Madde Detay
KEMTERÎ, Konyalı
(d. 1254/1838 - ö. 1327/1911)
âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Hacı’dır. H.1254/M.1838 yılında Konya’nın Kerim Dede Mahallesinde doğdu. Babasının adı Hacı İsa Ağa’dır. Kemterî, genç yaşta saçlarının dökülmüş olması sebebiyle halk arasında Kel Hacı adıyla tanındı (Ergun-Uğur 2002: 86-87). Kimi kaynaklarda asıl adı Yusuf olan Kemterî mahlaslı bir şairden daha söz edilir ki adı geçen bu âşık Tokat’ın Zile ilçesine bağlı Yücepınar köyünde doğdu ve yine 1921 yılında aynı köyde öldü. Emir Kalkan, Zileli bu âşığın da doğum tarihini 1838 olarak ama soru işaretiyle (?) vermektedir (1991: 37). Kanaatimizce bu tarih Kemterîlerin karıştırılması sonucunda Konyalı Kemterî’nin doğum tarihinden hareketle sehven verildi.
Kemterî, uzunca bir süre medrese öğrenimi gördü. İlk olarak Kerim Dede Mahalle Mektebinde okudu. Sonra Ağazâde Medresesnde öğrenime başladı. Bu medresede, hocası meşhur Trabzonlu Ali Efendi’den ders aldı. Hocası Ali Efendi ile birlikte o yıllarda Adana’nın bir ilçesi olan Dörtyol’a gitti. Öğrenimine bir süre burada devam etti. Adana’dan Konya’ya dönerken bir köy odasına misafir oldu. Kereste ticaretiyle uğraşan oda sahibi, kereste gönderdiği bir adamdan bunları teslim aldığına dair gelen mektubu Kemterî’ye okuttu. Mektubun bir yerinde “Beş-on tanesi şikest olduğundan işe yaramadı” cümlesi yazılıydı. Kendisine “şikest” nedir diye soruldu. Kemterî, bu kelimenin Türkçe anlamını bilemedi. Çok utandı. Tekrar Dörtyol’a döndü. İcazetnâme aldığı hocasının kardeşi Bekir Efendi’den Farsça okudu. İstanbul’a geçti. Orada Fetva Emini Hacı Nuri Efendi’nin derslerine devam etti. Buradan diplomasını aldı. Konya’ya döndü. Burada da eski müftülerden Kadınhanlı Hüseyin Fevzi Efendi’nin dersine devam etti. Konya’da iyi bir üne kavuştu. M.1294/H.1877 yılında Konya Devlet Hatun Mescidine müderris oldu. Ölümüne kadar bu mescitte ders okuttu, icazet verdi, öğrenci yetiştirdi. H.1327/M.1911 yılında vefat etti (Ergun-Uğur 2002: 86-87).
Kemterî, mutaassıp değildi. Rind-meşrepti. Latifeyi sever, hikâye anlatır, nükteler söylerdi. Şiir yeteneği yüksekti. Şiirlerinde heceyle birlikte aruz veznini kullandı. Âşık tarzı Türk şiirinin özellikle koşma, destan, divan, semai, kalenderi gibi türlerinde eser verdi. Usta malı söylemeye rağbet etmedi. Kendi eserlerini güzel sesiyle okudu. Saz ve söz meclislerinde bulundu. Şiirlerinde yalnız Kemterî mahlasını kullandı. Divanı çalındığı için şiirleri zayi oldu. Bu sebeple çok az şiiri bilinmektedir.
Kemterî, hakkında bilgi veren en eski yazılı kaynak Sadettin Nüzhet (Ergun) ve Mehmet Ferit (Uğur) imzasıyla 1926 yılında yayımlanan Konya Vilayeti Halkiyat ve Harsiyatı adlı eserdir. Kimi halk şiiri/saz şiiri ansiklopedisi ve antolojisinde şiirlerine yer verildi.
Kaynakça
Ergun, Sadettin Nüzhet-Mehmet Ferit Uğur (2002). Konya Vilayeti Halkiyat ve Harsiyatı. Konya: T.C. Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Yay.
Kalkan, Emir (1991). XX. Yüzyıl Türk Halk Şairleri Antolojisi. Ankara: Kültür Bakanlığı Yay.
Yakıcı, Ali (1994). “Başlangıcından 20. Yüzyıla kadar Konya’da Âşıklık Geleneği”, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi/GEFAD, Bahar. 177-204.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. ALİ YAKICIYayın Tarihi: 04.03.2015Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Gönül kâh açılıp kâh havalanma
Her işin takdiri ezel dediler
Bir dem durulup da bir dem bulanma
Meyli dünya tûli emel dediler
Cefaya sabr ile daim olasın
Cürm ü isyanına nadim olasın
Babı tevekkülde kaim olasın
Makbul-i Hak hüsnü amel dediler
Kemterî bu derde olmuş giriftar
Kusurun affede Gani vü Settar
Devası yok deyu kalmasın naçar
Her derdin dermanı ecel dediler
Yakıcı, Ali (1994). “Başlangıcından 20. Yüzyıla kadar Konya’da Âşıklık Geleneği”, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi/GEFAD, Bahar. 194.
Divan
Ne felekten emelim var ne kaderden gülerim
Ne adûdan hazerim var ne de dosttan kederim
Kendi yağımla yanıp kavrulurum ateşte
Kime ne firkat ile ağlar ise didelerim
İstemem himmet-i nadan ile olsam da müşir
Kesb-i feyz u şerefi Hazreti Hak’tan dilerim
Kısmetim vermiş iken “Nahnü Kasemna”da Hüda
Şimdi dünyada rızıktan neye zahmet çekerim
Ergun, Sadettin Nüzhet-Mehmet Ferit Uğur (2002). Konya Vilayeti Halkiyat ve Harsiyatı. Konya: T.C. Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Yay. 88.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 04.03.2015Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Gönül kâh açılıp kâh havalanma
Her işin takdiri ezel dediler
Bir dem durulup da bir dem bulanma
Meyli dünya tûli emel dediler
Cefaya sabr ile daim olasın
Cürm ü isyanına nadim olasın
Babı tevekkülde kaim olasın
Makbul-i Hak hüsnü amel dediler
Kemterî bu derde olmuş giriftar
Kusurun affede Gani vü Settar
Devası yok deyu kalmasın naçar
Her derdin dermanı ecel dediler
Yakıcı, Ali (1994). “Başlangıcından 20. Yüzyıla kadar Konya’da Âşıklık Geleneği”, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi/GEFAD, Bahar. 194.
Divan
Ne felekten emelim var ne kaderden gülerim
Ne adûdan hazerim var ne de dosttan kederim
Kendi yağımla yanıp kavrulurum ateşte
Kime ne firkat ile ağlar ise didelerim
İstemem himmet-i nadan ile olsam da müşir
Kesb-i feyz u şerefi Hazreti Hak’tan dilerim
Kısmetim vermiş iken “Nahnü Kasemna”da Hüda
Şimdi dünyada rızıktan neye zahmet çekerim
Ergun, Sadettin Nüzhet-Mehmet Ferit Uğur (2002). Konya Vilayeti Halkiyat ve Harsiyatı. Konya: T.C. Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Yay. 88.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Gönül kâh açılıp kâh havalanma
Her işin takdiri ezel dediler
Bir dem durulup da bir dem bulanma
Meyli dünya tûli emel dediler
Cefaya sabr ile daim olasın
Cürm ü isyanına nadim olasın
Babı tevekkülde kaim olasın
Makbul-i Hak hüsnü amel dediler
Kemterî bu derde olmuş giriftar
Kusurun affede Gani vü Settar
Devası yok deyu kalmasın naçar
Her derdin dermanı ecel dediler
Yakıcı, Ali (1994). “Başlangıcından 20. Yüzyıla kadar Konya’da Âşıklık Geleneği”, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi/GEFAD, Bahar. 194.
Divan
Ne felekten emelim var ne kaderden gülerim
Ne adûdan hazerim var ne de dosttan kederim
Kendi yağımla yanıp kavrulurum ateşte
Kime ne firkat ile ağlar ise didelerim
İstemem himmet-i nadan ile olsam da müşir
Kesb-i feyz u şerefi Hazreti Hak’tan dilerim
Kısmetim vermiş iken “Nahnü Kasemna”da Hüda
Şimdi dünyada rızıktan neye zahmet çekerim
Ergun, Sadettin Nüzhet-Mehmet Ferit Uğur (2002). Konya Vilayeti Halkiyat ve Harsiyatı. Konya: T.C. Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Yay. 88.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Koşma
Gönül kâh açılıp kâh havalanma
Her işin takdiri ezel dediler
Bir dem durulup da bir dem bulanma
Meyli dünya tûli emel dediler
Cefaya sabr ile daim olasın
Cürm ü isyanına nadim olasın
Babı tevekkülde kaim olasın
Makbul-i Hak hüsnü amel dediler
Kemterî bu derde olmuş giriftar
Kusurun affede Gani vü Settar
Devası yok deyu kalmasın naçar
Her derdin dermanı ecel dediler
Yakıcı, Ali (1994). “Başlangıcından 20. Yüzyıla kadar Konya’da Âşıklık Geleneği”, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi/GEFAD, Bahar. 194.
Divan
Ne felekten emelim var ne kaderden gülerim
Ne adûdan hazerim var ne de dosttan kederim
Kendi yağımla yanıp kavrulurum ateşte
Kime ne firkat ile ağlar ise didelerim
İstemem himmet-i nadan ile olsam da müşir
Kesb-i feyz u şerefi Hazreti Hak’tan dilerim
Kısmetim vermiş iken “Nahnü Kasemna”da Hüda
Şimdi dünyada rızıktan neye zahmet çekerim
Ergun, Sadettin Nüzhet-Mehmet Ferit Uğur (2002). Konya Vilayeti Halkiyat ve Harsiyatı. Konya: T.C. Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Yay. 88.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Ali Erdoğdu | d. 30 Nisan 1943 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | TEVFİK | d. 1870 - ö. 1914 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | AYHAN SARIİSMAİLOĞLU | d. 1932 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | HÂFIZ, Erzurumlu İshâk Efendi | d. 1838 - ö. 1903 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | ZEMİNÎ | d. 1838 - ö. 1908 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | ZEVKÎ/CELÂL, Recâ‘î-zâde Mehmed Celâl Bey | d. 1838 - ö. 1882 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Feraizcizade Mehmed Şakir | d. 1853 - ö. 1911 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | ŞEREF, Şerefüddîn Şuayb Efendi | d. 1841 - ö. 1911 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlı | d. 1850 - ö. 1911 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Selâmî, Şeyh Selami Ali Efendi | d. ? - ö. 1691 | Meslek | Görüntüle |
11 | VÜCÛDÎ, Mehmed | d. ? - ö. 1612 | Meslek | Görüntüle |
12 | HARÂBÂTÎ, Muhemmed Binni Abdulla | d. 1637-38 - ö. 1730 | Meslek | Görüntüle |
13 | HAVASÎ, Mahmud | d. 1827 - ö. 1892 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | MEYDANÎ, Hüseyin | d. 1815 - ö. 1896 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | SELÂMÎ, Abdüsselam | d. 1819 ? - ö. 1892 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | ALİ FUAT | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | DERDÎ | d. 1945 - ö. 1968 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | ALİ, Ali Tan | d. 1948 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |