat-nümâ âb u hevâ
Kûh u sahrâ dil-berân-ı pür-vefâ vakt-i bahâr
Eyleyüp tahrîk tab‘-ı pâk-i i‘câz-âferin
N’ola tarh itsem bu gûne nazm-ı sâf u âbdâr
Nazm-ı pâkün Vahyîyâ bir âb-ı efsûn-mevcdür
Sâye-i vasf-ı kad-i cânândan eyler güzâr
Zabta nutk ile ne hâsıl fahr-i dûr-â-dûrdan
Sen ol şâ‘irsin ki fahr eyler senünle rûzgâr
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 319-320.)
Be-nâm-ı Ahmed
İsm-i cânân ki harfi çâr olur
Birin ihrâc idince biri kalur
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Ünv. 553.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 23.11.2020Eserlerinden Örnekler
Münâcât-ı Bârî ‘Azze Şânuhu
‘Işkun dile hem dem eyle yâ Rab
‘Uşşâkuna mahrem eyle yâ Rab
Câm-ı mey-i lutfun ile cânı
Mest eyle de bî-gam eyle yâ Rab
Çeşm-i eleme ‘izâr-ı kâmı
Düş eyle de mükrem eyle yâ Rab
Lutfun meyine idüp dili câm
Pür-neş’e vü pür-dem eyle yâ Rab
Kalbümde esâs-ı kâh-ı ‘ışkun
Lutfun gibi muhkem eyle yâ Rab
Esrâr-ı nihân-ı küntü kenzün
Fehmiyle mu‘azzam eyle yâ Rab
Nefs itdi fesâd iddi‘âsın
Fazlun ile mülzem eyle yâ Rab
Her-bâr likâ-yı zât-ı pâkün
Kalbümde musammem eyle yâ Rab
Hem-vâre peyâm-ı vasl-ı zâtun
Bî-dillere mülhem eyle yâ Rab
Lutf u keremünle ehl-i ‘ışkı
Her-bâr mükerrem eyle yâ Rab
Esrâr-ı tecellî-i cemâle
‘Âşıkları a‘lem eyle yâ Rab
Bu bende de hisse-yâb olsun
İhsânı mu‘ammem eyle yâ Rab
Pür-zahm güneh durur ten-i zâr
‘Afvun ile merhem eyle yâ Rab
Çok çekdi gam-ı firâkı gönlüm
Şimden-girü hurrem eyle yâ Rab
Gülzâr-ı vas[ı]lda eşk-i çeşmüm
Berg-i güle şeb-nem eyle yâ Rab
Vahyî-i gam-âşnâya lutfun
Her lahza vü her dem eyle yâ Rab
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 244-245.)
Kasîdeyiçe Der-Vasf-ı Kâğıd-hâne
Sahn-ı Kâgıd-hânedür ehl-i dile cây-ı karâr
Kim komaz nezzâresi âyîne-i dilde gubâr
Bir zemîn-i pâki var neşr olsa tohm-ı hâr eger
Hüsn-i te’sîri ider gülzâr-ı ra‘nâ âşkâr
Bir nesîm-i sâfı var kim dûzaha itse güzer
Cennetâsâ i‘tidâl ile bulurdı iştihâr
Katre-i cûyı eger olsa çekîde Kevsere
Cûş idüp şevkinden eylerdi cihânı hissedâr
Habbezâ cevlangeh-i hûbân-ı pâk- iz‘ân-ı Rûm
Kim sabâ-yı zevki eyler zülf-i hecri târmâr
Serv-kâmetler temâşâgâhıdur olmaz ba‘îd
Reh-güzârında kıyâm itse niçe bâlâ çenâr
Yâ kenâr-ı cûyda ol kasr-ı rûh-efzâ nedür
Bir cüvân-ı al-pûş-i meh-cebîn ü gül- ‘izâr
Seyr iden Yûsuf-likâ gül-pîrehen dil-berlerin
Nice kîtûn-ı Züleyhâyı satup itmez nisâr
Sad hased ol mihr-i baht-âşüfteye kim mâhını
Eyleyüp der-hâle-i âgûş ide zevk-i kenâr
Kasr-ı ra‘nâ sâye-i râhat-nümâ âb u hevâ
Kûh u sahrâ dil-berân-ı pür-vefâ vakt-i bahâr
Eyleyüp tahrîk tab‘-ı pâk-i i‘câz-âferin
N’ola tarh itsem bu gûne nazm-ı sâf u âbdâr
Nazm-ı pâkün Vahyîyâ bir âb-ı efsûn-mevcdür
Sâye-i vasf-ı kad-i cânândan eyler güzâr
Zabta nutk ile ne hâsıl fahr-i dûr-â-dûrdan
Sen ol şâ‘irsin ki fahr eyler senünle rûzgâr
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 319-320.)
