Madde Detay
Halil Nihat Boztepe
(d. 1882 / ö. 17 Şubat 1949)
Duyûn-ı Umûmiye Müdürü, Milletvekili, Şair
(Yeni Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Trabzon’da doğmuştur. Babası deniz işleriyle meşgul Hasan Efendi, annesi Mürüvvet Hanımdır. İlköğrenimini mahalle sıbyan mektebi ve Islahhane mektebinde tamamlamış, daha sonra askeri rüştiye ve mülkî idadiye devam etmiştir. Bir dönem Türkçe öğretmenliği yaptığı Frerler Mektebi’nde derslere de devam ederek bir yandan Fransızca, diğer yandan da Farsça öğrenmiştir (Uzun 1992: 322).
1898’de ailesinin geçimine yardım etmek için genç yaşta Trabzon Düyûn-ı Umûmiyesi idaresinde göreve başlamış, bu kurumda uzun süre memuriyetini sürdürmüştür. 1903’te Düyûn-ı Umûmiye Müskirat Şubesi mübeyyizliğiyle İstanbul’a tayin edilen Halil Nihat, zamanla görevinde terfiler alarak müfettişlik kalemi, Tuz Şubesi mübeyyizliği, komiserlik, mümeyyiz ve müsevvitlik gibi görevler üstlenmiştir. Aynı kurumda 1918’de müdür muavini 1922’de ise müdür olmuştur (İnal 2000: 1647). Cumhuriyet’in ilanıyla bu dairenin kapatılmasından sonra Osmanlı borçları meselesi için 1925’te Paris’e giden heyette yer almıştır.
Memuriyetinin ilk yıllarında babasını kaybeden Halil Nihad, Balkan ve I. Dünya savaşları, daha sonra Mütareke yılları boyunca ailesinin tek çocuğu olarak hiç evlenmemiş ve annesini kaybedinceye kadar onunla birlikte yaşamıştır (Şenocak 1989: 15).
1927’de Büyük Millet Meclisi’nde üçüncü dönem Gümüşhane milletvekili olarak görev yapan Halil Nihat, sekizinci dönem başına kadar Trabzon milletvekili olarak görevini ifa etmiştir (Kabadayı 2002: 325).
Gerek milletvekilliği gerekse edebî camiadaki kudreti nedeniyle başta İbrahim Alaaddin Gövsa, İbnülemin Mahmut Kemal, Tahirü’l-Mevlevi, Ali Ekrem Bolayır, Mithat Cemal Kuntay Ali İlmî Bilgili gibi çok önemli şahsiyetlerle yakın dostluklar kuran Halil Nihad Boztepe; ömrünün son zamanlarında kalbinden rahatsızlanmış, daha sonra da bir gözünü kaybetmiştir. İyice zor duruma düşen Boztepe’yi Gövsa ailesi himaye etmiş ve ölümüne kadar kendisine yardımcı olmuşlardır (Şenocak 1989: 14-15). Şair, 17 Şubat 1949’da Ankara’da hayatını kaybetmiştir. Kabri Cebeci Asrî Mezarlığı’ndadır.
Ciddi ve ağırbaşlı bir zat olduğu halde Halil Nihad Boztepe’nin aslında nüktedan bir kişiliğe, mizahî bir ruha sahip olduğu ve aynı zamanda da oldukça alçakgönüllü bir kişi olarak tanındığı söylenebilir. Şairliği kendisine hiçbir zaman meslek olarak benimsemediği halde şiirleri, edebî yönden üstün ve emsalleri arasında üstadane olarak kabul edilmiştir (İnal 2000: 1647).
1908 yılından itibaren Akşam, Alemdar, İstiklâl, Vakit, Tanin gibi günlük gazete ve edebî dergilerde şiirleri, edebiyat üzerine eleştiri ve incelemeler yayımlamıştır. Şairin şekil ve söyleyiş özellikleri göz önünde bulundurulduğunda Divan edebiyatı konusunda ciddi bir bilgiye sahip olduğu görülmektedir. Bununla birlikte genç yaşlardan itibaren öğrendiği ve Paris’te bulunduğu yıllarda geliştirdiği Fransızcayı ise tercümeler yapacak kadar iyi bilmektedir. Alphonse Daudet’in Tartarin de Tarescon romanını Taraskonlu Tartaren adıyla Türkçeye çevirerek de bu becerisini göstermiştir (Uzun 1977: 464).
