Madde Detay
Behçet Necatigil
Behçet Gönül, Küçük Muharrir, Bedri Tezgit, İzzet Geyve
(d. 14 Nisan 1916 / ö. 13 Aralık 1979)
Şair, Yazar, Deneme ve Monografi Yazarı, Sözlükçü, Çevirmen, Öğretmen
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
İstanbul'un Fatih semtinde dünyaya geldi. Babası Kastamonulu Hacı Mehmet Necatî Bey, annesi ise Fatma Bedriye Hanım'dır. Necatigil'in çocukluk dönemi, hem aile ortamından hem de sağlığına bağlı sebeplerden dolayı çok acılı ve sıkıntılı geçti. Babasının Saime Hanım'la olan ikinci evliliğinden 1921'de Sabahat, 1923'te Fehamet adlı iki çocuk dünyaya geldi. Bu kız kardeşlerinin ikisi de 1984'te vefat ettiler. Necatigil, 1923 yılında Beşiktaş Cevri Usta İlkokulu'nda başladığı eğitimini dördüncü sınıfa kadar burada sürdürdü, son sınıfı Kastamonu Erkek Muallim Tatbikat Mektebi'nde tamamladı (1927). Ortaokula Kastamonu’da başladı. Ancak hastalıklar, onun okula iki yıl ara vermesine neden oldu. Türkçe öğretmeni şair Zeki Ömer Defne, Necatigil'in edebiyat ve sanat yeteneğini keşfetti ve onunla yakından ilgilendi. Araya ameliyat ve elektrik tedavilerini gerektiren hastalıklar girince İstanbul'a geldi. 1931'de Kabataş Lisesi orta ikinci sınıfına kaydolup iki yıl sonra ortaokulu, üç yıl sonra da (1936) lise edebiyat kolunu birincilikle bitirdi. 1936 yılında Yüksek Öğretmen Okulu öğrencisi olarak İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne kaydoldu. Yüksek Öğretmen Okulu’nu yatılı olarak okudu. 1940 yılının Ekim ayında fakülteden birincilikle mezun oldu. 1940 yılında Kars Lisesi’ne edebiyat öğretmeni olarak tayin edildi. Ancak bölgenin sert iklim şartlarına uyum sağlayamadığından hastalandı ve bu sebeple Zonguldak Çelikel Lisesi’ne nakledildi. Necatigil, Kars Lisesi’nde 26 Aralık 1940-25 Eylül 1941 tarihleri arasında stajyer edebiyat öğretmeni olarak görev yaptı. 9 Ekim 1941-1 Mart 1943 tarihleri arasında Zonguldak Çelikel Lisesi’nde çalıştı. 11 Mart 1943'te İstanbul Pertevniyal Lisesi’ne atandı. 1 Mayıs 1943 tarihine kadar burada çalıştıktan sonra askerlik görevini yapmak üzere yedek Subay Okulu’na kaydoldu. Askerlik dönüşünde, 19 Aralık 1945'te Kabataş Erkek Lisesi’ne öğretmen olarak tayin edildi. Buradaki görevi 1960 yılının Kasım ayına kadar devam etti. 1960 yılında İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsü’ne nakledildi. 2 Ekim 1972 tarihinde İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsü’nden emekli oldu.
Emeklilik yıllarında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nin Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Enstitüsü’nde kompozisyon derslerine girdi. Ayrıca Yıldız Yüksek Teknik Okulu’nda da dersler verdi. Behçet Necatigil, ek ders görevi aldığı Sarıyer Ortaokulu’nda bu okulun öğretmenlerinden Huriye Korkut Hanım'la tanıştı ve 19 Ekim 1949 tarihinde Beşiktaş Vişnezade'de nikâhları kıyıldı. Necatigil ailesinin 4 Ocak 1951'de Selma, 24 Kasım 1957'de Ayşe adlı iki kızları dünyaya geldi. Şair, 13 Aralık 1979 Perşembe günü saat 17.00'de hayata gözlerini yumdu.
