Madde Detay
HAKKI, Mehmed Hakkı Bey, Adanalı
(d. 1270/1853 - ö. 1331/1912)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Adana'da 1270/1853 senesinde doğdu. Asıl adı Mehmed Hakkı Bey'dir. Şiirlerinde Hakkı mahlasını kullandı. Adana hanedanından Anamurlu Yeğen Ağa'nın oğludur. Tahsilini tamamladıktan sonra Adana Mektûbî Kalemi'ne girdi ve bir müddet sonra Meclis-i İdâre-i Vilâyet ikinci kâtibi oldu. Adana valisi Ziyâ Paşa'nın aleyhinde söylediği bazı ağır sözlerden dolayı tevkif olundu. Ziyâ Paşa'nın vefatından sonra eski görevine devam etti. Burada Mektûbî Kalemi Mümeyyiz Muavinliğine ve bir müddet sonra da Adana Merkez Mutasarrıflığı Tahrîrât Müdürlüğü'ne getirildi. Sonra Kozan A'şâr Müdürlüğü ve Meclis-i İdâre-i Vilâyet Başkâtipliği'ne tayin olundu. Padişah Abdulhamîd hakkında bazı olumsuz sözler söylediğinden dolayı İstanbul'a çağrıldı. Yolda Sakız mutasarrıfı Nâmık Kemal Bey ile görüştü. Onun yardımlarıyla Gelibolu Tahrîrât Müdürlüğüne tayin edildi. Arnavud İsmâil Kemâl Bey Trablusgarb valiliğine tayin olununca Hakkı Bey'i kendisinin mektupçuluk görevine getirdi. Trablusgarb'dan ayrıldıktan sonra İşkodra, daha sonra da Yanya mektupçuluklarına memur oldu. Yanya valisi Osman Paşa'nın şikâyeti üzerine Van Mektupçuluğuna tayin edildiyse de bu göreve gitmedi. O sırada Dahiliye Nazırı bulunan Memdûh Paşa'yı telmîhen ve Kemânî Memdûh Efendi'ye hitaben söylediği "Çal Memdûh çal" nakaratlı şarkı bestelenip sağda solda çalınıp söylenmeye başlanınca Memdûh Paşa bu durumdan çok incindi. Hakkı Bey bir mutasarrıflığa tayinini istediyse de Memdûh Paşa uzun yıllar geçtiği hâlde onu bir göreve getirmeyerek şarkıdan dolayı bir nevi intikam aldı. Meşrutiyetten sonra Niğde mutasarrıflığına tayin olunduysa da bu görevinden istifa etti. 1331/1912 senesinde İstanbul'da vefat etti. Eyüp Kabristanı'nda kendisinden önce vefat etmiş olan kızının yanına defnedildi. Oğlu Ali Münîf Bey kaymakamlık, mutasarrıflık, valilik ve mebusluk yapmış bir devlet adamıydı.
İlginç bir kişiliğe sahip olan Hakkı Efendi hiciv ve nükteleriyle meşhurdur. Gençliğinden beri içkiye ve eğlenceye düşkün olarak yaşamış, emekli maaşı kendisine yetmediğinden eşinden dostundan borç almış, eline geçen parayı da yine içkiye yatırmıştır. Bu yüzden pek genç iken saçı sakalı ağarmıştı ve görenler onu çok yaşlı zannederlerdi. Yeğeni Mersin mebusu Ârif Hikmet Bey'in eşi olan kızının uşak tarafından öldürülmesi onun büsbütün içkiye yönelmesine sebep olmuştu. Onu yakından tanımış olan İbnü'l-Emin, hakkında şunları söylemektedir: Şiir ve inşası sağlam; zeki, çabuk anlayan, çabuk gücenen, son derece evhamlı, hassas, nüktedan, hitap gücü kuvvetli ve filozof-meşrep idi. Garip hâlleri ve sözleri vardı. Güzel sözler, ince nükteler söylerdi (İnal 1988: 491).
İşkodra'da vefat eden zevcesine Abdulhamîd Bey'in Makber'i tarzında Mezâr adıyla bir manzum risale yazmıştı (İnal 1988: 491). Birçok güzel şiiri olmasına rağmen bu şiirler İbnü'l-Emin'in biraderi Ahmed Tevfîk Bey tarafından Hakkı Bey'in oğlu Ali Münif Bey'e basılması için teslim edilmiş fakat bunlar zamanla kaybolmuştur.
Kaynakça
İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. MEHMET ARSLANYayın Tarihi: 09.10.2014Güncelleme Tarihi: 02.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Hüsnünü âyîneler de sûret-i tanzîr eder
Tavrını ancak peyinde sâyesi tasvîr eder
Öyle bir nâzende âsâr-ı tecellî kim anın
Resm-i nâzı len-terânî hükmini tefsîr eder
İncilâ-yı hüsn-i tâkat-sûzını seyr eyle kim
Keşf-i râz-ı Kibriyâ'yı hüsn-i âlem-gîr eder
Perde perde nâzlarla lem'a lem'a tal'atı
Vuslat u hicrânı beyninde dili teshîr eder
Âb u tâb-ı hüsnün aşkıyla dilden dem-be-dem
Her müjem bir âteşîn seyyâledir taktîr eder
Hikmet-i aşk-ı hıred-sûzun aceb te'sîri var
Eşk-i hasretle çerâğ-ı vuslatı tenvîr eder
Eşinin Ölümüne Yazdığı Mezâr Adlı Manzumeden
Feryâd nedir desem de feryâd
Feryâd gönülde bir hazîn yâd
Bilmem bu revâ-yı hak mı heyhât
Düşdü başıma bütün semâvât
Olsun ne demek bu lâneden yâd
Hiç yavrulu kuş vurur mı sayyâd
Durmakda iken binâ yerinde
Nâgâh uçar mı böyle bünyâd
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 494, 495.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 09.10.2014Güncelleme Tarihi: 02.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Hüsnünü âyîneler de sûret-i tanzîr eder
Tavrını ancak peyinde sâyesi tasvîr eder
Öyle bir nâzende âsâr-ı tecellî kim anın
Resm-i nâzı len-terânî hükmini tefsîr eder
İncilâ-yı hüsn-i tâkat-sûzını seyr eyle kim
Keşf-i râz-ı Kibriyâ'yı hüsn-i âlem-gîr eder
Perde perde nâzlarla lem'a lem'a tal'atı
Vuslat u hicrânı beyninde dili teshîr eder
Âb u tâb-ı hüsnün aşkıyla dilden dem-be-dem
Her müjem bir âteşîn seyyâledir taktîr eder
Hikmet-i aşk-ı hıred-sûzun aceb te'sîri var
Eşk-i hasretle çerâğ-ı vuslatı tenvîr eder
Eşinin Ölümüne Yazdığı Mezâr Adlı Manzumeden
Feryâd nedir desem de feryâd
Feryâd gönülde bir hazîn yâd
Bilmem bu revâ-yı hak mı heyhât
Düşdü başıma bütün semâvât
Olsun ne demek bu lâneden yâd
Hiç yavrulu kuş vurur mı sayyâd
Durmakda iken binâ yerinde
Nâgâh uçar mı böyle bünyâd
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 494, 495.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 02.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Hüsnünü âyîneler de sûret-i tanzîr eder
Tavrını ancak peyinde sâyesi tasvîr eder
Öyle bir nâzende âsâr-ı tecellî kim anın
Resm-i nâzı len-terânî hükmini tefsîr eder
İncilâ-yı hüsn-i tâkat-sûzını seyr eyle kim
Keşf-i râz-ı Kibriyâ'yı hüsn-i âlem-gîr eder
Perde perde nâzlarla lem'a lem'a tal'atı
Vuslat u hicrânı beyninde dili teshîr eder
Âb u tâb-ı hüsnün aşkıyla dilden dem-be-dem
Her müjem bir âteşîn seyyâledir taktîr eder
Hikmet-i aşk-ı hıred-sûzun aceb te'sîri var
Eşk-i hasretle çerâğ-ı vuslatı tenvîr eder
Eşinin Ölümüne Yazdığı Mezâr Adlı Manzumeden
Feryâd nedir desem de feryâd
Feryâd gönülde bir hazîn yâd
Bilmem bu revâ-yı hak mı heyhât
Düşdü başıma bütün semâvât
Olsun ne demek bu lâneden yâd
Hiç yavrulu kuş vurur mı sayyâd
Durmakda iken binâ yerinde
Nâgâh uçar mı böyle bünyâd
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 494, 495.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Hüsnünü âyîneler de sûret-i tanzîr eder
Tavrını ancak peyinde sâyesi tasvîr eder
Öyle bir nâzende âsâr-ı tecellî kim anın
Resm-i nâzı len-terânî hükmini tefsîr eder
İncilâ-yı hüsn-i tâkat-sûzını seyr eyle kim
Keşf-i râz-ı Kibriyâ'yı hüsn-i âlem-gîr eder
Perde perde nâzlarla lem'a lem'a tal'atı
Vuslat u hicrânı beyninde dili teshîr eder
Âb u tâb-ı hüsnün aşkıyla dilden dem-be-dem
Her müjem bir âteşîn seyyâledir taktîr eder
Hikmet-i aşk-ı hıred-sûzun aceb te'sîri var
Eşk-i hasretle çerâğ-ı vuslatı tenvîr eder
Eşinin Ölümüne Yazdığı Mezâr Adlı Manzumeden
Feryâd nedir desem de feryâd
Feryâd gönülde bir hazîn yâd
Bilmem bu revâ-yı hak mı heyhât
Düşdü başıma bütün semâvât
Olsun ne demek bu lâneden yâd
Hiç yavrulu kuş vurur mı sayyâd
Durmakda iken binâ yerinde
Nâgâh uçar mı böyle bünyâd
(İnal, İbnü'l-Emin Mahmud Kemal (1988). Son Asır Türk Şairleri. C. I. İstanbul: Dergah Yay. 494, 495.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | CEYHANÎ, Durmuş Ali Sayıcı | d. 13.01.1964 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | FINDIKLI, Mustafa Fındıklı | d. 10.05.1964 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Cem Savran | d. 27 Mart 1965 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | SA'DÎ, Muallim Sa'dî Efendi | d. 1853 - ö. 1916 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | HARÂBÎ, Ahmed Edîb | d. 1853 - ö. 1916 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | ÂSAF, Mahmûd Celâleddîn Paşa | d. 1853 - ö. 1903 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | EDHEM, Kadı-zâde Edhem Efendi | d. 1851 - ö. 1912 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | NASÛHÎ, Abdülhâlik | d. 1836 - ö. 1912 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | YÛSUF, Yûsuf Seryâmî, Abduşüküroğlu | d. 1840 - ö. 1912 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | NÛRÎ, Mehmed Paşa | d. 1760 - ö. 1790 | Meslek | Görüntüle |
11 | NESÎB, Hüseyin Nesîb Efendi, Karamanlı | d. 1818 - ö. 1896 | Meslek | Görüntüle |
12 | BAHÂEDDÎN, Zîver Paşa-zâde Yûsuf | d. 1851 - ö. 1916 | Meslek | Görüntüle |
13 | BESÎM BEY, Enderunlu, Başkullukçu | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | RÂGIB, Ahmed Râgıb Efendi, Bursalı | d. 1792-93 - ö. 1855-56 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | FÂTİH, Fâtih Efendi, Şirvanlı | d. 1778 - ö. 1834 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | KEŞFÎ, Sünbülî Seyyid Mehmed Efendi | d. ? - ö. 1746-47 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | DELİ BURAN | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | GANÎ, Emîrşâh-zâde Abdülganî Efendi | d. ? - ö. 1587 | Madde Adı | Görüntüle |