Be-nâm-ı Ahmed
İsm-i cânân ki harfi çâr olur
Birin ihrâc idince biri kalur
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Ünv. 553.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Münâcât-ı Bârî ‘Azze Şânuhu
‘Işkun dile hem dem eyle yâ Rab
‘Uşşâkuna mahrem eyle yâ Rab
Câm-ı mey-i lutfun ile cânı
Mest eyle de bî-gam eyle yâ Rab
Çeşm-i eleme ‘izâr-ı kâmı
Düş eyle de mükrem eyle yâ Rab
Lutfun meyine idüp dili câm
Pür-neş’e vü pür-dem eyle yâ Rab
Kalbümde esâs-ı kâh-ı ‘ışkun
Lutfun gibi muhkem eyle yâ Rab
Esrâr-ı nihân-ı küntü kenzün
Fehmiyle mu‘azzam eyle yâ Rab
Nefs itdi fesâd iddi‘âsın
Fazlun ile mülzem eyle yâ Rab
Her-bâr likâ-yı zât-ı pâkün
Kalbümde musammem eyle yâ Rab
Hem-vâre peyâm-ı vasl-ı zâtun
Bî-dillere mülhem eyle yâ Rab
Lutf u keremünle ehl-i ‘ışkı
Her-bâr mükerrem eyle yâ Rab
Esrâr-ı tecellî-i cemâle
‘Âşıkları a‘lem eyle yâ Rab
Bu bende de hisse-yâb olsun
İhsânı mu‘ammem eyle yâ Rab
Pür-zahm güneh durur ten-i zâr
‘Afvun ile merhem eyle yâ Rab
Çok çekdi gam-ı firâkı gönlüm
Şimden-girü hurrem eyle yâ Rab
Gülzâr-ı vas[ı]lda eşk-i çeşmüm
Berg-i güle şeb-nem eyle yâ Rab
Vahyî-i gam-âşnâya lutfun
Her lahza vü her dem eyle yâ Rab
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 244-245.)
Kasîdeyiçe Der-Vasf-ı Kâğıd-hâne
Sahn-ı Kâgıd-hânedür ehl-i dile cây-ı karâr
Kim komaz nezzâresi âyîne-i dilde gubâr
Bir zemîn-i pâki var neşr olsa tohm-ı hâr eger
Hüsn-i te’sîri ider gülzâr-ı ra‘nâ âşkâr
Bir nesîm-i sâfı var kim dûzaha itse güzer
Cennetâsâ i‘tidâl ile bulurdı iştihâr
Katre-i cûyı eger olsa çekîde Kevsere
Cûş idüp şevkinden eylerdi cihânı hissedâr
Habbezâ cevlangeh-i hûbân-ı pâk- iz‘ân-ı Rûm
Kim sabâ-yı zevki eyler zülf-i hecri târmâr
Serv-kâmetler temâşâgâhıdur olmaz ba‘îd
Reh-güzârında kıyâm itse niçe bâlâ çenâr
Yâ kenâr-ı cûyda ol kasr-ı rûh-efzâ nedür
Bir cüvân-ı al-pûş-i meh-cebîn ü gül- ‘izâr
Seyr iden Yûsuf-likâ gül-pîrehen dil-berlerin
Nice kîtûn-ı Züleyhâyı satup itmez nisâr
Sad hased ol mihr-i baht-âşüfteye kim mâhını
Eyleyüp der-hâle-i âgûş ide zevk-i kenâr
Kasr-ı ra‘nâ sâye-i râhat-nümâ âb u hevâ
Kûh u sahrâ dil-berân-ı pür-vefâ vakt-i bahâr
Eyleyüp tahrîk tab‘-ı pâk-i i‘câz-âferin
N’ola tarh itsem bu gûne nazm-ı sâf u âbdâr
Nazm-ı pâkün Vahyîyâ bir âb-ı efsûn-mevcdür
Sâye-i vasf-ı kad-i cânândan eyler güzâr
Zabta nutk ile ne hâsıl fahr-i dûr-â-dûrdan
Sen ol şâ‘irsin ki fahr eyler senünle rûzgâr
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 319-320.)
Be-nâm-ı Ahmed
İsm-i cânân ki harfi çâr olur
Birin ihrâc idince biri kalur
(Taş, Hakan (2004). Vahyî Divanı ve İncelemesi. C. 1-2. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Ünv. 553.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | TÂ'İB, Osman-zâde Ahmed | d. 1659-1660 - ö. 1724 | Doğum Yılı | Görüntüle |
2 | EYYÛB | d. 1660 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
3 | NA'TÎ, Defterdar Hüseyin Paşa-zâde Mustafa Na'tî Bey | d. ? - ö. 1718-19 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
4 | REŞKÎ, HALİL REŞKÎ EFENDİ | d. ? - ö. 1718-19 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
5 | BÂHİR, Emrudcu-zâde Halîl Bâhir Efendi | d. ? - ö. 1718 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
6 | ME’ÂBÎ, Lağımcıbaşı-zâde Şeyh Hacı Ahmed Me’âb Efendi | d. ? - ö. 1798-99 | Meslek | Görüntüle |
7 | OSMÂN, Hakîkî-zâde Şeyh Osmân Efendi | d. ? - ö. 1627-8 | Meslek | Görüntüle |
8 | SEYYİD, Şeyh Seyyid Ahmed Hicâbî | d. 1826 - ö. 1888 | Meslek | Görüntüle |
9 | REŞKÎ, Mevlevî Ali Dede | d. ? - ö. 1696-97 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
10 | ÜMNÎ/EMNÎ Burnaz Mehmed Ağa | d. 1640-41 - ö. 1692-93 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | MÜSTAKÎM, Mehmed Müstakîm Efendi | d. ? - ö. 1708-10 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | MUSULLU LEVENDÎ | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
13 | HAMDÎ, Sarıhatip-zâde Ahmed | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | HÂŞİM, Seyyid Mehmed Hâşim Efendi | d. ? - ö. Nisan-Mayıs 1723 | Madde Adı | Görüntüle |