Şair, 17 Ekim 1927 tarihinden itibaren ürün vermeye başlamıştır. Onun on beş kitapta toplanmış olan şiirleri Varlık, Hamle, Değirmen, Gençlik, Yeni Zonguldak, Kara Elmas, İnkılâpçı Gençlik, İnsan, Harman, Yaratış, Kovan, Aile, Kaynak, Sanat ve Edebiyat Gazetesi, Yenilikler, Yirminci Asır, Yeditepe, Yeni Şiirler, Yazı, Vatan Gazetesi, Seçilmiş Hikâyeler Dergisi, Türk Dili, Kültür Dünyası, Esi, Yenilik, Dost, Maya, Yelken, Varlık Yıllığı, Ataç, Türk Edebiyatçılar Birliği, Yeni Dergi, Yeni İnsan, Yeni Gazete, Cumhuriyet Gazetesi, Soyut, Türkiye Defteri, Politika Gazetesi, Saçak, Felsefe Dergisi, Oluşum, Yazı, Oluş, Yirminci Asır, Günümüzde Kitaplar, Gösteri, Yazko Edebiyat, Üç Çiçek Şiir Özel Kitabı gibi süreli ve süresiz yayınlarda daha önce yayımlanmıştır. Ancak bazı şiirleri ilk defa kitaplarında yer almıştır.
Behçet Necatigil, Türk edebiyatı tarihinde en çok "şair" kişiliğiyle yerini almıştır. Sanat anlayışı bakımından hiçbir edebî akım ve hareket içinde yer almamakla birlikte kendini "toplumcu realist" bir şair olarak tanımlar. O, toplumcu realizm anlayışına göre içinde yer aldığı orta hâlli sosyo-ekonomik topluluğun ekonomik ve sosyal sorunlarını realist bir gözlemle sunmayı amaçlamış ve toplumun sosyal sorunlarını kendi bireysel yaşantılarının prizmasından geçirerek vermeye çalışmıştır. Şiirlerinde en çok ev, aile, orta hâlli insanın sorunları, çocukluk, gençlik, ihtiyarlık, aşk, ölüm, yalnızlık, anı, edebiyat, sanat, kentleşme, sanayileşme, uygarlık ve Atatürk konularına yer vermiştir.
Onun şiirlerinin içeriği pek fazla değişiklik göstermemiştir. Ancak sanatçının kendi ifadesiyle, pek çok şair gibi onun şiiri de üç döneme ayrılır: 1. Gurbet Burcu: Şairin taklit, özenti ve kendini arayış dönemidir. Necatigil'in gurbet burcu dönemi ürünleri, Kapalı Çarşı (1945) ve Çevre (1951) adlı kitaplarında toplanmıştır. 2. Hasret Burcu: Bu, şairin kendi kişiliğini bulma dönemine bir geçiş sürecidir. Arada (1958) ve Dar Çağ (1960) kitapları, Necatigil'in hasret burcu dönemi ürünleridir. 3. Hikmet Burcu: Şairin kendi kişiliğini bulduğu, olgun ürünlerin verildiği son dönemidir. Necatigil'in Yaz Dönemi (1963) kitabıyla başlayan son şiirleri hikmet burcu ürünleridir.
Şair, şiirlerinde büyük kişilerin, aristokratların, seçkin ve kahramanların değil, büyük kentte tutunmaya ve var olmaya çalışan orta hâlli vatandaşların hayatına, duygu ve düşüncelerine yer vermiştir. Sanatçı, genellikle karamsar bir dünya görüşüne sahiptir. Hayatın daha çok olumsuz boyutlarını ele alıp irdeler. Şiirlerine neşeden çok hüzün, acı ve sıkıntı hâkimdir. Onun, şiirlerinde işlediği konulara genel olarak bakılırsa şöyle bir değerlendirmede bulunulabilir:
Necatigil, ev ve aile mutluluğuna önem vermiş, hem bireysel hem de sosyal hayatın merkezine "ev"i almıştır. Ev, ona göre yaşama biçimlerinin belirleyici unsuru ve sosyo-ekonomik seviyelerin başlıca ölçütüdür. Şair, büyük kentte yaşayan orta hâlli bir vatandaşın bireysel ve sosyal tüm sorunlarını, aşklarını, özlemlerini, beklentilerini, felsefî ve sosyal konulara bakış açılarını değişik boyutlarıyla irdelemeye çalışmıştır. Necatigil, birçok İstanbul şairi gibi İstanbul'un tarihî ve coğrafî güzelliklerinden çok; İstanbul gibi büyük bir kentte yaşama savaşı veren fakir, orta hâlli insanların sorunlarının şairidir. "Ev ve aile", Necatigil'in şiirinin başlıca konusudur. Aşk konusunda Necatigil, özellikle ilk gençlik yıllarının sevda duygularına, eski sevgililerin bıraktığı derin acılara ve onların anılarına yer verir. Eski sevgililerin duygusal anıları, onda etkili bir yere sahiptir. O, gençliğin doya doya yaşanması, yaşlılığın ise mecburen katlanılması gereken ömür dönemleri olduğunu vurgular. Yalnızlık, ona göre düşünce ve sanat üretimi için en uygun zeminlerden biridir. Ölüme metafizik bir olgu olarak yaklaştığı gibi ona ahlaki bir işlev de yüklemektedir.
Biçim özellikleri bakımından Necatigil'in şiiri iki döneme ayrılır:
1. Tahkiyeye Dayalı Şiir Dönemi: 1955 yılına kadar yazdığı şiirlerinde hikâye (narration), anlatma öğesi ağır basar. Bu dönemde yazılmış şiirlerinin anlamları açık, ayrıntıları bellidir. Konular, genellikle olay örgüsü içinde sunulur. Necatigil, ilk şiirlerinde Garipçiler gibi yalın, açık ve kolay anlaşılır bir dil ve üslûp kullanır.
2. Modern Şiir Dönemi: 1955 yılından sonra yazdığı şiirleri, genellikle modern ya da entelektüel şiirlerdir. Bu tür şiirlerde anlam çok açık değildir ve hikâye öğesi yoktur. Okuyucu tarafından doldurulması gereken boşluklar vardır. Kelimeler, pek çok anlam boyutlarıyla birlikte kullanılmış ve çok değişik ve zengin yorumlara açık şiirlerdir. Kapalı ve anlaşılmaz sanılabilecek bu şiirler, aslında şairin hayatı, kişiliği ve beslendiği kültürel kaynaklar iyi bilinirse çözülebilecek niteliktedir. O bakımdan bu şiirlere kapalı şiir değil, güç anlaşılır şiir demek daha doğru olur.
Necatigil, şiirlerinin çoğunda mısra kümelenişi ve kafiye düzeni bakımından serbest nazım biçimlerini kullanmıştır. Ancak bazı şiirlerinde gazel, mesnevi, kıta gibi vezinli ve kafiyeli nazım biçimlerini de denemiştir. Yine bazı şiirlerinde halk şiiri nazım biçimlerinden koşmaya, yeni Türk şiiri nazım biçimlerinden soneye, çapraz kafiye ve sarma kafiyeye de yer vermiştir.
1950 yılına kadar yazdığı şiirlerin hemen hemen tamamına yakını lirik, bu tarihten sonrakilerin çoğu da didaktik türdedir. Çoğu şiiri belli bir düşünceyi ve ahlaki ilkeyi telkin eden hikmetli şiirlerdir. Bu bakımdan onun şiirini, hakîmâne şiirin Cumhuriyet dönemindeki uzantılarından biri olarak görmek mümkündür. Bu iki türün yanında az da olsa pastoral ve epik türde şiirler de yazmıştır. Sanatçı, bazı şiirlerinin dışında vezne bağlı kalmayıp serbest şiir yazmıştır. Aruz veznini bir tek "Hayıfname" şiirinde kullanmıştır. Hece veznini ise 1940 yılına kadar olan ilk şiirlerinin çoğunda kullanmış, sonraki dönemlerde ise çok fazla vezin kaygısı gütmeden serbest şiirler yazmıştır. Hece vezninin en çok 7'li, 14'lü ve 8'li kalıplarını tercih etmiştir.
Şair, ilk şiirlerinde müzikal bir öğe olarak kafiyeye özel bir önem vermiş, son şiirlerinde ise kafiye kaygısı gözetmemiştir. Necatigil, şiirinde yalın bir konuşma dili kullanmıştır. O, yoğunlaştırılmış anlam katmanlarını az sözle ifade etmeye çalışan tasarruflu bir dile sahiptir. Özenle seçtiği kelimelerin okuyucu için zengin çağrışımlara imkân sağlamasına dikkat etmiştir. Necatigil, şiirini kurarken oldukça titiz ve disiplinli bir tutum içindedir. Şiirinin bu özelliği, hiç şüphesiz onun günlük hayatındaki dar, sınırlı ve tasarruflu yaşantısıyla örtüşmektedir.
Türkçenin tüm imkânlarından en iyi şekilde yararlanmaya çalışmış, çoğunda denenmiş değerler yattığına inandığı eski kelimeleri anlam zenginliklerinden dolayı kullanmaktan çekinmemiştir. Şiirde kullandığı kelimelerde anlam ve ses güzelliğine önem vermiştir. Özellikle ilk şiirlerinde atasözlerine, halk deyimlerine ve sonraki şiirlerinde çağın getirdiği bazı teknik kelimelere yer vermiştir.
Necatigil'in şiirlerinde konuşma üslûbu hâkimdir. Hitabet üslûbuna ve aşırı coşkuya yer vermemesi, onun kalabalıklardan sıkılan, utangaç ve çekingen mizacından kaynaklanmaktadır. Behçet Necatigil'in şiirinin en özgün yanlarından birisi, kültür şiiri olmasıdır. Bu anlamda Necatigil, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde gelenekten yararlanma çığırının öncüleri arasında yer alır. Behçet Necatigil, şiirin yanında "şiircik", “şiirimsi-düzyazı" ya da "şiir uçları" adını verdiği şiirle nesir arası, çoğu bir mısralık ya da bir cümlelik, bir beyitlik ya da iki cümlelik yazılardan oluşan ayrı bir edebî türde de ürünler vermiştir. Bunlar, bir anlamda Divan şairlerinin müfredleri veya mısra-ı bercestelerine benzemektedir. Şair, bu ürünlerini şiirlerinin çekirdeği olarak nitelemektedir.
Necatigil'in şiirden sonra en fazla yoğunlaştığı edebî türlerden birisi radyo oyunudur. Birçok radyo oyunu yazmış ve yine pek çok roman ve hikâyeyi radyo oyunu olarak uygulamıştır. Türk ve dünya radyolarında yayımlanan bu oyunlar, bir bakıma şiirlerinin hareketli olaylarla açımlanmış biçimleri gibidir. Bu anlamda şiirleriyle radyo oyunları birbirini tamamlayan metinlerdir. O, radyo oyunlarında da şiirlerinde olduğu gibi geleneksel kültüre, tasavvufa ve mitolojiye yer vermiştir. Oradan aldığı bazı motifleri modern bir kurgu ve form içinde yeniden üretmiştir. Necatigil, radyo oyunlarında genel olarak ev, aile, karı-koca ilişkileri, aşk, geleneksellik-modernlik çatışması, kadın sorunları, tasavvuf, yaşamanın anlamı, insancıl değerler, vicdan muhasebesi, sanat-edebiyat dünyası, memur psikolojisi gibi konuları işlemiştir. Genellikle bilge, mürid, orta yurttaş, sanatçı, sahte eleştirmen, memur, karı, koca, yaşlı anne baba, vefasız evlat, eski sevgili, kıskanç kadın, evlenememiş kızlarla geleneksel ve modern değerleri temsil eden kişileri, tipik ve karakteristik özellikleriyle irdelemeye çalışmıştır.
Necatigil, radyo oyunlarında süssüz, sanatsız, yalın bir konuşma dili kullanır. Cümleleri genellikle kısadır. Uzun, dolambaçlı cümlelere, şive taklidine, sosyo-ekonomik farklılıklara sahip toplulukların konuşma biçimlerine yer vermez. Her sosyal tabakadan insanı kültür dili denilen ortak yazı diliyle konuşturur. Kişi, mekân ve tabiat tasvirinden çok psikolojik çözümlemelere önem verir. Yaptığı tasvirler de psikolojik çözümlemelere belli bir çerçeve ve zemin oluşturmak amacına dönüktür. Necatigil, hikemî üslûba bilinçli olarak önem vermiştir. Oyunlarındaki pek çok cümle, başlı başına hikmetli bir söz, vecize ya da önemli bir düşünceyi yoğunlaştırmış yargı cümleleri hâlindedir.
Behçet Necatigil, Cumhuriyet döneminde 1935-1979 yılları arasında toplumcu realist sanat anlayışıyla şiirler yazmış bağımsız bir şair, radyo oyun yazarı, çevirmen, inceleme, araştırma, deneme yazarıdır.
Kaynakça
Çetin, Nurullah (2013). Behçet Necatigil, Hayatı, Sanatı ve Eserleri. Ankara: Akçağ Yayınları.
Demirci, İbrahim (1990). Behçet Necatigil'in Dünyası. Yüksek Lisans Tezi. Samsun: Ondokuz Mayıs Üniversitesi.
Doğan, Zeliha (1982). Behçet Necatigil'in Şiirleri. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.
Gökalp, Gonca (1992). Behçet Necatigil'in Şiirinde Aile. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi.
Til, Seher (1986). Behçet Necatigil'in Çevirileri Üzerine. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. NURULLAH ÇETİNYayın Tarihi: 26.09.2018Güncelleme Tarihi: 29.10.2020
Yayın Tarihi: 26.09.2018Güncelleme Tarihi: 29.10.2020
Güncelleme Tarihi: 29.10.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Yel Değirmenleri | ? / İstanbul | 1942 | Şiir |
Kapalı Çarşı | Marmara Kitabevi / İstanbul | 1945 | Şiir |
Çevre | Varlık Yayınları / İstanbul | 1952 | Şiir |
Evler | Yeditepe Yayınları / İstanbul | 1953 | Şiir |
Eski Toprak | de Yayınevi / İstanbul | 1956 | Şiir |
Arada | Varlık Yayınları / İstanbul | 1958 | Şiir |
Dar Çağ | Varlık Yayınları / İstanbul | 1960 | Şiir |
Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü | Varlık Yayınları / İstanbul | 1960 | Biyografi |
Atatürk Şiirleri | Türk Dil Kurumu Yayınları / Ankara | 1963 | Derleme |
Yaz Dönemi | Ataç Kitabevi / İstanbul | 1963 | Şiir |
Divançe | de Yayınevi / İstanbul | 1965 | Şiir |
Yıldızlara Bakmak, Kadın ve Kedi | de Yayınevi / İstanbul | 1965 | Radyo Oyunu |
Gece Aşevi | Bilgi Yayınevi / Ankara | 1967 | Radyo Oyunu |
İki Başına Yürümek | de Yayınevi / İstanbul | 1968 | Şiir |
100 Soruda Mitologya | Gerçek Yayınevi / İstanbul | 1969 | Araştırma |
En/Cam | de Yayınevi / İstanbul | 1970 | Şiir |
Üç Turunçlar | Varlık Yayınları / İstanbul | 1970 | Radyo Oyunu |
Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü | Varlık Yayınları / İstanbul | 1971 | Araştırma |
Zebra | de Yayınevi / İstanbul | 1973 | Şiir |
Kareler Aklar | Bilgi Yayınevi / Ankara | 1975 | Şiir |
Pencere | Varlık Yayınları / İstanbul | 1975 | Radyo Oyunu |
Sevgilerde (Bütün Şiirlerinden Seçmeler) | Hürriyet Yayınları / İstanbul | 1976 | Şiir |
Beyler | Cem Yayınevi / İstanbul | 1978 | Şiir |
Bile/Yazdı | Ada Yayınları / İstanbul | 1979 | Deneme |
Söyleriz | Cem Yayınevi / İstanbul | 1980 | Şiir |
Bütün Eserleri 5: Düzyazılar 1 | Cem Yayınevi / İstanbul | 1983 | Deneme |
Bütün Eserleri 6: Düzyazılar 2 | Cem Yayınevi / İstanbul | 1983 | Deneme |
Bütün Eserleri 4: Yayınlanmamış Şiirler | Cem Yayınevi / İstanbul | 1985 | Şiir |
Mektuplar | 1000 Tane Yayınları / İstanbul | 1989 | Mektup |
Serin Mavi | Yapı Kredi Yayınları / İstanbul | 1999 | Mektup |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | SÂDIK/SÂDIKÎ, Sadreddin-zâde Mehmed Sâdık Efendi | d. 17 Aralık 1630 - ö. Kasım-Aralık 1709 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | MU'AMMER PAŞA, İstanbullu | d. 1812 - ö. 1853 ds. | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Ümit Deniz | d. 1922 - ö. 14 Mayıs 1975 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Mehmet Aziz Bolel | d. 1916 - ö. 2004 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Samim Kocagöz | d. 1332/ 1916 - ö. 05 Eylül 1993 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Enver Naci Gökşen | d. 1916 - ö. 14 Ocak 1986 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Ali Rıza Ertan | d. 1944 - ö. 12 Şubat 1979 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | SADIK/SADIK BABA, Sadık Doğanay | d. 1933 - ö. 23.01.1979 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | Cezmi Tahir Berktin | d. 1903 - ö. 1979 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Mehmet Selahattin Erdem | d. 1 Ağustos 1923 - ö. 10 Ağustos 2004 | Meslek | Görüntüle |
11 | MEDÎHÎ, Mehmed Medîhî Efendi | d. ? - ö. 1672 | Meslek | Görüntüle |
12 | Hüseyin Mazlum | d. 1947 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | Gülsün Siren Kınal | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Nurdan Gürbilek | d. 20 Mayıs 1956 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Füruzan | d. 29 Ekim 1935 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | YÛSUF, Küçük Lütfî Beyzâde Yûsuf Efendi | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | KENAN, Küçük Kenan Paşa | d. ? - ö. 1616 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | BEHCET, Hudâydâd | d. ? - ö. 1835 ds. | Madde Adı | Görüntüle |