Madde Detay
NÂSIR, Seyyid Abdülbâkî Nâsır Dede Efendi
(d. 1179/1765 - ö. 1236/1821)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Abdülbâkî Dede, şiirlerinde Nâsır mahlasını kullanmıştır. İstanbul Yenikapı Mevlevîhânesi yakınlarındaki bir evde 1765’te doğduğu bilinmektedir. Babası, Yenikapı Mevlevîhânesi şeyhlerinden Ebûbekir Dede (1705–1775)'dir. Ebûbekir Dede aslen Kütahyalı olup Halvetiye tarikatına mensuptur. Daha sonra Mevlevî tarikatı mensubu Mustafâ Sâkıb Dede’den feyz almış, Ebûbekir b. Ârif Çelebi tarafından da Yenikapı Mevlevîhânesi’ne şeyh olarak atanmıştır. Abdülbâkî Dede’nin annesi Galata Mevlevîhânesi şeyhi ve bestekâr Osmân Nâyî Dede Efendi'nin oğlu Sırrî Abdülbâkî Dede’nin kızı Şerîfe Sa'îde Hanım’dır. Verilen bilgilerden de anlaşılacağı üzere şaire, annesinin dedesinin ismi verilmiştir. Ailenin ortanca oğlu olan Abdülbâkî Dede’nin ağabeyi, Ali Nutkî Dede (1762–1804), kardeşi ise Abdürrahîm Kunhî Dede (1769–1831)'dir. Abdülbâkî Dede, 1209/1794-5’te Şerîfe Fatma Hanım'la evlenmiş, bu evlilikten doğan 7 çocuktan yalnız 3’ü yaşamıştır. Soy kütüğünde yer alan 4 çocuğunun isimleri şunlardır: Ebûbekir Şaban Efendi, Hüseyin Receb Dede, Şerîfe Ayşe Sıdıka Hanım ve Osmân Selahaddîn Efendi. İlk eğitimini babasından almıştır. Ancak 2 Eylül 1775’te küçük yaşta babasını kaybedince amcasının oğlu Sahîh Ahmed Dede ailenin çocuklarına sahip çıkmış, onların tahsil ve terbiyelerini üstlenmiştir. Abdülbâkî Dede, Milas Müftüsünün oğlu Halîl Efendi’den Arapçayı, Farsçayı ve dinî ilimleri öğrenmiş, Nakşibendî tarikatına mensup Bolulu Mustafa Efendi’den umumi dersler almıştır. Yenikapı dergâhında sema meşklerine dâhil olan şair, henüz 11 yaşındayken Mevlevî ayinlerine katılmıştır. Dergâhta müzik eğitimine başlamış ve ney üflemeyi öğrenmiştir. Musikiyi önce icrâ yoluyla öğrenip sonra nazariyata dair eserleri incelemek suretiyle musiki nazariyesine ilgi duymuştur. Ayrıca Şeyh Gâlib ile Hamâmî-zâde İsmâil Dede Efendi’nin hocası olarak bilinen ağabeyi Ali Nutkî Dede’nin onun eğitiminde büyük payı vardır. Ebûbekir Dede’nin ölümünden sonra Bâb-ı Cedîd (Yenikapı) Mevlevîhânesi şeyhliğine atanan Ali Nutkî Dede’nin şeyhlik zamanında çilesini tamamlayarak "Dede" unvanı alan Abdülbâkî Dede, uzun süre bu dergâhın neyzen-başılığını yapmıştır. Ağabeyi vefat edince (1801), Hacı Mehmed Çelebi tarafından 16 Cemaziyülevvel 1219/23 Ağustos 1804’te Mevlevîhâne’nin 14. şeyhi olarak atanmış ve Kazasker Mekkî-zâde Mustafâ Âsım Efendi tarafından 1229/1813-14’te dergâhın vakıf işleriyle görevlendirilmiştir. Vefatına kadar bu görevini sürdürmüştür. 20 Cemaziyülevvel 1236/23 Şubat 1821’de Cuma gecesi saat 5’te, 56 yaşında vefat etmiş ve dergâhın haziresine gömülmüştür.
1. Terceme-i Menâkıbü’l Ârifîn: Süleymaniye Kütüphanesi Nâfiz Paşa Nu.: 1126’da kayıtlı bulunan ve şu ana kadar tek nüshası tespit edilen 670 varak tutarındaki eser, Ahmet Eflakî’nin Menakıbü’l Ârifîn adlı Farsça eserinin Türkçeye birebir tercümesidir. Biri Farsça diğeri Arapça, iki ön sözü vardır. Mevlevî tarikatı ile devrin tarihi hakkında bilgiler veren 10 fasıllık tercüme, III. Selim’e sunulmuştur. Yazılmasında Sahîh Ahmed Dede’nin teşviki söz konusudur. Talik hatlı eserin yazımına 1208/1793-94’te başlanmış ve eser 1212/1797-98’de bitirilmiştir.
2. Şerh-i Ta’rîb-i Şâhidî: Süleymaniye Kütüphanesi Nâfiz Paşa Nu.:1483'te kayıtlı olan 350 varaklık olan eser, Yenikapı’daki Mevlevî şeyhlerinden Musa Dede’ye ait olan Ta’rîb-i Şâhidî adlı Arapça eserin şerhidir. Şerh, 12 Teşrinievvel 1215/24 Ekim 1801’de tamamlanarak Yenikapı Mevlevîhânesi’ne vakfedilmiştir.
3. Acem Būselik Âyini: Abdülbâkî Dede’nin günümüze ulaşabilen tek bestesidir. Bestenin birkaç varyantı bulunmaktadır. Süleymaniye Kütüphanesi Abdülkadir Töre koleksiyonundaki Acem-Buselik Âyini’ne ait iki nüshadan hareketle, Fatma Adile Başer tarafından melodik analize dayanan bir tez yazıldığı bilinmektedir.
4. Tedkîk ü Tahkîk: Çeşitli kütüphanelerde pek çok nüshası olan eserin en bilinen nüshası Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 1242-001’de kayıtlıdır. Yenikapı Dergâhına vakfedilmiştir. Başlıksız bir başlangıç, ön söz, üç bölüm ve son sözden oluşan esere III. Selîm’in isteği üzerine 1211/1796-97 tarihli bir zeyl eklenmiştir. Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 1242-002'de kayıtlı olup 14 varaktır. Eserde 150 ezgi kalıbının ve 21 usulün tanıtımı yapılmıştır.
5. Tahrîriye: Notaya dair yazılmış bir risâledir. Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 1242-003 kayıtlı olup 20 varaklık bir eserdir.
6. Defter-i Dervîşân I-II / Müteferrika Fevâid; Târîhler ve Âmire Mecmûası: Ali Nutkî Dede tarafından tutulmaya başlanan bir çeşit kayıt defteridir. Bu defterlerde Mevlevî dergâhına gelen, çile çıkarmak için matbaha giren, çilesi bitince hücreye çıkan dervişler ile şeyhler tarafından arakiye giydirilen kişilerin isim ve tarihlerinin yanı sıra çeşitli bilmeceler ve reçeteler kayıtlıdır. Ali Nutkî Dede’den sonra sırasıyla Abdülbâkî Dede, Receb Hüsnü Dede, Abdürrahîm Künhî Dede ve Osmân Selahaddîn Dede kayıt tutmuştur. Eserin birinci defteri Süleymaniye Kütüphanesi Nâfiz Paşa Nu.: 1194’te (95 varak), ikinci defteri Abdülbâki Nâsır Dede’nin torunu Prof. Dr. Nâsır Abdülbâki Baykara’nın şahsi kütüphanesindedir. Eser, 100 varaktır.
7. Dîvân-ı Eş’âr/Kasîde ve Dîvân: Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 00941’de kayıtlı nüsha 56 varaktır. 1209/1794-95 tamamlanan eser talik hatla yazılmıştır. İçerisinde 17 kaside, 12 tarih, 2 tahmis, 1 murabba, 55 gazel (1 Farsça, 1 Arapça), 1 rubaî, 4 kıta, 36 müfred bulunmaktadır. Şair, şiirlerinde Nâsır mahlasını kullanır. Kasidelerde övülen isimler arasında II. Mahmûd, III. Selîm ve kardeşi Beyhân Sultân, Mevlânâ, Yûsuf Ziyâ Paşa, Kaptan Gazi Hüseyin Paşa, Kemâl Ahmed Dede, Mevlevî olan Ebûbekir Çelebi vardır. Ayrıca gazellerde de Mevlânâ sıklıkla övülmüştür. Dîvân’daki bazı medhiyeler nesibsiz, girizgâhsız oluşlarıyla klasik kaside kurallarına uymamaktadır.
Sorulu cevaplı anlatım tarzı, deyim ve atasözlerinin kullanımı, mahalli ifadeler, tasvir yoluyla anlatım şiirlerde göze çarpan özelliklerdendir. Abdülbâkî Nâsır Dede, İslam ahlakının şubeleri olarak nitelendirilebilecek olan sabır, şükür, hilm, edep, emin olmak, şefkat ve merhamet, kalb-i selîm sahibi olmak, pak olmak, kanaat, hayır gibi konuları ele alır. Bunu yaparken külfetten uzak, sade, açık, anlaşılır bir dil kullanır. Şiirlerinde az sayıda Arapça ve Farsça terkibe rastlanır. Şiirlerin yüksek seviyeli müzikalitesi dikkat çekicidir. Saadettin Nüzhet Ergun, Dîvân’daki şiirlerin nazım seviyesinde kaldığını ve hiçbir fevkaladeliğinin bulunmadığını belirtir.
Kaynakça
Abdülbâkî Nâsır Dede. Defter-i Dervîşân/Müteferrika Fevâid. Süleymaniye Kütüphanesi Nâfiz Paşa Nu.: 1194. 95 vr.
Abdülbâkî Nâsır Dede. Dîvân-ı Eş’âr/Kasîde ve Dîvân. Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 00941. 56 vr.
Abdülbâkî Nâsır Dede. Şerh-i Ta’rîb-i Şâhidî. Süleymaniye Kütüphanesi Nâfiz Paşa Nu.: 1483. 350 vr.
Abdülbâkî Nâsır Dede. Tahrîriye. Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 1242-003. 53-73.
Abdülbâkî Nâsır Dede. Tedkîk ü Tahkîk. Süleymaniye Kütüphanesi Nafiz Paşa Nu.: 1242-002. 43-57.
Abdülbâkî Nâsır Dede. Terceme-i Menâkıbü’l-Ârifîn. Süleymaniye Kütüphanesi Nâfiz Paşa Nu.: 1126. 670 vr.
Aksu, Fatma Adile (1988). Abdülbâkî Nâsır Dede ve Tedkîk ü Tahkîk. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi.
Başer, Fatma Adile (1996). Türk Musikisinde Abdülbâkî Nâsır Dede 1765–1821. Doktora Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi.
Bıyık, Melek (1996). Abdülbâkî Nâsır Dede Divanı. Basılmamış Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi
Çergel, Muhammet Ali (2007). Raûf Yektâ Bey’in İkdâm Gazetesi’nde Neşredilen Türk Mûsikîsi Konulu Makaleleri. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi.
Coşkun, Mahmut Ruşen (2001). Nâsır Abdülbâkî Dede’nin Tahririye’si Çeviri Yazım ve İncelemesi. Yüksek Lisans Tezi. Isparta: Süleyman Demirel Üniversitesi.
Erdemir, Avni (1999). Anadolu Sahası Musikişinas Divan Şairleri. Ankara: TÜSAV.
Gölpınarlı, Abdülbâki (1953). Mevlânâ’dan Sonra Mevlevîlik. İstanbul: İnkılâp Kitabevi.
Güngördü, Bahri (2000). Abdülbâkî Nâsır Dede’nin Tedkîk ü Tahkîk’inde Geçen Makamlarla Dönem Bestekârlarının Eserlerindeki Makamların Mukayesesi. Yayımlanmamış Sanatta Yeterlilik Tezi. İstanbul: İTÜ.
Kaya, Bayram Ali-Küçük, Sezai (hzl.) (2011). Defter-i Dervîşân Yenikapı Mevlevîhânesi Günlükleri. İstanbul: Zeytinburnu Belediyesi Kültür Yay. 17.
Özcan, Nuri (1988). “Abdülbâki Nâsır Dede”. İslam Ansiklopedisi. C.1. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. 199.
Sezen, Gülşen (2013). “Musikînin Abdülbâki Nâsır Dede Dîvânı'ndaki Gölgeleri” Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi 6 (26): 496–514.
Tura, Yalçın (hzl.) (2006). Abdülbâkî Nâsır Dede, İnceleme ve Gerçeği Araştırma Tedkîk ü Tahkîk. İstanbul: Pan Yay.
Uslu, Recep-Doğrusöz Dişiaçık, Nilgün (2009). Abdülbâkî Nâsır Dede’nin Müzik Yazısı. İstanbul: İTÜ Yay.
Yenigün, Hayri (1968) “Şeyh Abdülbâkî Dede”. Musiki Mecmuası (241): 5.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: GÜLŞEN SEZENYayın Tarihi: 26.08.2013Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Muktedâ-yı râh u âheng oldu cümle sâza ney
Gūş ururlar başlaya tâ ibtida âvâza ney
Gonce-i hâlât ile tezyîn eder sahn-ı dili
Şu‘le-i bî-cism-i hengâmı kıla âgâza ney
‘Âşıkânın būsitân-ı şevk eder kâm-ı dilin
Gülşen-i esrârdan başlaya keşf-i râza ney
Evc-i hâletden eder ‘uşşâk sıytın istima‘
Her nefesde per verince nagme-i şehbâza ney
Feyz-i Mollâ ile bulmuşdur bu nazm-ı dil-keşi
Nagme-i dürrini Nâsır rişte-i i‘câza ney
Gazel
Âşık-ı bî-çârenim sūz-ı kemînimden sakın
Hasta-i cevr eyleyüp âh u enînimden sakın
Tutmasun âyine-i ruhsârını gerd-i melâl
İnhidâm-ı hâne-i kalb-i hazînimden sakın
Sıyt-ı hū hū ile her bir şū‘lesi ‘arşa çıkar
Tâb-engîzî-i cân-ı âteşînimden sakın
Bakma agyâra tegâfülle beni zâr eyleme
Girye-dâdî-yi derūn-ı gam-güzînimden sakın
Nâsır-ı zârım begim gördükçe döndürme yüzün
Eşk-i serd-i dîde-i hasret-karînimden sakın
Gazel
Gâhî hezâr-ı gonce bütânın arar sorar
Gâhîçe âh-ı şu‘le-feşânın arar sorar
Yârin sabâ döker hatına gâhi zülfüne
‘Attârdır ki müşk-i dehânın arar sorar
Dil būs-ı la‘l-i yâri tehî gerdîş eylemez
Her dem hayât-ı bâdesi kânın arar sorar
Bîhūde sanma bâde içer rindi zâhidâ
Her bir kadehde yâr nişânın arar sorar
Pervâne şem‘-i gerdişi ol tıfl-ı şu‘lenin
‘Arz-ı niyâz-ı būsa zamânın arar sorar
Gülşende harf-i vasla sabâ hem-demi olup
Dâ’im hezâr gonce-dehânın arar sorar
Mestâne yâr hışma gelüp sad hazer gönül
Sū-yı nigehde fitne cihânın arar sorar
Sâgarda sanma cevri habâbın tehî gönül
Hicri hevâsı toldugu cânın arar sorar
Gördükçe hâl-i künc-i leb-i yâri Nâsırâ
Dil cânı üzre dâg-ı nihânın arar sorar
(Bıyık, Melek (1996). Abdülbâkî Nâsır Dede Dîvânı. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 85-86, 73-74, 80-81.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 26.08.2013Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Muktedâ-yı râh u âheng oldu cümle sâza ney
Gūş ururlar başlaya tâ ibtida âvâza ney
Gonce-i hâlât ile tezyîn eder sahn-ı dili
Şu‘le-i bî-cism-i hengâmı kıla âgâza ney
‘Âşıkânın būsitân-ı şevk eder kâm-ı dilin
Gülşen-i esrârdan başlaya keşf-i râza ney
Evc-i hâletden eder ‘uşşâk sıytın istima‘
Her nefesde per verince nagme-i şehbâza ney
Feyz-i Mollâ ile bulmuşdur bu nazm-ı dil-keşi
Nagme-i dürrini Nâsır rişte-i i‘câza ney
Gazel
Âşık-ı bî-çârenim sūz-ı kemînimden sakın
Hasta-i cevr eyleyüp âh u enînimden sakın
Tutmasun âyine-i ruhsârını gerd-i melâl
İnhidâm-ı hâne-i kalb-i hazînimden sakın
Sıyt-ı hū hū ile her bir şū‘lesi ‘arşa çıkar
Tâb-engîzî-i cân-ı âteşînimden sakın
Bakma agyâra tegâfülle beni zâr eyleme
Girye-dâdî-yi derūn-ı gam-güzînimden sakın
Nâsır-ı zârım begim gördükçe döndürme yüzün
Eşk-i serd-i dîde-i hasret-karînimden sakın
Gazel
Gâhî hezâr-ı gonce bütânın arar sorar
Gâhîçe âh-ı şu‘le-feşânın arar sorar
Yârin sabâ döker hatına gâhi zülfüne
‘Attârdır ki müşk-i dehânın arar sorar
Dil būs-ı la‘l-i yâri tehî gerdîş eylemez
Her dem hayât-ı bâdesi kânın arar sorar
Bîhūde sanma bâde içer rindi zâhidâ
Her bir kadehde yâr nişânın arar sorar
Pervâne şem‘-i gerdişi ol tıfl-ı şu‘lenin
‘Arz-ı niyâz-ı būsa zamânın arar sorar
Gülşende harf-i vasla sabâ hem-demi olup
Dâ’im hezâr gonce-dehânın arar sorar
Mestâne yâr hışma gelüp sad hazer gönül
Sū-yı nigehde fitne cihânın arar sorar
Sâgarda sanma cevri habâbın tehî gönül
Hicri hevâsı toldugu cânın arar sorar
Gördükçe hâl-i künc-i leb-i yâri Nâsırâ
Dil cânı üzre dâg-ı nihânın arar sorar
(Bıyık, Melek (1996). Abdülbâkî Nâsır Dede Dîvânı. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 85-86, 73-74, 80-81.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Muktedâ-yı râh u âheng oldu cümle sâza ney
Gūş ururlar başlaya tâ ibtida âvâza ney
Gonce-i hâlât ile tezyîn eder sahn-ı dili
Şu‘le-i bî-cism-i hengâmı kıla âgâza ney
‘Âşıkânın būsitân-ı şevk eder kâm-ı dilin
Gülşen-i esrârdan başlaya keşf-i râza ney
Evc-i hâletden eder ‘uşşâk sıytın istima‘
Her nefesde per verince nagme-i şehbâza ney
Feyz-i Mollâ ile bulmuşdur bu nazm-ı dil-keşi
Nagme-i dürrini Nâsır rişte-i i‘câza ney
Gazel
Âşık-ı bî-çârenim sūz-ı kemînimden sakın
Hasta-i cevr eyleyüp âh u enînimden sakın
Tutmasun âyine-i ruhsârını gerd-i melâl
İnhidâm-ı hâne-i kalb-i hazînimden sakın
Sıyt-ı hū hū ile her bir şū‘lesi ‘arşa çıkar
Tâb-engîzî-i cân-ı âteşînimden sakın
Bakma agyâra tegâfülle beni zâr eyleme
Girye-dâdî-yi derūn-ı gam-güzînimden sakın
Nâsır-ı zârım begim gördükçe döndürme yüzün
Eşk-i serd-i dîde-i hasret-karînimden sakın
Gazel
Gâhî hezâr-ı gonce bütânın arar sorar
Gâhîçe âh-ı şu‘le-feşânın arar sorar
Yârin sabâ döker hatına gâhi zülfüne
‘Attârdır ki müşk-i dehânın arar sorar
Dil būs-ı la‘l-i yâri tehî gerdîş eylemez
Her dem hayât-ı bâdesi kânın arar sorar
Bîhūde sanma bâde içer rindi zâhidâ
Her bir kadehde yâr nişânın arar sorar
Pervâne şem‘-i gerdişi ol tıfl-ı şu‘lenin
‘Arz-ı niyâz-ı būsa zamânın arar sorar
Gülşende harf-i vasla sabâ hem-demi olup
Dâ’im hezâr gonce-dehânın arar sorar
Mestâne yâr hışma gelüp sad hazer gönül
Sū-yı nigehde fitne cihânın arar sorar
Sâgarda sanma cevri habâbın tehî gönül
Hicri hevâsı toldugu cânın arar sorar
Gördükçe hâl-i künc-i leb-i yâri Nâsırâ
Dil cânı üzre dâg-ı nihânın arar sorar
(Bıyık, Melek (1996). Abdülbâkî Nâsır Dede Dîvânı. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 85-86, 73-74, 80-81.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Muktedâ-yı râh u âheng oldu cümle sâza ney
Gūş ururlar başlaya tâ ibtida âvâza ney
Gonce-i hâlât ile tezyîn eder sahn-ı dili
Şu‘le-i bî-cism-i hengâmı kıla âgâza ney
‘Âşıkânın būsitân-ı şevk eder kâm-ı dilin
Gülşen-i esrârdan başlaya keşf-i râza ney
Evc-i hâletden eder ‘uşşâk sıytın istima‘
Her nefesde per verince nagme-i şehbâza ney
Feyz-i Mollâ ile bulmuşdur bu nazm-ı dil-keşi
Nagme-i dürrini Nâsır rişte-i i‘câza ney
Gazel
Âşık-ı bî-çârenim sūz-ı kemînimden sakın
Hasta-i cevr eyleyüp âh u enînimden sakın
Tutmasun âyine-i ruhsârını gerd-i melâl
İnhidâm-ı hâne-i kalb-i hazînimden sakın
Sıyt-ı hū hū ile her bir şū‘lesi ‘arşa çıkar
Tâb-engîzî-i cân-ı âteşînimden sakın
Bakma agyâra tegâfülle beni zâr eyleme
Girye-dâdî-yi derūn-ı gam-güzînimden sakın
Nâsır-ı zârım begim gördükçe döndürme yüzün
Eşk-i serd-i dîde-i hasret-karînimden sakın
Gazel
Gâhî hezâr-ı gonce bütânın arar sorar
Gâhîçe âh-ı şu‘le-feşânın arar sorar
Yârin sabâ döker hatına gâhi zülfüne
‘Attârdır ki müşk-i dehânın arar sorar
Dil būs-ı la‘l-i yâri tehî gerdîş eylemez
Her dem hayât-ı bâdesi kânın arar sorar
Bîhūde sanma bâde içer rindi zâhidâ
Her bir kadehde yâr nişânın arar sorar
Pervâne şem‘-i gerdişi ol tıfl-ı şu‘lenin
‘Arz-ı niyâz-ı būsa zamânın arar sorar
Gülşende harf-i vasla sabâ hem-demi olup
Dâ’im hezâr gonce-dehânın arar sorar
Mestâne yâr hışma gelüp sad hazer gönül
Sū-yı nigehde fitne cihânın arar sorar
Sâgarda sanma cevri habâbın tehî gönül
Hicri hevâsı toldugu cânın arar sorar
Gördükçe hâl-i künc-i leb-i yâri Nâsırâ
Dil cânı üzre dâg-ı nihânın arar sorar
(Bıyık, Melek (1996). Abdülbâkî Nâsır Dede Dîvânı. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 85-86, 73-74, 80-81.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Yusuf Mardin | d. 16 Mart 1916 - ö. 6 Ocak 1995 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | AVNÎ, Ahmed Avnî Çelebi | d. ? - ö. 1671-72 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Niyazi Durusoy | d. 30 Aralık 1909 - ö. 5 Ocak 1985 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | YÂVER, Enderunlu Hasan | d. 1765 - ö. 1213/1797-8 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | ÂŞIKÎ MEHMED | d. 1765 - ö. 1821 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | SÛZÎ | d. 1765 - ö. 1830 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | ÂŞIKÎ MEHMED | d. 1765 - ö. 1821 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | İZZET, İzzet Efendi | d. ? - ö. 1821 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | MU'ÎN, Manastırlı Mu'în Efendi | d. ? - ö. 1821 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | SELİM SAMİ, Selim Sami Efendi | d. ? - ö. 1951 | Meslek | Görüntüle |
11 | HÂŞİM, Hâşim Baba, Şeyh Mustafa Bandırmalı-zâde | d. 1718 - ö. 1782-1783 | Meslek | Görüntüle |
12 | İBRAHİM EFENDİ, Oğlanlar Şeyhi | d. 1591 - ö. 1655 | Meslek | Görüntüle |
13 | RİF’AT, Halîl Rif'at Efendi | d. 1829 - ö. 1893 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | MÂHİR | d. ? - ö. 1843 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | RÛMÎ, Mehmed Muhyiddîn Paşa | d. ? - ö. 1889 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | KÂMİL, Harezmî | d. 1825 - ö. 1899 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | ENVERî | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | HÂFlZ, Seyyid Hâfız Abdullâh Efendi | d. ? - ö. 1771-72\'den sonra | Madde Adı | Görüntüle |