Süleyman Nazif ve Fuat Köprülü gibi mühim şahsiyetlerin takdirini kazanan Sihâm-ı İlhâm, ilk eseri olmasına rağmen şairin burada sağlam ve kendine has bir üslup geliştirmiş olduğu görülmektedir. Millî Mücadele yıllarındaki savaş ve yoksulluk gibi konuların yanında dönemin liyakatsiz devlet adamlarını, uygulanan yanlış politikalar, Avrupa taklitçisi aydınlar, eskiye duyulan düşmanlık, vezin tartışmaları gibi pek çok hususa da değinmiştir (Morkoç 2007: 23-28).
İkinci eseri Âyine-i Devrân’da da aynı tarzı sürdüren şair, ilk meclis dönemi ve cumhuriyetin ilk yıllarında özellikle İstanbul’da gördüğü aksaklıkları eleştirmiş, Nef’î başta olmak üzere Fuzûlî ve Nedîm gibi pek çok divan şairine nazire olarak kaleme aldığı şiirlerine de bu eserde yer vermiştir (1924).
Halil Nihat’ın şiir anlayışını tam olarak ifade eden ve en önemli eseri olarak kabul edilen "Ağaç Kasidesi"; ilk olarak 1931’de 14 sayfalık küçük bir risale olarak yayımlanmış, daha sonra 1500 beyitten oluşan ve 200 sayfadan müteşekkil bir eser olarak 1947’de yeniden basılmıştır. Pek çok farklı konuda eleştiriler içeren eserin önsözünde "Şeker konuştum efendim inan şeker yazdım/Fakat inan yine bazen de tuz biber yazdım/Kaside bitmedi bir türlü sürdü on yedi yıl/Uzun bir ömrü demek eyledim heder yazdım/Yazarken oldu kalem her kayıttan âzâde/Düşünmedim ki filan ya falan ne der yazdım/Ne sağ ne sol diye bir şey düşünmedim, başıma/Bela gelir demedim etmedim hazer yazdım/Hayır mı işledim yoksa şer mi bilmiyorum/Ayırt eder okuyanlar, hayır ve şer yazdım" (Boztepe 1947: 7-9) gibi ifadelerle, eleştirilerinde tamamen tarafsız olmaya çalıştığını, çok uzun süren bu çalışmasıyla topluma yol göstermekten başka bir şey düşünmediği ifade etmiştir. Eserde dilin sadeleşmesi adı altında uydurma kelimelerle doldurulması, eğitim politikasındaki bozulmalar, meclis içerisinde gördüğü aksaklıklar, adalet sistemindeki ciddi bozukluklar, batıcılık ve modernleşme adı altında eskiye duyulan düşmanlık, batı taklitçiliği ile düşülen durumlar, toplumdaki ahlakî bozulmalar, cehalet ve yobazlık, liyakatsiz kişilerin hak etmedikleri mevkilere gelmeleri gibi Cumhuriyetin ilk dönemlerinde ortaya çıkmış pek çok olumsuz durumu hicvetmiştir (Şenocak 1989: 34-35). Pek çok yerde devletin önemli simalarının dahi tek tek isimlerini vererek eleştirmiş, fakat bu eleştirilerini oldukça süslü, etkili ve kibar bir şekilde ifade etmiş, kaba söz hatta hakaret içeren Neyzen Tevfik ve Eşref’in kaleme aldıkları hicviyelerden çok daha farklı ve edebî bir üslup ortaya koymuştur.
Halil Nihad ilmî araştırma alanında da eser meydana getirmiş, şiirlerine nazireler de kaleme aldığı ve Divan şiirinin en önemli şairlerinden biri olarak gördüğü Nedîm’in divanını 27 nüsha karşılaştırarak hazırlamış; bu metin Ahmet Refik ve Köprülüzade Mehmed Fuat’ın giriş yazıları ile birlikte yayımlanmıştır. Esere oldukça geniş bir lügatçe ile başta Tevfik Fikret’in şiiri olmak üzere Nedîm üzerine yazılan yazılar da eklenmiştir. En sonda da Halil Nihat hakkında ayrıntılı bir değerlendirme mevcuttur (Halil Nihad 1340).
Kaynakça
Boztepe, Halil Nihad (1947). Ağaç Kasidesi. Ankara: Arbas Yayınları.
Halil Nihad (1340). Nedîm Divanı. İstanbul: İkdam Matbaası.
Halil Nihad (1924). Âyine-i Devrân. İstanbul: Orhaniye Matbaası.
İnal, İbnülemin Mahmud Kemal (2000). Son Asır Türk Şairleri (Haz. Hidayet Özcan). Cilt 3. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları.
Kabadayı, Hayriye (2002). Boztepe, Halil Nihad, Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. Cilt 2. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları. 325-326.
Morkoç, Özcan (2007). Siham-ı İlham (Halil Nihad Boztepe). Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Kütahya: Dumlupınar Üniversitesi.
Şenocak, Kemaleddin (1989). Yanardağ Şairimiz Halil Nihad Boztepe. İstanbul: Acar Matbaacılık.
Uzun, Mustafa (1977). Boztepe, Halil Nihad, Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. Cilt 1. İstanbul: Dergah Yayınları. 463-464.
Uzun, Mustafa (1992). Boztepe, Halil Nihat, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi. Cilt 6. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları. 322-323.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ LOKMAN TAŞKESENLİOĞLUYayın Tarihi: 28.03.2019Güncelleme Tarihi: 19.12.2020
Yayın Tarihi: 28.03.2019Güncelleme Tarihi: 19.12.2020
Güncelleme Tarihi: 19.12.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Âyîne-i Devrân | Oraniyye Matbaası / İstanbul | 1906 | Şiir |
Mehtâb | Yeni Matbaa / İstanbul | 1314 | Şiir |
Mecmua-i Eş'ar | Cemal Efendi Matbaası / İstanbul | 1318 | Şiir |
Taraskonlu Tartaren | Yeni Edebiyat Neşriyatı / İstanbul | 1920 | Çeviri |
Sihâm-ı İlhâm | Mahmud Beğ Matbaası / İstanbul | 1921 | Şiir |
Nedim Divanı | İkdam Matbaası / İstanbul | 1340 | İnceleme |
Ağaç Kasidesi | Cumhuriyet Matbaası / İstanbul | 1931 | Şiir |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | NEŞAT AYDIN | d. 1952 - ö. - | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Durukan, Süleyman Mahir | d. 1898 - ö. 1953 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | BABA SALİM, Mehmet Salim Öğütçen | d. 15.03.1887 - ö. 29.12.1956 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Celal Nuri İleri | d. 15 Ağustos 1882 - ö. 2 Kasım 1938 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Ahmet Sırrı Ulusoy | d. 1882 - ö. 1950 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | (MEVLEVİ) MEHMET ABDÜLBAKİ | d. 1882 - ö. 25.02.1935 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | İBAD, İBADÎ, İBAD HOCA, Abdullah Çelebi | d. 01.07.1866 - ö. 25.03.1949 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | AZMİ, Abdullah Yamanoğlu | d. 1905 - ö. 20.10.1949 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | HASİBE RAMAZANOĞLU | d. 1860 - ö. 1949 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Kemal Abdulla | d. 4 Aralık 1950 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | Bulut, Şevket | d. 31 Temmuz 1936 - ö. 16 Eylül 1996 | Meslek | Görüntüle |
12 | Buğra Giritlioğlu | d. 1 Nisan 1971 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | Abdullah Cevdet | d. 9 Eylül 1869 - ö. 29 Kasım 1932 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Abdullah Zühtü | d. 1869 - ö. 29 Mayıs 1925 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Neyzen Tevfik | d. 24 Mart 1879 - ö. 28 Ocak 1953 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | CÂZİB, Surreemîni-zâde Halîl Câzib | d. 1834 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | EDÎB, Halîl Edîb Bey | d. 1863 - ö. 1912 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | BALKAYMAK, Halil Kaymak | d. 1942 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |