Madde Detay
ZİHNÎ, Mehmed Zihnî Efendi
(d. 1262/1846 - ö. 1332/1913)
divan şairi ve nasiri
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Mehmed'dir. Zihnî, medresede öğrenci iken hocası tarafından mahlas olarak verildi. 1262/1846 yılında İstanbul'da Vefa semti yakınında Hızır Bey Mahallesi'nde doğdu. Kaza kaymakamlarından Mehmed Reşîd Efendi ile Güzîde Gülsüm Hanım'ın oğludur. Özel öğrenim gördükten sonra Cami derslerine devama başladı. Burada ciddi ve sıkı bir öğrenimden sonra Ulûm-ı Âliye Şehâdetnâmesi diğer adıyla İcâzetnâme-i Esâtîze yani Medrese Öğretim Üyeliği Diploması aldı. 1864'te Bâbıâlî Meclis-i Vâlâ Mazbata Odası'nda, 1868'de Matbaa-i Âmire'de Takvîm-i Vekâyi kitabet ve musahhihliğinde görev yaptı. 1877'de üç ay kadar süren Hasan Râsim Paşa'nın çocuklarının muallimliği göreviyle bulunduğu İskenderiye seyahati vardır. Buradan öğretim mesleğine geçerek 1878'de Galatasaray Mekteb-i Sultanisi'nde Ulûm-ı Arabiyye ve Dîniyye muallimliğine tayin edildi. Mekteb-i Sultânî'deki öğretmenliği uhdesinde kalmak üzere Mekteb-i Mülkiyye-i Şâhâne'de Arapça ve Usûl-i Fıkıh mürerrisliğine getirildi. Devamlı olarak bu görevi yirmi üç yıl ifa ettikten sonra 1906 yılında istifa ederek ayrıldı. Müderrisliği süresince 1891'de Ma'ârif Nezâreti'nde beş üyeden oluşan Tedkîk-i Mü'ellefât Komisyonu üyeliğinde, 1895'te yine Ma'ârif Nezâreti'nin Meclis-i Kebîr-i Ma'ârif üyeliğinde bulundu ve 1903'te Ma'ârif Nezâreti Encümen-i Teftîş ve Mu'âyene Başkanlığı'na terfi etti. Meşrutiyetten sonra tekrar getirildiği Meclis-i Kebîr-i Ma'ârif üyeliği görevinde yaş haddini aşmasına rağmen Hey'et-i Vükelâ kararıyla ilmi konularda görüş ve bilgisinden istifade edilmekte olmasından dolayı yaş sınırından istisna edildi. 1913 yılında İstanbul'da Beylerbeyi'ndeki köşkünde vefat etti. Beylerbeyi'nde Küplüce Mezarlığı'na defnedildi.
Sarayda görevli Şâkir Bey adlı bir kardeşi vardı. Eşinin adı Mevhibe Hanım'dır. Atâ Bey'in Hâdiye Hanım ve Selmâ Hanım adlarında iki kızı ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin ilk Gümrük ve Tekel Bakanlığı ve uzun yıllar Kızılay Genel Başkanlığı görevlerinde bulunan Ali Rana Tarhan adlı bir oğlu vardı. Torunu Prof. Dr. Abdulhak Tayfur Zihni Tarhan'dır. Prof. Dr. Kenan Gürsoy da kızı tarafından aynı soydan gelmektedir.
Eserleri şunlardır:
1. Bugyetü't-Tâlib Fî Tercemeti Tuhfeti'r-Râgıb Fî Sîreti Cemâ'atin Min A'yâni Ehl-i Beyti'l-Etâyib: Şafii alimlerinden Şihâbeddîn Ahmed b. Selâme El-Kalyûbî'nin Tuhfetü'r-Râgıb adlı risalesinin tercümesidir. Soy itibariyle ehl-i beytten olan bazı zatların biyografi ve bazı menkıbeleri anlatılmaktadır. 1332 yılında İstanbul'da basılmıştır.
2. Buhârî'nin El-Câmi'u's-Sahîh'i Üzerine Ta'lîkât: 1315 yılında İstanbul'da basılmıştır.
3. Düstûru'l-Muvahhidîn: Fıkıh, itikat ve ahlaka dairdir. Basılmamıştır.
4. El-Hakâyık Mimmâ Fi'l-Câmi'i's-Sagîri Ve'l-Meşârik Min Hadîsi Hayri'l-HalHa'ik. Hadis ilimine aittir. Eserin iki cüzü 1310 ve 1311 tarihlerinde İstanbul'da neşredilmiştir. Kalan kısmı yazma hâlindedir ve Diyanet İşleri Başkanlığı Kütüphanesi'nde muhafaza edilmektedir.
5. El-Kavlü'l-Ceyyid Fî Şerh-i Ebyâti't-Telhîs ve Şerheyhi ve Hâşiyeti's-Seyyid: İstanbul'da 1304 yılında basılmıştır.
6. El-Kavlü's-Sedîd Fî İlmi't-Tecvîd Yâhud Tecvîd-i Cedîd: 1328 yılında İstanbul'da basılmıştır.
7. El-Muhtasarât Fî Mesâ'ili't-Tahâreti Ve'l-İbâdât: Ni'met-i İslâm'ın kısaltılmış şeklidir. İstanbul'da 1332 yılında basılmıştır.
8. El-Muktedab fî Nahiv Lisâni'l-Arab (Nahiv kısmı): 1304 yılında İstanbul'da basılmıştır.
9. El-Muktedab Mine'l-Mantehab Fî Ta'lîmi Lugati'l-Arab (Sarf kısmı): 1303 yılında İstanbul'da basılmıştır.
10. El-Munkızu Mine'd-Dalâl. İmâm-ı Gazâlî'den tercümedir. Eserin aslı İmam Gazâlî'nin meşhur otobiyografisidir. 1287'de İstanbul'da basılmıştır.
11. El-Müntahab Fî Ta'lîmi'l-Lugati'l-Arab (Sarf kısmı): 1303 yılında İstanbul'da basılmıştır.
12. El-Müşezzeb Yahud Mekteb-i Edeb (El-Müretteb) fî Nahvi Lisâni'l-Arab: 1311 yılında İstanbul'da basılmıştır.
13. Elgâz-ı Fıkhiyye: Fıkıhla ilgili bazı güç meselelerin çözümünü anlatır. 1309 yılında İstanbul'da basılmıştır.
14. Etvâku'z-Zeheb Tercümesi: Zemahşerî'den tercüme edilmiştir. 1290 yılında İstanbul'da basılmıştır.
15. Feyz-i Yezdân Terceme-i Nasîhatü'l-İhvân: Ömer İbnü'l-Verdî'nin Nasîhatü'l-İhvân adlı kasidesinin tercümesidir. 1292'de İstanbul'da basılmıştır.
16. Hanımlar İlmihali: 1321 yılında İstanbul'da basılmıştır.
17. Husûlü'n-Nakhi Fî Usûli'l-Fıkhi: İslam hukuku metodolojisine aittir. Basılmamıştır.
18. İktibâsu'l-Envâr fî tercemeti'l-Menâr: Basılmamıştır.
19. Kavâ'id-i Türkiyye Risâlesi: Türkçenin gramerine dairdir, basılmamıştır.
20. Kızlar Hocası Yahud Küçük Hanımlar İlmihali: 1324 yılında İstanbul'da basılmıştır.
21. Kitâbü't-Terâcim: Arap Dili ve Edebiyatı mütehassıslarının hayat hikâyelerini ve bazı eserlerinden örnekleri içerir. Arapçadır, 1304 senesinde İstanbul'da basılmıştır.
22. Meşâhirü'n-Nisâ: 2 cilttir. 1294/1295 ve 1295/1296 yıllarında İstanbul'da basılmıştır. Eser sadece İslâmi devir Arap ve Türk kadınlarının değil aynı zamanda Fars dünyasında ve diğer ülkelerde gerek İslam öncesi gerekse İslami devirde yetişmiş hanımların da hâl tercümelerini ihtiva etmektedir. Müellif eserde anlattığı kadınların şiirlerinden örnekler de vermiştir. Bir nevi meşhur kadınlar ansiklopedisidir. Kız Öğretmen Okulu'nda okutulmak üzere yazılmıştır.
23. Meşârıku'l-Envâr'aTa'lîkât: Sagânî'nin Meşârıku'l-Envâr'ı üzerine yaptığı tashih ve açıklayıcı notlardır. Basılmamıştır.
24. Müslim'in El-Câmi'u's-Sahîh'i Üzerine Ta'lîkât: 1331 yılında İstanbul'da basılmıştır.
25. Ni'met-i İslâm: Mehmed Zihnî Efendi'nin şöhretini sağlayan en mufassal Türkçe eseridir. İtikat, ibadet ve muamelata ait fıkhi konuları ihtiva eder. Bu eser bölümler hâlinde basılmıştır. Kısm-ı Evvel 1310'da, Kısm-ı Sânî Kitâbu't-Tahâre 1320'de, Kitâbü's-Salât 1322'de, Kitâbu's-Savm 1322'de, Kitâbü'l-Hac V'es-Sayd Ve'z-Zebâ'ih Ve'l-Uhdiye Ö'el-Akîka 1322'de, Kitâbü'z-Zekât 1322'de, Kısm-ı Sâlis Münâkehât ve Müfârekât 1324'te İstanbul'da basılmıştır.
26. Sarf-ı Arabî: 18 yaşında iken Arap Sarfı'na dair kaleme aldığı eserdir. Basılmamıştır.
27. Şerhu Ebyât-ı İsfehendî: Bazı Arapça beyitlerin şehridir, basılmamıştır.
28. Şerhu Teshîli't-Tahsîl: Nahiv ilmine dairdir. Arapça olarak yazılan bu eser basılmamıştır.
29. Ta'lîkât Alâ Şerhi'ş-Şeyhi'r-Radiyyi Ale'ş-Şâfiye Li'bni'l-Hâcib: 1293 yılında İstanbul'da basılmıştır.
30. Terceme-i Tuhfetü'l-Mülûk: Hanefi alimlerinden Zeynüddîn Muhammed b. Ebûbekir Abdulmuhsin Er-Râzî'nin Tuhfetü'l-Mülûk adlı eserinin tercümesidir. Fıkıh kitabıdır, basılmamıştır.
31. Tuhfetü'l-Erîb Fi'r-Reddi alâ Ehli's-Salîb Tercümesi: Majokalı bir Katolik Fransisken rahibi iken Müslüman olan Anselmo Turmeda'nın Hristiyanlığın yanlış yönlerini anlatmak için yazdığı eserin tercümesidir. 1304 yılında İstanbul'da basılmıştır.
32. Usûl-i Fıkıh: Ders kitabıdır, 1309 yılında İstanbul'da basılmıştır.
Mehmed Zihnî, çok ahlaklı ve mahcup bir kişi idi. Hayatını okumaya, yazmaya ve öğretmeye hasretmişti. Evinde veya görevinde bulunmadığı sıralarda kütüphanelerde vakit geçirirdi. Az uyurdu. Öğrencilerinin dediğine göre "ciddilik, samimilik, edep ve terbiye, çalışkanlık, şefkat, hamiyyet kendisinde kemaliyle bulunan vasıflardandı" (Çankaya 1968: 1042). Farsçayı ve bilhassa Arapçayı son derece iyi bilirdi. Arap dili ve edebiyatı öğretimi için yazdığı ders kitaplarında yeni bir çığır açtı. Eserleri daha çok Arap edebiyatı, hadis, fıkıh ve akaide dairdir. Arapçadan çevirileri de vardır. Ni'met-i İslâm adlı ilmihali bu konuda Cumhuriyetten önce yazılanların en derli toplusudur. Şa'bânî tarikatına mensuptur ve Şeyh Muhammed Necîb Efendi'nin müridlerindendir. Eserlerinin bilimselliği ve çokluğundan dolayı 1884'te Stockholm'da toplanmış olan Müsteşrikîn Cem'iyyet-i İlmiyyesi (Oryantalistler Bilim Cemiyeti) tarafından kendisine Altın Liyâkat Madalyası verilmiştir. Bu madalya halen Galatasaray Lisesi Müzesi'ndedir.
Kaynakça
Albayrak, Sadık (1981). Son Devir Osmanlı Uleması. İstanbul.
Arslan, Ahmet Turan (1999). Son Devir Osmanlı Alimlerinden Mehmed Zihnî Efendi. İstanbul: İFAV Yay.
Çankaya, Ali (Mücellidoğlu) (1968). Yeni Mülkiye Tarihi ve Mülkiyeliler. "Mehmed Zihnî". C. II. Ankara. 1041-1043.
Çetiner, Bedreddin (hzl.) (1982). Tarihte İz Bırakan Meşhur Kadınlar - H. Mehmed Zihnî, Meşâhirü'n-Nisâ. İstanbul: Şamil Yay.
Çöğenli, M. Sadi (1989). Müderris Mehmed Zihnî Efendi Bibliyografyası. Erzurum.
Ergin, Osman (1977). Türk Maarif Tarihi. İstanbul.
Mahmud Cevad (Müderris) (1338). Ma'ârif-i Umûmiyye Nezâreti Târihçe-i Teşkîlât ve İcrâ'âtı. 132.
Mehmed Zihnî (1295). Meşâhîrü'n-Nisâ. C. II. İstanbul. 15, 16.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. MEHMET ARSLANYayın Tarihi: 13.06.2014Güncelleme Tarihi: 30.11.2020Eserlerinden Örnekler
Meşâhîrü'n-Nisâ'dan:
Â'işe Hubbâ
Cild-i evvelde îmâ olunduğu üzere Sultân Selîm-i Sânî nedîmesi olan meşhûr Hubbâ Kadın'dır ki şâ'ire-i bî-nazîredir. Âşık Çelebi ve Kınalı-zâde Hasan Çelebi Tezkireleri'nde muharrer olouğuna göre mûmâ-ileyhâ Şeyh Yahyâ nebîresi ve müşârün-ileyh Selîm-i Sânî'nin şâhzâdeliğinde üstâdı bulunan ve Şeyh Ak Şemseddîn Hazretleri'nin ahfâdından olan Şemsî Çelebi'nin halîlesi olup sarây-ı hümâyûna o münâsebetle mülâzım ve şehriyâr-ı müşârün-ileyhe musâhib ve münâdim olmuşdur. Tezâkir-i şu'ârâ ashâbının müttefikan beyânlarına göre Â'işe Hubbâ tâ'ife-i zenânda şi'rden dem-zenân olanların meselâ Rûm'da kendinden evvel güzerân eden Mihrî ve Zeyneb ve Acem'de Celâyî ve Âfâkî ve Cihân ve Dilşâd Hâtunların evlâ ve ercahı ve ol zümrenin ve ba'zı şu'arâ-yı Rûm-ı zükûrun bile eş'ar ve efsahıdır. Kendinin gazeliyyâtı ve kasâ'id ve mesneviyyâtı ve ez-cümle Hurşîd ü Cemşîd isminde üç bin beyitden ziyâde bir manzûme-i nefâ'is-nikâtı olup ebyât-ı âtiye manzûme-i mezkûre mündericâtının numûne-i nefâ'isi olmak üzere ahz u intihâb kılınmışdır:
Du'â temsîli Yûsuf gibi her dem
Kim ana müşterîdir halk-ı âlem
Verir her kişi makdûrunca gevher
Anın tâ müşterîsinden olalar
Sen oldun şimdi hem ol zen misâli
Kaçan arz eyledi Yûsuf cemâli
Getürüp nice rişte anda bir zen
Harîdâr oldı ana cân u dilden
Bunları sebeb-i nazm-ı kitâb yâd-ı cemîl ve du'â-yı hayr hâhişinden ibâret olduğunu ifâde üzerine söylemiş olmağla letâfetleri hafî değildir...
(Mehmed Zihnî (1295). Meşâhirü'n-Nisâ. C. II. İstanbul. 15, 16.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 13.06.2014Güncelleme Tarihi: 30.11.2020Eserlerinden Örnekler
Meşâhîrü'n-Nisâ'dan:
Â'işe Hubbâ
Cild-i evvelde îmâ olunduğu üzere Sultân Selîm-i Sânî nedîmesi olan meşhûr Hubbâ Kadın'dır ki şâ'ire-i bî-nazîredir. Âşık Çelebi ve Kınalı-zâde Hasan Çelebi Tezkireleri'nde muharrer olouğuna göre mûmâ-ileyhâ Şeyh Yahyâ nebîresi ve müşârün-ileyh Selîm-i Sânî'nin şâhzâdeliğinde üstâdı bulunan ve Şeyh Ak Şemseddîn Hazretleri'nin ahfâdından olan Şemsî Çelebi'nin halîlesi olup sarây-ı hümâyûna o münâsebetle mülâzım ve şehriyâr-ı müşârün-ileyhe musâhib ve münâdim olmuşdur. Tezâkir-i şu'ârâ ashâbının müttefikan beyânlarına göre Â'işe Hubbâ tâ'ife-i zenânda şi'rden dem-zenân olanların meselâ Rûm'da kendinden evvel güzerân eden Mihrî ve Zeyneb ve Acem'de Celâyî ve Âfâkî ve Cihân ve Dilşâd Hâtunların evlâ ve ercahı ve ol zümrenin ve ba'zı şu'arâ-yı Rûm-ı zükûrun bile eş'ar ve efsahıdır. Kendinin gazeliyyâtı ve kasâ'id ve mesneviyyâtı ve ez-cümle Hurşîd ü Cemşîd isminde üç bin beyitden ziyâde bir manzûme-i nefâ'is-nikâtı olup ebyât-ı âtiye manzûme-i mezkûre mündericâtının numûne-i nefâ'isi olmak üzere ahz u intihâb kılınmışdır:
Du'â temsîli Yûsuf gibi her dem
Kim ana müşterîdir halk-ı âlem
Verir her kişi makdûrunca gevher
Anın tâ müşterîsinden olalar
Sen oldun şimdi hem ol zen misâli
Kaçan arz eyledi Yûsuf cemâli
Getürüp nice rişte anda bir zen
Harîdâr oldı ana cân u dilden
Bunları sebeb-i nazm-ı kitâb yâd-ı cemîl ve du'â-yı hayr hâhişinden ibâret olduğunu ifâde üzerine söylemiş olmağla letâfetleri hafî değildir...
(Mehmed Zihnî (1295). Meşâhirü'n-Nisâ. C. II. İstanbul. 15, 16.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 30.11.2020Eserlerinden Örnekler
Meşâhîrü'n-Nisâ'dan:
Â'işe Hubbâ
Cild-i evvelde îmâ olunduğu üzere Sultân Selîm-i Sânî nedîmesi olan meşhûr Hubbâ Kadın'dır ki şâ'ire-i bî-nazîredir. Âşık Çelebi ve Kınalı-zâde Hasan Çelebi Tezkireleri'nde muharrer olouğuna göre mûmâ-ileyhâ Şeyh Yahyâ nebîresi ve müşârün-ileyh Selîm-i Sânî'nin şâhzâdeliğinde üstâdı bulunan ve Şeyh Ak Şemseddîn Hazretleri'nin ahfâdından olan Şemsî Çelebi'nin halîlesi olup sarây-ı hümâyûna o münâsebetle mülâzım ve şehriyâr-ı müşârün-ileyhe musâhib ve münâdim olmuşdur. Tezâkir-i şu'ârâ ashâbının müttefikan beyânlarına göre Â'işe Hubbâ tâ'ife-i zenânda şi'rden dem-zenân olanların meselâ Rûm'da kendinden evvel güzerân eden Mihrî ve Zeyneb ve Acem'de Celâyî ve Âfâkî ve Cihân ve Dilşâd Hâtunların evlâ ve ercahı ve ol zümrenin ve ba'zı şu'arâ-yı Rûm-ı zükûrun bile eş'ar ve efsahıdır. Kendinin gazeliyyâtı ve kasâ'id ve mesneviyyâtı ve ez-cümle Hurşîd ü Cemşîd isminde üç bin beyitden ziyâde bir manzûme-i nefâ'is-nikâtı olup ebyât-ı âtiye manzûme-i mezkûre mündericâtının numûne-i nefâ'isi olmak üzere ahz u intihâb kılınmışdır:
Du'â temsîli Yûsuf gibi her dem
Kim ana müşterîdir halk-ı âlem
Verir her kişi makdûrunca gevher
Anın tâ müşterîsinden olalar
Sen oldun şimdi hem ol zen misâli
Kaçan arz eyledi Yûsuf cemâli
Getürüp nice rişte anda bir zen
Harîdâr oldı ana cân u dilden
Bunları sebeb-i nazm-ı kitâb yâd-ı cemîl ve du'â-yı hayr hâhişinden ibâret olduğunu ifâde üzerine söylemiş olmağla letâfetleri hafî değildir...
(Mehmed Zihnî (1295). Meşâhirü'n-Nisâ. C. II. İstanbul. 15, 16.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Meşâhîrü'n-Nisâ'dan:
Â'işe Hubbâ
Cild-i evvelde îmâ olunduğu üzere Sultân Selîm-i Sânî nedîmesi olan meşhûr Hubbâ Kadın'dır ki şâ'ire-i bî-nazîredir. Âşık Çelebi ve Kınalı-zâde Hasan Çelebi Tezkireleri'nde muharrer olouğuna göre mûmâ-ileyhâ Şeyh Yahyâ nebîresi ve müşârün-ileyh Selîm-i Sânî'nin şâhzâdeliğinde üstâdı bulunan ve Şeyh Ak Şemseddîn Hazretleri'nin ahfâdından olan Şemsî Çelebi'nin halîlesi olup sarây-ı hümâyûna o münâsebetle mülâzım ve şehriyâr-ı müşârün-ileyhe musâhib ve münâdim olmuşdur. Tezâkir-i şu'ârâ ashâbının müttefikan beyânlarına göre Â'işe Hubbâ tâ'ife-i zenânda şi'rden dem-zenân olanların meselâ Rûm'da kendinden evvel güzerân eden Mihrî ve Zeyneb ve Acem'de Celâyî ve Âfâkî ve Cihân ve Dilşâd Hâtunların evlâ ve ercahı ve ol zümrenin ve ba'zı şu'arâ-yı Rûm-ı zükûrun bile eş'ar ve efsahıdır. Kendinin gazeliyyâtı ve kasâ'id ve mesneviyyâtı ve ez-cümle Hurşîd ü Cemşîd isminde üç bin beyitden ziyâde bir manzûme-i nefâ'is-nikâtı olup ebyât-ı âtiye manzûme-i mezkûre mündericâtının numûne-i nefâ'isi olmak üzere ahz u intihâb kılınmışdır:
Du'â temsîli Yûsuf gibi her dem
Kim ana müşterîdir halk-ı âlem
Verir her kişi makdûrunca gevher
Anın tâ müşterîsinden olalar
Sen oldun şimdi hem ol zen misâli
Kaçan arz eyledi Yûsuf cemâli
Getürüp nice rişte anda bir zen
Harîdâr oldı ana cân u dilden
Bunları sebeb-i nazm-ı kitâb yâd-ı cemîl ve du'â-yı hayr hâhişinden ibâret olduğunu ifâde üzerine söylemiş olmağla letâfetleri hafî değildir...
(Mehmed Zihnî (1295). Meşâhirü'n-Nisâ. C. II. İstanbul. 15, 16.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | FEYZÎ, İbrahim Feyzî Efendi | d. ? - ö. 1723-24? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Necdet Evliyagil | d. 1927 - ö. 02 Nisan 1992 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | ÂTIF, Çavuş-zâde Âtıf Ahmed Bey | d. 1794 - ö. 1846 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | HABÎBE | d. 10.07.1846 - ö. 1890 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | SÛZÎ, Mehmed | d. 1846 - ö. 1912 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | HACI EMİNE/ŞEM'Î'NİN GÜLÜ/ŞEM'Î'NİN BÜLBÜLÜ, Emine | d. 1824/1845/1846 ? - ö. 1934/1941? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | KÂMİL PAŞA, Kıbrıslı Mehmed Kâmil Paşa | d. 1832 - ö. 1913 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Hadiye Ebüzziya | d. 10 Şubat 1884 - ö. 16 Mart 1913 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | İZZET, Attaroğlu İzzet Efendi | d. 1865 - ö. 1913 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | ZÜHDÎ, Abdülkerîm | d. ? - ö. 1874 | Meslek | Görüntüle |
11 | İLMÎ, Molla Hüseyin Ferahşad | d. ? - ö. 1620-1621 | Meslek | Görüntüle |
12 | MEVLÂNÂ MUSANNİFEK, Alâüddîn Alî bin Muhammed bin Mes’ûd el-Bistâmî eş-Şahrûdî | d. 1400-01 - ö. 1470-71 | Meslek | Görüntüle |
13 | HAYRÎ, Süleymân Hayrî | d. 1844 - ö. 1892 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | YÜSRÎ, Hamamcı-zâde İsmâil Ağa | d. ? - ö. 19. yy. | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | NAZÎF, Mehmed Nazîf Efendi, Karamanlı | d. ? - ö. 1861 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | TERÂŞÎ, Cerrah-zâde Mehmed Terâşî Efendi | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | SA'ÎD | d. ? - ö. 1750 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | FEDÂ'Î, İsmâ'îl Çelebî | d. ? - ö. 1602 | Madde Adı | Görüntüle |